Ynt: Yaprak Gübre Ãnerileri ve Bilinçli Tarñm
TOPRAK REAKSİYONU ---------> pH........
Toprak solüsyonunun fizyolojik karakteristiklerinden biri pH dır. pH, solüsyondaki H+ VE OH- iyonlarının nasbi miktarlarını ifade eder. Su H + ve OH - iyonları bakımından nötr bir maddedir. Suyun iyonizasyon konstattı 10 -14 tür. H+ ve OH konsantrasyonu eşit olduğu için her birinin 10 -7 olması icap eder. Yani saf suyun pH sı H+ konstantı şöyle bulunur: 0,0000001 gr H+ / lt: 10-7 >> 10 -7 logaritması 7 olup pH: 7 bulunur.
Toprak pH değerleri genelde 3 10 arasında değişir.
Bu nedenle bitkisel üretimde gübreleme yönünden birim alandan yüksek ve kaliteli ürün elde etmek için, bitkinin kılcal kök bölgesindeki toprak tabakasının pH değerinin bitkinin iyi geliştiği (istediği) pH değerinde olması gerekir.
TOPRAKLARIN ASİT, ALKALİ ve NÖTR DİYE ADLANDIRILMALARI........
Toprağın asit, baz ya da nötr olmasını esas olarak bölgeye düşen yağış miktarı belirler. Yağışın fazla olduğu bölgelerde genellikle karbonatlar toprağın derinliklerine yıkanır. Topraktaki alkali elementler sudaki hidrojen iyonlarıyla yer değiştirir ve toprak asidik karakter kazanır. Yağışın yanı sıra ana kayanın jeolojik özellikleri , topraktaki organik madde miktarı ve bunun çözünmesiyle oluşan asitlik, tek taraflı gübre kullanımı, toprak işleme metotları, ortamdaki fazla SiO2, münavebesiz ziraat, toprakta mevcut inorganik asitler, hidroliz, kök solunumu, piritin oksitlenmesi, toprağın yaşı ve meyli, tabii vejetasyon (legüm bitkileri toprağı asitlendirir), ve topografya (drenaj) , toprak asitliğine etki eder.
ASİT TOPRAKLARDAKİ ASİDİN KARAKTERİ......
Bu asitler genellikle suda çözünmeyen HUMİN ASİDİ ve asitli killeridir. Az miktarda karbonik, nitrik , sülfürik ve fosforik asitler gibi suda çözünebilir asitler de mevcuttur.
Toprak asitliğinin şeması:
TOPRAK ASİTLİĞİ......
2 Türlü toprak asitliği vardır:
a-Reserve (Potansiyel) asitlik
b-Aktif asitlik.
Toprak solüsyonundaki hidrojen iyonları aktif asitlik, toprak kolloidlerinde tutulu vaziyette bulunan kabili mübadil hidrojenlerde rezerve asitliktir.
Bir toprağın kireç ihtiyacı rezerve asitliği belirtir. Aktif asitlik Ph ile ifade edilir.
TOPRAK PhSI ÖLÇÜMÜ......
2 yolla ölçülür:
a) Elektriksel metotla ( pH metre)
b) Boya metotlarıyla (İndikatörler)
ASİTLİ TOPRAKLARDA BULUNAN BAZI ELEMENTLERİN MİKTARLARI........
Asitli topraklarda pulluk derinliğine kadar bir dekar toprakta:
-Potasyum miktarı : 87,5 10.625 Kg /dak
-Kalsiyum miktarı : 62,5 - 9.300 Kg / dak
-Magnesyum miktarı :21,2 2125 Kg / dak arasında değişebilir ve bu bazlar büyük ölçüde silikat mineralleri şeklinde bulunurlar. Bunların küçük bir bölümü bitki hayatiyeti için önemi büyük olan değişebilir tipte bazlardır. Kalsiyumun % 20 25 i değişebilir tiptedir. Magnesyum, potasyum ve sodyum için bu oran çok çok düşüktür.
TOPRAKTA ASİTLİK ARTARKEN OLUŞAN DEĞİŞİKLİKLER......
Öncelikle topraktaki değişebilir bazlar hidrojen ile yer değiştirir. Yer değiştiren bazlar ya bitkiler tarafından alınırlar, ya da çözünebilir tuzlar şeklinde sulama ve yağmur sularıyla topraktan yıkanarak uzaklaşırlar. Böylece toprak asitliği yükselir ve demir, alüminyum ve manganın çözünürlükleri artar. Fosfor, bu elementlerle birleşerek çözünmeyen bileşikler oluşturur.
