Kütahya Şeker Fabrikası ' nın kotasının kendisine daha önceki yıllarda verilen kota kadar üretim gerçekleştirememesi ve ekim alanı dışından pancar alması nedeniyle düşürüldüğü Şeker Kurumu Başkanı Azmi Aksu tarafından açıklandı.
KÜTAHYA ŞEKER FABRİKASI, KOTASINI DOLDURAMADI
Kütahya Şeker Fabrikası ' nın pancar kotasının düşürülmesine ve kotaların belirlenmesine ilişkin açıklamlarda bulununa T.C. Şeker Kurumu Başkanı Azmi Aksu, Kurumun öncelikle Türkiye ' nin ihtiyacı olan şeker miktarını belirlediğini, bu miktarın yüzde 10 ' unun NBŞ ' ye, yüzde 90 ' ının pancardan şeker üreten şirketlere ayrıldığını anlattı.
Kütahya Şeker Fabrikası ' nın kotasının kendisine daha önceki yıllarda verilen kota kadar üretim gerçekleştirememesi ve ekim alanı dışından pancar alması nedeniyle düşürüldüğünü belirten Aksu, Kütahya Şeker Fabrikası ' nın kendi hinterlandının dışında, 2007-2008 döneminde 6 bin ton, 2008-2009 döneminde 95 bin ton, 2009-2010 döneminde ise 47 bin ton pancar aldığının tespit edildiğini, bu nedenle idari para cezası uygulandığını da ifade etti.
Aksu, kotalar belirlenirken, 3 yıl geriye gidildiğini, her yıl her şirkete ne kadar kota verildiğine, bunun ne kadarını ürettiğine bakıldığını, verilen kota kadar üretim gerçekleştirilmediğinde düşürüldüğünü belirtti.
AKP Bitlis Milletvekili Vahit Kiler ' de, Kütahya ' da kotaların düşürülmesi öncesinde çiftçinin çeşitli nedenlerle kotayı dolduracak oranda pancar ekmediğini, Kütahya çiftçisi ekmediği için çevre illerde boş olan yerlere kotayı doldurmak için pancar ektirildiğini söyledi. Kiler;'O yıl ekmedi diye çiftçi cezalandırılıyor. Uygulama doğru değil'dedi.
DÜNYADAKİ ŞEKERİN YÜZDE 80 ' İ ŞEKER KAMIŞINDAN
T.C. Şeker Kurumu Başkanı Azmi Aksu, dünyada üretilen şekerin yüzde 80 ' inin şeker kamışından, yüzde 20 ' sinin şeker pancarından elde edildiğini hatırlattı. Pancar şekeri üreten ülkeler için dünya fiyatlarıyla rekabet etmenin mümkün olmadığına işaret eden Aksu, ihracatta olduğu gibi dışa bağımlılık ve döviz kaybı anlamına gelen ithalatın da ekonomik olmadığını söyledi. Aksu; 'Bizim gibi şekeri pancardan üreten ülkeler için en rasyonel yol ithalata ve ihracata meydan vermeden kendine yeterliliği sağlamak ve bunu güvenceye almak'dedi.
Türkiye ' de halen 7 şirkete ait 33 adet pancar şeker fabrikası ve kota kapsamında üretim yapan özel statüdeki 5 şirkete ait 6 adet nişasta bazlı şeker fabrikasıyla, bugün şeker sektörünün tarımda ve sanayide yarattığı doğrudan ve dolaylı istihdamla, nüfusun önemli bölümünün geçim kaynağını oluşturduğunu anlatan Aksu, Türkiye şeker sektörünün yıllık ekonomik büyüklüğünün 4,8 milyar lira olduğunu kaydetti.
Şeker Kurumu ' nun kanunla verilen en önemli görevinin şekerde ülke içi arz talep dengesini tesis etmek olduğunu dile getiren Aksu;'Bu işlevini, kanunun arz yönetimi Şeker Kurumu tarafından tahsis ve denetimi yürütülen kota sistemiyle gerçekleştirilmektedir'dedi.
