Bursa'da "Responsible Programı" Tanıtıldı: İhracatçılara Sürdürülebilirlik ve Yeşil Dönüşüm Desteği

Bursa’da Ticaret Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) koordinasyonunda, ihracatçı firmaların Avrupa Yeşil Mutabakatı'na uyumunu desteklemek amacıyla hayata geçirilen "Responsible Programı" tanıtıldı. Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) ev sahipliğinde gerçekleştirilen programda, sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm süreçleri konusunda ihracatçılara bilgi verildi.

Yeşil Dönüşüm ve Döngüsel Ekonomi Vurgusu

Programda açılış konuşmasını yapan Uludağ Yaş Sebze Meyve İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan, sürdürülebilirlik, döngüsel ekonomi ve çevre dostu teknolojilerin çalışma alanlarında mutlaka yer alması gerektiğini belirterek, "Dünyayı tüketmeden dünya için üretmek" sloganıyla bu çalışmalara önem verdiklerini ifade etti. Yazgan, Avrupa Yeşil Mutabakatı'na uyumun küresel rekabette belirleyici hale geldiğini vurgulayarak, Responsible Programı'nın ihracatçılar için önemini dile getirdi.

Responsible Programı’nın Destekleri

Responsible Programı çerçevesinde ihracatçılara sürdürülebilirlik yol haritası oluşturma, teknik ve finansal danışmanlık sağlama gibi destekler sunulacak. Program, sürdürülebilirlik kriterlerini karşılayan firmaların "Responsible" markasını kullanmasına da olanak tanıyarak ulusal ve uluslararası fonlara erişimlerini kolaylaştırmayı amaçlıyor.

Türkiye'nin İhracatta Güçlü Büyüme Performansı

Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdür Yardımcısı Bülent Tuncer, Türkiye’nin ihracatta önemli bir büyüme gösterdiğini belirterek, 2023’te 23 bin ihracatçıya 9,2 milyar lira destek sağlandığını ve 2024 yılı için 16,2 milyar liralık bir bütçe ayrıldığını duyurdu. Türkiye'nin tasarım, markalaşma ve ihracat kapasitesini artırma hedefiyle, yatırım ve sürdürülebilirlik süreçlerine verilen desteğin devam edeceğini ifade etti.

Program, firmaların küresel pazarda rekabet edebilmesi ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine uyum sağlanması açısından ihracatçılara yol gösterici olmayı amaçlıyo

Tümosan, 2024 Kasım ayı fiyat listesini yayınladı. Bu ay da fiyatlar yükseliş göstermeye devam ediyor. Kasım ayında tüm model gruplarına %2 oranında zam geldi. Geçtiğimiz ay ise %4,5 zam gelmişti.

En uygun model 4050 Tarla, KDV dahil fiyatı %2 zam ile 937.750 TL oldu.

T81 serisinin 8110 modeli, %2 zam ile 2.406.250 TL fiyat seviyesine yükseldi.

60 Serisi’nin en ekonomik tarla modeli olan 6055 modeli ise yaklaşık %2 zam ile 1.288.375 TL fiyat bandına çıktı.

Aileye yeni katılan 8180 (4 Silindir, 76 Hp) modelinin giriş fiyatı %2 zam ile 1.974.500 TL'ye yükseldi.

Ailenin bir yeni diğer üyesi olan 8190 (4 Silindir, 85 Hp) modelinin giriş fiyatı %2 zam ile 2.030.875 TL oldu.

81 Premium adıyla aileye yeni katılan 81.100 modeli ise %2 zam ile 2.494.250 TL'den başlıyor.

Bir önceki fiyat listesine buradan ulaşabilirsiniz.

Selam Arkadaşlar. 20 gün önce bir konu açmiştim. Nh TT55,TT65 yada T4.65 Hangisini alayım diye. Sağolsun cevaplayanlar oldu. Akabinde galeride sıfır 2022 model jx65b
denk geldi. Takasa girdik ve nasip oldu. zaten çokta işimiz yok ama hem heves hemde 4*4 olması . Tek sıkıntı power shuttle da stopda vitesin boşa düşmesi. Ona da dikkat edeceğiz.
Bir soru sormak istiyorum. Yaklaşık 2 yıllık yıl yatmış bir traktöre nasıl davranılır
Traktörü aldığım galeri aynı zamanda o ilin nh yetkili servisi. Dediği aynen şu :Şuan yağ değişmene gerek yok 50 saatte değişirsi. İlk depoda fazla zorlama. Sonrasında egzoz kızarana kadar basabilirsin. Bİlgisi olan yardımcı olursa sevirinim.

TKDK Başkanı Antalyalı: “Kırsalda Üretimi ve Yaşamı Destekliyoruz”

Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK), kırsal kalkınmayı artırmak, bölgeler arasındaki gelişmişlik farklarını azaltmak ve sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek amacıyla projelerine devam ediyor. TKDK Başkanı Dr. Ahmet Abdullah Antalyalı, Antalya’da düzenlenen "IPARD III Programı Tanıtım ve Bilgilendirme Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, "İnsanları doğdukları yerde doyar hale getirmeyi ve üretim alanlarında kalkınmayı hedefliyoruz," dedi.

