Merhabalar 20 dönüm arazim var. Ve bende bu sene kanola ekmek istiyorum. Sızce kanola' da kar yapabiliyormuyuz? Ekimi nasıl olmalı ? Tohumu nasıl seçmeliyim? Bunlar hakkında bilgi almak istiyorumda. Bölge olarak orta karadeniz kara toprak .

Merhaba Değerli Forum Üyeleri,

Biz ehalmal Tanıtım Ekibi olarak, tarım sektöründeki ticaretinizi kolaylaştıracak ve verimliliğinizi artıracak bir platformu sizlere tanıtmak istiyoruz: ehalmal.com.

ehalmal.com Nedir?

ehalmal.com, tarım sektöründe faaliyet gösteren üreticiler, çiftçiler, tüccarlar ve tüketiciler için çeşitli tarım ürünleri, ekipmanları ve hizmetlerini sunan bir dijital pazaryeridir. Bu platform, tarım sektöründe daha kolay ve güvenilir ticaret yapmanızı sağlar.

Sunduğumuz Hizmetler:

1. Meyve ve Sebze Alım Satımı:
   • Taze ve kaliteli meyve ve sebzelerin alım satımı yapılabilir.
   • Doğrudan tarladan sofraya ulaşan ürünler.
2. Hayvan Alım Satımı:
   • Sağlıklı ve verimli büyükbaş, küçükbaş ve kümes hayvanlarının alım satımı.
   • Güvenli ve hijyenik koşullarda nakliye hizmetleri.
3. Tarım Makineleri ve Ekipmanları:
   • İkinci el traktörler, biçerdöverler ve diğer tarım makinelerinin alım satımı.
   • Modern sulama sistemleri ve diğer tarım ekipmanları.
4. Fide, Fidan ve Tohum Satışı:
   • Çeşitli meyve ve sebze fidanları, fideleri ve tohumları.
   • Sağlıklı ve büyümeye hazır ürünler.
5. Geleneksel Yöresel Köy Ürünleri:
   • Doğal yöntemlerle üretilmiş organik zeytinyağı, ev yapımı reçeller, pekmez, kurutulmuş meyveler ve doğal bal.

Neden ehalmal.com'u Tercih Etmelisiniz?

• Kolay İlan Yayınlama: Hızlı ve kolay ilan oluşturma ve yayınlama.
• Geniş Kitleye Ulaşım: Türkiye genelinde geniş bir kullanıcı kitlesine ulaşma.
• Kaliteli Ürünler: Doğal ve organik yöntemlerle üretilmiş, sağlıklı ve lezzetli ürünler.
• Güvenilir Hizmet: Güvenli ve şeffaf ticaret ortamı.
• Hızlı Teslimat: Zamanında ve taze teslimat garantisi.

İletişim:

Herhangi bir sorunuz veya ehalmal.com hakkında daha fazla bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz:

• E-posta: info@ehalmal.com

Tarım sektöründe güvenilir bir ticaret platformu arıyorsanız, ehalmal.com'u tercih edin ve ilanlarınızı hemen yayınlamaya başlayın!

Yüreğir Ziraat Odası'ndan Çiftçilere Büyük Kolaylık: Gezici Araç Muayene İstasyonu​

Yüreğir Ziraat Odası, çiftçilerin traktörlerinin periyodik muayenelerini şehir merkezine gitmeden yapabilmeleri için Gezici Araç Muayene İstasyonu'nu Çotlu Mahallesinde hizmete sundu. Bu hizmet sayesinde çiftçiler, zaman ve maliyet tasarrufu yaparken, tarım sezonunda işlerini aksatmadan traktör muayenelerini gerçekleştirebiliyorlar.

Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, "Göreve geldiğimiz 2015 yılında çiftçi ve muhtarlardan gelen talep üzerine başlattığımız ve sürekli hale getirdiğimiz bu hizmet, çiftçilerin zaman ve maliyet tasarrufu yapmalarını sağlıyor. Şehir merkezine gitmek zorunda kalmadan, muayene işlemlerini gerçekleştiren çiftçiler, bu uygulamadan oldukça memnun," dedi.

Doğan, özellikle tarım sezonunda zamanın çok değerli olduğunu vurgulayarak, "Birden fazla traktöre sahip çiftçilerin, yoğun zirai faaliyetleri dolayısıyla araç muayene işlemlerine zaman ayırmaya fırsat bulamayabiliyor. Çiftçilerimizin ihtiyaçlarını ön planda tutarak, onların hayatını kolaylaştırmak için çeşitli projeler geliştirmeye devam ediyoruz. Gezici Araç Muayene İstasyonu, çiftçilerimizin işlerini aksatmadan ve zaman kaybetmeden traktör muayenelerini yapmalarına imkan tanıyor. Bu hizmetle çiftçilerimizin yanındayız ve onların işlerini kolaylaştırmak için elimizden geleni yapıyoruz," şeklinde konuştu.

TARIM ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, bugün çiftçilere toplam 2 milyar 150 milyon 36 bin TL tarımsal destekleme ödemesi yapıldığını duyurdu. Bu ödemeler, çeşitli alanlara yönelik destekleri içeriyor.

