Buğday Taban Fiyatı En Az 15 TL Olmalı

[TrakKulüp Gündem]

Edirne Ziraat Odası Başkanı: Buğday Taban Fiyatı En Az 15 TL Olmalı​

Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı, üreticilerin buğday taban fiyatı beklentisini en az 15 TL olarak açıkladı. Arabacı, buğday satış fiyatının enflasyonu da göz önünde bulundurarak belirlenmesini umduklarını ifade etti. Üreticilerle yapılan görüşmelerde, enflasyon faktörünün de dikkate alındığını belirten Arabacı, “Bakanlığımızın üreticimizin rahat bir dönem geçireceği fiyatı oluşturmasını umuyoruz” dedi.

Üreticilerin Talebi​

Buğday satış fiyatı beklentisinde en az 15 TL’nin hedeflendiğini vurgulayan Arabacı, ayrıca Türkiye Ziraat Odaları Genel Başkanı ile birlikte Bakanlıkla ortak fiyat çalışması yapılması talebinde bulundu. Üreticilerin emeklerinin karşılığını alabileceği bir fiyat politikası oluşturulması gerektiğini dile getirdi. Bu çerçevede, 10,87 TL maliyetle üretim yapan çiftçilerin, ailelerinin geçimini sağlayacak ve tarımda sürdürülebilirliği destekleyecek bir fiyatın önemine vurgu yaptı.

Enflasyon Koşullarında Beklenti​

Enflasyon ortamında, üreticilerin beklentisinin en az 15 TL olduğunu belirten Arabacı, bu rakamın üreticilerin gece gündüz çalışarak yılda bir kez hasat yaptığı buğday üretiminde adil bir karşılık olduğunu ifade etti

 

[The_Hoca]

Evvelki sezon (2022 yılında) , 6300+1000 TL/ton 'dan buğday vermiştik.
Yüz bin Lira olan balye makinesi bugün beş yüz bin Lira.
Bu sezon rekolte beklentileri nasıl olur?

 

[Mmurat]

Buğdayın uzun yıl verim/dekar ortalamalarına baktım
Rekolte takribi 20 yılda 100 kg artmış
Teknoloji, iletişim, bilinçlenme, sondajlar vs gibi faktörlerin etkisiyle birim alandan alınan verimler tüm mahsullerde her sene artıyor
'Dünyada gıda kıtlığı' gibi bir iddianın hiç mi hiç tutarlı ve samimi olduğunu düşünmüyorum
Hele devletin çiftçi üretime küser gibi bir kaygısının olduğunu hiç düşünmüyorum hatta uygulanan fiyatlama ve genel tarım politkalarının özellikle aile işletmeleri küsüp de aradan çıksınlar diye uygulandığını düşünüyorum, zira şirket işletmeleri daha verimli üretimler yaptığı için sürekli ağlak ağlak fiyat beklemiyor.
Şirket işletmeleri ya da şirketleşme yolunda ilerleyen işletmeler çok daha nitelikli danışmanlık hizmetleri alıyorlar.
Senin benim üç beş bidon alacağımız ilacı, besleme ürününü şirket işletmeleri tonluk ibc tanklarla alıyor, bu durumda ziraatçi senin benim suratıma bile bakmıyor.hadi alacağını al da dükkanın önünü kapatma diye yüzüne bakıyor
Ben size kitabın ortasından değil sonundan konuşayım, gidişat iyi gidişat değil.yıllık büyümesi 100bin dolar ve üzeri olmayan ya da kooperatifleşme yoluna gitmeyen işletmelerin sonu geliyor.'boşa çıkan çiftçiler ve ailelerini nasıl avuturuz' gibi sosyolojik problemleri nasıl aşacaklarını keşfettiklerinde aile işletmeciliği bitmiş olacak

 

[bunny01]

