Değerli dostlar bu konuyu daha çok traktörünü hangi devir aralığında kullanması gerektiğini merak edenler ve teknik bilgiden hoşlananlar için açma gereği duydum. Konuyu insan yaşam döngüsüyle benzeştirerek anlattım umarım sıkılmazsınız. Amacım konuyu hiç bilmeyenler için de anlaşılır kılmak sadece. Karakter kelimesi daha çok dar manada insanların kişilik yapılarını tarif etmek için yani olaylar karşısında takındıkları tutum ve sergiledikleri davranışları genel manada maksadıyla kullanılsa da cansız varlıkların da bir karakteri vardır. Bir kavramanın, bir pompanın hatta bir cıvatanın. Örneğin çeki kuvvetine maruz kalan çelik bir çubuk önce belli bir süre yay gibi davranır. Yük altında uzar, yük ortadan kalkınca eski haline gelir(elastik bölge). Yük artırılırsa kısmen direnç kısmen kendini salma gibi belirsiz bir davranış gösterir(akma bölgesi).Yük artırılmaya devam ederse garip bir şekilde direnç de eğrisel (ters parabolik) şekilde uzamayla birlikte artar. Öyle bir nokta vardır ki direnç bu noktada son haddine ulaşır. Bu noktadan sonra direnç artan uzamayla birlikte düşmeye başlar ve nihayetinde çubuk kopar.
İnsanların karakterlerini de fiziki ve ruhsal manada ikiye ayırabiliriz. Ergenlik çağını başlangıç olarak sayarsak(rölanti devri) , bundan sonra hem fiziki güç(tork grafiği) hem de ruhsal gelişim yani tecrübe(güç eğrisi) sürekli artar. Yediği yemeğin yaptığı işe oranı da azalmaya başlar. Yani yediği ekmeğin hakkını verme durumu iyileşir(yakıt tüketimi eğrisi). Öyle bir yaş vardır ki insan fiziki gücünün zirvesindedir(maksimum tork noktası).Bu arada tecrübesi de biraz daha artmış, yaptığı işe nispeten yediği yemek miktarı da öncekine göre azalmıştır. Bundan sonra fiziki gücü sürekli düşecektir. Allah'tan bu düşüş, çıkışta olduğu kadar şiddetli olmaz. Zaman ilerledikçe fiziksel güç azalmasıyla birlikte iştahı da biraz kapanır. Fakat öyle bir an vardır ki aynı miktar yemekle daha çok iş yapar hale gelir(optimum yakıt tüketimi ve verim eğrisi).Bu yaştan sonra bilişsel gücü diyebileceğimiz tecrübesi artmaya devam etse de yediği yemeğe göre yaptığı iş azalmaya başlar. İnsan ne yaparsa bu dönemde yapar(maksimum verim noktası civarı). Evlenir, çoluk çocuğa karışır, mal mülk sahibi olur. Yalan Dünya'nın tadını çıkarır. Bilgisi, tecrübesi, bunayana kadar artarak devam eder ancak yediği ekmeğin hakkını tam olarak veremez. Bilgi ve tecrübesi onu toplum içinde tutmaya yeter ama kimse onu yevmiye verip çalıştırmak istemez. Beyni sulanana kadar herkes onun tecrübesinden faydalanır(maksimum güç noktası). Lakin öyle bir zaman gelir ki öz evlatları bile bir kap yemeği çok görür ona. Lüzumsuz adamdır artık.