Destekleme Ödemelerinin Detayları:

• Çay Budama Tazminatı: 1 milyar 370 milyon 782 bin 120 TL
• Katı Organik ve Organomineral Gübre Desteği: 290 milyon 388 bin 38 TL
• Hububat, Baklagil ve Dane Mısır Desteği: 235 milyon 993 bin 649 TL
• Yağlı Tohumlu Bitkiler Desteği: 95 milyon 80 bin 547 TL
• İyi Tarım Uygulamaları Desteği: 74 milyon 615 bin TL
• Organik Tarım Desteği: 72 milyon 264 bin 60 TL
• Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi: 10 milyon 463 bin 886 TL
• Yem Bitkisi Desteği: 448 bin 700 TL

Bakan Yumaklı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "2 milyar 150 milyon 36 bin TL tarımsal destekleme ödemesini bugün çiftçilerimizin hesaplarına aktarıyoruz. Hayırlı ve bereketli olsun" dedi.

Merhaba
Yağlık ayçiçeği tarlamda yoğun olarak hem kökten hemde tohumdan gelen kanyaş(Geliç) var.
Kullanıpta memnun kaldığınız bir ilaç var mı ?

Arkadaşlar benim New Holland T5 115 km de 450 500 Gr civarı yakıt tüketiyor bu normal mi varsa bu traktörden kullananlar yorumlayabilir mi

Anzer Balı Üretiminde Yeni Dönem: Referanslı Kovan Uygulaması Başlıyor​

Rize'nin coğrafi işaretli ürünü ve uluslararası üne sahip Anzer Balı'nda yeni bir dönem başlıyor. Anzer Yaylası'na kurulan referans kovanları sayesinde, balın Anzer Balı olup olmadığı artık yayladaki çiçeklerin listesi ile değil, referanslı kovan ile belirlenecek.

Yeni Uygulama ve Referans Kovanlar

Bu yıla kadar Anzerli arıcılar, ballarını sağdıktan sonra Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde analiz edilmesi için göndermekteydi. Ancak bu yıl Hacettepe Üniversitesi ve Rize İl Tarım ve Orman Müdürlüğü arasında yapılan protokol gereği, Anzer Yaylası'nda bal üretiminin yoğun olduğu 10 bölgeye referans kovanları kuruldu. Bu kovanlardan alınacak bal numuneleri, bu yılın referans ürünü olarak kullanılacak.

İklim Değişikliği ve Yeni Metodoloji

Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Aslı Özkırım, değişen iklim koşulları ve mevsimler arasındaki farklılık nedeniyle çiçeklenmenin her yıl değiştiğini belirtti. Bu sebeple, Anzer Yaylası'ndaki çiçek florasını tespit etmek ve yaylaya özgü Anzer Balı'nı belirlemek için petekler yerleştirildi. Prof. Dr. Özkırım, "Anzer Balı bizim için ulusal ve uluslararası düzeyde çok önemli bir değerdir. Anzer Yaylası'nda yoğun arıcılık yapılan 10 bölgede sağlık ve üretim koşulları açısından uygun bulduğumuz kovanların ballık kısmına boş ve temiz petekler konularak kovanlar mühürlenecek," dedi.

Referans Bal ve Kalite Güvencesi

Bir ay sonra mühürlenen peteklerin açılmasıyla elde edilecek balın referans balı olarak kullanılacağını ifade eden Özkırım, "Referans balımız 2024 yılında Anzer'deki hava koşulları ve çiçeklenmeye bağlı olarak yine Anzer'den elde edilecek. Bu yöntem, Anzer Balı'nın kalitesini çok daha somut verilerle ortaya koymamızı sağlayacak," şeklinde konuştu. Bu uygulama, Anzer Balı'nın uluslararası kalitesini ve özgünlüğünü korumak amacıyla bilimsel katkılar sunacak.

Gelecek Nesillere Aktarma

Prof. Dr. Özkırım, uygulamanın Anzer Balı'nın geleceğe taşınması için garantör olacağını belirterek, "Bu uygulama Anzer Balı'nın garantörü olmak ve bilimsel metotlarda günceli yakalamak için. Üniversitelerin amacı Ar-Ge'dir. Dolayısıyla metodolojimiz, gerçeklikle bilimi birleştirmek için Hacettepe Üniversitesi sahaya da kendi balını koydu. Bu hem objektiviteyi sağlar. Orada hiç müdahale edilmemiş, mühürlenmiş bir kovanın sezon boyunca topladığı balı referans bal kabul edersiniz," dedi.

Keles Kirazında Hasat Sezonu Başladı: Rekolte ve Fiyatlar Beklentileri Aşıyor​

Bursa'nın dağ yöresi ilçelerinden Keles'te coğrafi işaretli Keles kirazının hasadına başlandı. Bu yıl rekoltenin 22 bin dekara 18 ila 22 bin ton arasında olması bekleniyor. Kirazın kilogram fiyatı 55-60 liradan alıcı buluyor.

Rekolte ve Kalite Yüksek

Keles'e bağlı Gelemiş Mahallesi'ndeki kiraz üreticileri, sezonun olumlu geçtiğini ve yüksek rekolte beklediklerini söyledi. Kiraz üreticisi Zeki Yürüten, "Bu sene mahsulümüz çok iyi. Çok kaliteli bir ürün yetiştirdik. Rekoltemiz de diğer yıllara oranla yüksek. Keles kirazı çok kaliteli ve yüksek kesimde üretildiği için dayanıklı bir üründür. Burada geceleri soğuk geçer. Bu soğukla kirazlar da dayanıklı hale gelir. Uzun yola gidebilir, dolaba konulmadan 1 hafta dayanabilir," şeklinde konuştu.

