Meyveciliğe Başlarken Nelere Dikkat Edilmeli ?

.
Değerli forumdaşlar, sitede zaman zaman "meyvecilik yapmak istiyorum ama nasıl?" tarzında konular görüyoruz. İsterseniz bu konuda bilgi, tecrübe ve tavsiyelerimizi bu başlık altında sıralayalım. Başlığı açmamdan kastım "hangi meyveyi yetiştirelim" değilde "hangi meyveyi yetiştirmeye nasıl karar verelim" cevabını aramaya yönelik sizinde katkılarınızla yeni paylaşımlar sunabilmek.
Ben müsadenizle kendi çapımda başlama vuruşunu yapayım.

İlk önce çıkış noktamızı belirleyelim.

Ürüne göre yer mi, yere göre ürün mü?
Eğer belli bir çevrede bu işi yapacaksak o zaman işe iklimle başlaya biliriz. Bahsi geçen X bölgesine ait iklimde ekonomik anlamda yetiştirilebilen ürünlerin listesini çıkarmakla işe koyuluyoruz. Bu liste daha çok iklime dayalı X bölgesinde yetişen ürünlerin listesi. Yeterli mi? Hayır değil. Devam edelim.
Elimizdeki liste içerisindeki ürünlerin hangileri bizim bu işe ayırabileceğimiz zaman, para ve iş gücünün yeterli olduğuna bakarak listeyi daraltıyoruz.
Bu hali ile elimizdeki listede yazan ürünler, bizim X bölgesinde mevcut imkanlar dahiline yetiştirebileceğimiz ürünlerin listesi. Fakat bu listede yeterli değil. Devam...
Şimdi bu ürünlerin karlılık ve pazarlama kısmına bakacağız. Burada hareket noktamız "hangi ürünleri pazarlama konusunda sıkıntı yaşamayız?" Bu soru konu içerisindeki en zor soru. Çünkü bunu etkileyen faktörlere sonuca direk etkili. Kısaca değinecek olursak bu faktörler;
-Ürünü paraya çevrilme yöntemi, ( Ürünü hasat edildiği gibi ve/veya işleyerek satmak )
-Pazara yakınlık, ( ürünün nakliye masrafı ve/veya yola dayanımı )
-Pazarda alternatif rakip olma durumu, ( hasat sezonunda ve/veya depoda muhafaza sonrasında hedef pazarda fiyat açısından ürünümüzün bulunduğu konum )
-Kalite, ( hasat sezonunda ve/veya depoda muhafaza sonrası ürünümüzün pazar kalitesi )
-Üretim maliyeti, ( İklim, nakliye, üretim gibi kalemlerde üretim maliyetlerin minimumda tutabilme yetisi )
-Bireysel pazarlama gücü veya kabzımal ile ürün satışı konusu. ( Mümkün olduğunca aracısız ve para batırmadan ürünümüzü nasıl satacağımız konusu )

Yukarıdaki faktörler inceden gözden geçirildiğinde elimizdeki listede birden fazla ürün kalıyorsa bunların içinden bir veya birden fazlasını üretebiliriz. Yok listede tek ürün kaldıysa yada hiç ürün kalmadıysa zaten çok seçeneğimiz yok demektir.

Aklıma şimdilik gelenler bunlar.

cem.ispir' Alıntı:

Bu konuda bir kac fikir:

urun cesitliligi onemli ancak meyvacilikta urun hacmi de onemli, ornegin 20 dekar bahcenizde 5 cesit elma var ise bunu pazarlamakta ciddi sorun yasayabilirsiniz. Diger taraftan bence yere gore urun secimi daha faydali bir yol, cunku tarim ayni zamanda yogun sosyal baglantilari olan bir is. Hic bilmediginiz bir yerde disaridan gelip X dekar yer alip ben burada elma yetistirecegim dediginizde bir cok riski goze almis olursunuz.

Genişletmek için tıkla ...