Buğdayın uzun yıl verim/dekar ortalamalarına baktım
Rekolte takribi 20 yılda 100 kg artmış
Teknoloji, iletişim, bilinçlenme, sondajlar vs gibi faktörlerin etkisiyle birim alandan alınan verimler tüm mahsullerde her sene artıyor
'Dünyada gıda kıtlığı' gibi bir iddianın hiç mi hiç tutarlı ve samimi olduğunu düşünmüyorum
Hele devletin çiftçi üretime küser gibi bir kaygısının olduğunu hiç düşünmüyorum hatta uygulanan fiyatlama ve genel tarım politkalarının özellikle aile işletmeleri küsüp de aradan çıksınlar diye uygulandığını düşünüyorum, zira şirket işletmeleri daha verimli üretimler yaptığı için sürekli ağlak ağlak fiyat beklemiyor.
Şirket işletmeleri ya da şirketleşme yolunda ilerleyen işletmeler çok daha nitelikli danışmanlık hizmetleri alıyorlar.
Senin benim üç beş bidon alacağımız ilacı, besleme ürününü şirket işletmeleri tonluk ibc tanklarla alıyor, bu durumda ziraatçi senin benim suratıma bile bakmıyor.hadi alacağını al da dükkanın önünü kapatma diye yüzüne bakıyor
Ben size kitabın ortasından değil sonundan konuşayım, gidişat iyi gidişat değil.yıllık büyümesi 100bin dolar ve üzeri olmayan ya da kooperatifleşme yoluna gitmeyen işletmelerin sonu geliyor.'boşa çıkan çiftçiler ve ailelerini nasıl avuturuz' gibi sosyolojik problemleri nasıl aşacaklarını keşfettiklerinde aile işletmeciliği bitmiş olacak

İyi de zaten kooperatifleşme veya şirketleşme olmadıktan sonra herkese zarar, ama gel gör ki kooperatif olduğunda hısım akraba nemalanma yeri olursa o iş yürümez, çiftçiye toprağını satsın diye büyük şirketler gelir iyi para verir, veya krediye boğulan çiftçi’nin bağı bahçesi haraç mezat satılır, yabancılar veya büyük şirketler alır. (Vatandaş olarak profesyonel olmayan düşüncelerim bunlar)

 

[Cotyarî Evîne]

Buğdayın uzun yıl verim/dekar ortalamalarına baktım
Rekolte takribi 20 yılda 100 kg artmış
Teknoloji, iletişim, bilinçlenme, sondajlar vs gibi faktörlerin etkisiyle birim alandan alınan verimler tüm mahsullerde her sene artıyor
'Dünyada gıda kıtlığı' gibi bir iddianın hiç mi hiç tutarlı ve samimi olduğunu düşünmüyorum
Hele devletin çiftçi üretime küser gibi bir kaygısının olduğunu hiç düşünmüyorum hatta uygulanan fiyatlama ve genel tarım politkalarının özellikle aile işletmeleri küsüp de aradan çıksınlar diye uygulandığını düşünüyorum, zira şirket işletmeleri daha verimli üretimler yaptığı için sürekli ağlak ağlak fiyat beklemiyor.
Şirket işletmeleri ya da şirketleşme yolunda ilerleyen işletmeler çok daha nitelikli danışmanlık hizmetleri alıyorlar.
Senin benim üç beş bidon alacağımız ilacı, besleme ürününü şirket işletmeleri tonluk ibc tanklarla alıyor, bu durumda ziraatçi senin benim suratıma bile bakmıyor.hadi alacağını al da dükkanın önünü kapatma diye yüzüne bakıyor
Ben size kitabın ortasından değil sonundan konuşayım, gidişat iyi gidişat değil.yıllık büyümesi 100bin dolar ve üzeri olmayan ya da kooperatifleşme yoluna gitmeyen işletmelerin sonu geliyor.'boşa çıkan çiftçiler ve ailelerini nasıl avuturuz' gibi sosyolojik problemleri nasıl aşacaklarını keşfettiklerinde aile işletmeciliği bitmiş olacak

Murat bey, ben geçenlerde mesajınıza cevaben; tarımda şirketleşme ya da birim alandan yüksek kazançlar elde edilmeli ki çiftçi bu işe devam etsin. Ama siz bu formülün de sonuç veremeyeceğini, ürün para etmedikten sonra değişen bir şeyin olmayacağını söylemiştiniz. Şu an tam da benim dediğime geldiniz.

 

[Mmurat]