Şimdi gelelim motorlara. Motorlarda 4 temel eğri(grafik) vardır. Bunlar, tork (moment) eğrisi, güç eğrisi, yakıt tüketimi eğrisi ve verim eğrisi. Şimdilik bizi ilk üçü ilgilendiriyor. Bu eğriler motor devir sayısına bağlı olarak sürekli değişim halindedir. Tork eğrisi belli bir noktaya kadar sürekli artar sonra azalmaya başlar. Artış bölgesindeki yükselme oranına yani eğrinin meyil oranına Tork Rezervi diyoruz. Yakıt tüketim eğrisi bir noktaya kadar hafifçe azalır sonra yine hafifçe artmaya devam eder. Güç eğrisi ise artan devir sayısıyla birlikte sürekli artar, belli bir noktada yaklaşık sabit kalıyor gibi görünse de azalır. Traktörler için çalışma bölgesi genelde maks.tork noktası ile maks.güç noktası arasındaki bölgedir. Torkun maksimum olduğu noktada yakıt tüketiminin minimum seviyesinde olması arzu edilebilir ancak biz genelde maksimum torkun biraz sağında çalışmayı yeğleriz. Çünkü bu bölgede tork kısmen az olsa da güç fazladır, devir sayısı yüksektir. Traktör daha seri iş görür. Elbette çalışma noktasının seçimi, çalışan ekipman ve yapılan işle de alakalı bir durumdur. Eğer motor tasarımında optimum yakıt tüketimi noktası torkun maksimum olduğu devrin biraz sağında kalacak şekilde ayarlanırsa iyi olur. Verim eğrisine gelince yakıt tüketimi eğrisiyle bağıntılıdır. Genelde yakıt tüketiminin optimum olduğu noktanın biraz sağına düşer. Verimin, en yüksek olduğu noktadan sonra gücün artmasına rağmen düşmesinin birçok sebebi vardır. Artan devir sayısıyla birlikte yerinde kalmak(durumunu korumak) isteyen hareketli kütlelerin atalet (eylemsizlik) momentleri de artar. Hızlanan piston, silindirlerin yeterince yağlanmasına zaman tanımaz, sürtünme kayıpları artar, güç ısı şeklinde dışarı atılır(powertech sistem bu yüzden iyidir) . Ayrıca daha hızlı açılıp kapanan subaplar yeterli taze hava alınmasını ve kirli eksoz gazının atılmasını zorlaştırır(kısılma kayıpları).Yanma kalitesi düşer, yakıt mundar edilir vesselam. Tüm bunlar düşünülerek yeni teknolojiler geliştirildi. Bunlar Powertech , VVT(variable valf timing: değişken subap zamanlaması), Turboşarj ve İntercooler(turbodan basılan havayı silindire soğutarak gönderir),Common Rail (ortak hat) pompası(geleneksel pompalarda yakıt basıncı 100-200bar iken CR'de 1500-2000bardır ve yakıt enjektörden daha atomize ve akıllı! şekilde püskürtülür).Şu siteleri ziyaret edin, ürünleri bu gözle değerlendirin: www.perkins.com www.lombardini.it
Evet dostlar şimdi Ek'teki dosyaları daha iyi yorumlayabilirsiniz. Umarım iyi anlatabilmişimdir, faydalı oldumsa ne mutlu bana.
http://www.ihi-shibaura.com/english/product/engine/ Buradaki kataloğu indirip yorumlamaya çalışın.
İnsanların karakterlerini de fiziki ve ruhsal manada ikiye ayırabiliriz. Ergenlik çağını başlangıç olarak sayarsak(rölanti devri) , bundan sonra hem fiziki güç(tork grafiği) hem de ruhsal gelişim yani tecrübe(güç eğrisi) sürekli artar. Yediği yemeğin yaptığı işe oranı da azalmaya başlar. Yani yediği ekmeğin hakkını verme durumu iyileşir(yakıt tüketimi eğrisi). Öyle bir yaş vardır ki insan fiziki gücünün zirvesindedir(maksimum tork noktası).Bu arada tecrübesi de biraz daha artmış, yaptığı işe nispeten yediği yemek miktarı da öncekine göre azalmıştır. Bundan sonra fiziki gücü sürekli düşecektir. Allah'tan bu düşüş, çıkışta olduğu kadar şiddetli olmaz. Zaman ilerledikçe fiziksel güç azalmasıyla birlikte iştahı da biraz kapanır. Fakat öyle bir an vardır ki aynı miktar yemekle daha çok iş yapar hale gelir(optimum yakıt tüketimi ve verim eğrisi).Bu yaştan sonra bilişsel gücü diyebileceğimiz tecrübesi artmaya devam etse de yediği yemeğe göre yaptığı iş azalmaya başlar. İnsan ne yaparsa bu dönemde yapar(maksimum verim noktası civarı). Evlenir, çoluk çocuğa karışır, mal mülk sahibi olur. Yalan Dünya'nın tadını çıkarır. Bilgisi, tecrübesi, bunayana kadar artarak devam eder ancak yediği ekmeğin hakkını tam olarak veremez. Bilgi ve tecrübesi onu toplum içinde tutmaya yeter ama kimse onu yevmiye verip çalıştırmak istemez. Beyni sulanana kadar herkes onun tecrübesinden faydalanır(maksimum güç noktası). Lakin öyle bir zaman gelir ki öz evlatları bile bir kap yemeği çok görür ona. Lüzumsuz adamdır artık.
