Merhaba arkadaşlar bilindiği üzere bol dolu aksiyon ve macera sonunda 800 kg olan yarım paletli sarsak elekli patates söküm makinesi ile Fiat turbo 480 çiftçeker ile patates sökümünü yapabildik. 1 sene mücadele sonunda makine 800 kg ve şal da baya ağırlaşıyor. Traktorün ön burna 120 kg ağırlık takarak traktörün ağırlığı 2980 kg oldu.

Medyayı görebilmek için giriş yapınız

Bayraktar: Patates ve Kuru Soğanda Devlet Müdahalesi Şart

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, eylül ayında üretici ve market fiyat farklarına dikkat çekerek, patates ve kuru soğan üreticisinin yaşadığı sorunlara çözüm önerileri sundu. Bayraktar, patates ve kuru soğan fiyatlarının düşüşünden dolayı üreticilerin zor durumda olduğunu belirtti.

Fiyatlar Düşerken Üretici Zor Durumda

Eylül ayında patatesin üretici fiyatı ortalaması geçen yıla oranla yaklaşık %50 düşerek 9,5 TL’den 4,7 TL’ye geriledi. Buna karşın marketlerde patates 3 katı fiyatına satılmaya devam ediyor. Kuru soğan üreticisi de benzer bir durumla karşı karşıya. Bayraktar, patates ve kuru soğandaki arz fazlasının fiyatları daha da aşağı çekmesinden endişe edildiğini vurguladı.

"TMO Devreye Girmeli"

Bayraktar, patates ve kuru soğan üreticisini korumak için Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) devreye girmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca kuru soğan ihracatının tamamen açılması ve yeni pazarların bulunmasının önemine değindi. “TMO'nun geçmişte olduğu gibi patates ve kuru soğan alımı yapması, üreticiye nefes aldıracaktır,” diyen Bayraktar, devlet müdahalesinin önemine vurgu yaptı.

Üretici ve Market Fiyat Farkları

Eylül ayında üretici ile market arasındaki fiyat farkının en fazla havuçta (%249) görüldüğünü belirten Bayraktar, diğer ürünlerde de ciddi farklar olduğunu söyledi. Havuç markette 26,18 TL’den satılırken, üretici bu ürünü sadece 7,50 TL’ye satıyor. Patates ve kuru soğan ise üreticide 4,7 TL ve 5,6 TL seviyesindeyken, marketlerde 14,36 TL ve 17,48 TL gibi yüksek fiyatlardan satılmakta.

"İhracatın Açılması Şart"

Kuru soğan üretiminde bu yıl bir önceki yıla göre yaklaşık 200 bin ton artış beklendiğini kaydeden Bayraktar, patates üretiminde de artış olduğunu ifade etti. "Kısıtlı açılan kuru soğan ihracatının tamamen serbest bırakılması, yeni pazarlar bulunması ve TMO’nun devreye girmesi gerekiyor" dedi.

Tarım Bakanı Yumaklı: Taklit Gıda Listeleri Anlık Olarak Paylaşılacak​

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, güvenilir gıdaya erişimi artırmak amacıyla yeni bir sistemin devreye sokulacağını açıkladı. İstanbul'da Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde düzenlenen "Güvenilir Gıdada Yeni Dönem" konulu basın toplantısında konuşan Yumaklı, taklit ve tağşiş yapılmış ürünlerin artık anlık olarak kamuoyuyla paylaşılacağını duyurdu. Yeni sistem, yarın sabah 09.00 itibarıyla guvenilirgida.tarimorman.gov.tr adresinde hizmete açılacak.

Anlık Gıda Duyuru Sistemi​

Bakan Yumaklı, önceki sistemde taklit ve tağşiş yapılan ürünlerin uzun bürokratik süreçler nedeniyle toplu olarak ve düzensiz periyotlarla kamuoyuna duyurulduğunu belirtti. Yeni geliştirilen Güvenilir Gıda Kamuoyu Duyuru Sistemi ile birlikte bu süreç kısaltılacak ve uygunsuzluklar tespit edildikleri anda vatandaşlarla paylaşılacak. Sistem, "Sağlığı Tehlikeye Düşürecek Gıdalar" ve "Taklit ve Tağşiş Yapılan Gıdalar" başlıkları altında duyurular yapacak. Vatandaşlar firma adı, marka, ürün adı, uygunsuzluk durumu ve parti/seri numarası gibi bilgilere anında ulaşabilecek.

Yumaklı, eski sistemdeki eksikliklere de değinerek, "Eski sistemde laboratuvar sonuçlarıyla tespit edilen uygunsuz gıdalar altı aşamalı bir bürokratik süreçten geçiyordu. Bu süreç nedeniyle duyuruların zaman alması kamuoyunda tereddüt yaratıyordu. Yeni sistemde, periyodik ve toplu duyurular yerine sonuçlar anlık olarak paylaşılacak" dedi.

Denetimler Artıyor​

Bakan Yumaklı, bakanlık olarak 7.800 kontrol görevlisiyle yılda 1,3 milyon gıda işletmesini denetlediklerini açıkladı. 2024 yılı hedefi ise 1,5 milyon denetim gerçekleştirmek. Şu ana kadar yapılan denetimlerde 16 bin uygunsuzluk tespit edilerek toplamda 771 milyon TL idari para cezası kesildi. Ayrıca, 368 işletme hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuldu.

Yumaklı, bakanlık olarak tüketici sağlığını koruma misyonlarının bir parçası olarak denetimlerin artarak devam edeceğini ve bu süreçte tüketicinin kendisinin de bir denetçi gibi sisteme katkı sunmasının önemli olduğunu vurguladı. Alo 174 Gıda Hattı ve karekod uygulamalarıyla vatandaşların süreçlere katılabileceğini belirtti.

Gıda Güvenliği ve Uygulamalar​

Yumaklı, sadece gıdaya değil, bitki ve hayvan sağlığına yönelik çalışmalara da ağırlık verdiklerini anlattı. Sağlıklı gıdanın temeli olarak bitki ve hayvan sağlığını işaret eden Bakan, son dönemde biyolojik mücadele desteklerinin %100 artırıldığını, tehlikeli kimyasallarla mücadele için çeşitli bitki koruma ürünlerinin yasaklandığını ifade etti.

Ayrıca, hayvancılık alanında da önemli adımlar atıldığını belirten Yumaklı, şap aşılamasının üçe çıkarıldığını ve veteriner kontrol ve denetim istasyonlarının açılmaya başlandığını söyledi. Kesimhanelere izlenebilir kamera sistemleri kurulmasına yönelik çalışmaların devam ettiğini de ekledi.

Yeni sistemin Türkiye genelinde güvenilir gıdaya erişimi artırmayı ve tüketicileri daha şeffaf bir şekilde bilgilendirmeyi hedeflediğini ifade eden Yumaklı, Mart 2022 ile 1 Ocak 2024 arasında tespit edilen ancak kamuoyuna duyurulmayan ürünlerin de yarın yayımlanacak toplu bir listeyle paylaşılacağını belirtti.

