Anket - Gübresiz Ekim ?..

Gübreye yapılan zamlardan sonra, buğday ekiminde gübre kullanımıyla ilgili;

  • Gübresiz ekim yapacağım

    Kullanılan: 16 14.5%
  • Yarı yarıya az gübre kullanacağım

    Kullanılan: 46 41.8%
  • Tam miktarda gübre kullanacağım

    Kullanılan: 48 43.6%

  • Kullanılan toplam oy
    110
  • Anket kapatılmış .

@Yunus sarı bizde öyle imkan olsa o gübrenin kökünü kazır tarlayı gübreyi boğarız :)
Biz, büyükbaş besi ve etlik kümes ile biyogaz elektrik santrali tesisinin arasında bir köydeyiz.
Ayrıca çok nemli iklim kuşağındayız, tuzlanma sorunu da olmuyor.
10 tonluk sıvı gübre kamyonu, 5 tonluk traktör arkası sıvı gübre basınçlı tankeri, 10 tonluk katı gübre dağıtma römorku kullanabiliyoruz.
Analiz olmadan, %5 organik madde üzeri hayvansal gübre kullanımında fungusit, mantari hastalık riski çoğalıyor.
Mısır çeşitlerinden Pioneer 3165 çeşidi zamanında mantar hastalığı yaptı, 3167 mantar hastalığı yapmıyor.
Mısır çeşitlerinde mantar hastalıkları görmüyoruz.
Fakat fazla gevşek toprak yapısında kara kurt, sap kurdu oynayabiliyor.
Bitkisel artıkların kurdun kışlayamayacağı şekilde parçalanarak toprağa karıştırılması gerekiyor.
Hayvansal ve bitkisel gübreleme işletim maliyetleri olarak suni gübrelemeye göre yarısı gibi oluyor, diyebiliriz.
Destek olarak yine de suni gübreleme ihtiyacı duyuyoruz.
Bitkilerin topraktan kaldıracağı besin elementleri çok azalmışsa suni gübre kullanılmaması düşünülemez.
 
Soylediklerimle dalga geciyorsunuz ama hep sordugum bir soru var nedense cevap verebilen yok.

Burada herkes sikayetci, olduk, bittik battik gidiyor sohbetler.

Burada kazanamadim, battim diyen seraci , sebzeci taniyor musunuz?
Yeşillik işi yapıp batan var abi.
İşçiliğini kendi ailesi ile yapamayan sebze işinde de batar.
 
Aslında güzel birşey .
Pazarda al aşağı ver yukarı bir TL için mucadele veriyorsun 10 kg mal alıyor adam 10 TL eder . Sonra düşünüyorum altı üstü 10 TL ben bunun için mi uğraştım diyor insan .
Yaparsanda iyi yap kalite yetiştir rahat gider mal
Bugün aynısı başıma geldi,kucuk bir bahcem var köyde. Yaz boyu sicaktan bunalan biberlerim havalar serinleyince bir döktürmüş şaşırdık kaldik hanımla. Küçük süs biberi olunca bizi öğlene kadar uğraştırdı. Hanim dediki dur şunları satayım, yav ugrasma dedim hepsi 4 yada 5 kg, bize tursu kurarsın hanim iki kilosunu satmis 5liradan Allah bereket versin 10 liramızı aldik vesselâm...
 
Mesele kendi yanginda kavrularak baslamak. Suyun kadar, paran kadar serayi kurup calismak. Patlican, kabak, fasulye kaca gidiyor?

Bu sene burada para kazanacagiz diyen patatesciler var, gerisi? Trakya ciftcisinin durumu fena degil.

Tamam ben bilmiyorum, anlamiyorum.
Birisi de yazsin ne yapilmali diye. Hep battik diyerek olmazki.
Hükümeti değişmeden başka çözüm yok genelde buralarda.
Senin dediğini solcu olduğunu gururla söylemeyen biri bu yazıyı yazsa.
Makarnacı aktrol cahil koyun vs vs diye giderdi . Ama bak sen söyleyince mutlu olanlarvar .
İllaki sene seneyi tutmuyor bir ürün zarar ederken diğeri kurtarıyor falan. Veya zarar seneye çıkıyor .
Proplem çalıştığımızın karşılığını alamamak . Yeri geliyor 18 saat traktör sürüyorum yılın belli zamanları sene sonu çektiğin çile aklına geliyor karşılığı bumu bu olamaz diyor insan .
 