İşçi Bulma Zorluğu

Yürüten, mevsimlik işçi bulmada zorluk çektiklerini ifade ederek, "Şu anda ürünümüzü 55 ila 60 lira arasında veriyoruz. Ama daha da artması lazım, çünkü maliyetlerle kafa kafaya gidiyor. Maliyetinin büyük bir kısmı ilaçlara gidiyor. İşçi bulmakta sıkıntımız var. Hasat için çalıştırabileceğimiz işçi bulamıyoruz. Günlük bin lira yevmiye ve 3 öğün yemek veriyoruz ama yine de çalıştırabileceğimiz kimseyi bulamıyoruz. Geçtiğimiz yıllarda mevsimlik işçiler de geliyordu fakat bu sene gelmedi. Kendi kendimize topluyoruz. Ürünü yetiştiremiyoruz. Yetiştiremezsek de ürün kararıyor ve pazar payını kaybediyor," dedi.

Keles Kirazının Tarihi ve Önemi

Keles Belediye Başkanı Ali Doğru, Keles kirazının 50 yıllık bir tecrübe eseri olduğunu belirterek, "Keles'in kirazı meşhur. Geçtiğimiz yılda önceki dönem Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın girişimleri ve önceki dönem Keles Belediye Başkanı Mehmet Keskin'in destekleri ile Keles kirazının tescili alındı. Sandıklarımızda da Keles kirazı coğrafi işareti etiketleriyle yerini almış durumda. Coğrafi ve iklim olarak Keles kirazının 50 yıllık bir hikayesi var. 50 yıldan günümüze bir tecrübe ortaya çıkmış. Ürettiğimiz ürün hem iç piyasaya hem de yurt dışına ihracat olarak gitmekte. Haziran ayında başlayan hasat temmuz sonuna kadar devam ediyor. 600 rakımdan başlayıp bin 300 rakıma kadar uzanan bir bölgede kiraz üretimi Keles'te gerçekleşmiş oluyor. Keles'in kışı soğuk ve sert. Özellikle ilkbahar dönemi yağmurlu ve ılıman geçmesi kirazın soğukluk derecesini arttırdığı için iklimi ve toprak yapısının uygun olması hasebiyle Keles'te böyle bir ürün ortaya çıkmış durumda. Coğrafi işaret de alındığı için bizim için kıymetli. İriliği, lezzeti ve et sertliği kirazın kalitesini arttırmış oluyor, Keles kirazının en önemli özelliği bu aslında. Bu özelliği ile iç piyasa ve yurt dışında değeri var. Hasadımızın bereketli olmasını diliyorum," dedi.

Dünya Markası Olma Hedefi

Başkan Doğru, Keles kirazını dünya çapında tanıtmak için çalışmalara başladıklarını belirterek, "Bizim pazar konusunda çalışma yapmamız gerekiyor. Ürün toplama merkezlerinin sayısını arttırmak ve biraz daha profesyonel yöntemlerle pazarlama tekniklerini arttırma noktasında çiftçilerimiz ve muhtarlarımızla el ele vermek suretiyle önümüzdeki sezonda çiftçimizin yanında olmaya gayret edeceğiz. Kiraz üretimi budamasından itibaren, ilaçlaması, gübrelemesi ve hasadı ciddi bir emek gerektiriyor, bu emek çok kıymetli. Biz de Keles Belediyesi olarak çiftçimizin yanındayız. Önümüzdeki süreçte pazarlama konusunda hangi yöntemleri deneyeceğimizin istişarelerini yapacağız. Keles kirazını dünya markası haline getirmek için elimizden gelen desteği biz belediye olarak sağlamaya hazırız," ifadelerini kullandı.

Ankara psikolog tavsiye arayışınız için Uyum Psikoloji ve danışmanlık Merkezi'nden destek alabilirsiz. Ankara en iyi psikolog ile ücretsiz ön görüşme sağlayabilirsiniz.

AKŞAM ÜSTÜ BUĞDAYA SÜNE, NOHUTA ANTRAKNOZ İLACI ATIMI - NEW HOLLAND TD 100D & PARLAYAN 1000 LT...!!!​

29-30-31/05/2024

Merhaba arkadaşlar bu fotoğraflarda ve vlogda da buğdaya süne ilaçlaması yapmaktayız. Nohuta da antraknoz ilaçlaması yaptık. İyi seyirler....

alipasalierkan............

Youtube HD Video...!!!
Medyayı görebilmek için giriş yapınız

SON

Yozgat’ta Çiftçiler Mağdur: Dolu ve Selin Yaraları Hala Sarılmadı​

Yozgat'ta çiftçilerin 7 Haziran'da etkili olan dolu ve sel nedeniyle tarım alanlarında oluşan zararı hala giderilmedi. Zarar gören şekerpancarının yeniden yeşermesi için sulama ve ilaçlama yapmak isteyen çiftçiler, kanalların temizlenmemesi nedeniyle tarlalarını sulayamıyor. Ekili alanların %85 ila %100 oranında zarar gördüğü Şefaatli ilçesinin Paşaköy ve Halaçlı köylerinde çiftçiler, afet bölgesi ilan edilmedikleri için zararlarının karşılanmadığını ve ne yapacaklarını bilmediklerini belirtiyor.