• Yeni Sistem: Gıda ürünleri tespit edildiğinde anlık olarak paylaşılacak.
• Adres: "guvenilirgida.tarimorman.gov.tr" internet sitesi.
• Eski Sistem: Duyurular uzun ve bürokratik süreçlerden geçerek yapılıyordu.
• Kategoriler: "Sağlığı Tehlikeye Düşürecek Gıdalar" ve "Taklit ve Tağşiş Yapılan Gıdalar".
• Denetimler: Yılda 1,3 milyon resmi denetim yapılırken, bu yıl hedef 1,5 milyon.

Söke Tariş, Pamuk Alım Fiyatını 60 TL'ye Yükseltti ve 7 Milyon Kilogram Alım Gerçekleştirdi​

Söke Tariş Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifi, 2024 pamuk alım sezonunda fiyatlarını yeniden güncelledi. Kooperatif Başkanı İsmail Özer, bugüne kadar 7 milyon kilogram pamuk alımı gerçekleştirdiklerini ve alım fiyatını 60 TL’ye yükselttiklerini açıkladı. Başkan Özer, dünya genelinde emtia fiyatlarındaki artışa dikkat çekerek, pamuk fiyatlarını piyasa şartlarına göre düzenlediklerini belirtti.


Başlangıçta pamuk alımlarını 56 TL randıman fiyatıyla açtıklarını ifade eden Özer, piyasa koşullarına uyum sağlamak amacıyla fiyatların sürekli güncellenerek 60 TL'ye çıkarıldığını söyledi. Özer, "27 Eylül itibarıyla pamuk alım fiyatımızı 2 TL daha artırarak 60 TL randımanla alımlarımıza devam ediyoruz" dedi. Pamuk fiyatlarının ilerleyen günlerde yeniden gözden geçirilebileceğini de sözlerine ekledi.

Hasadın Yüzde 15’i Tamamlandı, Rekoltede Düşüş Bekleniyor​

Söke Ovası’nda hasadın henüz yüzde 15’inin tamamlandığını belirten Başkan Özer, tarlada bekleyen pamuğun önemli bir kısmının toplanmayı beklediğini kaydetti. Ancak bu yıl genel pamuk rekoltesinde yüzde 10 ila 15 oranında bir düşüş öngördüklerini ifade eden Özer, kooperatif olarak üreticiyi desteklemeye devam edeceklerini vurguladı. "Tariş varsa, Söke Ovası'nda pamuk vardır; Tariş yoksa, Söke Ovası'nda pamuk olmaz" sözleriyle kooperatifin bölge tarımı üzerindeki kritik rolüne dikkat çekti.


Başkan Özer, pamuk üretiminin devamlılığı ve üreticilerin mağdur olmaması adına kooperatifin piyasadaki rolünü sürdüreceğini, hem üreticiyi hem de kooperatif ortaklarını koruma amacıyla çalışmalarını devam ettireceklerini belirtti.

Türkiye’nin en önemli çeltik üretim merkezlerinden biri olan Edirne’de, kuraklık riski ve düşük su seviyelerine karşı alınan önlemler, çeltik üreticilerini büyük bir verim kaybından korudu. Meriç ve Tunca nehirlerindeki su seviyesi, yaz boyunca yaşanan kuraklık nedeniyle ciddi oranda düştü. Ancak yerel yetkililer ve Valilik tarafından hayata geçirilen dönüşümlü sulama tedbirleri ve ilave su kuyularının açılması sayesinde Edirne çeltik üretiminde önemli bir düşüş yaşanmadı.

Türkiye’nin çeltik ihtiyacının yüzde 40’ından fazlasını karşılayan Edirne’de, yaklaşık 500 bin dekarlık alanda çeltik üretimi yapılıyor. Ancak sulama sorunlarının baş gösterdiği bu yıl, yetkililer zamanında aldıkları önlemlerle üreticinin yüzünü güldürdü. Alınan tedbirler sayesinde üreticiler, su yetersizliğinden kaynaklanabilecek verim kaybı yaşamadan hasatlarına devam ediyor.

Zorlu Bir Sezon Geride Kaldı​

Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı, bölgedeki çeltik hasadının bereketli olmasını dileyerek, sezon boyunca su sıkıntısının üreticileri zorladığını hatırlattı. Arabacı, Valilik öncülüğünde alınan önlemlerle su kaynaklarının verimli kullanıldığını ve dönüşümlü sulama yöntemiyle su yetersizliği sorununun önemli ölçüde hafifletildiğini belirtti. Ayrıca, ilave su kuyularının açılması gibi adımların üreticilerin mağduriyetini önlediğini vurguladı.

Başkan Arabacı, suyun yeterli olduğu bölgelerde dekar başına 750-800 kilogram arasında verim elde edildiğini, su yetersizliğinin hissedildiği yerlerde ise bu miktarın 500-600 kilogram civarına düştüğünü ifade etti. Ancak genel olarak çeltik üretiminde ciddi bir verim kaybı yaşanmadığını söyleyerek, üreticilere moral verdi.

Üreticiler Memnun: “Verim Kaybı Yaşanmadı”​

Çeltik üreticilerinden Vahdettin Tüfekçi, alınan tedbirlerin kendilerini olası bir verim kaybından koruduğunu dile getirdi. Tüfekçi, "Bu yıl kuraklık ve su sorunları nedeniyle oldukça endişeliydik. Ancak nehirlerdeki su seviyesini kontrol altında tutan önlemler sayesinde tarlalarımızda verim düşüşü yaşanmadı. Genel olarak hasat oldukça iyi gidiyor, randıman ve dane ağırlığı da sevindirici" şeklinde konuştu.

Bir diğer üretici Özcan Çetin ise hasat mesaisinin hızla devam ettiğini belirterek, sezonun bereketli geçtiğini ifade etti. Çetin, “Zor bir yıldı, su sorunu yaşadık ama aldığımız verimler oldukça iyi. Dekarda 700-1000 kilogram arasında verim alıyoruz, bu da bizim için oldukça tatmin edici" dedi.

Dönüşümlü Sulama ve Yeni Kuyular Hayati Rol Oynadı​

Edirne’de, su seviyesi düşen Meriç ve Tunca nehirlerinde uygulanan dönüşümlü sulama sistemi ve yeni açılan su kuyuları, bu yılki üretimin kurtarıcı tedbirleri oldu. Su sorunu yaşanan bölgelerde dahi ek tedbirlerle su temini sağlanarak çeltik tarlalarının kuraklıktan etkilenmesinin önüne geçildi. Üreticilerin, sulama sistemine büyük destek veren yerel yetkililere ve Valilik’e teşekkür ettiği görülüyor.

Sonuç olarak, Edirne’de bu yıl çeltik üretimi, kuraklık tehdidine rağmen başarılı bir şekilde devam etti. Üreticiler, zorlu bir sezonu alınan önlemler sayesinde verimli bir hasatla tamamlamayı bekliyor. Edirne’nin çeltik tarlaları, üreticilerin emeği ve yetkililerin desteğiyle bereketli bir sezon geçiriyor.

