Geri Dönen Hiçbir Ürün İçeride Satışa Sunulmuyor

6.png

Türkiye Tarım Zirvesi’nde Bakan İbrahim Yumaklı’dan Önemli Açıklamalar

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Türkiye Yüzyılında Sürdürülebilir Tarım" temasıyla düzenlenen 4. Türkiye Tarım Zirvesi’nde, tarımsal üretim, ihracat, gıda güvenliği ve hayvansal üretim konularında önemli bilgiler verdi.

İhraç Edilen Ürünlerde Geri Dönüş Oranı Çok Düşük

Bakan Yumaklı, Türkiye'nin ihraç ettiği ürünlerin geri dönüş oranının binde 1 ile binde 2 arasında olduğunu belirterek, geri dönen ürünlerin hiçbir şekilde iç pazara sunulmadığını ve tamamen imha edildiğini vurguladı. Yumaklı, Avrupa Birliği standartlarıyla tam uyum içerisinde olduklarını ifade ederek şunları söyledi:
"Standartlarda, analizlerde tam uyum halinde olduğumuz Avrupa Birliği'nin tüketmediği herhangi bir şeyin Türkiye'de tüketilmesine izin vermiyoruz. Bu ürünler gerekçesi ne olursa olsun imha ediliyor."

Tarımsal Üretimde Rekor

2023 yılında Türkiye'nin 139 milyon tonluk bitkisel üretimle Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdığını söyleyen Yumaklı, Türkiye’nin tarımsal hasılada 68,5 milyar dolarla Avrupa’da 1’inci, dünyada ise 9’uncu sırada olduğunu belirtti.
"Bu rakamlar, Türkiye’nin tarımda güçlü bir ülke olduğunu gösteriyor ve tarım bitti diyenlere net bir cevaptır."

Kırmızı Et ve Sürdürülebilirlik

Türkiye'nin kırmızı et üretiminde yüzde 95 oranında yeterli olduğunu, geri kalan yüzde 5’lik kısmın ithalatla karşılandığını ifade eden Yumaklı, ithalatın yalnızca ihtiyaç için değil, fiyat hareketlerini düzenlemek amacıyla da yapıldığını belirtti. Ancak bu durumun uzun vadede sürdürülebilir olmadığını dile getirdi.

Denetim ve Uygunsuzluk Oranları

Bakanlık tarafından 2023 yılında 1,2 milyon denetim gerçekleştirildiğini belirten Yumaklı, bu denetimlerde uygunsuzluk oranının yalnızca yüzde 1,8 olduğunu ve işini doğru yapan üreticilere teşekkür etti. Denetimlerin hem üretim alanlarında hem de ihraç ürünleri için gümrüklerde titizlikle sürdürüldüğünü vurguladı.

Gıda Güvenliği ve Pestisit Denetimleri

Yumaklı, pestisit (zirai ilaç) kalıntılarıyla ilgili sıkı denetimlerin yalnızca gümrüklerde değil, üretim alanlarında, hallerde ve tüketim noktalarında da yapıldığını ifade etti. Geri dönen ürünlerin yalnızca pestisit sebebiyle değil, aflatoksin gibi doğal nedenlerle de geri dönebildiğini belirtti.

Üretim Seferberliği

Bakan Yumaklı, Türkiye’nin tarımda daha yüksek verimlilik ve kalite hedefleriyle 360 derece bir üretim seferberliği başlattığını açıkladı. Bu kapsamda hem hayvansal hem de bitkisel üretimde yeni programların devreye alındığını söyledi.
Türkiye Tarım Zirvesi’nde yapılan açıklamalar, tarım sektöründeki gelişmelerin sürdürülebilirlik ve gıda güvenliği ekseninde şekillendiğini ve Türkiye’nin tarımda iddialı bir konumda olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Ukon Karkas Et Alım Fiyatları | 28 Kasım 2024

Ulusal Kırmızı Et Konseyi’nin Bu Haftaki Fiyat Listesi

Ulusal Kırmızı Et Konseyi (UKON), bu haftaki yağsız dana kesim ve yağsız kuzu karkas fiyatlarını açıkladı. Bölgelere göre değişiklik gösteren fiyatlar, Et ve Süt Kurumu (ESK) fiyatları dahil ve hariç olmak üzere iki ayrı kategoride listelendi.

