Tekrardan selamlar. Sınav arası boş vakit varken denk getirmişken ilk mesajda dediklerimi yazayım dedim. KABİNSİZ VERSİYONLAR İÇİN GEÇERLİDİR.
M40 serisi "kompakt" kelimesinin tam karşılığı. Tek çekerlerden daha gönüllü manevra kabiliyeti sayesinde, çift çekere geçme konusundaki tek dezavantajı da ortadan kaldırıyor. Hani orta ve büyük ölçekli aile işletmelerinde küçük tek çeker ara işi traktörü olur ya, hah işte M40 alışılagelmiş eski tek çeker traktörleri yerinden edip, aratmayacak traktör. Serideki ağırlık (m6040- m9540) kabinsiz-kabinli 3400-4300 kg arasında. Bu ağırlığa bakarak ülkemiz koşullarında 5 sınınıfın yaptığı toprak işleme, kamyon çekme gibi çekiş gerektiren işleri bu hafif traktöre yüklemek adil değil. Genelde fiyatları yüzünden TD serisi ile karşılaştırılamak isteniyor. Sınıf farklılığı gereği karşılaştırmak istemesemde , üye abi kardeşlerimin isteği üzerine 2 komşumun m7040 ve td75 bluemaster traktörlerini kullanmış biri olarak eski mesajlarımda karşılaştırmıştım. Neyse konumuz bu değil di.
Peki kim tercih etmeli bu kabinsiz M6040- M7040'ı?
1) 150 dekara kadar sulu (orta anadolu şartlarında) tarlası olan küçük çiftçiler için gayet yeterli. Bu kişilerin ağır işlerini normal verimlilikte, ara işlerini tam verimlilikte halledebilir. Kendi haline takılan küçük çiftçilerin; kendinden manevralı 3 çıkışlı kepçe, tarla hazırlama gibi ağır ama işletme kapasitesi gereği az yapılacak işler için ideal. Zaten kendisi 2. traktör grubuna girdiği için ara işini yapar.
2) Piyasaya çalıştığı ekipmanlar gereği birden fazla traktöre sahip olanlar. Bu kişiler ara işçilik malzemelerini, kullanırken manevra gerektiren ekipmanlarını çalıştırmak için alabilirler. Yoğun olarak kaba yem ürünlerini biçme- tırmıklama,haşbaysız kuru ot/yonca bağlama, balya yükleme makinası için ideal.(balya için M7040 öneriyorum, M6040 92 vuruş/dk şanzıman oranlı, yani seri şanzıman balya makinasında tam kapasite çalışmıyor, makinanın ağzını tamamen dolma durumunda pistonun her vuruşunda motor deviri %8-10'a kadar düşüş gösteriyor, maksimum saatte 380balya (21kg) bağlayabiliyor. Uygun şartları denk getirdiğinizde M7040 modeli ile daha fazla bağlayağınız kesin.)
3) +300 dekar arazisi olanlar için filodaki en küçük traktör olarak kullanılabilir. Sadece kendine çalışan bu tür işetlemelerde yine 2.de saydıklarıma ilave olarak 800litrelik ilaçlama ve gübreleme makinalarında kullanılabilir. Damlama, yağmurlama borusu serme/toplama gibi işlerde kullanılabilir. 10 ton brüt yükü geçmemek şartı ile pratik kullanılabilir.
Hangi yönleri kötü?
4 sınıfı olması gereği insanların yanlış bakış açısı yüzünden alışılagelmiş söylentileri paylaşmak istemiyorum. 4 ton bir traktörden 5 tonluk bir traktörün çekişini beklemek fizik kurallarına aykırı zaten. Kendi sınıfındakilere bakarak eleştiri yapalım.
1)Vites geçişleri sert, viteslerin geçiş yönü araba- çoğu traktör gibi değil. Mesela 1. vitese takarken bildiğimiz ileri iteriz ya, bunda öyle değil. 1-3-5. vitesler hafif sağ çapraza itilerek geçiyor. Eğer ilk defa kubota kullanan biriyleniz, bu ikiside sizi yoracaktır. Hatta traktörü vitese takamayıp, öyle ortalığı karıştıracaksınızki vitesin kaçta olduğunu anlayamacaksınız. Ama alışınca vitesin hafif sağa eğimli olmasının aslında bir avantaj olduğunu fark edeceksiniz.