Selamın aleyküm aranızda yeniyim 2021 newholland t3.60b traktörümde bu lambalar yandı marş hiç basmıyor başına gelen oldumu yakınımda tamirci yok yardımınızı bekliyorum

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nden Çiftçilere Ücretsiz Mobil Toprak Analizi Hizmeti​

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, tarımda verimliliği artırmak amacıyla çiftçilere yönelik önemli bir hizmet başlattı: Ücretsiz "Mobil Cihaz ile Toprak Analizi" projesi. Mahmudiye ilçesinde hayata geçirilen bu proje, çiftçilerin doğru gübre kullanımı konusunda bilinçlenmesini ve gübre maliyetlerinin azaltılmasını hedefliyor. Belediye, seçim vaatlerinden biri olan bu projeyi hayata geçirerek, tarımsal üretimin kalitesini ve verimliliğini artırmayı amaçlıyor.

Doğru Gübreleme ile Verim Artışı​

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, üreticilerin tarımsal faaliyetlerinden önce toprak analizleri yaparak doğru gübre kullanımına yönlendirilmesini önemsediklerini belirtti. Yanlış gübreleme, hem verim kaybına hem de gereksiz maliyet artışına neden olduğu için bu proje, gübre maliyetlerini düşürmek ve yanlış uygulamaların önüne geçmek adına çiftçilere büyük kolaylık sağlıyor.

Proje kapsamında, çiftçiler Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) veya Ziraat Odası’ndan aldıkları Çiftçi Belgesi ile başvuru yapabiliyor. Yoğun ilgi gören projeye katılan çiftçilerin tarlalarından, bahçelerinden ve seralarından alınan toprak numuneleri, belediyenin uzman ekipleri tarafından ücretsiz olarak analiz ediliyor.

Toprak Analizi ile Verimlilik Hedefleniyor​

Analizler, toprağın içeriğinde bulunan elementlerin değerlerini ortaya çıkararak, çiftçilerin hangi gübreleri kullanmaları gerektiği konusunda rehberlik sunuyor. Bu sayede hem doğru gübreleme sağlanıyor hem de tarımsal alanlarda daha verimli ekim yapılması mümkün oluyor. Proje, verimli üretimi teşvik ederken, çiftçilere doğrudan ekonomik katkı sağlıyor.

Bilinçli Tarım ve Sürdürülebilir Üretim​

Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı ekipleri, proje kapsamında üreticilere hem bilinçli gübreleme yapmayı öğretiyor hem de onlara tarımsal verimliliklerini artıracak pratik bilgiler sunuyor. Bu çalışmalar, Eskişehirli çiftçilerin yüksek verimli ürünler elde etmesine olanak tanırken, aynı zamanda sürdürülebilir tarım uygulamalarını da yaygınlaştırıyor.

Projenin ilk adımlarının başarıyla atıldığı Mahmudiye ilçesi, diğer bölgelere de örnek teşkil ederek, daha geniş bir alana yayılacak. Mobil toprak analiz hizmeti sayesinde Eskişehirli çiftçiler, toprağın ihtiyaçlarına uygun gübreleme yaparak üretim kalitesini yükseltebilecek ve gereksiz maliyetlerden kaçınarak karlılıklarını artıracaklar.

Bu proje, hem yerel tarımın geliştirilmesi hem de çevresel kaynakların daha etkili kullanılmasına katkı sağlıyor.

Bursa Gıda Fuarı 39 Ülkeden 250 Alıcıyı Ağırladı: İhracat ve Yeni İş Fırsatları​

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) öncülüğünde, KFA Fuarcılık organizasyonuyla düzenlenen "Food Point Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı" 39 ülkeden 250’yi aşkın nitelikli alıcıyı Bursa’nın gıda sektörü temsilcileriyle buluşturdu. Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde 3 gün süren fuar, gıda sektöründeki yerel firmaların uluslararası alanda yeni iş bağlantıları kurmalarına olanak sağladı. Yüzlerce iş görüşmesine ev sahipliği yapan fuarda, milyonlarca dolarlık iş bağlantılarının önünün açılmasıyla Bursa gıda sektörü için büyük bir başarı elde edildi.​

BTSO’nun İhracat Odaklı Vizyonu​

BTSO Gıda ve Paketli Ürünler Konseyi Başkanı Burhan Sayılgan, fuarın ardından yaptığı açıklamada, Bursa'nın gıda ve tarım sektöründeki üretim ve ihracat potansiyelini güçlendirmeyi hedeflediklerini belirtti. Sayılgan, "Bursa, Türkiye’nin önemli bir tarım ve gıda üretim merkezi. Bu potansiyeli uluslararası alanda daha fazla tanıtmak ve sektörümüzü yeni pazarlara açmak için Food Point Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı'nı organize ettik. Fuarda dünyanın dört bir yanından gelen nitelikli alıcılarla, yerel firmalarımız verimli iş görüşmeleri gerçekleştirdi. Böylece hem Bursa’nın gıda ihracatını artırmayı hem de kentimizi uluslararası düzeyde tanıtmayı başardık," dedi.
BTSO, yeni nesil fuar organizasyonlarıyla sektörlerin ihracata dayalı büyümesini desteklemeye devam ediyor. Sayılgan, Food Point Gıda Fuarı'nın gelecek yıllarda Türkiye’nin ve bölgenin en güçlü gıda platformlarından biri haline gelmesini hedeflediklerini belirtti.

39 Ülkeden Katılım​

Fuara katılan yabancı alıcılar arasında Bosna Hersek, Azerbaycan, Malezya, Hollanda, İngiltere ve Ürdün gibi ülkeler ön planda yer aldı. Fuara katılan 250'yi aşkın yabancı alıcı, Bursa’da düzenlenen fuar ile Türkiye’nin gıda sektörü temsilcileriyle doğrudan bağlantı kurma fırsatı buldu.
Azerbaycan’dan katılan Bravo Hipermarket zincirinin temsilcisi Said Javadov, firmanın 130 noktada faaliyet gösterdiğini belirterek, Bursa’da düzenlenen fuara ilk kez katıldıklarını söyledi. Javadov, “Fuar sayesinde birçok Türk firmasıyla bir araya geldik. Ürün çeşitliliği açısından önemli fırsatlar bulduk. Önümüzdeki dönemlerde bu iş bağlantılarımızı daha da güçlendirerek Azerbaycan’a döneceğimizi düşünüyorum. Gelecek yıllarda daha büyük heyetlerle bu fuara katılmayı hedefliyoruz,” dedi.
Hindistan’ın köklü firmalarından Hamdard Foods temsilcisi Dushyant Sahni ise fuara ilk kez katıldığını ve Türk firmalarıyla önemli görüşmeler yaptıklarını ifade etti. Sahni, “Safran ve baharat ticaretinde faaliyet gösteriyoruz. Burada tanıştığımız firmalarla kültürel benzerliklerimizin olduğunu fark ettik. Türk ve Hint kültürü özellikle baharat konusunda çok yakın. Burada yaptığımız görüşmelerden olumlu sonuçlar elde edeceğimizi düşünüyorum. Gelecek yıl da Türkiye’ye gelmeyi planlıyoruz,” diye konuştu.
Hollanda’dan katılan Amrıaco firması temsilcisi Fathi Farag, fuarın organizasyonunun mükemmel olduğunu belirtti. “Her şey çok güzel hazırlandı. Fuar boyunca deniz ürünleri, reçel ve şekerleme sektörlerinde faaliyet gösteren Türk firmalarıyla verimli görüşmeler gerçekleştirdik. Döndüğümüzde gerekli anlaşmaları imzalayıp işbirliklerimizi başlatmayı planlıyoruz,” dedi.