Ben hep yazıyorum aslında son zamanlarda bunu, kazandırmayan iş yapılmaz...

Fakat çevremdede gördüğüm başka iş bilmediğinden hep bir arayış, yok bu sene şunu ekeceğim olmadı bu sene şu para edecek vs.. hep hayal...

Halbuki yapılacak en son iş.

masraf et emek harca sermaye bağla ama ne kazanacağın belli değil, başka hiçbir meslekde olmayan bir durum bu...ne kazanacağını bilmeden yapılan bir iş...

bunları uzun yıllar önce demişti bir tanıdığım, anlam verememiştim, fakat şimdi görüyorumki çok haklı, tabi onlar üreticiliği bırakıp başka iş kollarına atılmış bunu rahatlıkla söyleyebiliyorlardı, görmeyen bilmeyen söylediklerini anlamakta zorlanırdı o zamanlar, dikkatli olsan bile ne uzarsın ne kısalırsın, ancak yıllar sonra katettiğin mesafe bağladığın sermaye emeğe değmez, aynı sermaye aynı emek başka iş kolunda çok uzun zaman almaz belirli noktaya gelir hayatında yapamadığın başka şeyleride yapma fırsatın olur, işte bunu görememek yanlışın en başı...

zaten ikdisat teorileride üreticiyi tarımı sadece toplumun karnını doyuran yani yiyecek ihtiyacını karşılayan bir sektör olarak hesap yapar, görmüyormusunuz toplum fakir alım gücü yok ödü patlıyor yiyecek fiyatı artarsa ne yaparız telaşı hiç bitmiyor, oysa üretici kazanmamış zarar etmediyse bunu büyük başarıymış gibi çıkıp böbürlenerek anlatıyorlar ahkam kesiyorlar, zarar eden üretici yok diyorlar, bu durum değişmez, doğal olarak değişemez.

Kazandırmayan iş yapılmaz, ama tabi zarar etmemeyide kazanç olarak görmeyi alışkanlık haline getirmişlere kazandırmayan kelimesinin anlamını tarif etmek zor..
 
Hükümeti değişmeden başka çözüm yok genelde buralarda.
Senin dediğini solcu olduğunu gururla söylemeyen biri bu yazıyı yazsa.
Makarnacı aktrol cahil koyun vs vs diye giderdi . Ama bak sen söyleyince mutlu olanlarvar .
İllaki sene seneyi tutmuyor bir ürün zarar ederken diğeri kurtarıyor falan. Veya zarar seneye çıkıyor .
Proplem çalıştığımızın karşılığını alamamak . Yeri geliyor 18 saat traktör sürüyorum yılın belli zamanları sene sonu çektiğin çile aklına geliyor karşılığı bumu bu olamaz diyor insan .
Olur olur, ne derler , papaz her gun pilav yemez, kar zararin kardesi

Soyledigim basit, nisbeten ufak yerde teknolojiyi izleyerek uretmek. Antalya memleketi besliyor hepsi sera. Bir bakmali nasil oluyor diye. Kafa sol olsun sag olsun farketmez, ticaretin ve uretimin kurallari var. Bir mali cok yaparak para yapilmiyor, cesit yapmak lazim. Cektigin zahmete inaniyorum, umarim karsiligini alsin. Trakya iklim sartlari Ile az sorumlu gidiyor. Antalya, Adana sanayi mali uretiyor ( pamuk, soya, misir...) Mersin ya meyveci ya seraci, Ege sebze ve meyve. Bursa meyve ve sebze. Iyi kazananlarda Trakya haric arpa bugday sogan patates yok. Bir dusunmeli insan ne yapmali diye. Gorunen koy kilavuz istemez.
 