Kotaların Şeker Kurulu tarafından her yıl yurtiçi talebi karşılayacak miktarda şekerin yerli hammaddeden üretilmesini sağlayacak pancar şekeri ve nişasta bazlı şekerler için ayrı ayrı belirlenerek şirketlere bildirildiğini anlatan Aksu, Kanun ' a göre NBŞ kotalarının ülke toplam A kotasının (yurtiçi talebi karşılayacak düzeyde belirlenen ve iç pazara verilen) yüzde 10 ' unu geçemediğini, Bakanlar Kurulu ' nca bu oranın Şeker Kurumu ' nun görüşü alınmak suretiyle yüzde 50 ' sine kadar artırılıp azaltılabildiğini söyledi.
KAÇAK VE KAYITDIŞI İLE MÜCADELEYE DEVAM EDİLECEK
Kaçak ve kayıtdışıyla mücadele çalışmalarına da değinen Aksu, TÜBİTAK ve ilgili kurum kuruluşlarla yaptıkları çalışma sonucu kaçak yollarla ülkeye giren kamış şekeriyle Türkiye ' de üretilen pancar şekerinin ayırt edilmesini sağlayacak analiz yapıldığını bildirdi. Aksu, uygulamanın başlangıcında kaçak şüphesiyle kuruma gelen ve kaçak olduğu tespit edilen numune sayısının 2 yıllık süreçte 7 kat azaldığını kaydetti.
Azmi Aksu, sıvı formda şeker üretimi yapan şirketlerin satışa esas noktalarına kütlesel debimetre kurulması, satış miktarlarının anlık ölçülmesi ve raporlanması için çalışma yürütüldüğünü, bugüne kadar 3 şirkete ait 4 fabrikaya 12 kütlesel debimetre kurulduğunu, bu yılın sonuna kadar yurt genelinde gerekli tüm noktalara kütlesel debimetre tesis edileceğini anlattı.
E-devlet sistemine geçiş çalışmaları kapsamında C Şekeri (yurt içinde pazarlanamayan) Tahsisat Belgelerinin elektronik ortamda verilmesine yönelik çalışmaların son aşamaya geldiğini kaydeden Aksu, uygulamanın önümüzdeki günlerde hayata geçirileceğini söyledi.
Şekerin temel ve stratejik bir gıda maddesi olduğunu vurgulayan Aksu, ülkelerin stratejik gıdalarda yeterli üretimi güvence altına almak için GDO ' lu üretim dahil çeşitli yollarla kendine yeterliliğe ağırlık verdiklerini ifade etti
KÜTAHYA ŞEKER FABRİKASI, KOTASINI DOLDURAMADI
Kütahya Şeker Fabrikası ' nın pancar kotasının düşürülmesine ve kotaların belirlenmesine ilişkin açıklamlarda bulununa T.C. Şeker Kurumu Başkanı Azmi Aksu, Kurumun öncelikle Türkiye ' nin ihtiyacı olan şeker miktarını belirlediğini, bu miktarın yüzde 10 ' unun NBŞ ' ye, yüzde 90 ' ının pancardan şeker üreten şirketlere ayrıldığını anlattı.
Kütahya Şeker Fabrikası ' nın kotasının kendisine daha önceki yıllarda verilen kota kadar üretim gerçekleştirememesi ve ekim alanı dışından pancar alması nedeniyle düşürüldüğünü belirten Aksu, Kütahya Şeker Fabrikası ' nın kendi hinterlandının dışında, 2007-2008 döneminde 6 bin ton, 2008-2009 döneminde 95 bin ton, 2009-2010 döneminde ise 47 bin ton pancar aldığının tespit edildiğini, bu nedenle idari para cezası uygulandığını da ifade etti.
Aksu, kotalar belirlenirken, 3 yıl geriye gidildiğini, her yıl her şirkete ne kadar kota verildiğine, bunun ne kadarını ürettiğine bakıldığını, verilen kota kadar üretim gerçekleştirilmediğinde düşürüldüğünü belirtti.
AKP Bitlis Milletvekili Vahit Kiler ' de, Kütahya ' da kotaların düşürülmesi öncesinde çiftçinin çeşitli nedenlerle kotayı dolduracak oranda pancar ekmediğini, Kütahya çiftçisi ekmediği için çevre illerde boş olan yerlere kotayı doldurmak için pancar ektirildiğini söyledi. Kiler;'O yıl ekmedi diye çiftçi cezalandırılıyor. Uygulama doğru değil'dedi.