Yeni İhracat Fırsatları​

Food Point Fuarı, sadece yurtdışından değil, Türkiye içinden de perakende zincirlerinin satın alma ekiplerini ağırladı. Fuara katılan yerli ve yabancı katılımcılar, gıda sektörü profesyonelleriyle bir araya gelerek, yeni iş bağlantıları kurma ve ticari işbirliklerini geliştirme fırsatı yakaladı. Bu kapsamda fuarda yapılan yüzlerce iş görüşmesi sonucunda, milyonlarca dolarlık ticari anlaşmaların kapısı aralanmış oldu. BTSO’nun sektörel ihracatı artırma hedefi doğrultusunda düzenlenen fuar, yerel firmaların yeni pazarlara açılmasına önemli bir katkı sağladı.​

BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay ise yaptığı açıklamada, BTSO’nun ihracat odaklı büyüme stratejisine vurgu yaptı. Burkay, "Bu tür fuar organizasyonları, Bursa’nın dünya pazarlarına açılması ve firmalarımızın uluslararası ticaret hacmini artırması açısından büyük önem taşıyor. Fuarımızın gördüğü ilgi ve elde edilen iş bağlantıları bu yolda doğru adımlar attığımızı gösteriyor," ifadelerini kullandı.

Gelecek Planları​

Food Point Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı, Bursa gıda sektörüne yeni bir ivme kazandırdı. BTSO’nun öncülüğünde düzenlenen bu fuar, Bursa’nın üretim kapasitesini dünyaya tanıtırken, katılımcı firmaların ihracat hedeflerini gerçekleştirmelerine de olanak sağladı. Fuardan olumlu sonuçlar elde eden firmalar, gelecek yıllarda düzenlenecek fuarlara daha geniş katılım sağlamayı planlıyor.

Gelecek yıllarda fuarın büyüyerek devam edeceği ve bölgenin en güçlü ticari platformlarından biri olacağı öngörülüyor.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Hatay'da Afet Koordinasyon Merkezi'nde sektör temsilcileriyle bir araya gelerek bölgedeki tarım ve su yönetimiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Yumaklı, depremin ardından zorlu koşullara rağmen Hatay'daki çiftçilerin üretimden vazgeçmediğini vurguladı ve üreticilere teşekkürlerini iletti. Bakan, hayvansal, bitkisel ve su ürünleri üretiminde yapılan düzenlemelerle 2024 yılı itibariyle yeni planlamaların hayata geçtiğini duyurdu.

Su Yönetimi ve İklim Değişikliği: İklim değişikliğinin sadece kuraklıkla sınırlı olmadığını belirten Bakan Yumaklı, ani ve yoğun yağışların taşkın risklerini de beraberinde getirdiğini ifade etti. Bu doğrultuda su yönetimi konusunda kapsamlı tedbirlerin alındığını ve yatırımların sürdüğünü açıkladı.

Hatay’da 17 Milyar Liralık 11 Yeni Eser: Bakan Yumaklı, Hatay'a 17 milyar lira bütçeyle 11 yeni projenin hayata geçirileceğini söyledi. Bu projeler arasında Hassa ve Reyhanlı sulama projeleri, 4 taşkın koruma projesi ve 4 içme suyu temin projesi bulunuyor. Projeler sayesinde 350 bin dekarlık alanın sulama sorunu çözülürken, 6 mahalle ve 1 ilçe merkezi taşkınlardan korunacak. Ayrıca, 4.6 milyon metreküp su temin edilmesi planlanıyor.

Deprem Sonrası Üretim ve Altyapı Projeleri: Depremin ardından yavaşlayan hayvansal üretimin yeniden canlandırılması için çeşitli projeler yürütüldüğünü belirten Yumaklı, TOKİ konutlarına yönelik altyapı çalışmalarının da tamamlandığını ifade etti.

UKON Haftalık Kırmızı Et Fiyatlarını Açıkladı


UKON bu haftanın fiyat listesini yayınladı.


Ulusal Kırmızı Et Konseyi (UKON), haftalık periyotlar halinde kombinalar ve kesimhanelerden alınan yağsız dana kesim ve yağsız kuzu karkas fiyatlarını açıkladı. Fiyatlar, bölgelere göre farklılık göstermekte olup, Et ve Süt Kurumu (ESK) fiyatları hariç ve dahil olmak üzere iki ana başlık altında sunulmaktadır.


UKON’un bu haftaki fiyat listesi şu şekildedir:


Bir önce ki fiyat listesine buradan erişebilirsiniz.

Merak ettiğim bir konuyu tecrübe etmiş olan arkadaşlar varsa eğer ;

Mısır suyunu keseli 10günden fazla oldu ve havaların durumu + nemin 28'lerde oluşu aklıma şu soruyu getirdi. Acaba yarım doz kimyasal vb ilacı drone ile atıp mısırı kurutma yoluna gidersem nemi erken düşürmüş olur muyum ? Verime zararı olur mu ayrıca ilaç mısır danelerine ulaşır mı gibi sorular mevcut. Bazı bölgelerde bu uygulama yapılıyor diye duydum ilk konumu açmak istedim.

Türkmenistan'da bulunan firmalar ile ikili İlişkilerimiz sayesinde Karbamid N46 üre Gübresi piyasanın oldukça altında bir Fiyat ile Türkiye'ye getirmekteyiz.

Sorunsuz teslimat ve ödeme imkanları ile İster banka,isterseniz nakit seçeneği ile Kolaylık sağlamaktayız.
Yüklü miktar alımlarda ve nakit Ödemelerinde indirim sağlanmaktadır.

Türkmenistan'da bulunan firmalarımız Borsada Oldukları icin En güncel bilgiler İle sizlere teklif sunmaktadır.

Daha detaylı bilgi ve konu hakkındaki Görüşleriniz icin lütfen yetkili Emrah Beyin bırakmış olduğum iletişim bilgileri İle iletişime geçmeniz önemle rica Olunur.

Emrah YAZICI
+90 538 939 27 16
emrahyazici2828@gmail.com

Saygılarımla,


...

Hayırlı günler TD 110d için kullanılan turk traktör chn 110 ah 12 v Luk akü yü Massey Ferguson 265 de kullansak uyum sağlarmı zararı olur mu.Ve bu akünün marş gücü nedir bilen var mıydı

Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne (TİGEM) bağlı Ceylanpınar Tarım İşletmesi Müdürlüğü, 5 yıllık toplam 20 bin ton koyun sütü üretimini açık artırma ihale usulüyle satışa sunuyor. İhale, 3 Ekim Perşembe günü saat 14.30'da Ankara TİGEM İhale Salonu’nda, Merkez Alım-Satım ve İhale Komisyonu huzurunda gerçekleştirilecek.