Şekerpancarı Üreticileri Zor Durumda

Paşaköy ve Halaçlı köylerindeki çiftçiler, dolu ve sel felaketinin ardından ekili alanlarının büyük kısmının zarar gördüğünü ve tarlalarını sulayamadıkları için ürünlerini kurtaramadıklarını söylüyor. Çiftçiler, yetkililerin gelip inceleme yapmasına rağmen henüz bir çözüm üretilmediğini ifade ediyor.

Afet Bölgesi İlan Edilmedi

Çiftçiler, köylerinin afet bölgesi ilan edilmediği için bankalara ve tarım kredi kooperatiflerine olan borçlarının ertelenmediğini ve destek alamadıklarını belirtiyor. Tarım sigortası olanlar dışında kalan çiftçilerin hasar tespitinin sağlıklı yapılmadığı ve zararın karşılanmadığı da dile getiriliyor.

Kanallar Temizlenmiyor, Sulama Yapılamıyor

Tarlalarını sulamak isteyen çiftçiler, sulama kanallarının temizlenmemesi nedeniyle su sıkıntısı yaşıyor. Paşaköylü çiftçi Hüseyin Akdoğan, "Gündüz saat 11:00'de kepçe çalışıyor, mazotu doldururken gördüm. 11:30'da kepçe çalışmaz. Kanallar temizlenmeli ki pancarımızı kurtaralım. Pancar sulanmıyor. Bir damla akmıyor," diyerek durumu özetliyor.

Zararın Boyutu Büyük

Paşaköy çiftçilerinden Naci Türker, "Arazimizin %80'i hasar gördü. Bütün bitkilerimiz zarar gördü. Sigortalı olanlar, sigorta eksperleri burada tespitlerini yaptılar, gittiler. Fakat daha da başka arayıp soranımız yok. Valilik veya bakanlık tarafından gelip de hasar tespit çalışması yapılmadı," diyor. Türker, kapalı sulama sisteminin hayata geçirilmediğini ve su kaybının büyük olduğunu belirterek yetkililerden yardım beklediklerini dile getiriyor.

Çiftçiler Destek Bekliyor

Çiftçiler, tarlalarındaki ürünlerin büyük zarar gördüğünü ve yeniden yeşermesi için gerekli olan sulama ve ilaçlamayı yapamadıklarını belirterek yetkililerden yardım bekliyor. Borçlarının ertelenmesini, gübre ve tohum desteği sağlanmasını talep ediyorlar. Çiftçiler, yetkililerin bir an önce harekete geçerek zararlarını telafi edecek adımlar atmasını istiyor.

Arslan Soydan: Fındık Rekoltesi Temmuz Ayında Netleşecek​

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, 2024 yılı fındık hasat sezonu için açıklanan rekoltelerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, Temmuz ayı girdikten sonra yapılacak çalışmaların gerçek rekolteyi yansıtacağını söyledi. Perşembe ilçesinde düzenlenen Ziraat Odaları Birliği Ordu İl Koordinasyon Kurulu Toplantısı’nda konuşan Soydan, fındık hasat zamanına yaklaşık 35 gün kaldığını ve gerçek rekoltenin gelecek hafta başlayacak sayım sonrası ortaya çıkacağını ifade etti.

Gerçek Rekolte Temmuz’da Belli Olacak

Arslan Soydan, yeni sezon rekoltesine yönelik farklı açıklamaların olduğunu belirterek, "Temmuz ayı girdikten sonra yapılacak çalışmalar gerçek rekolteyi yansıtacaktır. Fındık rekolte tespit komisyonunda ziraat odaları temsilcilerimiz de bulunacak. Bu sürecin şeffaf yürütülmesi noktasında hepimiz elimizden geleni yapacağız," dedi. Rekolte tespit çalışmalarının sahil, orta ve yüksek kesimlerde yapılacağını vurguladı.

İşçi Yevmiyeleri Belirlenecek

Soydan, piyasada işçi yevmiyelerine yönelik söylentilerin üreticileri tedirgin ettiğini belirterek, "Bu konuda çok afaki rakamlar konuşuluyor. Ortaya atılan bu rakamlar ilk başta üreticilerimizi tedirgin ediyor. Gelecek ay yapılacak bir toplantıda işçi yevmiyeleri belirlenecek. Bu toplantıda hem işçilerin hem de üreticilerin haklarını koruma anlamında kararlar alınacak," diye konuştu.

Kahverengi Kokarca Zararlısıyla Mücadele

Soydan, kahverengi kokarca zararlısı ile mücadelelerin sürdüğünü ve üreticilerin bu konuda büyük çaba sarf ettiğini kaydetti. "Ancak henüz bu zararlıdan tam anlamıyla kurtulduk diyemeyiz. Uzun süreli bir mücadele sonrası inşallah bu zararlıdan ürünümüzü kurtarmış olacağız," dedi. Ayrıca, fındık fiyatlarına ilişkin yapılacak maliyet analizi sonrası ziraat odaları olarak bir fiyat talebinde bulunacaklarını da sözlerine ekledi.

