Kompozisyon deyince benim aklıma giriş, gelişme ve sonuç geliyor. Buda bence tam bir kompozisyon. Konuyla ne alaka derseniz bakalım...
Bu habere yerli otomobil haberi gibi tek noktaya odaklanarak bakmayalım neydi eee, ha "büyük resme bakalım"...
Giriş bölümü... Tarihimizdeki iyi niyetli bazı işlerin bir sebeple ( bizi çekemeyenler yaptı galiba ) akamete uğratıldığından bahsediliyor. Bu bölümde anlatılmaya çalışılan Ellimizde bir proje var. Bu proje bizi dünyada gündem yapacak, kıskançlıktan çatlatacak bir proje... Bunun adı yerli otomobil...
Diğer kısımları üstüme alınmam. Kompozisyonun giriş bölümü ile açıklama yaptığım için, bu bölümle ilgili birkaç kelam edeyim.
"Tarihimizdeki iyi niyetli bazı işlerin bir sebeple ( bizi çekemeyenler yaptı galiba )"
Hem "Devrim" arabalarında hem de "Nu.D-36" larda ( bu arada "Devrim Arabaları" sinema filminde verilen mesaja gülüp geçtim) O günün tarihi gerçeklerini göz önüne koyup değerlendirdiğimizde, kimin kimi çekemediğini dışarıdan değil içeriden aramak gerektiğini düşünüyorum.
Bu kadar enerjiye ihtiyacımız olduğu günlerde Mesela Kayserili kanepecilerin, Rüzgar enerji santrali ruhsatının iptal edilmesi, bu hissedici bakan değiştirmeden önce, vatan-millet-sakarya- dumlupınar iştiyakıyla yurt dışındaki rahatını bozup, ülkesine gelmiş olan, eski tübitak başkanının, bi ara hapisteydi şimdi dışarıda galiba (suçsuzluğu anlaşıldı herhalde. bu arada, vatan-millet-sakarya- dumlupınar iştiyakının nelere maal olduğunu öz yurdunda daha iyi anlamıştır o da Nuri Demirağ bey gibi.) ve bunun gibi olaylar, 40lı, 60lı yıllarda yaşananları anlamamıza daha çok yardım eder herhalde. Vatan-millet-sakarya- dumlupınar iştiyakıyla dolu, Rahmetli Nuri Demirağ beyin başına gelenler bugünü ve kendimizi tanımamıza daha çok yardım ediyor.
Bizim millette Sorun şurada bence, "Niye benden değilsin".
BMCye oturan Şems veya milletin bi tarafına koyanlar, ya da millet fakir, kendisi zengin olduğu için milletin acısının üstüne karanfil yerine daha pahalı bişey koyanlar, yaparsa sorun yok. en kötü ürünü de üretse, daha üretmeden, alım garantisi bile verilir. Bugün yapılan, uçak inse de inmese de kar eden hava alanları, 120 liraya köprü geçişleri (istemeyen geçmesin) beni böyle düşündürüyor. yani hava alanı ve köprü yapılmıyor değil.
Bunlar da böyle bir şey üretecekler diye düşünüyorum. Fakat Aslında İtalyanların Fiatı olan, Koç'un kuş serisine yerli demesi gibi bi şey olacak.
derken bunu düşünüyorum. Yürüyen bilgisayar, bilmem şu kadar benzine şu kadar yol lafları, Özalın "çağ atlıyoruz" bunların da "Dünya Lideriyiz" gibi lafları, benim yaşımdakiler gülüp geçer bu laflara, gençler daha heyecanlı tartışıyor tabi.
Diyelim ki şu dönemde, daha iyisini, aynı yağmurda ıslandıkları Kanepeciler, ya da 3 sene önceye kadar evlerinde misafir oldukları, birbirlerine, teyze, abi diye hitap ettikleri, Davetiyeciler yapmış olsaydı, Rahmetli Nuri beyin başına gelenden azı mı gelirdi sizce?
2- 40lı, 60lı yıllardan bu yana 50-70 yıl geçmiş, millet olarak değişmiş miyiz?