Fiyat Değişimi
Bu hafta açıklanan fiyatlarda ufak bir artış gözlemlendi. Üreticiler ve tüketiciler açısından fiyat hareketliliğinin etkileri dikkatle takip ediliyor.

Güncel Fiyatlar

  • Dana Karkas (Yağsız): Bölgesel farklılıklar mevcut.
  • Kuzu Karkas (Yağsız): Özellikle küçük işletmelerden alınan fiyatlarda hafif yükseliş görüldü.
📎 Geçtiğimiz Haftanın Fiyatları: Önceki fiyat listesine göz atmak için bağlantıya ulaşabilirsiniz.

🔍 Not: Bu liste UKON’un resmi kaynaklarından derlenmiştir. Kesimhane veya kombina tercihlerinize göre fiyatlar değişiklik gösterebilir.

Screenshot_2.png

Antalya’da Afet Sonrası Üreticiler İçin Destek Çağrısı

3.png

Antalya'daki Afetler Sonrası Üreticilere Faizsiz Kredi ve Borç Ertelemesi Talebi

Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkan Vekili Halil Bülbül, Antalya'nın 9 ilçesinde meydana gelen fırtına, hortum ve şiddetli yağışlar nedeniyle zarar gören üreticilerin desteklenmesi için çağrıda bulundu. Tarımsal üretimde sürdürülebilirliği sağlamak adına faizsiz kredi desteği sağlanmasını ve mevcut kredi borçlarının en az iki yıl süreyle ertelenmesini talep eden Bülbül, Cumhurbaşkanlığı tarafından acil destek kapsamında ödenek sunulması gerektiğini belirtti.

Afetlerin Ardından Tarımda Büyük Kayıplar

Serik, Aksu, Manavgat, Alanya ve Gazipaşa başta olmak üzere Antalya'nın çeşitli ilçelerinde yaşanan afetlerin, özellikle örtü altı tarım alanları ve meyve bahçelerinde ciddi zarara neden olduğunu söyleyen Bülbül, hasar tespit çalışmalarının devam ettiğini kaydetti. "Afetler nedeniyle tarımsal sürdürülebilirliği sağlamak adına üreticilerimize destek verilmesi elzemdir" dedi.

Tarımsal Sigorta ve Altyapı Çözümleri

Artan afetlerin tarımsal sigorta sisteminin önemini ortaya koyduğunu vurgulayan Bülbül, tarım alanlarının sigortalılık oranının artırılması gerektiğini belirtti. TARSİM kapsamının genişletilmesi ve primlerde devlet katkısının %70'e çıkarılmasını önerdi. Ayrıca, iklim değişikliğine bağlı afetlere karşı kamusal altyapı yatırımlarının afetlerin etkisini azaltmada önemli rol oynayacağını ifade etti.

Antalya Ekonomisinin Durumu

Bülbül, Antalya ekonomisinin ülke ortalamasının altında bir performans sergilediğini söyledi. "2024 itibarıyla ticari faaliyetlerdeki daralma ve tarımsal ihracatta düşüş gözlemlenmiştir. Ekonomik toparlanma için krediye erişimin kolaylaştırılması ve işletmelerin desteklenmesi şarttır" dedi.

Zeytin ve Zeytinyağı Üretimi

Türkiye'nin 2024-2025 sezonunda 3,6 milyon ton zeytin üretimi ve 475 bin ton zeytinyağı üretimi beklendiğini belirten Bülbül, dökme zeytinyağına getirilen kısıtlamaların sektörde gelir kaybına neden olduğunu dile getirdi. "Zeytin ve zeytinyağı stratejik ürün olarak ele alınmalı, üretici destekleri artırılmalıdır" ifadelerini kullandı.

Karadeniz'in Hamsi Atıklarından Organik Gübre

6.png

Karadeniz'in Hamsi Atıklarından Çevre Dostu Gübre Geliştirildi

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nden (OMÜ) Dr. Mehmet Tütüncü, Karadeniz'deki hamsi atıklarını kullanarak çevre dostu bir organik gübre geliştirdi. TÜBİTAK tarafından desteklenen proje kapsamında, samuray ve Rodos türü güller üzerinde yapılan denemelerde başarılı sonuçlar elde edildi. Dr. Tütüncü, bu gübrenin özellikle güllerin vazo ömrünü uzatarak tarıma ve çevreye önemli katkılar sunduğunu belirtti.