Olur olur, ne derler , papaz her gun pilav yemez, kar zararin kardesi

Soyledigim basit, nisbeten ufak yerde teknolojiyi izleyerek uretmek. Antalya memleketi besliyor hepsi sera. Bir bakmali nasil oluyor diye. Kafa sol olsun sag olsun farketmez, ticaretin ve uretimin kurallari var. Bir mali cok yaparak para yapilmiyor, cesit yapmak lazim. Cektigin zahmete inaniyorum, umarim karsiligini alsin. Trakya iklim sartlari Ile az sorumlu gidiyor. Antalya, Adana sanayi mali uretiyor ( pamuk, soya, misir...) Mersin ya meyveci ya seraci, Ege sebze ve meyve. Bursa meyve ve sebze. Iyi kazananlarda Trakya haric arpa bugday sogan patates yok. Bir dusunmeli insan ne yapmali diye. Gorunen koy kilavuz istemez.
1kg kuru kayısı 50 TL
100 tane ağaç iyi verime yatmış 4 ton kuru kayısı verir .
10 dekar yer den 50 dekardan milyon kazananlar var Allah daha çok versin
Bunuda ekle arada hep kabak olmaz
Yöreye özgü ürünler var mesela çay fındık bunlar da zanlimca iyi olabilir içinde değiliz maalesef hesap yapamayız
Bu adamın gübre fiyatı gözüne batmaz mesela .
 

Bak iste bu, mali katma degerli hale getirmek. Taze kayisi fiyati dusunce kuru yapacaksin.

Bilirmisin yurtdisinda meyveyi serada kuruturlar!! Alcak , 1.5 - 2 metre tavanli seraya sererler iki gunde kurur , yagmur zarar vermez, toz toprak olmaz, rengi de kararmaz. Bu seralar kurulur toplanir , bir dekar sera bugun 30-40.000 TL. Yap gunkurusu , sonra da cilek yap serada , istersen, istemezsen topla serayi. Yenilikleri izlemeli insan. Hep sikayetle olmaz, cozum bulmali. Burada , bu forumda, cozum uretmeli insanlar.

Turkce disinda uc lisan biliyorum, yasim 65, tecrubelerimi, okuyup ogrendiklerimi aktarmak istiyorum. Istiyorum ki burada bir cozum bulalim. Vakit bosa gecmesin, bir kisi durumunu kurtarsa, daha iyiye ulassa kardir.
 
Bak bunlar meyve kurutma serasi.
 

Resimler ve ekler

  • images (12).jpeg
    images (12).jpeg
    12.9 KB · Görüntüleme: 18
  • images (9).jpeg
    images (9).jpeg
    11.2 KB · Görüntüleme: 18
Hükümeti değişmeden başka çözüm yok genelde buralarda.
Senin dediğini solcu olduğunu gururla söylemeyen biri bu yazıyı yazsa.
Makarnacı aktrol cahil koyun vs vs diye giderdi . Ama bak sen söyleyince mutlu olanlarvar .
İllaki sene seneyi tutmuyor bir ürün zarar ederken diğeri kurtarıyor falan. Veya zarar seneye çıkıyor .
Proplem çalıştığımızın karşılığını alamamak . Yeri geliyor 18 saat traktör sürüyorum yılın belli zamanları sene sonu çektiğin çile aklına geliyor karşılığı bumu bu olamaz diyor insan .
Bak bunlar meyve kurutma serasi.
İnsan emeğinin karşılığını aldığında daha fazlasını yapmak üretmek için uğraşır alamaz ise bahane üretir
 
Ziraaat mühendisleri odasının, ülkemizde gübre üretimi ve tüketimi üzerine bir değerlendirme yazısından alıntılar yaptım aşağıya...ülkemizde dünyanın diğer ülkelerine göre zaten birim dekara çok az denecek gübre tüketimi var...bunun başlıca sebebi ülkenin çok büyük bir kısmının bozkır olması ve yağış yetersiz olması, su kaynaklarının yetersiz olmasıda cabası, bu durum düşük verimin sebebi aynı zamanda, ama düşükde olsa gübresiz tarım düşünülemeyeceğinden gübre kullanmadan birim alandan verim almaya çalışmak verimin dahada düşmesi demek, zaten susuz tarımda fazla gübre kullanımı söz konusu değil, buna rağmen kullanılması gereken gübre toplam verimden elde edilen kazancın sulu tarımdakine nazaran daha büyük kısmının maliyet hanesine yazılması demek...


''Türkiye’de son 5-6 yılda tarımda kullanılan gübre tüketim miktarlarına baktığımızda, 2015 yılında 5,5 milyon ton 2016 yılında tarımda kullanılan gübrenin KDV’sinin sıfırlanması nedeni ile 6,7 milyon ton, 2017 yılında 6.3 milyon ton gübre kullanılmıştır. 2018 yılında ise yaklaşık 5,3-5,5 milyon ton arasında gübre tüketildiğini tahmin etmekteyiz.''