Bu konuda sanki farklı düşünüyoruz. Örneğin ihracata dayalı bir meyve üreticisi iseniz pazara göre yer seçimi öne çıkıyor ama. Elma denmiş oradan devam edelim. Bulunduğumuz yörede elma üretimi yoksa yada talebi karşılayamıyorsa. Başka yerden geliyorsa durum lehimize döne bilir.
- Nakliye masrafımız olmaz.
- Nakliye ve indir bindir esnasında meyve zarar görüp raf ömrü kısalmaz.
- Günlük hasat ve perakende satışla hem kalite hemde aracısız karlı satış yapılabilir.
- Elma yoğun üretilmediğinden hastalık zararlı mücadelesi daha kolay olabilir.

Ama dünyada herşey öyle dümdüz ve pürüzsüz değil. Böyle durumlarda dez avantajlarda mevcut, aklıma gelenleri ise,
- Kalifiye eleman bulma sorunu.
- Komşu arazilerde aynı ürün olmadığından o tarlalardaki özellikle yabancı ot ilaçları olumsuz etki yapabiliyor.
- Komşularımız tarla bitkileri ekiyorsa hayvan otlatanların gazabına uğramak mümkün olacağından çit ile muhafaza masrafı olacaktır.

Tolga Somay' Alıntı:

İç Anadolu Yıllık yağış 400mm -450 mm arası yerlerde hangi meyve ağaçlarını önerebilirsiniz ? Ya da şu daha mantıklı olacak iklimi seçip ağacı ona göremi dikmek lazım yoksa ağacı seçip iklimi mi seçmek lazım ?

Genişletmek için tıkla ...

Yağış miktarı ürün çeşidi için tek başına yeterli bir gösterge değildir. Mutlaka yağış rejimide incelenmelidir. Yağış geçen sezonda oldukça fazlaydı. Pek çok üretici bu konuda mağdur oldu. Çünkü yağış beraberinde hastalık ve zararlıların artmasında çok etkili oldu. Bu hem maliyeti artırdı hemde verim ve kaliteyi düşürdü.Yere göre mi çeşide göre mi tamamen tercih meselesi.

Tolga Somay' Alıntı:

Yaşım 21,
Mesleğim olarak ustalaşığım birşey yok maalesef.Ziraat anlamında üniversiteye gitmek istiyorum.Gittiğimde okuyup bitirdğimde devlette iş bulamayacağımı biliyorum.O yüzden tek çare kendimin uğraşması ya da özel sektörde büyük firmalarda 1500 Tl maaşla hayatımı geçindirmem gerekiyor.
Ben doğa aşığıyım.Bitkilerle iç içe olmayı inanılmaz seviyorum.Hayvanları ağaöları bitkileri inanılmaz derecede seviyorum ve çok hoşuma gidiyor.
Tarla vb hiçbirşşey yok.Sıfırdan başlamak istiyorum.
Ankarada şehirdeyim.Şehirden bıktım lanet olsun dedim.
Sermaye olarak birşeyler var ama bu konuda 100 bin lira yatırıp ta senelik 40 bin lira kar edicem 200 bin lira yatırcam senede 50 bin lira kar edeceğim diyebileceğim net birşeyler araştırıyorum.
Bu işe 24 saatimi ayırabilirim.Bu işe gönül veren birisi olmak istiyorum..

Genişletmek için tıkla ...

Bu durumda size tavsiyem tarla bitkileri ve meyve seçenekleri arasında meyvecilik olur. Meyvecilikte yetiştirmediğim şeylerden bahsetmek çok isabetli olmayabilir diye üzüm ve çilek hakkında birşeyler diyebilirim.

Üzüm : İlk yatırım masrafı yüksek 3.000-5.000 tl/da kurulum maliyeti var. Ekonomik verime 3 -4 yaşında başlıyor. 40-50 yıl ekonomik ömrü var. İşçiliği biraz yüksek. Teknik bilgi istiyor. Özellikle hastalık ve zararlının yoğun olduğu bölgelerde sıkı takip gerekli. Hemen hemen hiçbir aksam ziyan olmuyor. Budanan dallar mangal tutuşturmadan çelik vermeye kadar işe yarayabiliyor. Yaprağı sarma olur. Meyveler ise sınıflandırılır. İyi olan sofralık, orta pekmez, kalbur altı şıra, pestil, sirke vs. hasat işçiliği çileğe oranla kolaydır. Olgunlaşan üzüm çeşide, şartlara ve iklime göre 1 aydan fazla dalında bekleyebilir. Bu süre soğuk hava deposunda 3 aya kadar çıkabilir.