Hamsi Atıklarından Gübreye

Balıkçılık faaliyetleri sonucunda oluşan hamsi atıklarının değerlendirilmesi amacıyla başlatılan projeyle ilgili konuşan Dr. Tütüncü, bu atıkların yaklaşık %50-55’inin kullanılabilir durumda olduğunu söyledi. "Ticari işletmelerden aldığımız atıkları değerlendirerek, çiftçilere fayda sağlayacak çevre dostu bir ürün geliştirmeyi hedefliyoruz. Şu anda piyasada bu tür bir gübre bulunmuyor. Ancak biz geliştirdiğimiz ürünle hem çevre sorunlarını azaltmayı hem de tarımsal verimliliği artırmayı amaçlıyoruz" dedi.

Güllerin Vazo Ömrü Uzadı

Deneme aşamasındaki gübre, gül yetiştiriciliğinde olumlu etkiler sağladı. Tütüncü, "Özellikle güllerde vazo ömrü, önemli bir kalite kriteri. Ürettiğimiz gübre bu konuda önemli bir başarı sağladı. Aynı zamanda bitkilerin büyüme ve gelişim süreçlerine de olumlu etkiler gözlemledik" diye konuştu.

Bilim ve Tarım İçin Yeni Adım

Proje kapsamında güller üzerinde yapılan denemeler son aşamaya geldi. Tütüncü, "Bu çalışmaları sadece bilimsel verilerle sınırlı bırakmayacağız. Amacımız, bu ürünü ticarileştirerek hem bilim dünyasına hem de çiftçilerimize katkı sunmak" ifadelerini kullandı.

Resimler ve ekler

  • 6.png
    6.png
    591.7 KB · Görüntüleme: 19

Slovakya'dan Türkiye Mandalinasına Pestisit Engeli

3.png

Slovakya, Türkiye'den İhraç Edilen Mandalinaları Pestisit Kalıntısı Nedeniyle İmha Etti

Slovakya, Türkiye’den gönderilen Satsuma cinsi mandalinalarda Avrupa Birliği’nin (AB) kabul edilebilir sınırının 4,4 katı 'chlorpyrifos-methyl' kalıntısı tespit ederek ürünleri sınırdan geri çevirdi ve imha etti. Söz konusu durum, AB üyesi ülkeler arasında gıda güvenliği bilgilerini paylaşmayı amaçlayan Gıda ve Yem için Hızlı Alarm Sistemi (RASFF) tarafından 20 Kasım’da yayımlanan bir raporda detaylandırıldı.

Rapora göre, pestisit kalıntısı tespit edilen mandalinalar, 21 Ekim’de Slovakya sınırında durduruldu ve Bulgaristan sınırında imha edildi. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, mandalinaların Türkiye’ye geri gönderilmediğini vurgulayarak, “Bu ürünler iç piyasaya asla girmez” dedi.

"Çiftçilerimiz Yasaklı İlaç Kullanmaz"

Chlorpyrifos-methyl'in 5 yıl önce yasaklandığını belirten Doğan, çiftçilerin bilinçli olduğunu ve bu ilacı kullanmadığını söyledi. Ancak, eski dönemlerden kalan ilaçların küçük bir alanda fark edilmeden kullanılmış olabileceğini dile getirdi. “Narenciye ürünleri analiz edilmeden yurt dışına gönderilmez. Bu yıl üretim az olduğu için fiyatlar yüksek. Böyle maliyetli bir ürünü analizsiz ihraç etmek mantıklı değil” ifadelerini kullandı.

Doğan, analiz süreçlerindeki eksikliklere dikkat çekerek numune alma yöntemlerinin iyileştirilmesi gerektiğini belirtti. Bahçenin sadece bir noktasından alınan örneklerin yanlış sonuçlara yol açabileceğini ve bu durumun münferit olduğunu ifade etti.

Gıda Güvenliği İçin Titiz Denetim

AB’nin gıda güvenliği politikaları gereği, sınırda tespit edilen kalıntı durumlarında ürünlerin imha edildiğini belirten Doğan, “İç piyasada tüketilen ürünler de aynı analizlerden geçiyor. Çiftçilerimiz bu konuda titiz. Sorun yaşanırsa hemen müdahalede bulunuyoruz” dedi.

Tarım Bakanlığı 18 Çeşit Ata Tohumunu Çiftçilere Sunuyor!