25 Bin Projeye Destek, 103 Bin Kişiye İstihdam

2011 yılından bu yana 25 bin projeye yaklaşık 3,5 milyar avro yatırım sağladıklarını belirten Antalyalı, verilen desteklerle kırsalda 103 bin kişiye istihdam oluşturduklarını vurguladı. “Bölgeler arası farkları ortadan kaldırmak için çalışıyoruz” diyen Antalyalı, TKDK'nın sadece hibe desteği vermekle kalmayıp kırsalda yenilikçi, sürdürülebilir projeleri teşvik ettiğini de ifade etti. 2024 yılında yapılan beş çağrı ile 251 milyon avroluk bir fon sağladıklarını belirten Antalyalı, bu fonun büyük kısmının kırsalda yenilikçi teknolojiye sahip ve ihracata yönelik işletmelerin kurulmasına yönlendirileceğini belirtti.

“Katma Değerli Üretim ve Yerel İşleme Önem Veriyoruz”

Kırsal kalkınmayı geniş bir perspektifle ele aldıklarını ifade eden Antalyalı, özellikle yerinde üretim ve işleme modelinin kırsal ekonomiye katkı sağlayacağını vurguladı. "Amacımız, ürünlere katma değer sağlamak, gıda sanayisini geliştirmek ve böylece çiftçilerin ürünlerini değerinde pazarlamasına olanak tanımak. Üretilen değerin de bölgede kalmasını istiyoruz," dedi. Ayrıca hayvancılığın modernize edilmesinin yanı sıra yan sanayilerin büyümesine destek olduklarını da belirtti.

Kadın ve Genç Yatırımcılar Destekleniyor

Antalyalı, kırsal kalkınmada kadın ve gençlerin rolüne dikkat çekerek, bugüne kadar 6.500 kadın yatırımcıya destek verdiklerini ve 33.000 kadının TKDK projelerinde çalıştığını belirtti. Kadın ve gençlerin kırsalda ekonomik kalkınmayı sağlama konusunda büyük önem taşıdığını vurgulayan Antalyalı, yeni sektörler ve kaynaklarla kırsal kalkınmayı güçlendirmeye devam edeceklerini ifade etti.

Antalya Tarımda Öne Çıkıyor

Antalya Tarım ve Orman Müdürü Fırat Erkal da Antalya’nın bitkisel üretimde lider konumda olduğunu ve tarımsal ihracatın kent ekonomisine önemli bir katkı sağladığını belirtti. Antalya’nın keçi varlığı açısından Türkiye’de ikinci sırada yer aldığını belirten Erkal, "Toroslarda sürdürülen küçükbaş hayvancılık modelinin desteklenmesi kentimiz için önemli" dedi. IPARD programının Antalya'ya dahil edilmesiyle kırsal kalkınmanın daha da ivme kazanacağını ifade etti.

Toplantıya, kamu kurumları, tarımsal kooperatif temsilcileri, yatırımcılar ve çiftçiler katılarak kırsal kalkınmayı destekleyecek projeler hakkında bilgi aldı.

UKON bu haftanın fiyat listesini yayınladı.

Bu hafta fiyat listesinde ufak bir artış söz konusu.

Ulusal Kırmızı Et Konseyi (UKON), haftalık periyotlar halinde kombinalar ve kesimhanelerden alınan yağsız dana kesim ve yağsız kuzu karkas fiyatlarını açıkladı. Fiyatlar, bölgelere göre farklılık göstermekte olup, Et ve Süt Kurumu (ESK) fiyatları hariç ve dahil olmak üzere iki ana başlık altında sunulmaktadır.

UKON’un bu haftaki fiyat listesi şu şekildedir:

Bir önce ki fiyat listesine buradan erişebilirsiniz.

Manisa Büyükşehir Belediyesi'nden Çiftçilere Yüzde 75 Hibeli Tohum Desteği

Manisa Büyükşehir Belediyesi, üreticilerin maliyetlerini düşürmek ve gelirlerini artırmak amacıyla başlattığı tohum dağıtım kampanyasında yüzde 75 hibe desteği ile tohum dağıtımlarına devam ediyor. Proje kapsamında, 564 bin 75 kilogram tohumun 119 bin 225 kilogramı çiftçilere teslim edildi. Dağıtılan tohumlar arasında arpa, buğday, 5'li karışım yem bitkisi ve süt otu bulunuyor.

Tohum Desteği İlçelere Yayılıyor

Proje çerçevesinde Manisa genelinde Turgutlu, Ahmetli, Salihli, Alaşehir, Sarıgöl ve Gölmarmara ilçelerindeki çiftçilere tohum teslimatı yapıldı. Toplamda 107 üreticiye 23 bin 700 kilogram tohum ulaştırılırken, Manisa Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanı Yılmaz Usta, ilçe belediye başkanları ve üreticiler de teslim törenlerine katıldı.

