Ynt: BAYBURT-ORGANİK KOYUNCULUK ve ÇADIR AĞIL
UÖZKAN.77 link=topic=65189.msg851014#msg851014 date=1393021184' Alıntı:
Yerimizde rahat duramıyoz.. herşeyden az-çok var.. koyunculukta var.. en son su kaynatacaz galiba
Yılmaz.. burda hırsızlık/güvenlik sorunu YOK gibi bişey.. nüfus o kadar azki hırsızlık yapacak adam bile kalmadı memlekette
Bütün herşeyimiz makineler dışarda, bizde garaj bile yok.. hele koyunların olduğu köyde her taraf açık.. buranın hırsızı kurtlar/ayılar..
Rüzgara gelince 1700 metre ve dağ eteği bi yerde çadırlar.. dikkat edersen 1 tarafı tuğla örülü.. o tarafdan bi rüzgar esiyo zaman zaman ÇOK şiddetli.. ama tuğlayla çözdük olayı..
Neme/sıcağa bişey diyemem.. burda nem yok, sıcak yok.. yazın bile serin, yayla sayılır..
Şimdilik çok memnunuz, ömrünüde ömrümüz varsa görecez
Abi, çalacam diyen hırsızın onunde kimse duramaz. Mesela bizim ahır çelik. Kapısını kilitleyince kale gibi duruyor.
Sonra da düşünmeye başladım. Ben hırsız olsam bu ahıra nasil girerim diye?
Cevap da cok basit. Bir jenarator, bir demir testeresi yetiyor. Demir sonuçta. Betonu kırar, kilidi patlatır yine girerler. Yani hirsizlik kısmı o kadar mühim degil.
Burda asil sikinti brandanın dayanıksızlık ve savunmasızlığı.
Misal hayvanlar meradayken gelir karaktersizin teki, çadırın bir ucundan diğer ucuna kadar çeker bıçağı. Gitti koskoca bıranda. Hele bir de hava esiyorsa, rüzgar bir şişirir çadırı, koca ahır 10 dakikada 5 parça olur.
Yada gelir iki tane afacan, oyun olsun diye el kadar bir şişe kırığını, cam parçasını ativerirler üstüne, farkinda bile olmadan koça bırandayı delerler.
Yanlış anlama, felaket senaryosu olsun diye yazmıyorum bunları. Bizzat kullananandan duydugum, dinlediğim olmus olaylar.
Hayvanlara yem vermek icin 16litrelik yag tenekesinin ağzını acıyor. Kesip çıkardığı teneke kapağını kapıdan dışarı firlatirken bir falso, hop bırandaya. 5 cm yarık.
Yine uygun maliyetli diye bayan bir veteriner arkadas da koyunlarına ahır yaparken çadır ahir tercih etti. E Koyun bu. Yazın tüm gun ağaç gölgesinde yatar. Birgun bi çoban izinde, işi çıkıyor. Öğlende ahıra getiriyor hayvanları. O gün 7 koyun sıcaktan telef oldu.
Olaydan sonra bırandayı söküp üstune naylon attılar. 'Sera' olarak kullanıyorlar.
Yukarida Muğla ' dan bir arkadas sormuş galiba. Ahır bu tip yapsam olur mu? diye.
O zaman görmemiştim, simdi cevap vereyim.
Olur. Hayatının yanlışı olur.
Kısaca Umut Abi, bazı konularda tavsiyede bulunurken daha dikkatli olmak lazim.
Ben senin iyi niyetli oldugunu biliyorum ama sana uyanın baskasına da uyacağına dair bir kesinlik yok.
Mesela ben kangal beslesem 2 yıl icinde iflas ederim. Cunku trakyada rağbet gören bir ırk degil. Bunun gibi.
Kisaca teksirle işlenen suça da ceza veriyor kanun. Dikkat etmek lazim.
'Arpayla koyun, gerisi oyun' sözü mesela ekstansif hayvancılıkta geçerlidir. Entansif besicilikte meraya çıkmayan hayvanın protein ihtiyacını sadece arpayla nasil karşılayacaksın.
Cunku canlı hayvanla uğraşmak gercekten cok hassas bir konu ve hataya toleransı yok. Kas yaparken göz çıkartmaya cok musait bir sektör.
Son olarak koyuncu bir arkadas, iyi niyetli başka bir arkadasın sadece tek bir lafından 'sungerleme yapsana, cok verim alırsın' demesinden etkiledi. Ona inandi ve tum sürüye sunger uygulatti.
Hayvanların VKS ' si düşük olmasına rağmen sungerleme nedeniyle ikizlik arttı. Nihayetinde döle 15 gün varken 20 koyun ketosiz ' den öldü.
İyi niyetle söylenen tek bir lafa inanmak, adama 30.000 liraya mal oldu.
Kalemin de kuvvetli, aman dikkat.