Çilek : Evet dananın kuyruğunun koptuğu meyve. Dışı sizi içi beni ( yetiştireni ) hesabı birşey... İlk yıl kurulum masrafını çıkartacak kadar kısa vadede dönen bir verime sahip. Dekar başı bir kişiyi tarlaya bağlar, hatta deli bağlar gibi bağlar diyebiliriz. Bulunduğunuz böle itibari ile üzüm gibi bu meyvede değerlendirilebilir. Pazarınızı iyi ayarlamalısınız. Suyunuz garanti ve her daim aktif durumda olmalı. İşçi konusu çok önemli, hasat zamanı 3 günü geçmeyecek şekilde hasat yapılmalı tavsiye edilir. Özellikle yağmurlu havalar korkulu rüya. Tüm meyvelerde dikkat edilmeli ama çilek hasat konusunda çok hassas meyveyi koparma şekli bile çok önemli. Öyle elma koparır gibi koparırsanız müşteriye koşa koşa götürüp hemen yedirmelisiniz.

Şimdilik aklıma gelenler bunlar. belki başka üretici arkadaşların daha parlak fikirleri olabilir.

Önemli Not: Siz siz olun toprağınızı tahlil ettirmeden, yetiştireceğiniz ürün o toprakta yetişip yetişemeyeceğini bilmeden sakın satın almayın.

Tolga Somay' Alıntı:

Meyve yetiştirmek diğer ürünlere göre daha mı rahat ? Dahamı kazançlıdır ? Dahamı risksizdir ? Türkiyede Türkiye ve birkaç ülkeye özgü bir şeyler yetiştirmek mi daha akılcıdır ? (Örneğin FIndık Zeytin Kayısı gibi. ) Yoksa Badem Elma Vİşne Kiraz gibi meyveler mi dikmek mantıklı olur ? Maaliyeti bunların ne olur dekar başına ? Bir de uzmanlar dahil birçok kişi en az 50 dönümden başlamak gerektiğini söylüyor sağlıklı bir meyvecilik için.DÜşünceleriniz nelerdir ?

Genişletmek için tıkla ...

Sıfır arazi, ekipman ve sınırlı sermaye için meyvecilik tarla bitkilerinden daha avantajlı. Tarla bitkileri geniş alanlarda, bol ekipman, bol sermaye ve yüksek beygir güçlü traktör ihtiyacı olan bir yetiştiricilik. Meyvecilik daha az ekipman ve hp güç ile yapılabilir. Sonuç itibari ile bağlanan sermaye ve getiri hesaplandığında meyvecilik bir adım önde. Fakat bununda eksi önleri var. Masrafı peşin yapıp getiri için sabırlı olmak gerekir. Pazar bulunduğunuz bölgede hazır değilse bunu sizin ayarlamanız gerekir. Dış piyasa mı iç piyasa mı derseniz bu tercih biraz kolay. Şöyle ki ihracat kirazı sizin orada olur ama ihracatçı frigolu araçla gelip sizin ürünü almaya gelir mi? Gelmesi için ne kadar bir potansiyel olmalı siz bileceksiniz. Ya siz arkalı üretim yapacaksınız yada ihracatçının geldiği yerde yada yakınında bu işi yapmalısınız. Bir uzman " meyvecilik yapacaksan en az 50 dekar yerde yapmalısın" diyorsa uzmanda bir problem var demektir. Bu ayçiçeği ekeceğim tabana elime ne denk gelirse o gübreden 50 kg atıyorum demeye benzer. hangi meyveden bahsediyoruz diye sorarlar adama. 50 dekar ceviz ile 50 dekar çilek aynı mı?

Tolga Somay' Alıntı:

Meyve fidanları arasında ara tarım kaç sene yapılabilir ?

Genişletmek için tıkla ...

Meyve türüne, bakıma, çeşide göre değişir. Yani yıl değişken. Sizin bakmanız gereken 2 kriter var.
1 Ana ürünün besin ve su gibi yetişmesinde etkili olan faktörlere ne zamana kadar etkisi olmuyor yada kayda değer olmuyor.
2 Ara tarım yaptığınız ürün ana üründen etkilenmeden kaç yıl boyunca yetişebiliyor.