Belediye Başkanı Çetin Akın: "Sözlerimizi Tutmaya Devam Ediyoruz"

Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Çetin Akın, seçim döneminde verilen sözleri yerine getirdiklerini vurgulayarak, çiftçilerin en sahipsiz kesim olduğuna dikkat çekti. Başkan Akın, "Bugün Manisa genelinde 565 ton tohum desteği ile çiftçilerimizin yanındayız. Bu desteklerin, ürünlerin bereketli olmasını ve ülke ekonomisine katkı sağlamasını diliyoruz," ifadelerini kullandı. Salihli Belediye Başkanı Mazlum Nurlu ve Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç da yapılan desteklerin bölge üreticisine fayda sağlayacağını belirtti.

Üreticilerden Teşekkür

Desteklerden faydalanan üreticiler, verilen tohumların önemli bir katkı sağladığını ifade etti. Kadın çiftçi Emine Çelik, tarım ve hayvancılıkla uğraştığını ve bu desteğin çiftçiler için çok değerli olduğunu belirtirken, 13 büyükbaş hayvana sahip Nejdat Özcan ise, "Bütçemize büyük bir katkı oldu, Manisa Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ederiz," dedi.

Tohum desteği, Manisa’daki tarımsal üretimin maliyetlerini düşürmeye katkı sağlayarak üreticilerin zorlandığı ekonomik koşullarda bir nefes almasını sağlıyor.

Yaklasik 2 aydır Trakkulup Web sitesinde aşırı yavaşlama oluyor, benim gibi başka biri var mı?

Aspir Üretiminde Artan Talep, Üreticilerin Zorluklarla Karşı Karşıya Kalmasına Neden Oluyor

Kurak iklim koşullarına dayanıklı ve kıraç topraklarda yetişen aspir bitkisi, özellikle yemeklik yağ üretiminde ve hayvan yemi olarak kullanılmasıyla dikkat çekiyor. Çiçekleri safran yerine kullanılabilen bu değerli bitkinin yağı, fiyat açısından uygun olmasının yanı sıra zeytinyağına benzer kalite sunuyor. Ancak artan talebe rağmen üreticiler, çeşitli zorluklarla karşılaşıyor.

Aspir’in Kıraç Koşullarda Artan Değeri

Aspir Derneği Başkanı ve Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret Akınerdem, küresel ısınma ve iklim değişiklikleriyle artan su kıtlığının, su potansiyeli düşük havzalarda aspir bitkisinin değerini artırdığını belirtti. Prof. Dr. Akınerdem, yeraltı ve yerüstü su rezervlerinin tehlikede olduğunu vurgularken, ürün deseninde değişikliğe gidilmesinin gerekliliğine dikkat çekti. “Aspir, Anadolu’nun zeytini olarak değerlendirilmeli” diyen Akınerdem, bitkiden elde edilen yağın ekonomik olmasının ve hayvan yemi olarak değerlendirilebilen küspeyle üreticiye geniş olanaklar sunduğunu ifade etti.

Yağlık Tohum Talebinde Hızlı Artış

Aspir ve yağlık tohum üreticisi Derman Eser, bitkinin farklı alanlarda kullanılabilmesinin, rotasyonlu ekim olanaklarının ve teşviklerin üretimi artırdığını belirtti. 2008 yılında 15-20 ton arasında üretimle işe başladıklarını anlatan Eser, günümüzde 300 tona ulaşan sertifikalı tohum üretimlerine rağmen talebe yetişmekte zorlandıklarını söyledi. Kamyon yükünü tamamlayan üreticilerin pazar problemi yaşamadığını vurgulayan Eser, aspir gibi bir ürünün lojistik açısından büyük avantaj sağladığını belirtti.

Ekonomik Üretim Koşulları ve Düşük Tohum Maliyeti

Aspir üretiminin, çiftçiler için ek maliyet getirmemesi de önemli bir avantaj olarak öne çıkıyor. Eser, buğday ve arpa için kullanılan ekipmanların aspir üretiminde de rahatlıkla kullanılabileceğini ifade etti. Dekar başına 5 kilogram gibi düşük miktarda tohum kullanılması, aspir üretiminin tohum maliyetlerini oldukça düşürüyor. Tarlada oluşabilecek yabancı ot ve zararlı böcek sorunlarının da ekonomik ilaçlarla çözülmesi, üreticilerin maliyet açısından rahat etmesini sağlıyor.

Aspir’in Türkiye Tarımındaki Önemi ve Potansiyeli

Aspir bitkisi, son beş yılda hem yağı hem de hayvan yemi olarak kullanılabilen küspesiyle halkın tüketiminde önemli bir yer edindi. Artan talep karşısında üreticiler, desteklerin ve teşviklerin artırılmasını bekliyor. Küresel ısınma ve su kaynaklarındaki azalma, kıraç bölgelerde suya dayanıklı ürünlerin önemini artırırken, aspir, Türkiye tarımında büyük bir potansiyele sahip olduğunu kanıtlıyor.

