Sayın Kızıltan birşey sormak istiyorum. Çiftçi değilim en son 18 sene önce dedemin çiftliğinde çiftçilik yapmıştım. Yani bu konuda açıkcası cahilim. Yıllardır bilirim çiftçi şikayet eder. Madem bu kadar zarar ediliyor ekmesin. Zaten dediğiniz kadar zarar etse çiftçi şimdiye batmış olması gerekirdi. Ekmesin derken şimdi denilebilir ki aç mı kalacak. Mesela tarım piyasası süt piyasası gibi mi bilmiyorum ama sütçüler süt ucuz diye inek kestirdi süt fiyatını arttırdı devlet. Yine yetersiz ama beklenti yine yükseleceği yönünde. Kimse ihtiyacından fazla buğday ekmese buğday fiyatı yükselmez mi? Yada buğdayı ekip elinde tutsa. Sonuçta buğday ağır ve saman gibi çok yer kaplamıyor. Vs vs.
Ülkenin cari açığı bu seviyelerde ve ürettiğin yetmiyorken birde üretimden vazgeçilmesi felaket olur. İnsanlar ekmek için birbirini öldürürler. Bir savaş durumu olsa ülke açlıktan kırılır. Dolayısı ile üretim şart.
Buradaki insanların büyük çoğunluğu kazanamamaktan şikayetçi değil, evet çiftçi kazanıyor ama her geçen yıl karlılığı azalıyor. Bakin buğdaya verilen yıllık zam %3-5 civarı iken enflasyon %12. Demekki neymiş çiftçinin kazancı bu yılda azaltılmış.
Başka bir başlıkta devletin sürekli sanayiciyi koruması, nasıl diyecekseniz; bakın şu tmo 2 gün önce alım fiyatı açıklayacağına 1 ay önce açıklamayı yapsaydı tüccar 750-800 den mal toplayamayacaktı.
Birde tmo dan randevu alma sıkıntısı var. Ben 3,4 günde bir tmo önünden geçiyorum, genellikle 3-4 gibi kimse kalmamış oluyor ama gel gelelim biz randevu alamıyoruz. Çokmu zor vardiya kurup o ofiste 1 ay süresince 24 saat buğday alımı yapmak? Sen koskoca devletsin bunu yapamıyor musun? Yapmıyorlar işte, fiyatı geç açıklayıp çiftçiyi tüccarın kucağına bırakıyorlar, tmo yu gerektiği şekilde çalıştırmayıp çiftçiyi tüccarın kucağına bırakıyorlar. Adamın 1 ay sonraya borcu var, evdede 30-40 ton buğdayı var, bu buğdayı randevu alamadığı için tmo ya veremiyor ve gidip tüccara teslim oluyor. İnanın 1000 dönümden fazla yer işleyen biri var bizim köyde ve adam hergun 20 ton buğday götürüyor ofise. Kardeşim bu adam bu randevuları nasıl alıyor? Biz 40 ton buğday dökmek için randevu alamadık, telefon elimizde bütün gün randevu için avare avare sisteme girmeye çalışıyoruz. Yani burdada adalet yok, heryerden kokmuş sistem.
Bir başka tarafı devletin piyasayı resmen manipüle etmesi oldu, tam hasat zamanı buğdayda ithalat vergisini düşürmek nasıl izah edilir? Resmen piyasayı belirsizliğe sürükleyip tüccarın yok pahasına mal toplamasını sağladılar.
Başka bir konu maliyetlerin artması, özellikle mazot fiyatı heryil artıyor, gübre artıyor peki ya bizim ürettiğimiz buğdayın fiyati aynı oranda artıyor mu?
Şimdi bukadar sorunla uğraşan bir çiftçi nasıl sızlanmasın?
Acilen ülkenin tarım politikalarının devlet eli ile revize edilmesi lazım ama bunu bu işi bilen, işin içinden gelen birilerinin yapması lazım. Öyle bir dönem çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığı yapmış birisinin başka bir dönem tarım bakanı yapılması ile olacak işler değil bunlar. Çok ciddi planlar, projeler yapılarak hayata geçirilmesi lazım...
TrakKulüp Mobil Uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.