Konya'da çıkan anız yangını söndürüldü​

Konya'nın Cihanbeyli ilçesinde çıkan anız yangını, itfaiye ve jandarma ekiplerinin müdahalesiyle söndürüldü. Yangında, yaklaşık 100 dekar hasat edilmiş hububat tarlası zarar gördü.​

Konya'nın Cihanbeyli ilçesinde çıkan anız yangını söndürüldü.
Çimen Mahallesi'nde, sap balyası yapan makinenin çıkardığı kıvılcım nedeniyle anız yangını çıktı.
İhbar üzerine, bölgeye itfaiye ve jandarma ekipleri sevk edildi.
Ekiplerin müdahalesiyle söndürülen yangında, yaklaşık 100 dekar hasat edilmiş hububat tarlası zarar gördü.

Bilindiği üzere sevgili arkadaşlar konya ılgın çiğilde İbrahim kofal usta ya traktörü verdik. Süreç 2 ay sürdü ve doğru dürüst şekilde traktörü dört dörtlük şekikde teslim etmedi. İş bitimi 349 bin TL ücret cıktı teslim alırken traktörü parasını verdik. Gelelim 2 ay süre durumunda sürekli yalanlar söyleyip bahaneler oluşturdu. Yoğun telefon hararetli konuşmalar ile bitirmesi için baskı yaptık çünkü tüm işlerim yarım kaldı. Biz 1 ay süre verdik bu 1 ay süre boşluk var motor bitir teslim et diye konuştuk ve tamam abi heç sıkıntı yok. Hep böyle 2 ay sürdü son 1 hafta 4 defa gittik ki başında durduk işi bitirsin diye. Neyse teslim aldık geldik gündüz inceliyorum traktorün direksiyon mili yarım takılmış. Direksiyon simidini kendinize doğru asılınca direksiyon çıkıyor. Çift çekerden tek çekere çevirecek kolu takmamışlar. Çift çekerin alt da grasurlukleri yok takmamış. Sonra direksiyon simit altında direksiyon hidroligin beyni mi yağ haznesi mi ne varsa oradan yağ kaçırıyor. Lift otomatik beyni koltuğun altından yağ kaçırıyor. Vidaları tam sıkılmsmış ve kendim sıktığım halde yine yağ kaçırıyor. Bunları sökup ilçendeki sinanpasada ustada yaptırtacam ve ekstra para ödemek zorunda kalacağım. Sonra el gazının cubuğunu takmamış. Sonra traktörün elektrik aksamı haşat olmuş vede traktörün kornaları yok. Daha bir sürü böyle yarım yalamak bıraktığı işler var sonuçta İbrahim kofal ustanın ustalığı düzensiz unutkan bu böyle olur işine gelirse diyor. İbrahim kofal sadece çift çeker taktım sanjumsn taktım diferansiyel taktım çalısıyor sorun yoksa tamam iş bitmiştir diyor. Şimdilik çift çeker sanjuman ve difransiyel de sorun yok iyi cslışıyor ama 349 bin ver düzensiz traktörü teslim al. Videolarda görülen yaptığı traktörlerin görünmeyen yüzunu sizlere anlattım. Yorumlar sizlerin arkadaşlarlar

Merhabalar
12/13 tonluk Dedealli Römork fiyatları ve şasesi dikkatimi çekti. Kullanan üyelerimiz varsa tavsiye eder mi?

ARAP DEDE
Bundan yıllar önce ben on iki yaşındayken annemle bir yaşlı kadının evine misafirliğe gitmiştik. Ev iki katlı ahşap bir evdi. Girişte kocaman tahta kapı vardı. Kapıdan girince zemin kat topraktı. Birkaç adım sonra tahta merdiven önüne geliniyor ve yukarı çıkılıyordu. Zemin katın ortasında kenarları demir, tahtadan kocaman bir kapak dikkatimi çekti. Demek ki, oradan yeraltına iniliyordu. Acaba orada ne vardı?
Yukarı çıktık. Nasılsın, iyi misin faslından sonra, annemle o yaşlı kadın koyu muhabbete daldılar. Çay, bisküvi ikramı derken, yaşlı kadın Arap Dede’den bahsetmeye başladı ve şunları söyledi: “ Arap Dede, benim kocamdı. Yıllar önce vefat etti. Evin yanındaki İnegöl Sinan Bey camisinde imamlık yapıyordu. Vasiyeti üzerine girişteki zemin katın altına gömüldü. Oradaki tahta kapak mutlaka dikkatini çekmiştir, Serdar. “
“ Girişte hemen fark ettim. Orada mı yatıyor Arap Dede? “
“ Sen çok uyanık bir çocuksun. Bu anlatacaklarımı unutma. “
“ Hele sen anlat. Merak etme unutmam. “
“ Her sabah zemin katın altına inip Arap Dede’nin kabri başında Fatiha okurum. Takunyalarının biri orada, biri buradadır. Onları yan yana koyarım. Su ibriği yarıya kadar su doludur. Onu tekrar ağzına kadar doldururum. Duvarda tahtadan bir askı vardır. Orada asılı ıslak havluyu temiz, kuru bir havluyla değiştiririm. Kısaca Arap Dede gece kalkıp abdest alıp, namaz kılıyor.