Yozgat'ta Ayçiçeği Alım Fiyatları Beklentilerin Altında Kaldı, Çiftçiler Zor Durumda

Yozgat'ta ayçiçeği üreticileri, alım fiyatlarının beklentilerin çok altında kalması nedeniyle ürünlerini satmakta zorlanıyor. Ay çekirdeği fiyatları, cinsine göre 20-25 lira arasında işlem görmekte. Yozgatlı çiftçi Kamuran Arslan, "Geçen yılki kalitenin çok üzerinde bir ürün yetiştirdim, ancak sadece 22 liraya satabildim. Maliyetlerimi karşılamakta zorlanıyorum," dedi.

Hasat edilen ay çekirdeği, selektör işlemine tabi tutulup yabancı maddelerden arındırılarak temizlendi, ancak çiftçiler pazar bulmakta güçlük çekiyor. Yerköy'de çiftçilik yapan Osman Tuna Arslan, bu yıl ay çekirdeği ekiminin iyi olduğunu ancak piyasada istikrarsız fiyatlar nedeniyle büyük zararlar yaşandığını ifade etti. "Çiftçi olunca hangi üründen para kazanabileceğimizi kestiremiyoruz. Her yıl bir kumar oynuyoruz," diyerek durumu özetledi.

Çiftçiler, ihracatçıların, uluslararası piyasalarda çekirdek fiyatlarının yüksek olduğunu, ancak yerel alım fiyatlarının bunun çok altında kaldığını belirtti. Bu yıl ay çekirdeği, sezon başlarında 40 liraya kadar satılmasına rağmen, sonrasında fiyatlar 20 liralara kadar düştü. Çiftçiler, artan maliyetlerin yanı sıra hükümetin tarım politikalarının olumsuz etkilerini de vurguladı.

Kamuran Arslan, "Anadolu'nun göbeğinde insanlar üreterek batacak neredeyse. Plan yok, pazar yok," diyerek durumun ciddiyetine dikkat çekti. Pazarcı esnafı Yusuf Gülmez de, "Geçen yıl çekirdeği 75 liraya satıyorduk, şimdi 50 liraya satıyoruz," diyerek fiyatlardaki düşüşü dile getirdi.

Çiftçiler, alım fiyatlarının iyileştirilmesi ve destek politikalarının gözden geçirilmesi gerektiğini savunuyor. Aksi takdirde, yerel üretimin sürdürülebilirliği tehlikeye girebilir.

Adana'da 17. Adana Uluslararası Tarım ve Sera-Bahçe Fuarı Kapılarını Açtı


Adana'da bu yıl 17. kez düzenlenen 'Adana Uluslararası Tarım ve Sera-Bahçe Fuarı', 140 katılımcı firma ile ziyaretçilere kapılarını açtı. Türkiye'nin tarım üretim merkezlerinden biri olan Adana, fuar ile yerli ve yabancı tarım sektör temsilcilerini ağırlıyor. Açılışa Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, milletvekilleri, oda başkanları, ziraat odaları temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı.


Açılışta konuşan Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, "Adana, tarımsal mekanizasyonda Türkiye'nin önde gelen şehirlerinden biridir. Tarıma dayalı sanayinin gelişmesine büyük katkı sağlıyoruz ve bu fuar ile dünyayla rekabet edebilecek seviyedeyiz," dedi. Fuarın, Adana'nın tarım sektöründeki yerini daha da güçlendireceği belirtilirken, sektördeki yenilikçi ürünler ve teknolojiler ziyaretçilerle buluşacak. Tarım ve sera-bahçecilik alanındaki en güncel yenilikleri bir araya getiren fuar, 3 Kasım’a kadar ziyaret edilebilecek.

hn deree 5065e devirden düşüyo kontak aç kapa yapınca kendine geliyo sebebi ne olabilir

Kastamonu’nun İhsangazi İlçesinde Siyez Buğdayı Ekimi Başladı

Kastamonu'nun İhsangazi ilçesinde, 12 bin yıllık geçmişe sahip "buğdayın atası" olarak bilinen coğrafi işaretli siyez buğdayının ekimine başlandı. Hitit dönemine kadar uzanan köklü geçmişiyle bilinen siyez buğdayı, bu sezon da 12 bin dekarlık bir alanda toprakla buluşuyor. Bölgenin siyez üreticilerinden Sebahattin Ciğerci, ailesiyle birlikte bu yıl 90 dekar alanda siyez ekimi yaptıklarını belirtti. Ciğerci, hasat sonrası siyez unundan makarnaya kadar çeşitli ürünler üretip pazarlayarak ülke ekonomisine katkı sağladıklarını ifade etti.