6.png

Ata Tohumları Çiftçilere Kazandırılıyor

Eskişehir’de, Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından yürütülen proje kapsamında 18 çeşit ata tohumu, karakterizasyon ve çoğaltma çalışmalarının ardından çiftçilere ücretsiz olarak sunuluyor. Bu proje, Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) desteğiyle hayata geçirilen “TR41 Bölgesinde Buğdayın Teknolojik Kalitesinin İyileştirilmesi ve Buğday Kalite Haritalarının Oluşturulması” projesi çerçevesinde yürütülüyor.

Hedef: Kaybolan Yerel Tohumların Yeniden Kazanılması

Kaybolma tehlikesi altındaki yerel tahıl, baklagil ve sebze tohumlarının toplanarak kayıt altına alınması, karakterizasyon çalışmalarıyla başka türlerden arındırılması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması hedefleniyor. Proje kapsamında Eskişehir, Bilecik ve Bursa’dan toplanan ata tohumları, enstitü bünyesindeki laboratuvarlarda analiz edilip çoğaltılıyor.

Çiftçilere Ücretsiz Tohum Dağıtımı

Projede üretilen "koca buğday", "sarıkelle buğdayı", "sünter buğdayı" gibi yerel buğday çeşitleri, talep eden çiftçilere 5 ila 50 kilogram aralığında ücretsiz olarak teslim ediliyor. Projenin başlangıcından bu yana yaklaşık 200 çiftçiye tohum dağıtıldı. Eğitim ve tanıtım faaliyetleri, düzenlenen "tarla günleri" aracılığıyla çiftçilere ulaştırılıyor.

İklim Değişikliği ile Mücadelede Ata Tohumları

Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü'nde görevli buğday ıslahçısı Dr. Savaş Belen, ata tohumlarının kuraklık ve hastalıklara karşı dayanıklılık özellikleriyle gelecekte önemli bir rol oynayacağını vurguladı. Bu tohumlar, hem doğrudan kullanılacak hem de melezleme çalışmalarıyla genetik kaynak olarak faydalanılacak.

Bölgesel Kalkınmaya Katkı

BEBKA Eskişehir Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü Dr. Güliz Ünal, kırsal kalkınma çalışmalarının önemine dikkat çekerek, yerel kalkınmayı destekleyecek projelere devam edeceklerini belirtti.

Sonuç olarak, ata tohumlarıyla yapılan çalışmalar, hem yerel tarımı güçlendirmeyi hem de iklim değişikliğine karşı tarımsal sürdürülebilirliği sağlamayı hedefliyor.

Bakan Yumaklı: Besilik Dana Seferberliği Başladı

3.png

Besilik Dana Üretimi İçin Seferberlik Başladı

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, besilik dana üretiminin artırılması ve gıda-arz güvenliğinin güçlendirilmesi amacıyla yeni projeleri hayata geçirdiklerini duyurdu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde düzenlenen toplantıda konuşan Bakan Yumaklı, damızlık et ve sığır yetiştiriciliği projelerinin Iğdır ve Ceylanpınar Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) kapsamında başlatıldığını açıkladı.

Hedef: 70 Bin Başlık Kapasite

Bakan Yumaklı, Iğdır TİGEM işletmesinin önümüzdeki ay tam kapasiteyle çalışmaya başlayacağını, Ceylanpınar işletmesinin ise 2025 yılının Haziran ayında tamamlanmasının hedeflendiğini belirtti. Bu projelerin, toplamda 70 bin başlık kapasiteye ulaşması planlanıyor. Yumaklı, bu tür işletmelerin tüm Türkiye’ye yaygınlaştırılmasının gıda güvenliği açısından önemini vurguladı.

Tarımsal Destekler ve Yeni Stratejiler

Son 22 yılda tarım sektörüne 1 trilyon 365 milyar TL tarımsal destek sağlandığını ifade eden Yumaklı, IPARD 3 çağrılarının başladığını ve IPARD desteklerinin 81 ile genişletildiğini hatırlattı. Ayrıca, hayvansal üretimde rekabet gücünü artırmak için Şubat 2024’te yeni bir yol haritasının belirlendiğini belirtti.

Su ve Kaynak Yönetimi Ön Planda

Yumaklı, iklim değişikliğinin etkilerine dikkat çekerek suyun verimli kullanımının hayati önem taşıdığını vurguladı. Tüm sektörlerin bu doğrultuda harekete geçmesi gerektiğini belirtti.