Resmi Gazete'de yayımlanan ilana göre, yıllık 4 bin ton olarak planlanan koyun sütü satışı, 5 yıl süresince toplamda 20 bin ton olacak. Satışa sunulan süt, Ceylanpınar’daki otomatik süt sağım tesisinde sağılacak ve nakliye ile depolama işlemleri alıcı firma tarafından karşılanacak.


İhale Şartları:

• İhale geçici teminat bedeli: 8 milyon 542 bin 274 TL
• İhale tarihi: 3 Ekim Perşembe, saat 14.30
• Yer: Ankara TİGEM İhale Salonu

İhale detayları ve şartnameye TİGEM’in resmi internet sitesi "www.tigem.gov.tr" üzerinden ulaşılabilir.


Bu büyük satış ihalesi, süt üretimi ve ticaretinde faaliyet gösterenler için önemli bir fırsat sunuyor. İlgililer, ihale şartlarını detaylı inceleyip tekliflerini sunabilirler.

Hububat piyasasında son dönemde dikkat çeken hareketlilik sürüyor. Mısır fiyatları, uzun bir süre 7 bin TL/ton seviyelerinde işlem gördükten sonra hızla yükselişe geçti. Bugün Konya Ticaret Borsası’nda mısır fiyatı 9600 TL/tona kadar çıkarken, gün sonunda ortalama 9400 TL/ton seviyesinden kapanış yaptı. Üreticiler ve piyasa uzmanları, fiyatların önümüzdeki günlerde 10 bin TL seviyesini görüp görmeyeceğini merakla takip ediyor. Ticaret borsalarındaki işlemler, fiyat hareketlerinin seyrinde önemli bir rol oynuyor.

Diğer hububat fiyatlarında da önemli gelişmeler yaşanıyor. Ekmeklik buğday fiyatı, yükselişini sürdürerek bugün 10,457 TL/ton seviyesine ulaştı. Bir önceki gün 10,292 TL/ton olan ekmeklik buğday, bugün daha da yükselerek kapanış yaptı. Ancak makarnalık buğdayda hafif bir düşüş gözlendi. Önceki gün 11,200 TL/ton olan makarnalık buğday, bugün 11,165 TL/tondan işlem gördü.

20 Eylül Güncel Hububat Fiyatları (15 Borsa Ortalaması):​

• Ekmeklik Buğday: 10.457 TL/ton
• Makarnalık Buğday: 11.165 TL/ton
• Arpa: 8.085 TL/ton
• Mısır: 9.284 TL/ton
• Yulaf: 6.504 TL/ton
• Çavdar: 8.655 TL/ton

TÜRİB (Türkiye Ürün İhtisas Borsası) Ortalama Fiyatları:​

• Ekmeklik Buğday: 10.085 TL/ton
• Makarnalık Buğday: 11.154 TL/ton
• Arpa: 8.104 TL/ton
• Mısır: 9.305 TL/ton

Bu hızlı fiyat artışlarının üreticiler üzerindeki etkisi yakından izlenirken, gözler ticaret borsalarındaki işlemlerde olmaya devam ediyor. Özellikle mısır fiyatlarının 10 bin TL/ton sınırına yaklaşıp yaklaşmayacağı tarım sektörünün en önemli gündem maddelerinden biri haline gelmiş durumda

Merhabalar edirne sultaniçe köyünde tarlalarım var icara vermek istiyorum. 4200 metre çeltik 20.500 metre düz arazi 14300 metrede ayrı var. Dönümünü kaç liradan verebiliriz. Burdan almak isteyen var mıdır?

Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, çiftçilere sağladıkları desteklerle ilçedeki tarımsal üretimde dev bir sıçrama yaşandığını açıkladı. Tarımı güçlendirmek amacıyla 1 milyar TL'lik destekle çiftçilerin yanında olduklarını belirten Tahmazoğlu, ilçedeki ekili alan miktarının 80 bin dekardan 300 bin dekara çıkarıldığını, yani yaklaşık 4 kat arttığını söyledi.

Çiftçiler İçin Dev Destekler Belediye, bugüne kadar çiftçilere milyonlarca buğday, arpa, mercimek tohumu, gübre, hayvan yemi, zeytin ve fıstık fidanı dağıtımı gerçekleştirdi. Başkan Tahmazoğlu, verilen destekler sonucunda tarımda üretim kapasitesinin önemli ölçüde arttığını, çiftçilerin daha fazla kazanç sağladığını vurguladı.

Tersine Göç Başladı Tahmazoğlu, "Eskiden köyden şehre göç varken, şimdi şehirden köye göç yaşanıyor. Çiftçiler üretiyor, kazanıyor, bu da tersine göçü destekliyor" dedi. Ayrıca, sağlanan fide desteğiyle çiftçilerin 20-30 kat kazanç elde ettiklerini belirtti. 41 milyon fide, 18 milyon kilogram tohum ve milyonlarca kilogram gübre desteği sayesinde ilçede ekilmedik alan kalmadı.

Tarımı Geliştiren Projeler Tahmazoğlu, hedeflerinin tarımsal üretimi her alanda desteklemek olduğunu belirterek, "Şahinbey ilçesindeki tarımı daha da ön plana çıkarma çabasındayız. Verdiğimiz desteklerle çiftçilerimiz kazandıkça, hem ilçemiz hem de ülkemiz kazanıyor. Tarımda başarılı projelerle çiftçimize desteğimizi sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.

İzmir'de Düzenlenen Interfresh Eurasia Fuarı, Türk Tarım Ürünlerinin İhracatına Katkı Sağlayacak​

İzmir'de açılan 8. Interfresh Eurasia Fuarı, Türk tarım ürünlerinin ihracatını destekleyerek sektöre ivme kazandırmayı hedefliyor. Türkiye’nin tarım ve gıda ürünleri ihracatına katkı sağlayan bu uluslararası fuar, 55 ülkeden gelen alım heyetlerini ve 30’dan fazla Avrupa market zincirinin temsilcilerini ağırlıyor. Yaş, kuru, dondurulmuş ve konserve gıda ürünlerinin sergilendiği fuar, İzmir Fuar Merkezi’nde gerçekleşiyor.

Tarım ve Gıda İhracatında Rekor​

Açılışta konuşan Ticaret Bakan Yardımcısı Volkan Ağar, 2023 yılında tarım ve gıda ürünleri ihracatında Cumhuriyet tarihinin rekoru kırıldığını ve 31 milyar dolara ulaşıldığını vurguladı. Türkiye’nin, özellikle yaş meyve sebze ve işlenmiş tarım ürünlerinde dünya pazarlarında güçlü bir konumda olduğunu belirten Ağar, 59,2 milyon tonluk yaş meyve ve sebze üretimi ile Türkiye'nin dünya sıralamasında 3. sırada yer aldığını söyledi.

Türkiye'nin İhracat Hedefleri​

Yaş meyve ve sebze ihracatının 120’den fazla ülkeye ulaştığını belirten Ağar, Türkiye’nin bu alandaki en büyük ihracat pazarlarının Rusya, Almanya, Romanya, Irak ve Ukrayna olduğunu ifade etti. Ayrıca, meyve ve sebze mamulleri ihracatında ABD, Almanya ve Birleşik Krallık’ın en önemli pazarlar arasında yer aldığını dile getirdi. Ağar, "Organik ve iyi tarım ürünlerine olan talep, Türkiye için yeni ihracat fırsatları doğuruyor" dedi.