Organik maddelerin parçalanmasını sağlayan , nitrat üreten ve atmosferdeki azot miktarını sabit tutan bakterilerin aktifliği azalır. Sonuçta toprağın drenaj ve havalanma kabiliyeti düşer. Toprak yağış sularını zor emer, işlenmesi zorlaşır. Organik madde (hayvan gübreleri, anız ve bitki artıkları, vs...) parçalanmadan uzun süre toprakta kalır. Bazı durumlarda suni gübre olarak verilen fosfor, toprakta birikir ve toprak yüzeyi mazot dökülmüş gibi renk alır.
ALKALİLİK DERECESİ -------------> pH
Kurak bölgelerde pH 10 a kadar çıkabilir. Bu yüksek değerler sodyum karbonatın varlığına bağlıdır. pH 8,4 den yukarıda ise bunun nedeni sodyum tuzluluğudur. Kireç, Ph 7 den yukarı olan topraklarda toprağın pH sını daha da yükseltemez, aksine pH yı bir nebze olsun düşürür. Topraktaki CO2, derhal kireç ile reaksiyona girip karbonat formunu alır ve karbonatın kendi pH sı 7 (nötr) dür. Tarım Kireci, Poliflaltik etkiye sahiptir.
Ph derecesi, baz doyum derecesi ve ürün büyümesi arasındaki ilişki:
KALSİYUM ORANI YÜKSEK TOPRAKLARIN DAHA VERİMLİ OLMASI..........
Bu topraklar canlılar için çok gerekli olan ve tabiatta bulunmayan bazı kimyasal maddeleri ve bazı mineralleri bünyesinde bulundururlar. Ayrıca topraktaki mikroorganizmaların miktarını arttırırlar. Toprakta nitrifikasyona yardımcı olur, özellikle kış ve bahar yağmurları ile dekara ortalama 8-12 kg düşen saf azotun toprakta tutunmasını sağlar, toprakta doğal yollar ile CAN gübresi oluşur.
KALSİYUMUN, ASİT TOPRAĞIN FİZİKSEL ÖZELLİKLERİNİ ETKİLERİ........
Asit karakterli toprağa calsiyumlu gübre uygulaması, toprağın yapısının iyileşmesine yardımcı olur. Bu da bitki köklerinin daha iyi gelişmesi ve daha fazla verim anlamına gelir. Topraktaki organik maddenin parçalanmasına yardım ederek, humus oluşumunu teşvik eder ve toprağa tanecikli bir yapı kazandırarak çiftçinin deyimiyle helva kıvamına getirir.
kalsiyum uygulaması, toprağın yapışkanlığını azaltır, çatlamaları ve kaymak tabakası bağlamayı önler. Toprağın strüktürü düzelir . Çünki kalsiyum, toprak kolloidlerini kuagüle eder ve böylelikle toprakta stable agregatlar oluşur. Bol neşvünema (bitkisel gelişim) ve iyi kök teşekkülü ile erezyon azalır.
Tarım kireci uygulaması ile, ağır killi topraklarda plastisite indisini düşürerek çok daha gevşek bir doku sağlanır , toprağın kabarması ile havalanma kabiliyeti artar.
Asit topraklarda solucan sayısı çok düşük olmakta hatta bazı durumlarda tamamen yok olmaktadırlar. Asitlik giderilince daha gelişmiş mahsüller yetişmekte ve bu şekilde toprakta solucanların besinini teşkil eden organik madde miktarı ; dolayısıyla da solucan sayısı artmaktadır. Unutmamak gerekir ki solucan çiftçinin en yakın dostudur.
Toprak pHsını istenilen seviyeye yükselttikten sonra her yıl bakım uygulaması için kalsiyumlu gübrelerinin kullanılmasına devam edilmelidir.
ASİT TOPRAKLARDA KULLANILAN KALSİYUMLU GÜBRELERİN FAYDALI BESİN MADDELERİNİN MİKTARI ARASINDAKİ İLİŞKİ.......
kalsiyumlu gübreler, asit topraklarda faydalı kalsiyum ve magnezyum miktarını arttırır. Ayrıca mikrobiyolojik aktivitelerin hızını büyük ölçüde arttırarak toprağın organik yapısında besin maddelerinin açığa çıkmasını hızlandırır.