2) Otomatik lift yok. Ancak hidrolik kontrol kolları yumuşak ve en alta indirmek için - en yukarı kaldırmak istediğimizde kontrol kolu sadece 15 cm kadar oynuyor. Mesela bilindik bir modelden örnek vereyim. Td bluemaster'ların hidrolik konrol kolu taş gibi, ayrıca hidroliği en alta indirmek- en yukarı kaldırmak için kontrol kolunu kabaca 40cm kadar oynatmamız gerek, mecburen o baş parmak düşmanı liftomatic'i her ne şekilde olursa olsun kullanıyorsunuz. Ama m40'larda durum böyle olmasada biz liftomatic olmayışını gene de olumsuz olarak yazalım. Şunuda belirteyim, eğer isterseniz Aksaray servisi hem liftomatic hem elift sistemi takıyor.
3) Direksiyonu ayarlamamız için debriyaj ve frenin ortasında küçük bir pedal var biliyorsunuzdur. O pedala basarak direksiyonu en alt konuma getirdiğiniz zaman ve boyunuz uzunsa soför koltuğunu en geriye çektiğiniz zaman; eğer direksiyonu tam bir tur çevirecekseniz, eliniz direksiyonun en üst konumuna geldiği zaman hafif öne doğru eğilmeniz lazım. Yani boyu 170cm'den uzun olanlar ya dizlerin rahat olacağı mesafeyi biraz daraltacak ya da direksiyonu çevirecekleri zaman omuz kısmı çok hafif direksiyona doğru yaklaşacak.
4) Takviye geçişleri için traktörü olabildiğince yavaşlatmanız gerek.
5) Debriyajsız shuttle'ı 3 tane parmağınızla ileri- geri yaptıramıyorsunuz. Sol elinizle kavrayıp ileri- orta- geri konumlara alıyorsunuz. Biliyorum bu kendi sınıfındaki rakiplerinin çoğunda var zaten. Ama tek-tük olan Elektrohidrolik shuttle'lı 4 sınıfındakilere göre pek pratik değil. Örnek MF 4700 serisi.
6) Hidrolik yükseklik olarak fazla yükseğe kaldırmıyor. Bunu serivisin ayarlayabileceğini söyleyen üyelerimiz vardı. Fakat ben genede yazayım.
7) Kabinsiz versiyonlarda ayna, direksiyonun hafif önünde solda bulunuyor. O ayna o konumda bulunduğu sürece anca kendinizi seyredersiniz
Arkadaki gelen gideni göremezsiniz.. Belki japonlar ;tentenin mobil olduğunu bildiğinden daha kaıcı bir yere koydularü bilmiyorum. Ama orjinal yerinde bir işe yaramıyor. Belki ufak bir modifiye ile tenteye alınabilir.
8)El gazı hafif sert.
9) El freni çekik yürürseniz, ki aynı hatayı malesef 2 kere yaptım. El freninin sanki biraz hızlı bittiğini gözlemleyebilirsiniz. Belki genel bir eleştiri olacak ama keşke el freni çekiliyken en azından uyaru verecek bir sistemi her markada görebilsek keşke. Yanlış kullanım dışında el freninden sıkıntı yaşayacağınızı sanmıyorum.Ama ayak frenine laf yok, mümkünatı varsa TD'ciler binmesin cama yapışırsınız
.
10) Diferansiyel kilidi düğmeli olabilirdi.
11) Kabinsiz versiyonlarda çakmaklık yok. Takılabilir herhalde.
Hangi yönleri iyi?
1) Manevrası bulunmaz hint kumaşı. Son 5 derece kadarını -tek çekerlere alıştığımdandır sanırım- kullanmıyorum, korkuyorum.
2) Debriyajsız shuttle tam anlamıyla debriyajsız. Powershuttle diye millete ayak ucuyla debriyaja bastıran haniii şuu malum marka grubunun yerlisi gibi değil.