Genç çiftçi Yasin Ciğerci ise "Bugün siyez buğdayımızı tarlayla buluşturuyoruz. Nemli hava, ekim için çok ideal. Siyez, nemin toprağa geçmesiyle köklenebiliyor. Allah nasip ederse ağustosta hasadını yapacağız," dedi. Ayrıca Ciğerci, çiftçilikle ilgilenen gençlere, "Toprağımıza sahip çıkmalıyız. Herkes kendi bölgesinin ürünlerine sahip çıksın," mesajını verdi.

Siyez buğdayı, Kastamonu’da geleneksel yöntemlerle üretilip işlenirken, siyez unu, makarnası ve eriştesi gibi ürünlerle Türkiye’nin farklı illerine gönderiliyor.

Bitlis’te Patates Üreticisi, Masraflarını Karşılayamayan Ürünü Halka Bedava Dağıttı

Bitlis’in Adilcevaz ilçesinde çiftçilik yapan Zafer Alageyik, yüksek üretim maliyetleri nedeniyle zarar ettiği patatesleri tarlasında halka ücretsiz olarak dağıttı. Tarladan patates almak için çok sayıda vatandaş akın ederken, üretici Alageyik, bu yıl artan mazot ve gübre masraflarının üretim maliyetlerini karşılanamaz hale getirdiğini belirtti. 60 dönümlük patates tarlasındaki ürünleri toplatmak yerine halka ücretsiz dağıttığını belirten Alageyik, "Tüm çiftçiler gibi ben de bu yıl masraflarımı çıkaramadım. Başka çiftçiler gibi ürünü doğaya atmak yerine vatandaşlarımızın faydalanmasını istedim," dedi.

Adilcevaz’da duyurular yapılarak vatandaşlara haber verildiğini belirten Alageyik, halkın yoğun ilgi gösterdiğini ekledi. Patates toplamaya gelen Celal Savun ise, "Allah, tarlanın sahibinden razı olsun," ifadeleriyle duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Alageyik’in tarlasında dağıttığı patatesler, hem üreticinin yaşadığı zorlukları gündeme getirirken hem de vatandaşlar için geçim sıkıntısının geldiği noktayı gözler önüne serdi.

Trakyali arkadaşlar bölgemizde hiç yağmur yok ufak tefek kuruya ekimler başladı siz ne yapmayı düşünüyorsunuz tecrübeli arkadaşlar ? Ben 15 kaşıma kadar bekleyip kuruya ekicem

Herkese merhaba arkadaşlar. Arkadaşımda Mf3105 Phantom traktör var harareti sürekli düşük seyrediyor geçen hafta 250 dönüm yer ekildi hararet yeşilin başında durdu hiç yukarı çıkamadı motor bloğuna el ile dokunulabiliyor. Ekim yaptıktan sonra termostatı değiştirdik hala aynı bu durumun başka sebebi ne olabilir ? Köyde düz kasa 3085 var onunda harareti aynı bu durumda.

Antalya’da Çiftçiler Düden Çayı’ndaki Kirlilik Yüzünden Zor Durumda: Mahsuller Kuruyor, Üretim Durduruluyor

Antalya'nın Kepez ilçesine bağlı Güzeloluk Mahallesi’nde çiftçiler, seralarını sulamak için yıllardır kullandıkları Düden Çayı’nda yaşanan kirlilik nedeniyle büyük mağduriyet yaşıyor. Çayın suyunun asitli ve klorlu hale gelmesi, seralarda ekili sebzelerin kurumasına ve ürünlerin çürüyüp telef olmasına yol açtı. Güzeloluk Mahallesi Muhtarı İzzet Ak, mahalleli çiftçilerin mağduriyetini yetkililere bildirdiklerini, çaydan numuneler alınmasına rağmen hâlâ bir önlem alınmadığını belirtti.

Güzeloluk Mahallesi’nde serası olan Atalay Akbayır, “20 yıldır çiftçilik yapıyorum, ilk defa böyle bir sorunla karşılaştım. Yukarıdaki mahalledekilerle birlikte seralarımızı bu çaydan gelen suyla suluyoruz. Bu yıl su asitli akıyor; seralardaki sebzelerimiz iki kez aşılamamıza rağmen kurudu,” diyerek yaşadığı sıkıntıyı dile getirdi. Çiftçilerden Ramazan Kavaracı ise, “Çiftçi arkadaşlarımızla birlikte mahsullerimizin telef olmaması için mücadele ediyoruz. Suya güvenemediğimiz için ekim yapmayı bırakıp seramı kapattım,” dedi.

“Sondaj Kullananlarda Sorun Yok”

Mahalle Muhtarı Ak, çayın kirli sularıyla sulama yapanların büyük kayıp yaşadığını, sondaj suyu kullanan çiftçilerin ise bu sorundan etkilenmediğini belirtti. Ak, “Son iki aydır çiftçilerimiz tedirgin. Düden Çayı’ndan gelen suyun kaynağında asit ve klor bulunuyor, bazıları da yosun tutmuş durumda. Çiftçilerimiz ekonomik olarak büyük bir mağduriyet yaşıyor. Yetkililerden sorunun çözümü için destek bekliyoruz,” dedi.