Topraktaki fosfor ve molibdenin kullanılabilirliğini büyük ölçüde arttırır. Genel olarak bitkiler için gerekli olan besin maddelerinin kullanılabilirliğini en yüksek seviyeye getirmek için toprağın Ph değerlerinin 6,5 civarına gelecek şekilde kalsiyumlu gübre uygulama yapılası tavsiye edilir.
Bazı besin elementlerinin alındığı ideal Ph aralıkları:
Azot : 6 8
Fosforik asit : 6,3 7
Potasyum - Kükürt : 6 8,5
Kalsiyum + Magnesyum : 7 8,5
[size=12pt]KÜKÜRT ve pH........[/size]
Toprağın pH değeri toprak verimliliği açısından sadece topraktaki veya uygulanan gübredeki besin elementlerinin alınabilirliği üzerine etkili değildir. Toprağın pH değeri genel olarak:
1- Toprağın fiziksel
2- Toprağın kimyasal
3- toprağın mikrobiyolojik özellikleri üzerinde etkilidir.
Bu nedenle bitkisel üretimde gübreleme yönünden birim alandan yüksek ve kaliteli ürün elde etmek için, bitkinin kılcal kök bölgesindeki toprak tabakasının pH değerinin bitkinin iyi geliştiği (istediği) pH değerinde olması gerekir.
Yukarıda basite indirgenmiş kimyasal reaksiyonlar toprakta mevcut olan kükürt bakterilerinin enzimatik reaksiyonları sonucunda meydana gelmekte ve toprak ortamına verilmiş olan elementel toz sarı kükürt sülfürik asit formuna dönüşerek toprak suyunda Hidrojen (H+) iyonuna ve sülfat iyonuna ayrışır. Sülfatın bir kısmı bitki besini olarak kökler tarafından alınır bir kısmı toprakta tutulur ve bir kısmı da yağış veya sulama suları ile toprak derinliklerine yıkanır. Toprakta kalan hidrojen iyonu bitki tarafından alınamaz ve toprak pH değerinin azalmasının sağlar.
Tarlaya serpme olarak verilecek toz kükürdün kolay uygulanabilmesi açısından tarla toprağı ile karıştırılmalı ve daha sonra serpme veya bant (çizi) halinde verilmelidir. Toprağa verilen kükürt mutlaka toprağa karıştırılmalıdır. Kükürt uygulama işlemi sonbaharda veya ilkbahar başlangıcında yapılmalıdır. Toz (mikronize) kükürdün ilk gübre ile birlikte verilmesinde bir sakınca yoktur. Toprağa verilen kükürt toprak sıcaklığına, topraktaki kükürt bakterisi miktarına ve toprak rutubetine bağlı olarak birkaç aylık bir zaman içerisinde toprağın pH değerinin azalmasına sebep olur. pH değeri istenilen seviyeye indirilmiş toprağa kaç sene sonra kükürt uygulaması yapılması gerektiği sulamada kullanılan sulama suyu kalite özelliklerine ve topraktaki biyolojik aktiviteye bağlıdır.
Toprağın pH değeri birkaç yılda bir kontrol ettirilerek yeniden ne zaman kükürt verilmesi gerektiği belirlenmelidir. Genel olarak 5-6 yılda bir kükürt uygulaması yeterlidir.
Bünyesinde sülfat bulunan amonyum sülfat veya potasyum sülfat gibi gübreler elementel kükürdün toprağın pH değerini azalttığı gibi toprak pH değerini istenilen düzeyde düşürmezler.
Toprağın pH değerinin düşürülmesinde mutlaka çok ince öğütülmüş ve suda çözünme özelliği kazandırılmış toz kükürt kullanılmalıdır. Granül formda veya iri parçacıklar halinde öğütülmüş kükürt uygulamalarından sonuç almak mümkün değildir. Bu konuda yapılmış olan bir çalışmanın sonuçları AŞAĞIDAKİ TABLO da verilmiştir. Tablodan görülebileceği gibi granül kükürdün toprak pH değerini ve EC değerini pek fazla değiştirmediği buna karşılık mikronize edilerek suda çözünebilir hale getirilmiş kükürdün toprağın pH değerinin azalttığı ve dolayısıyla toprağın EC değerini arttırdığı görülmektedir. Toprağa mineral gübre ilave edilmemesine rağmen toprağın EC değerinin artması toprakta yarayışsız formda olan besin elementlerinin yarayışlı hale geldiğini ortaya koymaktadır. Bunun diğer bir anlamı ise toprağın pH değerini düşürmekle toprakta bir nevi gübreleme etkisi ortaya çıkmaktadır.