''Unutmamak gerekir ki kullanılan gübre miktarının düşmesi birim alandan alınan verimin de düşmesine neden olacaktır. Ülkemizde toprak ve bitki için gerekli olan azot, fosfor ve potasyum miktarlarının ülke olarak sadece yarısını kullanmaktayız.''

''Bugün Hollanda’da tarım alanında hektara 550 kg, Almanya’da 235 kg, Yunanistan’da 190 kg saf NPK (15-15-15) kullanılırken, ülkemizde sadece 95 kg saf NPK kullanılmaktadır.''
 
Biz, büyükbaş besi ve etlik kümes ile biyogaz elektrik santrali tesisinin arasında bir köydeyiz.
Ayrıca çok nemli iklim kuşağındayız, tuzlanma sorunu da olmuyor.
10 tonluk sıvı gübre kamyonu, 5 tonluk traktör arkası sıvı gübre basınçlı tankeri, 10 tonluk katı gübre dağıtma römorku kullanabiliyoruz.
Analiz olmadan, %5 organik madde üzeri hayvansal gübre kullanımında fungusit, mantari hastalık riski çoğalıyor.
Mısır çeşitlerinden Pioneer 3165 çeşidi zamanında mantar hastalığı yaptı, 3167 mantar hastalığı yapmıyor.
Mısır çeşitlerinde mantar hastalıkları görmüyoruz.
Fakat fazla gevşek toprak yapısında kara kurt, sap kurdu oynayabiliyor.
Bitkisel artıkların kurdun kışlayamayacağı şekilde parçalanarak toprağa karıştırılması gerekiyor.
Hayvansal ve bitkisel gübreleme işletim maliyetleri olarak suni gübrelemeye göre yarısı gibi oluyor, diyebiliriz.
Destek olarak yine de suni gübreleme ihtiyacı duyuyoruz.
Bitkilerin topraktan kaldıracağı besin elementleri çok azalmışsa suni gübre kullanılmaması düşünülemez.
İrfan hocam sıvı büyükbaş gübresini dekara ne kadar kullanmamız uygun olur.
 
  • Beğen
Tepkiler: ziyaretci87
Soylediklerimle dalga geciyorsunuz ama hep sordugum bir soru var nedense cevap verebilen yok.

Burada herkes sikayetci, olduk, bittik battik gidiyor sohbetler.

Burada kazanamadim, battim diyen seraci , sebzeci taniyor musunuz?
Tanıyorum. Hem de çok. Bizim köyde yıllardır kavun karpuz çok ekilir. Domates biber falan da. Pazarcı çoktur. Hatta Edirne’de genelinde de bilinir. Bunlardan zengin olanı görmedim. Ama masrafa çalışanı gördüm. Karpuz fiyatının geçen yılın yarısına düştüğü yılları gördüm.
Hesabı basittir bu tür işlerin. Evde kaç kişilik atıl emek varsa bu emeğin üretim sezonu boyunca asgari ücrete bağlanmasıdır meyve sebzecilik. Yani evde 5 nüfus varsa, dört ayda 20 asgari ücret yapar. 5 ayda 25. Kavun, karpuz vesairenin ayçiçeğinden fazla kazandıracağı bu kadardır. Daha fazla değil. Bu işle uğraşan ailelerin erkek kadın ayırmaksızın tamamının bel fıtığı olması da ilginç bir tesadüf olsa gerek.
Örnek yetmediyse tarsus’ta örtü altı marul eken arkadaşlarım vardı. 2000 dekar yerden 2 yıl üstüte mal alamadılar. Sonuçlar çok vahim oldu. Siz hayal edin
 