Derin bir sessizlik oldu. Birkaç dakika konuşan olmadı. Sessizliği yaşlı kadın bozdu: “ Hadi desen ki Arap Dede kalkmıyor, farz et ki, fareler diyelim, fareler takunyaları /Takunya: Tahtadan yapılmış bir tür terlik / dağıtıyorlar. İbrikten su içiyorlar. Birazını yere döküyorlar. İbriğin etrafı hep ıslak oluyor. Yerden belki 1.5 metre yüksekteki havlu nasıl ıslanıyor, duvara asılı askı kuru olduğu halde? Ben inanıyorum Arap Dede’nin geceleri kalkıp abdest alıp namaz kıldığına. “
Olayı yıllar içinde bilmem kaç defa tanıdıklara, arkadaşlara anlattım. Bir kişi bile çıkıp böyle şey olmaz demedi. Nedeni bilinmez bir korku duydukları kesin. İnsanlar nedense böylesine dini konuları derinlemesine irdelemeye yanaşmıyorlar. Hoca, imam, hafız gibi dini konularda eğitim görmüş insanlarla konuşurken bir konu hakkında çerçeveyi genişletmeye çalıştığımda: Sus, öyle şeyler söyleme, günaha girersin diye tepki gösterenlerle ve çatılmış kaşlarla karşılaştım. Benim kalbimde kötülük yok niye günaha gireyim? Araştırmak, soruşturmak, öğrenmeye çalışmak kötü bir şey mi? Soru sormayan ne öğrenmiş? Her neyse ben de yıllardır Arap Dede’nin geceleri kalkıp namaz kılıp kılmadığını gerçekten merak eder dururum.

BİTTİ

Yazan: Serdar Yıldırım

Selamın aleyküm
Tarlada çok fazla kene var her tarlaya gitmemizde uzelimizde bir kaç tane buluyoruz.
yere oturmuyoruz pantolon paçaları çorabın içinde kısacası ne kadar önlem alsak da geliyor
Psikolojimizi bozacak nerdeyse

Ayçiçeği ekili mecburen tarlaya da her gün
Gitmemiz gerekiyor
Bilgisi olan varsa yardımcı olursa çok sevinecez
Gübre tankı var ilaçi varsa onunla atsak çiçeğe zararı olurmu

Bilecik'e Tarım Kompleksi Kurulacak: TMO Hububat Alımına Başladı

Bilecik'te Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından hububat alımı başlarken, Bilecik Valisi Şefik Aygöl, şehre bir tarım kompleksi yapılması konusunda fikir birliğine varıldığını açıkladı.

Bilecik'te buğday ve arpaları hasat eden çiftçiler, TMO tarafından alımların başlamasıyla birlikte traktörlerine yükledikleri mahsulü kent merkezine getirdi. Sabah saatlerinde Bilecik Belediye Kantarına gelmeye başlayan çiftçiler, TMO yetkililerince alınan numuneler analiz edilerek ürünlerin kalitesine göre ton başı 8,500 ile 9,250 TL arasında fiyat belirlendi.

Vali Şefik Aygöl, Bilecik TSO Başkanı Mehmet Ergün ve Bilecik Ziraat Odası Başkanı Ahmet Sevinen, üreticilerle bir araya geldi. Vali Aygöl burada yaptığı açıklamada, "Zamanında alımlara başladık. Gölpazarı ilçemizde de önümüzdeki hafta başlayacağız. Bu yıl hedefimiz 70 bin ton buğday ve 15 bin ton arpa alımı. 10 ay önce TMO'nun alım yerinin uygun olmadığını belirtmiş ve çiftçilerimize daha uygun bir yer bulma konusunda bir komisyon oluşturmuştuk. Komisyonun önerisi doğrultusunda karayollarının Yenişehir yolu üzerindeki şantiye alanını talep ettik. Ancak burada devam eden yol çalışması ve belediyenin ihtiyacı nedeniyle bu alanın kullanımında zorluklar var. İl Özel İdaresi'ne ait 58 dönümlük bir arazi üzerine tarım kompleksi kurma kararı aldık," dedi.

Yeni tarım kompleksi, çiftçilerin ürünlerini daha rahat ve hızlı bir şekilde teslim edebilmeleri için modern altyapı ve kolay ulaşım imkanları sunacak. Vali Aygöl, "Tarım İl Müdürlüğümüzün binasının ve teşkilatın diğer birimlerinin değişimi ile ilgili çalışmalar da devam ediyor. Yakında ihaleye çıkmayı planlıyoruz. İlgili birimler hızlı karar alırsa, önümüzdeki sene inşaat çalışmalarına başlamayı hedefliyoruz," ifadelerini kullandı.