DÜNYADAKİ ŞEKERİN YÜZDE 80 ' İ ŞEKER KAMIŞINDAN
T.C. Şeker Kurumu Başkanı Azmi Aksu, dünyada üretilen şekerin yüzde 80 ' inin şeker kamışından, yüzde 20 ' sinin şeker pancarından elde edildiğini hatırlattı. Pancar şekeri üreten ülkeler için dünya fiyatlarıyla rekabet etmenin mümkün olmadığına işaret eden Aksu, ihracatta olduğu gibi dışa bağımlılık ve döviz kaybı anlamına gelen ithalatın da ekonomik olmadığını söyledi. Aksu; 'Bizim gibi şekeri pancardan üreten ülkeler için en rasyonel yol ithalata ve ihracata meydan vermeden kendine yeterliliği sağlamak ve bunu güvenceye almak'dedi.
Türkiye ' de halen 7 şirkete ait 33 adet pancar şeker fabrikası ve kota kapsamında üretim yapan özel statüdeki 5 şirkete ait 6 adet nişasta bazlı şeker fabrikasıyla, bugün şeker sektörünün tarımda ve sanayide yarattığı doğrudan ve dolaylı istihdamla, nüfusun önemli bölümünün geçim kaynağını oluşturduğunu anlatan Aksu, Türkiye şeker sektörünün yıllık ekonomik büyüklüğünün 4,8 milyar lira olduğunu kaydetti.
Şeker Kurumu ' nun kanunla verilen en önemli görevinin şekerde ülke içi arz talep dengesini tesis etmek olduğunu dile getiren Aksu;'Bu işlevini, kanunun arz yönetimi Şeker Kurumu tarafından tahsis ve denetimi yürütülen kota sistemiyle gerçekleştirilmektedir'dedi.
Kotaların Şeker Kurulu tarafından her yıl yurtiçi talebi karşılayacak miktarda şekerin yerli hammaddeden üretilmesini sağlayacak pancar şekeri ve nişasta bazlı şekerler için ayrı ayrı belirlenerek şirketlere bildirildiğini anlatan Aksu, Kanun ' a göre NBŞ kotalarının ülke toplam A kotasının (yurtiçi talebi karşılayacak düzeyde belirlenen ve iç pazara verilen) yüzde 10 ' unu geçemediğini, Bakanlar Kurulu ' nca bu oranın Şeker Kurumu ' nun görüşü alınmak suretiyle yüzde 50 ' sine kadar artırılıp azaltılabildiğini söyledi.
KAÇAK VE KAYITDIŞI İLE MÜCADELEYE DEVAM EDİLECEK
Kaçak ve kayıtdışıyla mücadele çalışmalarına da değinen Aksu, TÜBİTAK ve ilgili kurum kuruluşlarla yaptıkları çalışma sonucu kaçak yollarla ülkeye giren kamış şekeriyle Türkiye ' de üretilen pancar şekerinin ayırt edilmesini sağlayacak analiz yapıldığını bildirdi. Aksu, uygulamanın başlangıcında kaçak şüphesiyle kuruma gelen ve kaçak olduğu tespit edilen numune sayısının 2 yıllık süreçte 7 kat azaldığını kaydetti.
Azmi Aksu, sıvı formda şeker üretimi yapan şirketlerin satışa esas noktalarına kütlesel debimetre kurulması, satış miktarlarının anlık ölçülmesi ve raporlanması için çalışma yürütüldüğünü, bugüne kadar 3 şirkete ait 4 fabrikaya 12 kütlesel debimetre kurulduğunu, bu yılın sonuna kadar yurt genelinde gerekli tüm noktalara kütlesel debimetre tesis edileceğini anlattı.
E-devlet sistemine geçiş çalışmaları kapsamında C Şekeri (yurt içinde pazarlanamayan) Tahsisat Belgelerinin elektronik ortamda verilmesine yönelik çalışmaların son aşamaya geldiğini kaydeden Aksu, uygulamanın önümüzdeki günlerde hayata geçirileceğini söyledi.
Şekerin temel ve stratejik bir gıda maddesi olduğunu vurgulayan Aksu, ülkelerin stratejik gıdalarda yeterli üretimi güvence altına almak için GDO ' lu üretim dahil çeşitli yollarla kendine yeterliliğe ağırlık verdiklerini ifade etti