Gıda-Arz Güvenliği İçin Çağrı

Bakan Yumaklı, ülkenin kaynaklarının etkin şekilde değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, işletmelerin kurulumunun desteklenmesi çağrısında bulundu. 100, 500 veya 1000 başlık damızlık etçi ırk işletmelerinin kurulmasının, ülkenin gıda güvenliğine önemli katkılar sağlayacağını söyledi.

Traktör kredisinde zorunlu kasko

Arkadaşlar ziraat bankası sürekli her yıl kendinden zorunlu kasko yapıyor. Poliçeye gereksiz bir sürü de detay ekliyor. Cam değişimi(kabinsiz traktöre), yol yardım vs vs. Böylece diğer firmaların verdiği fiyatın 2 katını veriyor. Krediyi çekerken böyle bir sözleşme vs de yapmadık. Bu şekilde araç kredilerinde başka bankalar da kendilerinden kaskoyu zorunlu tutmuş, bddk’ya şikayet edince iptal etmek zorunda kalmışlar. Benzer süreçleri yaşayan arkadaş var mı? Çoluğumun çocuğumun rızkını kimseye öyle kolay kolay veremem

  • Soru
Massey ferguson 240s

Selamun aleyküm iyi akşamlar ilk kez traktör alacağım toplam 2 dönüm tarla sürmek senede bi kez ağac tasimak ve hayvanlara yem tasimak icin kullanacağim. Bu model uygun diye dusunuyorum ama ilanlardan anlamiyorum hic tecrubem olmadigi icin acaba bursa basta olmak uzre yakin sehirlerde satilik mf 240s ilanlarindan uygun gorduklerinizi sebebiyle birlikte paylasabilir misiniz max 340 350 bin butcem var simdiden cok tesekkurler

Mısır Ekimi Yasaklanmayacak, Planlanacak

6.png

Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan "Mısır Ekimi Yasaklanacak" İddialarına Açıklama

Son günlerde bazı basın organlarında yer alan "11 ilde mısır ekiminin yasaklanacağı" iddialarına yönelik Tarım ve Orman Bakanlığı bir açıklama yaptı. Bakanlık, iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirterek, ilgili illerde tarımsal üretim planlaması çerçevesinde münavebe (ekim nöbeti) uygulanacağını duyurdu.

"Mısır Ekimi Yasaklanmıyor, Planlanıyor"

Açıklamada, Ankara, Aksaray, Eskişehir, Hatay, Kırşehir, Karaman, Konya, Nevşehir, Niğde, Şanlıurfa ve Mardin'de mısır ekiminin yasaklanmayacağı, ancak aynı tarlaya 4 yılda bir mısır ekilmesine yönelik bir planlama getirileceği ifade edildi.

"Su Kullanımına Dikkat Çekildi"

Bakanlık, suyu az tüketen ürünlerin ekimini teşvik etmek amacıyla sulu tarım alanlarında bu tür ürünleri yetiştiren çiftçilere ilave su kısıtı desteği sağlanacağını da belirtti.

Uzman Görüşü

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Soylu, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, haberlerin yanlış yorumlandığını vurguladı:

"11 ilde mısır ekimi yasaklanmadı. Planlı üretim kapsamında aynı tarlaya 4 yılda bir mısır ekimi yapılabilecek. Ayrıca, suyu az tüketen ürün eken çiftçilere destek sağlanacak."

8.png

Toprak Analizi Gübrelemenin Temelidir

3.png

Sorgun Tarım Müdürü Canbolat’tan Çiftçilere Uyarı: "Toprak Analizi Şart!"

Sorgun İlçe Tarım ve Orman Müdürü Yusuf Canbolat, bilinçsiz gübre kullanımının hem verim hem de kalite üzerinde olumsuz etkiler yarattığını belirterek, çiftçilere doğru gübreleme için toprak analizi yaptırmaları çağrısında bulundu.

"Bilinçsiz Gübre Kullanımı Verimi Düşürüyor"

Canbolat, toprak analizinin tarımsal üretimdeki önemine değinerek, bilinçsiz gübrelemenin toprağın kalitesini olumsuz etkilediğini söyledi:

"Hangi ürün yetiştirilirse yetiştirilsin, gübre miktarı ve zamanlaması toprağın ihtiyacına göre belirlenmelidir. Bilinçsiz uygulamalar verimi düşürür, toprak sağlığını bozar."