Tolga Somay' Alıntı:

Meyvecilikteki kar marjı nedir ortalama olarak ? Birdaha sormak istiyorum sizce bölgelere özgü meyve mi dikmek mantıklı yoksa Dünyada da yetişebilen diğer türleri mi dikmek mantıklı ? Fındık nasıl bir ağaçtır ? Verimi don vurması vb acaba nasıl bir ağaçtır ?

Genişletmek için tıkla ...

Çileğin maliyeti 1.7tl/kg. ( Bahçe tesis maliyeti dahil )
Üzümün maliyeti ise 40krş/kg. ( Tesis maliyeti hariç )
Bu rakamlar net olmamakla beraber referans kabul edilebilir.

Diğer meyveler hakkında bir tecrübem yok.

Tolga Somay' Alıntı:

Teşekkür ediyorum.Birde herhalde bu forumda sizden başka bu işşlerle meyvecilikle uğraşan yok.Veyahut bu forumda aktif değiller.

Genişletmek için tıkla ...

Rica ederim. Meyveci var, aktifler ama sayıları çok değil. Hububat, pancar, simental deseniz sesimizi birbirimize duyuramayız, ana-baba günü gibi olur buralar

Bende çilekçi ve sofralık üzümcü arıyorum.

Tolga Somay' Alıntı:

Hİç başınıza sizin tarımla uğraştığınız sürede bir musibet geldimi ? Çilek tarlasında veya üzüm bahçesinde ne gibi sıkıntılarla karşılaşıyorsunuz veya karşılaştınız ? Hİç bu sene kar yapamadım sıfıra sıfır dediğiniz bir sene oldu mu ?

Genişletmek için tıkla ...

Geçen sene çileğin verime geçtiği dönemde çok yağış oldu bu çileğin en meşhur hastalığı olan kurşuni küf için en ideal ortamı sağladı. Bunun haricinde en büyük sıkıntımız işçi sorunu. İşçi yok değil fakat bu bölgede benzer hassas iş olmadığından işi öğretmek zaman alıyor. Çapaya, domates toplamaya alışmış işçiyi çilek gibi hassas meyveye alıştırmak kolay değil.
Çilekte sıfıra sıfır çıkması çok zor çünkü olan hemen hemen yapılan her masraf meyveyle orantılı. ürün varsa hasat işçi getirip toplatıyorsunuz. Zaten ürün varsada para var demektir.

Üzümde budama yapacak kişi bulmak sorun hasat çok basit.

Genel manada benim yaşadığım en büyük sorun kalifiye işçi.

karub78' Alıntı:

bende biraz elmadan bahsediyim 2kişi canınız sıkılmasın konuda. tolga malıyet ve getırıyle ılgılendıgı için oraları soyleyelım. bodur elma bahçesi kurulumu telli terbiyesi, fidanları, yer hazırlama, ekim ve urun alamayacagın ilk yıl dahıl 8-10bintl/dekar gbi bi malıyet çıkıyo. 2ve 3uncu yıldan ıtıbaren urun almaya başlıyosunuz, bahçenin ekonomik ömrü 15 yıl gbi ve 4.yıldan sonra uygun arazıde bakımı ıyı yapılmış (tabı burda ıklım koşullarıda oldukça önemlı) tam bodur meyve bahçesi dekara ortalama 6 ila 8ton arası urun verıyor. sızın bır soguk hava deponuzun yada acil pazarayabılecegınız bır pazarınızın olması oldukca onemlı. daha detayını talep olması halınde paylaşabılırız

Genişletmek için tıkla ...

Çok makbule geçer ver-kaç bir yere kadar

Tam bodur meyve hakkında düşüncelerim şunlar.
İlk yatırım masrafı yüksek.
Klasik ve yarı bodur meyveden daha hızlı verime yatıyor.
Ama gel gelelim her güzelin bir kusuru var. Badurun kusuru çok hassas oluşu. Olumsuz iklim ve bakım şartlarından çok etkilenmesi gibi.
Tam bodur meyve hassasiyet bakımından prematüre bebek gibidir.