Yumurta, Geleceğin En Ekonomik ve Çevre Dostu Protein Kaynağı Olacak
Uzmanlar, yumurtanın ekonomik, sağlıklı ve çevre dostu yapısıyla gelecekte en çok tercih edilen protein kaynağı olacağını belirtiyor. Dünyada gelişmekte olan ve gelişmiş ülkelerin başlıca temel protein kaynağı olan yumurta, gelecekte de aynı rolü sürdürecek gibi görünüyor. Yumurta, hem sürdürülebilir bir gıda kaynağı hem de düşük çevresel etkiyle üretilebilen ekonomik bir protein olarak dikkat çekiyor. Türkiye’de ise kişi başına yılda ortalama 150 yumurta düşerken, bu rakamın artırılması gerektiği uzmanlar tarafından sık sık vurgulanıyor.
Yumurtanın Ekonomik ve Çevresel Avantajları
Her yıl ekim ayının ikinci cuma günü kutlanan "Dünya Yumurta Günü" vesilesiyle açıklamalarda bulunan HasTavuk Yönetim Kurulu Başkanı Müjdat Sezer, yumurtanın hem ekonomik hem de çevre dostu bir ürün olduğunu belirtti. Sezer, yumurtanın uzun yıllar boyunca en ekonomik protein kaynağı olacağını ve bu nedenle gelecekte en çok tercih edilen ürün olarak kalacağını ifade etti.
Sezer, yumurtanın üretim sürecinin çevreye olan düşük etkisine dikkat çekerek şunları söyledi:
"Yumurta, kırmızı etle karşılaştırıldığında çok daha düşük karbon salınımına ve su tüketimine sahip. Örneğin, kırmızı et üretirken salınan karbon miktarı 12 birim iken, yumurta üretiminde bu miktar bunun onda biri kadar. Aynı şekilde su tüketiminde de kırmızı ete kıyasla üçte bir oranında daha az su harcanıyor. Bu çevresel avantajlar, artan dünya nüfusu ve iklim değişikliğiyle mücadele çerçevesinde yumurtayı en sürdürülebilir protein kaynaklarından biri haline getiriyor."
Türkiye’de Yumurtanın Durumu
Türkiye'de kişi başına düşen yıllık yumurta tüketimi 150 civarında. Ancak gelişmiş ülkelerde bu rakam çok daha yüksek. Örneğin Japonya, ABD ve Meksika gibi ülkelerde kişi başına düşen yumurta tüketimi 400’e kadar çıkabiliyor. Türkiye’de ise bu oran henüz 200'e ulaşabilmiş değil.
Müjdat Sezer, Türkiye’de 100 milyon yumurta tavuğunun yılda yaklaşık 18 milyar yumurta ürettiğini belirtti. Üretilen yumurtaların yaklaşık 2 milyar kadarı ihraç edilirken, geri kalan 16 milyar yumurta iç piyasada tüketiliyor. Türkiye'nin nüfusu göz önüne alındığında kişi başına düşen yıllık yumurta tüketimi 150-160 adet civarında. Sezer, bu oranın artırılması gerektiğini belirterek, gelecekte kişi başına tüketimin 300 yumurtaya kadar çıkmasının planlandığını ifade etti. Bu artışı sağlamak içinse üretim kapasitesinin ve tüketici bilincinin geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Üretimin Artırılması ve Sektörün Karşılaştığı Zorluklar
Yumurta üretiminde sürdürülebilirliği sağlamak ve üretim kapasitesini artırmak için üreticilerin desteklenmesi gerektiğini belirten Sezer, yumurta tavukçuluğunun yeterince teşvik edilmediğini söyledi. Tavukçuların üretimlerini artırmaları ve modernizasyon yatırımlarına yönelmeleri için kazanç sağlamaları gerektiğini vurgulayan Sezer, zaman zaman karşılaşılan zorlukların bu süreci engellediğini belirtti:
"Yumurta tavukçuluğu sektörü, ne yazık ki gerektiği kadar desteklenmiyor. Üretimin artması için üreticinin kazanç sağlaması ve bu kazançla yatırıma yönelmesi gerekiyor. Ancak çeşitli sebeplerle üreticilerin önü kesilebiliyor. Üreticinin devlet ve kamuoyu tarafından daha fazla desteklenmesi, zorlukların aşılması için kritik bir adım. Aksi takdirde, üretim kapasitesini artırmak zor olacak."
Sezer, aynı zamanda tavukçuluğun en önemli hammaddelerinden biri olan mısır üretiminin de sürekli olarak desteklenmesi gerektiğini söyledi. Çiftçilerin mısır üretiminde sürekliliği sağlaması, hayvancılık ve tavukçuluk sektörlerinin gelişmesi için kilit rol oynuyor. Sezer, çiftçilerin yeterli destek alamaması durumunda tavukçuluk sektörünün sürdürülebilirliğinin tehlikeye gireceğini ifade etti.
İhracatın Önemi ve Potansiyeli
Yumurta ihracatı Türkiye’nin önemli gelir kaynaklarından biri. Türkiye'de üretilen yumurtaların yaklaşık 2 milyar adedi ihraç ediliyor ve bu ihracat, sektör için dengeleyici bir unsur olarak görülüyor. Sezer, ihracatın artırılması ve yeni pazarların bulunması konusunda devletin yeterli desteği verdiğini, ancak bu desteğin sürekli hale getirilmesi gerektiğini belirtti.
"İhracat, tavukçuluk sektörü için denge unsurudur. Bu nedenle yurt dışındaki yeni pazarların açılması için sürekli destek sağlanmalı. Aksi takdirde, kırmızı ette yaşadığımız sıkıntıları gelecekte beyaz et ve yumurtada da yaşayabiliriz" diye ekledi.
Yumurta, Gelecekte de En Tercih Edilen Protein Kaynağı Olacak
Sonuç olarak yumurta, hem ekonomik hem de çevresel açıdan sürdürülebilir yapısıyla gelecekte en çok tercih edilen protein kaynağı olmaya devam edecek gibi görünüyor. Hem düşük karbon salınımı hem de düşük su tüketimi sayesinde çevre dostu bir ürün olarak öne çıkan yumurta, insan sağlığı açısından da önemli bir protein kaynağı. Türkiye’de kişi başına düşen yumurta tüketimi hala istenilen seviyede olmasa da, üretimin artırılması ve tüketicilerin bilinçlendirilmesi ile bu rakamın gelecekte artması bekleniyor.
Üreticilerin desteklenmesi, ihracat pazarlarının genişletilmesi ve sektörün karşılaştığı zorlukların aşılması ile yumurta üretiminin hem iç pazarda hem de uluslararası alanda daha da önem kazanacağı öngörülüyor.