3) 15+15 vites seçeneği gayet yeterli. Salyongoz 1-2 ( ağır takviye 1-2) patatesciler ve karık açan teste tipi makinalar için uygun. Ek bir ücret ödemenize gerek yok.
4) Son hız 39-40 km/h. 2700 devir civarında yakalıyor. Fakat motor fazla bir ses çıkartmadığından ve kabinsiz modellerde egzoz motorun altında olduğundan rahatsız olmazsınız.
5) Debriyaj- gaz pamuk gibi.
6) Frenleri fevkaledenin feckinde.
7) Biraz kişisel olacak ama dış tasarımını seviyorum. Özellikle şu şekilde bir brandanın da çok yakıştığını düşünüyorum
8) Ben çekişini- seriliğini beğeniyorum. Forumdada paylaşmıştım; 640'a 3lü 11 numara takıpta anızda yarım yamalak sürdüğü tarlayı, M6040 aynı hızın stabil halinde, daha sert olan mısır yerinde, 5li 11 numara pulluk ile sürüyor. Tarlanın daha sert olmasına rağmen 640'a bakarak da yakıt tüketimi de düşüktü. Yolda ivmelenmede çok seri. Aynı romorklarla kabaca14 ton civarı brüt yükte 640 ve ikisini aynı rampaya sürdüm. ( Her ikisininde vites hız oranlarını bilerek yazıyorum) M6040 çok hafif daha başarılıydı. Fakat aynı yükteki düz yolda hızlanma olarak 640 4 beygirini hissettirmişti. Şimdi diyeceksiniz neden 640'la karşılaştırdın diye, hem bilindik herkesin aklında farkı canlandırmak için hemde 640 ile biz kader ortağıyız hiç ayrılamıyoruz
) , en çok onun üstündeyim karşılaştıracak traktör sınırlı. Ayrıca facebook gruplarında bu serinin çekişini öve öve bitiremeyip, lafta JD,Fendt'i dize getirtiyorlar. B.kunu çıkarıyorlar artık. Fanatik bir kubota sahibinin övdüğü kadar olmasa da gayet nizami olarak çektiğini size söyleyebilirim.
9) Geçen balya makinasını satarken haşpayı traktör vinci bağlayarak kamyonete attık, elimizdeki 74.80'in hidroliğinin sağlam hali ile ve 640 ile defalarca indir-bindir yapmıştık. Hidrolik olarak her ikisinden biraz daha güzel. Ama vinci en uzun konuma getirirseniz, fizik kuraları dahilinde kaldırmıyor. Daha ağır şartlarda performans isteyen M8540-M9540 tercih edebilir. Onların hidrolik kapasite 4200kg idi yanlış hatırlamıyorsam.
10) Karın altı mesafe 50cm'e yakınü kolay kolay askıda kalmazsınız. Çeltikçilerin sevmesinin bir başka nedenide kapalı aks diye tabir edilen sistemin olduğundan diye duyuyorum.
11) Kuyruk mili / 4 çeker standart elektronik.
12) Lastikleri olması gerektiği basınçta -30psi- şişirme durumunda bozuk yollarda, tarla içinde yüksek süratlerde hoplama olayı az.
13) Spool valf girişleri akıllı. Örneğin damperli römork kaldırıyorsunuz, kara düzel spool valf girişlerine bazen çok dikkat ederek hortum sokulmadığında, damper yarıdayken hortum çıkabiliyor. İşte damper kalkık haldeyken/ basınç varken kubotaya takabilirsiniz. Başımıza gelmişti bir gelmişti bir kere.
14) Tüm özelliklerinin Türkiyeye giriş yılından beri aynı, aynı modelin tüm varyasyonlardaki özelliklerin standart ve aynı olması; 2.el veya sıfır alım yapacaklar için bayinin teknik bilgi sahibi olmayan çiftçileri kandırarak pazarlık aşamasında ve sonrasında donanımdan çalma olasılığını ortadan kaldırıyor.
15) Göstergede elektronik olarak km/h ve kuyruk mili hızları gözüküyor.