"Toprak Analizi Sadece Destek İçin Yapılmamalı"

Bazı çiftçilerin toprak analizini yalnızca destekleme başvuruları için yaptırdığını ifade eden Canbolat, bu yaklaşımın değiştirilmesi gerektiğini belirtti.

"Bazı çiftçiler analiz için gerçek toprak örneği dahi getirmiyor. Doğru bir gübreleme yapılabilmesi için bu alışkanlıkların bırakılması şart."

"Organik Madde Eksikliği Var"

Canbolat, Türkiye’deki toprakların organik madde açısından zengin olmadığını vurgulayarak, çiftçilerin hem organik hem de kimyevi gübrelemeye özen göstermesi gerektiğini ekledi.

  • Soru
Katı gübre dağıtma römorku seçimi

Selamlar herkese

Katı gübre dağıtıcıları genelde iki farklı tipte fotoğraflarını ekledim
Bi tane almayı düşünüyorum, hangi model dağıtıcılar daha iyidir bilgisi olan var mı
10m³ bir makina olacak
Piyasaya da çalışmayı düşünüyorum

Yorumlarınızı bekliyorum

Resimler ve ekler

  • 1000004812.jpg
    1000004812.jpg
    24.6 KB · Görüntüleme: 34
  • 1000004811.jpg
    1000004811.jpg
    9.7 KB · Görüntüleme: 32

MISIR EKİMİ, BAZI KENTLERDE YASAKLANDI, DOĞRU MU

Su sıkıntısına, bir çare olarak mısır ekilmesi yasaklandı (medya)
bu haber, yalan haber değilse,
mısır ekilmesinin yasaklanması ile,
yeraltı suları artar mı...
mısır üretimi yapılmazsa, memleket ekonomisine etkisi ve çiftçilere etkisi neler olur...

konya, karaman, urfa gibi 18 kentte mısır ekiminin yasaklanması...
tarım ve hayvancılığa etkisi ne olur...

doğu anadolu bölgesi özellikle kış mevsiminde aldığı çok kar yağışı ile, nehirleri (dicle, fırat) besler...
kış aylarında, bu nehirlerden ve barajlardan su fakiri kentlere su aktarılması mümkün mü..., toprak zengini kentlere (ova ve düzlüklerin bulunduğu illerde)

bu konuda, sadece mısır ekimini yasaklamak işin kolay tarafı değil mi...
bu kentlerde, bu iş için yapılan devasa ekipman harcamaları (traktör, ekim ekipmanları, biçerdöver, silaj ekipmanları vb) atıl hale gelir mi...

bu yasaklama sonunda, zenginlik yerine, fakirliğe yol açılmış olur mu...
uzun vadede, yasaklama yerine, başka tercihler kullanmak daha doğru olur mu (suyun orta anadoluya getirilmesi gibi)
bu iş çok mu maliyetli olur...
bu iş yapılabilir değil midir...

umarım, bu haber doğru değildir...

Fındıkta Pazar Payını Geri Kazanmalıyız

66.png

UFK Başkanı Şenocak: “Fındık Üreticisini Bahçesine Döndürmeliyiz”


Ulusal Fındık Konseyi (UFK) Başkanı Cem Şenocak, Türkiye'nin fındık ihracatında dünya pazar payının %80’lerden %60’lara düştüğüne dikkat çekerek, üreticinin yeniden bahçesine dönmesi için destekleme politikalarının revize edilmesi gerektiğini belirtti.


"Doğru Politikalarla Pazar Payını Artırabiliriz"


Son 10 yılda ithal girdiye ihtiyaç duymadan fındık ihracatından 20 milyar dolar döviz geliri sağlandığını ifade eden Şenocak, doğru yönetilen politikalarla Türkiye’nin pazar payını yeniden %75-80 seviyelerine çıkarabileceğini söyledi.


"Fındık Üreticisi Bahçeden Koptu"


Şenocak, mevcut destekleme politikalarının üreticinin ihtiyaçlarına yanıt vermediğini belirterek, özellikle küçük ve bölünmüş bahçelere sahip üreticilerin gelirlerini artırmak için iyi tarım uygulamalarıyla desteklenmesi gerektiğini vurguladı.