Uzun yıllardır çiftçilerin geçim kaynağı olan Düden Çayı’nın kirlilik sorunu çözülmediği sürece, bölgedeki tarım faaliyetlerinin sürdürülebilirliği tehlikeye girecek. Mahalle sakinleri, atık kaynaklarının araştırılmasını ve suyun arındırılarak tekrar güvenle kullanılabilir hale getirilmesini talep ediyor. Aksi halde Antalya tarımının önemli bir parçası olan bu bölgede üretim ciddi şekilde sekteye uğrayacak.

Edremit ve Ayvalık Ziraat Odalarından Zeytin Üreticileri İçin Fiyat Düşüşü Uyarısı

Edremit Ziraat Odası Başkanı Yılmaz Diker ve Ayvalık Ziraat Odası Başkanı Hasan Baysal, zeytin ve zeytinyağı fiyatlarında yaşanan sert düşüşlerin üreticiyi zor durumda bıraktığını belirtti. Yılmaz Diker, zeytin bolluğu nedeniyle alıcı firmaların piyasadan çekilerek fiyatları düşürmeye çalıştığını ifade etti. “Sofralık zeytinin bir kilogramı üreticiye 64 liraya mal oluyor. Buna çiftçinin geçim payı eklendiğinde fiyatın 81 lira olması gerekiyor. Ancak alıcılar fiyatları düşük tutarak üreticiyi zor durumda bırakıyor,” dedi. İşçilik maliyetlerinin de arttığını belirten Diker, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da yağlık zeytinin 35 liradan alınmasının, artan maliyetler karşısında üreticiyi ciddi bir zarara uğrattığını vurguladı.

Ayvalık Ziraat Odası Başkanı Hasan Baysal ise bu yıl zeytinyağı fiyatlarının geçen yıla göre 240-250 lira bandına düştüğünü belirtti. Geçen yıl litresi 300-320 liradan satılan zeytinyağı fiyatlarının bu kadar gerilemesinin üreticinin zararına olduğunu söyleyen Baysal, “Geçen yıl 80-90 liraya satılan sofralık zeytinin en kalitelisi şu anda ancak 60 liradan alıcı buluyor. Üretim maliyetleri hızla artarken ürün fiyatlarının düşmesi, üreticiler için sürdürülemez bir durumu işaret ediyor,” dedi. Baysal, alıcıların düşük fiyatlarla zeytini almak için piyasa manipülasyonu yaptığını ileri sürerek, yetkililerden destek beklediklerini belirtti.

ineklerin beslenmesinde kullanılan, inek rasyonlarına bakalım,
rasyonlarda kuru yem temelinde, 18-22 kg yem kullanıldığı görülür...
rasyonlarda çoklukla,
1-ayçiçek küspesi, mısır silajı, saman, çiğit, sütyemi
2-yonca, mısır silajı, saman, çiğit, sütyemi
kullanılır...
2,5-3,0 kg çiğit yerine, 2,5-3,0 kg soya kabuğu kullanılabilir...
besi rasyonları:
1-saman, arpa, küspe
2-saman, silaj, küspe
3-saman, silaj, arpa, küspe
4-saman, pancar küspesi, arpa, küspe
5-saman, pancar küspesi, küspe
küspe: ayçiçek küspesi, pamuk küspesi, soya küspesi

rasyonlarda kullanılan sütyemleri,
kendi yemini yapan süt çiftlikleri haricinde, yem fabrikalarından/yem bayilerinden satın alınır...
sütyemleri, tahıl, küspe, mineral-vitamin piremiksleri kullanılarak üretilir.

sütyemlerinde kullanılan tahıl çoklukla mısırdır;, besi yemlerinde arpa kullanılır...
kullanılan küspeler: atk, soya küspesi, fermentasyon kalıntıları (mısır fermentasyonundan ddg -dried distelelers grains, arpa fermentasyonundan arpa küspesi)...

rasyonlardaki mineral eksiklikleri, vitamin eksiklikleri piremiksler kullanarak giderilir...
mineral eksiklikleri (kalsiyum, fosfor, magnezyum, sodyum, çinko, bakır, mangan, iyot, kobalt, selenyum)
vitamin eksiklikleri (a vitamini, d vitamini, e vitamini, b12 vitamini vb)

piremiksler hazırlanırken,
tuz
kalsit/kireç tası (kalsiyum karbonat)
magnezyum oksit
soda
vitamin saplementleri (a, d, e vitaminleri)
mineral tuzları

kullanılır.
fabrika yemi kullanmadan, yemlenen ineklerin yemlerine, piremiks etiketinde belirtilen miktarda piremiks verilir,, gebeliğin son 3 ayında, inek rasyonlarına kuru inek piremiksi ilave etmek çok önemlidir
sağlıklı, güçlü buzağılar elde etmek için, ineklere özellikle gebeliğin son üç ayında piremiks vermek önemlidir...
ayrıca, sağımın ilk 3-4 ayında, ineklerin zamanında gebe kalmaları için, ineklerin yemlenmesinde beta karoten ilave edilmiş piremiksler kullanmalı...

besicilikte de
besiyemi kullanmadan yapılan yemlemelerde,
(rasyon1: saman, silaj, arpa, küspe; rasyon 2: saman, pancar küspesi, arpa, küspe)
besi piremiksleri kullanmak önemli...

yeşil yemlerle ya da merada beslenen ineklere vitaminli piremiks verilmesine gerek yoktur...
merada, yesil yemlerde a, e vitaminleri (vitamin önmaddeleri) bol miktarda vardır...