CHP'den Çiftçi ve Tarım Eleştirisi​

CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yücel ise, Türkiye tarımının zayıfladığını belirterek, "Çiftçiler küstü, üretim azaldı, tarımda dışa bağımlılık arttı" diye eleştirdi. Yücel, tarım sektöründe yaşanan sorunlara dikkat çekerek, gübre ve mazot fiyatlarındaki artışın çiftçiyi zor durumda bıraktığını belirtti. "Tarlayla market arasında büyük fiyat uçurumu var, zincirin her halkası maliyet demek" dedi.

Ege Bölgesi'nin Rolü ve Interfresh Eurasia Fuarı​

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı Hayrettin Uçak, Interfresh Eurasia’nın her yıl katılımcı ve ziyaretçi sayısını artırarak yaş meyve sebze sektöründe uluslararası bir platform haline geldiğini belirtti. Uçak, Türkiye'nin 2023 yılı yaş meyve sebze ihracatının 3,5 milyar dolara ulaştığını ve bu rakama meyve sebze mamulleri de eklendiğinde toplam ihracatın 6 milyar dolara çıktığını söyledi.

Bu yıl fuara katılımın daha da artacağını vurgulayan Uçak, "44 ülkeden 12.700 ziyaretçi geldi, bu yıl bu sayıyı 20 bine çıkarmayı hedefliyoruz" diye ekledi.

İzmir Fuarı, Türk Tarımının Kalbinde​

Fuarda, yaş, kuru, dondurulmuş ve konserve ürünlerin bir arada sergilenmesi, Türkiye'nin tarımda çeşitliliğini ortaya koyan önemli bir fırsat olarak öne çıkıyor. Interfresh Eurasia Fuarı, Türk tarımının ihracattaki gücünü ve potansiyelini dünya pazarlarına tanıtmak adına önemli bir platform sunuyor.

Fuarın kapanışında, düzenleyici firma Antexpo AŞ Genel Müdürü Murat Özer, fuarı destekleyen kurum ve kuruluşlara teşekkür plaketi sundu. Fuara Ticaret Bakan Yardımcısı Volkan Ağar'ın yanı sıra CHP ve AK Parti’den çok sayıda milletvekili ve yerel yöneticiler de katıldı.

Bakanlık, 2024 Şeker Pancarı Alım Fiyatını Açıkladı: Ton Başına 2.375 TL​

Tarım ve Orman Bakanlığı, 2024 yılı şeker pancarı alım fiyatını duyurdu. Türkşeker tarafından belirlenen fiyat, kota tamamlama primi de dahil olmak üzere ton başına 2.375 TL olarak açıklandı. Bakanlığın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, "Türkşeker tarafından 2024 yılı şeker pancarı alım fiyatı kota tamamlama primi ile birlikte ton başına 2.375 TL olarak belirlenmiştir. Çiftçilerimize hayırlı olsun" ifadelerine yer verildi. Bu fiyat, pancar üreticileri için önemli bir destek sunarken, 2024 yılında şeker pancarı üretiminde sürdürülebilirliği teşvik ediyor.

Detaylı Değerlendirme​

2024 yılı için açıklanan bu alım fiyatı, pancar üreticilerine önemli bir destek sağlamayı hedefliyor. Kota tamamlama primi ile birlikte 2.375 TL olarak belirlenen fiyat, çiftçilerin maliyetlerini karşılamaya yardımcı olacak ve aynı zamanda üretimde devamlılığı sağlayacak bir adım olarak görülüyor.
Türkşeker’in bu fiyat politikasını çiftçilerin üretim maliyetlerindeki artışları dikkate alarak belirlediği düşünülüyor. Özellikle gübre, yakıt ve işçilik maliyetlerindeki artışlar göz önüne alındığında, pancar üreticilerinin bu fiyatla daha güvenli bir üretim planı yapabileceği belirtiliyor.

Cargill’in ‘1000 Çiftçi 1000 Bereket’ Programı 6. Yılına Girdi: 27 İlde Çiftçilere Eğitim, Danışmanlık ve Dijital Tarım Desteği​

Cargill’in çiftçilerin tarımsal verimliliğini artırmak, dijital dönüşüm sağlamak ve sosyal sorumluluğu desteklemek amacıyla başlattığı “1000 Çiftçi 1000 Bereket” programı, altıncı yılına girerek kapsamını genişletmeye devam ediyor. 2019 yılında altı ilde başlayan program, 2023 yılı itibarıyla Türkiye genelinde 27 ilde uygulanarak binlerce çiftçiye eğitim, danışmanlık ve dijital tarım teknolojilerine erişim fırsatı sunuyor. Cargill’in açıklamasına göre, bugüne kadar çiftçilerin verimliliğini yüzde 24’e kadar artıran bu program, sosyal yatırım getirisi bakımından her 1 liraya karşılık 3,72 lira değerinde ekonomik etki yaratmış durumda.

Programın Başarıları ve Kapsamı

"1000 Çiftçi 1000 Bereket" programı, Türkiye tarımının gelişimine katkı sunan en önemli projelerden biri haline geldi. Program, 2019 yılında 6 ilde 1072 çiftçinin katılımıyla 264 bin 780 dekarlık alanda başladı. Altı yıl içinde program, 27 ile genişleyerek yaklaşık 910 bin dekarlık alanda 6 bin 700’den fazla çiftçiye ulaştı. Mısır, ayçiçeği ve kanola gibi stratejik ürünlerin üretimine odaklanan program, verimliliği artırmanın yanı sıra çiftçilerin yaşam kalitesini de yükseltmeyi amaçlıyor. 2023 yılı itibarıyla, çiftçilerin verimliliğinde ortalama yüzde 24 artış sağlandı.

Sosyal ve Ekonomik Etki

Cargill’in gerçekleştirdiği analizlere göre, "1000 Çiftçi 1000 Bereket" programının sosyal yatırım getirisi (SROI) oldukça etkileyici. Her 1 TL yatırım karşılığında, çiftçiler üzerinde 3,72 TL’lik bir değer yaratılıyor. Bu sonuç, Cargill’in Türkiye tarımındaki sosyal ve ekonomik etkiyi artırmak adına attığı önemli adımları gösteriyor. Programın yarattığı etkiler, sadece çiftçilerle sınırlı kalmayıp, geniş bir sosyal çevreyi de kapsayarak tarım sektöründe dijitalleşmeyi ve sürdürülebilirliği güçlendirmeye devam ediyor.

Eğitim ve Dijital Tarım Teknolojileri

Programın temel unsurlarından biri, çiftçilere sunduğu eğitim ve dijital tarım araçlarına erişim imkanı. Katılımcılar, tarımda verimliliği artırmaya yönelik bilgi ve becerilerini geliştirebilecekleri ücretsiz eğitimler alıyor. Aynı zamanda, dijital tarım teknolojilerini kullanarak ürünlerini daha etkin ve verimli bir şekilde yönetmeleri sağlanıyor. Bu teknolojiler, çiftçilerin üretim süreçlerini optimize etmelerine, su ve diğer kaynakları daha verimli kullanmalarına ve çevresel etkileri minimize etmelerine yardımcı oluyor.