Hükümeti değişmeden başka çözüm yok genelde buralarda.
Senin dediğini solcu olduğunu gururla söylemeyen biri bu yazıyı yazsa.
Makarnacı aktrol cahil koyun vs vs diye giderdi . Ama bak sen söyleyince mutlu olanlarvar .
İllaki sene seneyi tutmuyor bir ürün zarar ederken diğeri kurtarıyor falan. Veya zarar seneye çıkıyor .
Proplem çalıştığımızın karşılığını alamamak . Yeri geliyor 18 saat traktör sürüyorum yılın belli zamanları sene sonu çektiğin çile aklına geliyor karşılığı bumu bu olamaz diyor insan .
Sadece çalıştığımızın karşılığını alamamak değil. Çiftçi aynı zamanda bir sermayedardır. 430 dekar arazi işledim bu yıl. Hepsi kendi yerlerim. 300000 tl kar yapmışım. Çok para değil mi?
Gelin hesaplayalım çok mu. 430 dekarın 87si ova.
Tarlaları satsam
87*20000=1740000tl
343*10000=3430000tl
1740000+3430000=5170000tl
Traktörleri satsam 300000tl
Diğer malzemeler 230000tl
Yıllık harcamam 300000tl
Toplam 6000000tl (6 milyon) yatırım var.
300000 büyük kazanç değil mi?
Tam tamına %5. Banka %17 faiz veriyor hiç çalışmadan.
Sorum şu; yoldan birini çevirin, Sana 6 milyon para verelim, git tarla al çiftçilik yap, hem çalış hem de sadece %5 kazan deseniz kaç kişi bu işi yapar acaba?
 
Sadece çalıştığımızın karşılığını alamamak değil. Çiftçi aynı zamanda bir sermayedardır. 430 dekar arazi işledim bu yıl. Hepsi kendi yerlerim. 300000 tl kar yapmışım. Çok para değil mi?
Gelin hesaplayalım çok mu. 430 dekarın 87si ova.
Tarlaları satsam
87*20000=1740000tl
343*10000=3430000tl
1740000+3430000=5170000tl
Traktörleri satsam 300000tl
Diğer malzemeler 230000tl
Yıllık harcamam 300000tl
Toplam 6000000tl (6 milyon) yatırım var.
300000 büyük kazanç değil mi?
Tam tamına %5. Banka %17 faiz veriyor hiç çalışmadan.
Sorum şu; yoldan birini çevirin, Sana 6 milyon para verelim, git tarla al çiftçilik yap, hem çalış hem de sadece %5 kazan deseniz kaç kişi bu işi yapar acaba?
Hesap dogru ama eksik. Babaniz o tarlalari aldiginda ,hepsi 20-30.000 ediyordu bu arada gecinsi de ve o tarlalar oldu 6 milyon, yani degerlendi. Bankaya koysaydi bugun faiziyle beraber bir traktoru alamazdi.
 

Konu bu fiyatlarla çiftçilik yapılır mı ya döndü.

Evet Gübreye, Mazota, Elektriğe yapılan zamlar. Birde hasat sezonunda ithalat yapılmasıyla, para kazandırmayan mahsüller. Çiftçiliği bırakmayı düşünenler. Üzücü bir durum.

Yeni ürünlere yada yeni işlere girmeyi düşünmekte, aslında hep aynı sebeplerden.

Son söz olarak, Bill Gates bile servetini milyonlarca tarla almak için harcıyorsa Tarım bırakılacak bir sektör değildir. Zor zamanlar elbet atlatılır. Anket ve gübre atma konusundaki görüşlerimi anket bitince paylaşacağım.

Yaptığınız yorumları ilgiyle takip ediyorum. Teşekkürlerimi sunarım.
 
Son düzenleme:
Sadece çalıştığımızın karşılığını alamamak değil. Çiftçi aynı zamanda bir sermayedardır. 430 dekar arazi işledim bu yıl. Hepsi kendi yerlerim. 300000 tl kar yapmışım. Çok para değil mi?
Gelin hesaplayalım çok mu. 430 dekarın 87si ova.
Tarlaları satsam
87*20000=1740000tl
343*10000=3430000tl
1740000+3430000=5170000tl
Traktörleri satsam 300000tl
Diğer malzemeler 230000tl
Yıllık harcamam 300000tl
Toplam 6000000tl (6 milyon) yatırım var.
300000 büyük kazanç değil mi?
Tam tamına %5. Banka %17 faiz veriyor hiç çalışmadan.
Sorum şu; yoldan birini çevirin, Sana 6 milyon para verelim, git tarla al çiftçilik yap, hem çalış hem de sadece %5 kazan deseniz kaç kişi bu işi yapar acaba?
Bu bakış acısı değişiklik gösterir. Bizim bahçe 13 dekar 6.5 milyon değeri var. yıllık masraflar tohum gübre ilaçlar düşülmeden gelen para taş patlasın 30_40 bin TL
 

Benzer Konular