Selamun Aleykum, Mf 240s traktörümün egzozundan çıkan beyaz duman acaip göz yakıyor ve ciddi koku yapıyor, eskinden yoktu çok rahatsız etmiyodu sebebi nedir ?

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi'nden Çiftçilere Ücretsiz Akaryakıt Desteği

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, tarımsal üretime destek sağlamak ve çiftçilerin ekonomik yükünü hafifletmek amacıyla 43 bin 15 Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) kayıtlı çiftçiye toplam 4 milyon 842 bin 800 litre ücretsiz akaryakıt dağıtmaya başladı. Dağıtım töreni, Araban ilçesindeki Türkiye Petrolleri İstasyonu'nda gerçekleşti ve törene Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de katıldı. Çiftçiler, traktörleriyle istasyona gelerek akaryakıtlarını teslim aldı ve sağlanan bu destekten dolayı memnuniyetlerini dile getirdi.

Başkan Şahin törende yaptığı konuşmada, tarımsal üretimi desteklemek amacıyla her yıl çiftçilerin talepleri doğrultusunda yeni projeleri hayata geçirdiklerini ifade etti. Şahin, "Çiftçiye fide, fidan ve tohum gibi pek çok destek sağlıyoruz, ancak çiftçilerimizle yaptığımız görüşmelerde mazot desteğinin onlar için çok daha faydalı olduğunu öğrendik. Tarımsal maliyetlerin başında gelen akaryakıt giderlerini azaltarak çiftçimizin yanında olmaya devam ediyoruz. Çiftçi kazandıkça şehir ekonomisi canlanıyor, istihdam ve ihracat artıyor," dedi.

Bu yıl mazot desteği tarihinin öne çekildiğini belirten Şahin, çiftçilerin taleplerine kulak vererek destek süreçlerini hızlandırdıklarını söyledi. Bu önemli adım, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi'nin çiftçilere verdiği desteğin bir parçası olarak kırsal kalkınmaya katkıda bulunmayı hedefliyor.

Değerli çiftçi kardeşlerim 2025 yılı buğday ekimi için tarlalarımızı hazırladık ancak çok kurak nadaslarda neredeyse hiç nem yok önümüzdeki 20 gün de yağmur göstermiyor. Ekim yapma konusunda çoğu çiftçiler kararsız kıraç arazi olduğu için. Tohumu ektikten sonra 25 ila 30 Gün yağmur yağmazsa tohum ve gübre de kayıp olur mu bu konuda fikir ve tecrübeleriniz nedir

Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, Diyadin Tarıma Dayalı Sanayi Bölgesinde İncelemelerde Bulundu

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Ağrı'nın Diyadin ilçesinde yer alan Diyadin Tarıma Dayalı İhtisas Sera Organize Sanayi Bölgesi'ni ziyaret ederek bölgedeki tarımsal projeleri inceledi. Bakan Yumaklı, ziyaret sırasında ülke genelinde yapımı süren 61 organize tarım bölgesinden 14’ünün altyapı çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu ve Diyadin bölgesindeki tarımsal sanayi çalışmalarının hızlandırıldığını belirtti.

Diyadin Tarıma Dayalı İhtisas Sera OSB’nin faaliyete geçtiğinde yüzde 75’i kadın olmak üzere 1500 kişiye istihdam sağlayacağını ifade eden Yumaklı, "Organize tarım bölgeleri, Türkiye’nin hem tarımsal üretimine hem de kadın istihdamına katkı sağlayacak önemli birer merkez olacak. Bu bölgelerde yerli kaynaklar ve temiz enerji kullanılarak, hem bitkisel hem de hayvansal üretim destekleniyor," dedi.

Türkiye’nin dört bir yanında kurulan tarım bölgelerinin üretim kabiliyetleri ve büyük şehirlere olan pazar yakınlığı açısından önemli bir rol üstlendiğini belirten Yumaklı, Diyadin’deki projenin 475 milyon liralık bir maliyetle ilk iki aşamasının 2025 yılı sonunda tamamlanmasının planlandığını açıkladı.

Bakan Yumaklı, 6 aşamalı olarak planlanan yatırım için bütçe ayırdıklarını ve bu organize bölgelerde yatırımcıların üretime katılmaları için çalışmaların sürdüğünü belirterek, bölgenin ülke ekonomisine sağlayacağı katkıların önemini vurguladı.