"Fındıktan başka alternatifi olmayan, sarp ve eğimli arazilerdeki üreticilerin desteklenmesi ayrı bir modelle yapılmalıdır. Geniş arazilere sahip üreticilerle aynı modelde desteklenmeleri doğru değildir" dedi.


"Göçü Önlemek İçin Üretici Desteklenmeli"


Fındık üreticilerinin ekonomik zorluklar nedeniyle büyük şehirlere göç ettiğini belirten Şenocak, bu durumun şehirlerin yükünü artırdığını ve sosyal sorunlara yol açtığını söyledi. Şenocak, şöyle devam etti:


"Doğru destekleme modeli ile hem şehirlerin yükünü azaltabilir hem de üreticiyi ata topraklarına döndürebiliriz. Üretici gelir elde edeceğine inanırsa göçü durdurabiliriz."

Antalya’da Hortum: 300 Dekar Alan Yıkıldı, Çiftçiler Destek Bekliyor

33.png

Antalya’da Hortum ve Fırtına Felaketi: 300 Dekar Alanda Büyük Hasar


Antalya’nın Aksu ilçesinde etkili olan fırtına ve hortum, 300 dekarlık alanda seralar, evler ve altyapıda büyük yıkıma neden oldu. Kurşunlu Mahallesi’nde birçok sera ve ikamet kullanılamaz hale gelirken, çiftçiler ve bölge sakinleri yaşadıkları korku dolu anları anlattı.


Bölgedeki Zararın Boyutu


Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün turuncu kodla uyardığı Antalya’da akşam saatlerinde meydana gelen hortum, naylon ve cam seraları yerle bir etti. Çiftçilerin yakın zamanda hasat etmeyi planladığı ürünler kullanılamaz hale gelirken, elektrik telleri koptu, yollar ağaçlarla kaplandı ve bazı evlerde büyük hasar oluştu.


Aksu Kaymakamı Ahmet Hikmet Şahin, zarar gören bölgede incelemelerde bulunarak mağdurlarla görüştü. Kaymakam Şahin, vatandaşların zararlarının tespiti için çalışmalara başlandığını belirtti.


Tanıklar: "Kıyamet Koptu Sandık"


Serası zarar gören Osman Sargın, birkaç saniye içinde her şeyin yok olduğunu şu sözlerle anlattı:
"Bir ses geldi, uğultu şeklindeydi. Merdivene yöneldim, sanki bomba patlamış gibi sesler gelmeye başladı. Seralarda ne varsa hepsi yok oldu. Allah daha beterini göstermesin. Ama çiftçi olarak artık devam edemeyeceğiz gibi. Devletin bize destek olması şart."


Evinde büyük hasar oluşan Nezahat Sargın ise, "Kapıyı açmamla cam kırıkları üzerime geldi. Kıyamet kopuyor sandım. Canımı zor kurtardım. Seralarımız, ağaçlarımız, her şey yerle bir oldu" diyerek gözyaşları içinde yaşadığı korkuyu aktardı.


Sağlık Ocağı ve Araçlar Kullanılamaz Hale Geldi


Kurşunlu Mahallesi’ndeki sağlık ocağı da hortumdan etkilendi. Camları kırılan bina, hizmet veremez hale geldi. Ayrıca, vatandaşların araçları ve garajları büyük zarar gördü.


Seçil Çetindarı, serasının, arabasının ve garajının hortumda yok olduğunu belirterek, "Hasadımı bugün yapacaktım ama her şey gitti. Arabamın garajını bile bulamıyoruz. Hortum alıp başka bir yere attı" dedi.


Çiftçiler Destek Bekliyor


Çiftçiler, seraların yeniden yapılabilmesi ve zararlarının karşılanabilmesi için devletten destek bekliyor. Mahalle Muhtarı İbrahim Baki Gülcü, “Bu yıl zarar gören çiftçilerin toparlanması çok zor. Seraların yeniden yapılması gerekiyor ama bu sezon onlar için bitti” dedi.

Filtrele


Hakkımızda

TrakKulüp, içinde 100.000'den fazla konuyu, 1.300.000'den fazla mesajı barındıran Türkiye'nin ilk ve en büyük traktör, tarım ekipmanları ve çiftçilik paylaşım sitesidir. 86.000 üyemiz gibi sizi de aramızda görmek isteriz.
Üst Alt