Selamlar case jx70c sahibiyim eskisehir topraklarında bölge tavsiyesiyle ünlü 3 13 numara pulluk aldık tarlalarımızı sürüyoruz fakat çizi kapatmada büyük sorun yaşıyoruz ne yaparsak yapalım kapanmıyor cizi
Sizlerin cizi kapatmak için kullandığınız bir yöntem yada öneriniz varmı
(Pulluktan sonra toscano dik mikser yada 80 diş tırmık kullanıyoruz bu makinelerle kapatamıyorum)

Öneride bulunursanız sevinirim

MEZARDAN UZANAN EL
Serdar on iki yaşındaydı. Bir yıl vardı ki, mahalle arkadaşlarıyla şehir dışındaki top sahasında maç yapmaya gidiyorlardı. Birkaç günde bir öğleden sonra maç yapmaya giderken ağaçlıktan dolanıp top sahasına varıyorlardı. Aslında kestirmeden gitmek vardı ya o zaman mezarlıktan geçmek gerekiyordu. Bu işe istekli olan yoktu. Bazen maç uzuyor, karanlığa kalıyorlardı. Çocuklar evlerine geç kalmamak için, mezarlıktan geçelim diye maç bitiminde atıp tutuyorlardı ama mezarlık kapısına gelindiğinde sesler kesiliyordu. Bir iki derken, bir akşamüstü karanlığa kalınmıştı. Dönüşü yok mutlaka mezarlıktan geçiyoruz diyenler mezarlık kapısına gelindiğinde susmuştu. Serdar duruma el koymak ihtiyacını hissetmişti. “ Arkadaşlar, arkamda tek sıra olun. Ben sizi mezarlıktan geçiririm “ dedi. Hafif ay ışığı vardı ve kesme taşlardan yapılmış mezarlık içindeki dar yolu aydınlatıyordu. Çocuklar sessizce Serdar’ın peşi sıra ilerlediler. Yolun yarısına gelinmişti ki yan taraftaki mezarlıktan bir el uzandı. “ Tut elimi, benim elimi tut “ diyordu derinden gelen bir ses. Serdar irkildi. Yüreği ağzına gelecekmiş gibi oldu. Arkasına baktı. Kimse yoktu. Hani arkadaşları neredeydi? Geriye dönüp kaçmaya başladı. Hızla mezarlıktan çıktı. Hedefi top sahasıydı. Oraya ulaşmak istiyordu. İki kere arkasına bakmıştı. Gördükleri tarifi imkansız şeylerdi. Peşinde ölüler vardı.

Top sahasına vardığında bugünkü maçta gol attığı kalenin içine yattı. Arkasında kalenin filesi vardı. Uzanıp tutmaya çalışan olursa fark ederdi. Tehlike gelse gelse önden gelirdi. Böyle bir şey olursa o zamanda ona göre davranırdı. Kalenin içine girdiği andan itibaren peşindekilerin kaybolduğunu anladı. Yine de her an tetikteydi. Gözleri dört bir yana fır dönüyordu. O gece sabaha kadar bekledi. Güneşin doğuşunu görmek kimseyi Serdar kadar sevindiremezdi. Derin bir oh çekti ve mezarlıktan geçerek evine vardı. O el uzanan mezar sessizliğin sesini dinliyordu. Bir hareket yoktu.

Eve giderken ileride Namık'ların evinin önünde bir polis arabası duruyordu. Galiba yirmi-yirmi beş adam ve kadın vardı. Polisler onlarla konuşuyordu. Eve girdi. Annesi, babası evdeydi. “Oğlum nerede kaldın? Bütün gece neredeydin? “ diye sordular. Olanları anlattı. Babası öğretmendi. Polislerin yanına götürdü. Olayın tek görgü şahidiydi. Polisler, anlattıklarını dinlediler. Zabıt tuttular. Daha sonra evine geldi. Yemek yedikten sonra uyudu. Ertesi gün kaybolan çocukların aileleri bir evde toplandılar. Olanları onlara da anlattı. Sorulan soruları cevapladı. İnanan da vardı, inanmayan da. Şu bir gerçekti: Ortada kaybolan on dört tane çocuk vardı. İşte buna hepsi inanıyordu.

Mezarlıkta ve top sahasında yapılan araştırmalar sonuçsuz kaldı. Aradan bir ay geçti. Bir ateş yanmıştı ve alev alev yanan ateş sönmüştü. Olanlar unutulmaya başlamıştı. Araştırmalar sırasında dikkatini mezarcı Mahmut çekmişti. Mezarcı Mahmut, Serdar’ın anlattıklarını doğruluyor ve daha önce de o mezarın yanında çocukların kaybolduğunu söylüyordu. Mezarlık içindeki evine gitti. Onunla uzun uzadıya konuştu. Mezarcı Mahmut o mezar alıcı dedenin mezarı diyordu. Doksan iki yaşında ölmüştü. Öteki kaybolan çocuklar geri gelmedi, bunlar da geri gelmez diyordu. Serdar ve ailesi dört yıl sonra o şehirden taşındılar. Aradan uzun yıllar geçti. Namık, Hikmet, Vahdettin, Mesut…tam otuz beş yıldır yoktular. Serdar geçen yazın yıllar sonra ilk defa o mezarlıktan geçti. Mezarcı Mahmut çoktan ölmüş, vasiyeti üzerine alıcı dedenin mezarının üstüne gömülmüştü. Bu işlemden sonra burada hiç çocuk kaybolmamıştı. Serdar mezarlıktan ayrılırken, çocuk konuşmaları, gülüşmeleri duyar gibi olmuştu.