Gelecekte Daha Fazla Kadın Çiftçi Dahil Edilecek

Program, 2024 yılı itibarıyla daha fazla kadın çiftçiyi de bünyesine dahil etmeyi planlıyor. İlk etapta 100 kadın çiftçinin programa dahil edilmesi hedeflenirken, bu sayının her yıl üç katına çıkarılması öngörülüyor. Bu genişleme, kadın çiftçilerin tarım sektöründeki rollerini güçlendirmek ve onların sosyal ve ekonomik anlamda daha fazla desteklenmesine katkıda bulunmayı amaçlıyor. Ayrıca, bu yıl zeytin üreticileri ve ilerleyen dönemlerde farklı ürün yetiştiricileri de programa dahil edilecek.

Uluslararası Ödüllerle Tanınan Bir Program

"1000 Çiftçi 1000 Bereket" programı, ulusal ve uluslararası alanda toplamda 48 ödül kazandı. Bu ödüller arasında dünyanın en prestijli inovasyon ödüllerinden biri olan Edison Ödülü de yer alıyor. Program, Türkiye’de tarım ve gıda sektöründe sosyal etki araştırması ve ölçümlemesi yapılan ilk kurumsal sosyal sorumluluk projesi olarak dikkat çekiyor. Bu başarı, programın uluslararası platformlarda da takdir edilmesine ve Türkiye tarımının küresel düzeyde tanıtılmasına katkı sağlıyor.

Cargill CEO’sundan Açıklama: 'Çiftçilere Katkı Sağlamaktan Gurur Duyuyoruz'

Cargill Gıda Çözümleri Türkiye, Orta Doğu ve Afrika Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Murat Tarakçıoğlu, programın başarısına yönelik yaptığı açıklamada, “1000 Çiftçi 1000 Bereket programı, çiftçilerle bağlantı kurduğumuz ve onların hayatlarına dokunduğumuz bir program. Bu sayede, tarım sektöründe sosyal ve ekonomik anlamda büyük bir değişim yaratıyoruz. Türk çiftçilerine sunduğumuz araç ve imkanlarla onların refahını artırmaktan gurur duyuyoruz” ifadelerini kullandı.

Onarıcı Tarım ve Eğitim Faaliyetleri Devam Ediyor

Program kapsamında onarıcı tarım uygulamaları da yaygınlaştırılmaya devam ediyor. Çiftçilere, iş sağlığı ve güvenliği konularında kapsamlı eğitimler veriliyor ve bu eğitimlerin önümüzdeki dönemde artarak devam edeceği belirtiliyor. Çiftçilerin daha sürdürülebilir tarım yöntemlerini benimsemeleri amacıyla yapılan bu eğitimler, uzun vadede hem ekonomik hem de çevresel faydalar sağlamayı amaçlıyor.

Arkadaşlar bizim cevizlik bakımsızlıktan dolayı neredeyse insan boyunun yarısı kadar ot olmuş durumda. Buranın temizlenmesi için genelde pulluk +kazayağı kullanıyorum. Bazıları kazayağı+ freze diyor. Siz ne dersiniz. Doğru mu yapıyorum yoksa farklı bir çözüm sunar mısınız

Bakan Yumaklı: Türkiye Un İhracatında Dünya Lideri, Her 4 Un Paketinden Biri Türk Üreticilerin​

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye’nin un ihracatında dünya birincisi olduğunu ve her 4 un paketinden birinin Türk üreticilerin emeği olduğunu vurguladı.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen Uluslararası Çalışan Değirmenciler Birliği EURASIA Konferansı ve Fuarı’nda önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin un ihracatında dünya lideri olduğunu belirten Bakan Yumaklı, makarna ihracatında da ikinci sıradaki konumunu koruduğunu ifade etti. 2023 yılı itibarıyla Türkiye’nin dünya un pazarındaki payının yaklaşık yüzde 23 olduğunu söyleyen Yumaklı, “Bu da her 4 un paketinden birinin Türkiye’deki üreticilerin emeğine sahip olduğu anlamına geliyor” dedi.

Un ve Değirmencilik Sektöründe Türkiye’nin Gücü​

Bakan Yumaklı, konuşmasında Türkiye’nin un üretim ve ihracat kapasitesine dikkat çekerek, "Türkiye'nin yıllık un üretim kapasitesi 32 milyon ton civarında, ancak kapasite kullanım oranı yüzde 45-50 seviyelerinde. 2023 yılında yaklaşık 15 milyon ton un üretildi ve büyük bir kısmı Orta Doğu, Afrika ve Asya ülkelerine ihraç edildi” dedi. Türkiye’nin 2022 yılında 2 milyar dolarlık un ihracatı gerçekleştirdiğini, 2023 yılında ise 1,9 milyar doları aşan bir ihracat rakamına ulaştığını belirten Yumaklı, 2024 sonunda sektörün tarihi bir rekor kıracağına inandığını da sözlerine ekledi.

Küresel İklim Değişikliği ve Gıda Güvenliği​

Bakan Yumaklı, dünya genelinde yaşanan küresel iklim değişikliği ve ekonomik belirsizliklerin tarım sektörü üzerindeki etkilerine de değindi. "Küresel iklim değişikliği ve ısınmanın etkileri, su ve tarım üzerinde büyük bir baskı oluşturuyor. Bu durum, değirmencilik ürünleri başta olmak üzere gıda arz güvenliğini stratejik bir alan haline getirdi" dedi. Pandemi süreci ve Rusya-Ukrayna Savaşı’nın, değirmencilik sektörünün gıda güvencesi açısından ne kadar kritik bir role sahip olduğunu bir kez daha gösterdiğini belirtti.

Değirmencilik Ürünlerinin Ticaret Hacmi Artıyor​

Yumaklı, değirmencilik ürünlerinin küresel ticaret hacminin son 5 yılda yüzde 40 oranında arttığını ve 2023 yılında 60 milyar dolara ulaştığını ifade etti. 2024’ün ikinci yarısından itibaren sektörde ciddi bir talep artışı beklediklerini belirterek, Türk değirmencilik sektörünün dünya ihracatında uzun yıllardır lider konumda olduğunu vurguladı. Türkiye’de 600 civarında un fabrikasının bulunduğunu hatırlatan Bakan, değirmenciliğin ülkemizde köklü bir meslek olduğunu ve aile içinde nesiller boyunca sürdürüldüğünü belirtti.

Anadolu’nun Buğday ve Un Üretimindeki Önemi​

Bakan Yumaklı, değirmencilik endüstrisinin Anadolu coğrafyasındaki tarihsel önemine de değinerek, Göbeklitepe’nin ilk buğdayın ve unun üretildiği yer olması açısından önemli bir veri sunduğunu söyledi. "Anadolu coğrafyası, bu kritik önemdeki endüstriye her anlamda öncülük etmekten gurur duyuyor" ifadelerini kullandı. Dünyanın en büyük un, yem ve nişasta fabrikalarının Türk değirmen makinecileri tarafından kurulduğunu vurguladı.