Şirketleşme veya kooperatifleşme demek çiftçilik mesleği bitecek demek
Bizim bildiğimiz anlamda çiftçiliğin karşılığı aile çiftçiliğidir.aile çiftçiliğinde aileden yeter sayıdaki birey işletmedeki üretimi devam ettirir, bir sonraki nesle aktarır
Kaygımız üretimin devamlılığıyla ilgili bir kaygı değil ki
Üretim elbet devam edecek, birileri pastayı sahiplenir.pasta kimin olacak?senin yaldır yaldır ilaç sıktığın tarladan çıkan ürünü kimse almak istemezken, lazerli ot yakma makinesiyle tarlasını temizleyip "iyi tarım uygulaması" adı altında malını pazara süren şirket pastayı sahiplenecek.
Klasik aile işletmeleri adına ortada henüz herhangi bir sonuç veya değişen bişey falan yok
Ve tekrar söylüyorum ürünler para etmeyecek, etmez.çok spesifik özel ürünler hariç klasik mısır buğday pancar domat biber lahana pırasa şu bu aklınıza ne geliyorsa para etmeyecek.yaşlılara bakıyorum neler gördü geçirdi bu memleket falan gibi saçma sapan kafalardalar.tecrünenin yaşanmışlığın tırnak ucu kadar değerinin olmadığı bir çağa geçiyoruz ve çağ geçişini kimse okuyamıyor.
aile işletmesinde ne ekilirse ekilsin şirket işletmesinde daha ucuz maliyetli olarak üretiliyor olacak.bşz aile işletmesinde üretim yapıp şirket işletmesi maliyetine mal satmak zorunda kalacağız.para etmemek dediğimiz şey de yüzümüzü güldürecek fiyatlar değil mi?o yüzümüzü güldürecek fiyat gelmez, gelemez.
Size yine bir kitap ortası değil kitap sonu muhabbeti, daha önce yine trakkulüpte bizim işletmemiz aile işletmesi olmasa derhal toprakların en az yarısını satıp şehirde gayrimenkul ya da ticaret gibi alanlarda değerlendirmeye çalışırdım gibi bir şeyler söylemiştim.bı söylemi güncelliyorum bu harmandan sonra tarla ne alınır ne satılır, işletmeler kademe kademe üretim yapamaz hale gelecek.
Avrupalı devletler geleceği okuyor.almanyada esrar yasallaştı.insanlar boşa boşluğa düşecek, boşa düşen yığınları eylemek avutmak lazım.

 

[Cotyarî Evîne]

Şirketleşme veya kooperatifleşme demek çiftçilik mesleği bitecek demek
Bizim bildiğimiz anlamda çiftçiliğin karşılığı aile çiftçiliğidir.aile çiftçiliğinde aileden yeter sayıdaki birey işletmedeki üretimi devam ettirir, bir sonraki nesle aktarır
Kaygımız üretimin devamlılığıyla ilgili bir kaygı değil ki
Üretim elbet devam edecek, birileri pastayı sahiplenir.pasta kimin olacak?senin yaldır yaldır ilaç sıktığın tarladan çıkan ürünü kimse almak istemezken, lazerli ot yakma makinesiyle tarlasını temizleyip "iyi tarım uygulaması" adı altında malını pazara süren şirket pastayı sahiplenecek.
Klasik aile işletmeleri adına ortada henüz herhangi bir sonuç veya değişen bişey falan yok
Ve tekrar söylüyorum ürünler para etmeyecek, etmez.çok spesifik özel ürünler hariç klasik mısır buğday pancar domat biber lahana pırasa şu bu aklınıza ne geliyorsa para etmeyecek.yaşlılara bakıyorum neler gördü geçirdi bu memleket falan gibi saçma sapan kafalardalar.tecrünenin yaşanmışlığın tırnak ucu kadar değerinin olmadığı bir çağa geçiyoruz ve çağ geçişini kimse okuyamıyor.
aile işletmesinde ne ekilirse ekilsin şirket işletmesinde daha ucuz maliyetli olarak üretiliyor olacak.bşz aile işletmesinde üretim yapıp şirket işletmesi maliyetine mal satmak zorunda kalacağız.para etmemek dediğimiz şey de yüzümüzü güldürecek fiyatlar değil mi?o yüzümüzü güldürecek fiyat gelmez, gelemez.
Size yine bir kitap ortası değil kitap sonu muhabbeti, daha önce yine trakkulüpte bizim işletmemiz aile işletmesi olmasa derhal toprakların en az yarısını satıp şehirde gayrimenkul ya da ticaret gibi alanlarda değerlendirmeye çalışırdım gibi bir şeyler söylemiştim.bı söylemi güncelliyorum bu harmandan sonra tarla ne alınır ne satılır, işletmeler kademe kademe üretim yapamaz hale gelecek.
Avrupalı devletler geleceği okuyor.almanyada esrar yasallaştı.insanlar boşa boşluğa düşecek, boşa düşen yığınları eylemek avutmak lazım.

Şirketleşme sadece tarım üzerinden değil de bütün sektörler üzerinden deneniyor. Bakkal yerine zincir marketler ya da internet üzerinden büyük firmaların ürünleri gibi. Bu, tüm dünyada aslında uygulanmaya çalışılıyor.

Bize “ya işlerini büyütüp her imkandan faydalanırsın (sübvansiyonlu kredi, hibe, ürün alım garantisi) ya da fabrikada işçi olarak çalışırsın” deniliyor. Kısacası küçük esnafa ekmek yok!