SON

Yazan: Serdar Yıldırım

HURDACININ AŞKI
Yazan: Serdar Yıldırım
Seslendiren: Venhar Sağıroğlu ( Radyo7 )
Medyayı görebilmek için giriş yapınız

Eldeki verilere bir bakalım
Türkiye'nin buğday üretim 20 milyon ton civarında
Tüketim de 20 milyon ton, üretim ve tüketim birbirini karşılıyor
TMO silolarındaki stok 12-13 milyon ton
Kasım ayına kadar ithalat kapalı, Rus ve Ukrayna'da ucuz buğday gelmeyecek
İhracata kapalı olan yurtiçi mahsülden üretilen un için ihracat açıldı, bu da kasıma kadar.yani bizim buğdaylar un olarak ihraç edilebilecek
ithalat ihracat düzenlemelerinin uzatılacağı tahmin ediliyor

Bu bilgiler ışığında buğday fiyatları ne olur

Merhabalar, 285s traktörümüz var kabinli. Malum yaz aylarında motor sıcaklığı ile beraber içi çok sıcak oluyor. Elimde Renault marka bir arabanın kalorifer motoru var. Tam olarak karşılamasa da benzerliği şöyle bişey >> Kalorifer motoru

Üstatlara şöyle bir şey danışmak istiyorum.Senkron-Asenkron motorlar konusunda pek bilgim yok. Bu motor AC mi DC motor mudur? Takarsam çalışır mı ? Eğer çalışırsa motorun bağlantısını nereden alırsam daha sağlıklı olacaktır?
Eğer olabilecek bir durum ise sigorta da kullanacağım.

Merhabalar

Değerli arkadaşlar Lalapaşa bölgesi ortalama dönüm başı İcar fiyatları hakkında bilgilendirme yapar mısınız ? 2 adet 15 dönüm arazim var değerlendirmek istiyorum. Saygılar

Ankara Büyükşehir Belediyesi, Küçükbaş Hayvan Yetiştiricilerine Yıkama Makinesi Desteği Sağlıyor

Ankara Büyükşehir Belediyesi, küçükbaş hayvanların dış parazitlerden arındırılması ve verimlerinin artırılması amacıyla hayvan yetiştiricilerine 'Küçükbaş Hayvan Yıkama Makinesi' desteği vermeye başladı. Bu makine, ilaçlı, basınçlı ve püskürtmeli yıkama yapabilme özelliğiyle hayvanların temizlik işlemlerini kolaylaştırıyor.

Makine Kurulumu ve İşleyişi

Muhtarlar tarafından yapılan talebin ardından Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı ekipleri, yetiştiricilerin işletmelerine giderek makine kurulumunu gerçekleştiriyor. Kurulumun ardından, ağılların giriş veya çıkış kapısına yerleştirilen makineden hayvanların geçişi sırasında ilaçlı suyun uygun basınçla püskürtülmesiyle parazitler uzaklaştırılıyor.

2 Bin 511 Hayvan Yıkandı

Gölbaşı ilçesi Hacılar Mahallesi'nde 450, Kalecik ilçesi Hacıköy Mahallesi'nde 925 ve Haymana ilçesi Yurtbeyli Mahallesi'nde 586 hayvanın yıkama işlemi gerçekleştirildi. Son olarak Haymana ilçesi Yaprakbayırı Mahallesi'nde 550 küçükbaş hayvan yıkanarak toplamda 2 bin 511 küçükbaş hayvanın yıkama işlemi tamamlandı.

Yetiştiricilerden Büyükşehir'e Teşekkür

Haymana ilçesi Yaprakbayırı Mahallesi'nde hayvan yetiştiriciliği yapan muhtar ve vatandaşlar, uygulama ile ilgili memnuniyetlerini dile getirdi.

Muzaffer Aydoğan (Yaprakbayırı Mahalle Muhtarı): "Ağıllarda pire ve kene olduğu için hayvanların yıkanması gerekiyor. Yaz aylarında daha çok ihtiyaç duyuyoruz. Hayvanlarımız yıkandı ve sonuç çok iyi. Eskiden adam topluyorduk, leğenler kuruyorduk, zor oluyordu. Makineyle daha kolay yıkıyoruz. Hem su hem zaman tasarrufu sağlıyoruz."

Bekir Ergül: "Hayvanları daha önce elle yıkıyorduk ve çok zor oluyordu. Sistem çok güzel. İlaçlı su ile yıkıyor. Koyunun kulakları yara oluyor, uyuz oluyor, kene var üzerlerinde ama şimdi makineyle yıkanınca hiçbir şey kalmaz. Biz muhtara söyledik, muhtarda Büyükşehir Belediyesinden talep etti. Hayvanlarımızı yıkadık, teşekkür ediyoruz."

Nofer Sütçü: "Elle yıkıyorduk önceden. İki, üç kişi gerekiyor yıkarken. Yarısını yıkayabiliyorduk, yarısını yıkayamıyorduk. Dengeli yıkama yapamıyorduk. Makineyle yıkamak daha iktisatlı oluyor."

Ankara Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı, bu destekle küçükbaş hayvan yetiştiricilerinin işlerini kolaylaştırarak hem hayvanların sağlığını koruyor hem de yetiştiricilerin verimliliğini artırıyor.