IAOM EURASIA Konferansı’nda Bölgesel ve Küresel Sorunlar Ele Alındı​

Bakü’de düzenlenen EURASIA Konferansı’na katılanlar arasında Azerbaycan Tarım Bakanı Mecnun Memmedov, Azerbaycan Devlet Rezerv Ajansı Başkanı Sabuhi Sadıgov, Türkiye Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürü Ahmet Güldal, Azerbaycan Tahıl Üreticileri ve Tedarikçileri Birliği Başkanı Niyazi Emirbeyov ve birçok STK temsilcisi yer aldı. Konferansın açılışında konuşan IAOM Avrasya Başkanı Dr. Eren Günhan Ulusoy, dünya nüfusunun yüzde 86’sının gelişmekte olan ülkelerde yaşadığını ve bu ülkelerdeki kalori ve protein tüketiminin yüzde 50’sinden fazlasının buğdaya dayandığını söyledi. Ulusoy, değirmencilerin gıda güvenliğinde kritik bir role sahip olduğunu vurguladı.

Konferansta ayrıca, 2024/2025 sezonunun zorlukları, sürdürülebilir gıda güvenliği, inovasyon ve dijital dönüşüm gibi konular ele alındı. 25 Eylül'e kadar devam edecek etkinlik kapsamında, bölgesel tahıl piyasalarının makroekonomik etkileri üzerine çeşitli paneller düzenlenecek.

Kooperatiflere 2.7 Milyon Avro Hibe Desteği: Başvurular 31 Ekim’e Kadar Açık​

Avrupa Birliği Destekli Hibe Programı ile Kooperatiflerin İstihdama Katkısı Artıyor


Avrupa Birliği (AB) tarafından finanse edilen ve ICMPD (Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi) tarafından yürütülen ENHANCER (Sürdürülebilir Sosyo-Ekonomik Uyum için Girişimcilik Kapasitelerinin İyileştirilmesi) Projesi, Türkiye genelinde kooperatiflerin istihdam yaratma potansiyelini desteklemek amacıyla hayata geçiriliyor. Projenin "İstihdam Yaratma Odaklı Kooperatif Hibe Programı" kapsamında, Adana, Ankara, Bursa, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Kayseri, Konya, Mersin ve Şanlıurfa’da faaliyet gösteren kooperatif ve kooperatif birliklerine toplamda 2.7 milyon avro hibe desteği sağlanacak.


Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü’nün koordinasyonunda yürütülen program, 40 bin ile 110 bin avro arasında değişen hibe destekleri ile kooperatiflerin kapasitesini artırmayı hedefliyor. Hibe programına katılmak isteyen kooperatifler, başvurularını 31 Ekim 2024 tarihine kadar yapabilecekler.

ENHANCER Projesi: Kooperatiflerin Gelişimine Katkı Sağlıyor​

ENHANCER Projesi, kooperatiflerin girişimcilik kapasitelerini artırarak sürdürülebilir sosyo-ekonomik uyumu desteklemeyi amaçlıyor. Özellikle mültecilerin ve yerel halkın ekonomik entegrasyonuna katkıda bulunmayı hedefleyen proje, bu hibe programıyla kooperatiflerin büyümesini ve yeni istihdam olanakları yaratmasını teşvik ediyor.


Projede, hibe desteğinden faydalanacak kooperatiflerin istihdam yaratma odaklı projeler geliştirmesi bekleniyor. Bu sayede, kooperatiflerin yerel ekonomiye daha fazla katkı sağlaması ve toplumsal kalkınmanın hızlandırılması amaçlanıyor. ENHANCER Projesi’nin daha önceki hibe çağrıları da büyük ilgi görmüş ve kooperatifler arasında geniş yankı uyandırmıştı. Bu yıl üçüncüsü düzenlenen hibe çağrısı, özellikle kooperatiflerin istihdam yaratma kapasitelerine odaklanıyor.

Kimler Başvurabilir?​

Programa, Adana, Ankara, Bursa, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Kayseri, Konya, Mersin ve Şanlıurfa’da faaliyet gösteren kooperatifler ve kooperatif birlikleri başvurabilecek. Başvuruda bulunacak kooperatiflerin, faaliyet gösterdikleri bölgelerde istihdam yaratmaya yönelik projeler geliştirmeleri bekleniyor.


Başvurular için gerekli belgeler ve koşullar, 26 Eylül 2024 tarihinde saat 10:30’da düzenlenecek çevrimiçi tanıtım toplantısında açıklanacak. Toplantıda ayrıca katılımcılar, başvuru süreci ve hibe programının detayları hakkında sorularını yöneltebilecekler. Kooperatifler başvuru koşullarına dair tüm detaylara, enhancerproject.com web sitesinden ulaşabilecekler.

Hibe Destekleri 40 Bin ile 110 Bin Avro Arasında Değişiyor​

Kazanan başvuru sahiplerine 40 bin ile 110 bin avro arasında değişen hibe destekleri sağlanacak. Hibe miktarı, kooperatiflerin sunduğu projelerin büyüklüğüne ve istihdam yaratma kapasitesine göre belirlenecek. Program, özellikle ekonomik anlamda dezavantajlı bölgelerde kooperatiflerin kalkınmasına katkı sağlamayı hedefliyor.


Bu hibe programı, sadece kooperatiflerin finansal kapasitelerini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda sosyal uyumun güçlenmesine ve yerel ekonomilerin kalkınmasına da katkı sunuyor. Kooperatiflerin aldığı bu destekler, yerel üretim kapasitelerini artırarak hem Türkiye iç pazarında hem de uluslararası arenada daha rekabetçi hale gelmelerini sağlayacak.

Başvurular 31 Ekim 2024’e Kadar​

Hibe programına başvurular, 31 Ekim 2024 tarihine kadar devam edecek. Kooperatifler, başvuru sürecini ve programla ilgili tüm detayları, ENHANCER Projesi’nin resmi web sitesi üzerinden takip edebilecekler. Ayrıca çevrimiçi tanıtım toplantısına katılarak, programla ilgili sorularını yetkililere yöneltebilecekler.


Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü’nün koordinasyonunda yürütülen bu hibe programı, kooperatiflerin hem finansal kapasitelerini artırma hem de yeni istihdam olanakları yaratarak yerel ekonomiye katkı sunma yolunda önemli bir fırsat sunuyor.


ENHANCER Projesi’nin sunduğu hibe programı, Türkiye genelindeki kooperatifler için büyük bir fırsat. 40 bin ile 110 bin avro arasında değişen hibe destekleri, kooperatiflerin büyümesine ve istihdam yaratma kapasitelerinin artmasına olanak tanıyacak. Başvuruların 31 Ekim 2024’e kadar açık olduğu bu program, kooperatiflerin ekonomik ve sosyal kalkınmalarına katkı sağlayacak önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Kooperatifler bu fırsatı değerlendirerek, hem yerel kalkınmaya katkı sağlayabilir hem de ulusal ve uluslararası alanda daha rekabetçi hale gelebilirler.