Şimdi gelelim motorlara. Motorlarda 4 temel eğri(grafik) vardır. Bunlar, tork (moment) eğrisi, güç eğrisi, yakıt tüketimi eğrisi ve verim eğrisi. Şimdilik bizi ilk üçü ilgilendiriyor. Bu eğriler motor devir sayısına bağlı olarak sürekli değişim halindedir. Tork eğrisi belli bir noktaya kadar sürekli artar sonra azalmaya başlar. Artış bölgesindeki yükselme oranına yani eğrinin meyil oranına Tork Rezervi diyoruz. Yakıt tüketim eğrisi bir noktaya kadar hafifçe azalır sonra yine hafifçe artmaya devam eder. Güç eğrisi ise artan devir sayısıyla birlikte sürekli artar, belli bir noktada yaklaşık sabit kalıyor gibi görünse de azalır. Traktörler için çalışma bölgesi genelde maks.tork noktası ile maks.güç noktası arasındaki bölgedir. Torkun maksimum olduğu noktada yakıt tüketiminin minimum seviyesinde olması arzu edilebilir ancak biz genelde maksimum torkun biraz sağında çalışmayı yeğleriz. Çünkü bu bölgede tork kısmen az olsa da güç fazladır, devir sayısı yüksektir. Traktör daha seri iş görür. Elbette çalışma noktasının seçimi, çalışan ekipman ve yapılan işle de alakalı bir durumdur. Eğer motor tasarımında optimum yakıt tüketimi noktası torkun maksimum olduğu devrin biraz sağında kalacak şekilde ayarlanırsa iyi olur. Verim eğrisine gelince yakıt tüketimi eğrisiyle bağıntılıdır. Genelde yakıt tüketiminin optimum olduğu noktanın biraz sağına düşer. Verimin, en yüksek olduğu noktadan sonra gücün artmasına rağmen düşmesinin birçok sebebi vardır. Artan devir sayısıyla birlikte yerinde kalmak(durumunu korumak) isteyen hareketli kütlelerin atalet (eylemsizlik) momentleri de artar. Hızlanan piston, silindirlerin yeterince yağlanmasına zaman tanımaz, sürtünme kayıpları artar, güç ısı şeklinde dışarı atılır(powertech sistem bu yüzden iyidir) . Ayrıca daha hızlı açılıp kapanan subaplar yeterli taze hava alınmasını ve kirli eksoz gazının atılmasını zorlaştırır(kısılma kayıpları).Yanma kalitesi düşer, yakıt mundar edilir vesselam. Tüm bunlar düşünülerek yeni teknolojiler geliştirildi. Bunlar Powertech , VVT(variable valf timing: değişken subap zamanlaması), Turboşarj ve İntercooler(turbodan basılan havayı silindire soğutarak gönderir),Common Rail (ortak hat) pompası(geleneksel pompalarda yakıt basıncı 100-200bar iken CR'de 1500-2000bardır ve yakıt enjektörden daha atomize ve akıllı! şekilde püskürtülür).Şu siteleri ziyaret edin, ürünleri bu gözle değerlendirin: www.perkins.com www.lombardini.it
Evet dostlar şimdi Ek'teki dosyaları daha iyi yorumlayabilirsiniz. Umarım iyi anlatabilmişimdir, faydalı oldumsa ne mutlu bana.
http://www.ihi-shibaura.com/english/product/engine/ Buradaki kataloğu indirip yorumlamaya çalışın.
Resimler ve ekler
-
SPELDW2204_GB.pdf268.4 KB · Görüntüleme: 36
-
SPELDW2204T_GB.pdf169.7 KB · Görüntüleme: 13
-
1.jpg59.3 KB · Görüntüleme: 82
-
2.jpg51.8 KB · Görüntüleme: 59
-
3.jpg80.9 KB · Görüntüleme: 59
-
4.jpg76 KB · Görüntüleme: 60
-
bar.jpg81.7 KB · Görüntüleme: 56
-
binary_reader.jpg65.5 KB · Görüntüleme: 49
-
din.jpg60.5 KB · Görüntüleme: 53
-
lom.jpg82.2 KB · Görüntüleme: 58