Marmarabirlik’ten 2024 Zeytin Alım Fiyatları: Tavan 125 TL, Taban 47 TL​

Marmarabirlik, 2024 zeytin alım fiyatlarını belirledi. Birlik, 180 dane cinsinde zeytinin kilogram fiyatını 125 TL, 200 dane cinsinde ise 105 TL olarak duyurdu. 380 dane cinsinde taban fiyat ise 47 TL, yağlık zeytinin kilogram fiyatı ise 45 TL olarak açıklandı.

Rekor Rekolteye Hazırlık​

Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, geçen yıl zeytin üretiminin düşük olduğu bir sezon yaşandığını, bu yıl ise tüm kooperatif bölgelerinde rekor rekolte beklentisi olduğunu ifade etti. Asa, “Bu yıl 99 bin 300 ton rekolte beyanı alındı. Marmarabirlik’in en az 35 bin ton ürün alarak ticari faaliyetlerini sürdürebilmesi gerekiyor ve bu sezon için 60 bin ton ürün alımı planladık,” dedi.

Üretici İçin Fiyat İstikrarı ve Ödeme Planı​

Marmarabirlik, yüksek rekolteye rağmen fiyat istikrarını koruma amacıyla geçen yılın avans fiyatlarını uygulayacak. Ürün bedelleri 15 günlük periyotlarla yüzde 50 peşin, geri kalan kısmı ise ürün alımları tamamlandıktan sonra ödenecek. Asa, üreticinin destek sağlamasının kritik olduğunu belirtti ve bu sayede üreticinin piyasa koşullarından korunabileceğini vurguladı.

Hasat Sürecinin Yönetimi: Arz Fazlası Riskine Karşı Tedbirler​

Rekoltenin yüksek olduğu bu sezon, hasat sürecinin zamana yayılması gerektiğini vurgulayan Asa, "Sofralık ve yağlık zeytinin hasadında aceleci davranılırsa arz fazlası oluşabilir," dedi. Arz-talep dengesini koruyarak ürünün değerini muhafaza etmenin Marmarabirlik ve üreticiler açısından önemine dikkat çekti.

Üretici Kazanmalı, Süreklilik Sağlanmalı​

Bu yıl zeytinin kilogram maliyetinin 34,2 TL olarak hesaplandığını açıklayan Asa, "Piyasada fiyatlar üzerinde spekülasyon yapanlar var. Üreticimiz, 83 liradan alınan 240 dane zeytini 60 liraya almaya çalışanlara dikkat etmeli," diyerek üreticiyi piyasa manipülasyonlarına karşı uyardı. Asa, üreticilerin Marmarabirlik’e sahip çıkmasının, sürdürülebilir bir zeytin üretimi için şart olduğunu belirtti.

Marmarabirlik, üreticiyi koruma ve piyasada istikrar sağlama hedefiyle adımlar atmaya devam ederken, bu yıl yüksek rekoltenin getireceği fırsatlar ve zorlukları birlikte göğüslemek için hazırlıklı olduklarını belirtiyor.

TürkTraktör, 2024’ün Üçüncü Çeyreğinde Güçlü Mali Performans ve Pazar Payı Artışı Açıkladı

TürkTraktör, 2024 yılı üçüncü çeyrek finansal sonuçlarını açıklayarak başarılı bir performans sergiledi.

TürkTraktör, 2024 yılının ilk dokuz ayında toplamda 34.131 adet traktörü banttan indirerek Türkiye'deki traktör üretiminin %60’ını ve ihracatının %79’unu karşıladığını duyurdu. Şirketin net karı yılın üçüncü çeyreğinde 5,1 milyar TL olurken, toplam cirosu 49,6 milyar TL olarak gerçekleşti. Faaliyet kar marjı %15,2, FAVÖK marjı ise %17,7 olarak açıklandı.

TürkTraktör, 2024’ün ilk dokuz ayında yurtiçi pazarda 24.310 adet traktör satışı yaparken, ihracatta ise 10.870 adede ulaştı. Türkiye traktör pazarı, üçüncü çeyrek itibarıyla bir önceki yılın aynı dönemine göre %18,3’lük bir daralmayla 46.956 adet olarak gerçekleşirken, TürkTraktör bu zorlayıcı ortamda pazar payını artırarak %47,1 seviyesine ulaştı.

Şirket Lideri Matthieu Sejourne, bu başarıyı tarım ve şehirlerin geleceğe hazırlanmasına yönelik çalışmalara bağlı olarak değerlendirdi. Sejourne, "Finansal sonuçlarımız emeğimizin karşılığını en iyi şekilde yansıtıyor. Zorlu piyasa koşullarında bu başarıyı elde etmek oldukça kıymetli. 70. yılımızda da liderliğimizi koruyarak güçlü adımlarla ilerliyoruz," ifadelerini kullandı.

16 senedir kullandığım 1996 model 240s'i satıp,2012 model 4x4 john deere 5055 almayı düşünüyorum mantıklı mı 5055'in bildiğiniz bir sorunu var mı?