İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, BİLL GATES VE HAYVANCILIĞIN GELECEĞİ

21.12.2020
1,458
2,218

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, BİLL GATES VE HAYVANCILIĞIN GELECEĞİ​

Son yıllarda iklim değişikliği konusundaki çalışmaları ile dikkat çeken Bill Gates, aynı zamanda yapay et üretimi konusunda yatırım yapan ve bu nedenle hayvancılığa özellikle de sığır yetiştiriciliğine adeta savaş açmış görünüyor.
Yazar
Ali Ekber Yıldırım
-
7:15 | 21 Eylül 2021

https://www.tarimdunyasi.net/2021/09/21/iklim-degisikligi-bill-gates-ve-hayvanciligin-gelecegi/#
Bill-Gates-hayvancilik-696x364.jpg


Bill Gates, dünyanın en zengin işadamlarından. Ürünleri dünyanın her yerinde kullanılan Microsoft’un kurucusu. Son zamanlarda ise aldığı tarım toprağı ile deyim yerindeyse Amerika’nın en büyük toprak ağası. Türkiye’de de özellikle Trakya’da binlerce dönüm tarım toprağı satın aldığı iddia ediliyor.
Eşi Melinda ile kurduğu Bill ve Melinda Gates Vakfı’nın yöneticilerinin Ankara’da Tarım ve Orman Bakanlığı yetkilileri ile görüşmeler yapması da tartışma yaratmıştı.
Son yıllarda iklim değişikliği konusundaki çalışmaları ile dikkat çeken Bill Gates, aynı zamanda yapay et üretimi konusunda yatırım yapan ve bu nedenle hayvancılığa özellikle de sığır yetiştiriciliğine adeta savaş açmış görünüyor.
Bill Gates’in Türkiye’de Doğan Kitap tarafından yayınlanan “İklim Felaketini Nasıl Önleriz/ Mevcut Çözümler ve Yapılması Gerekenler” kitabında hayvancılığa ilişkin çok çarpıcı değerlendirmeler yer alıyor. Öyle görünüyor ki, tarımda özellikle et konusunda Bill Gates’in yatırımları, çalışmaları daha çok ön plana çıkacak. Bu nedenle görüşleri yakından takip edilmeli ve tartışılmalı.
İkim değişikliği gündeme geldiğinde hayvancılığın etkileri de tartışılıyor. Özellikle büyükbaş hayvanların çıkardıkları metan gazı ile küresel ısınmaya neden olduğu bu nedenle büyükbaş hayvan yetiştiriciliğinin yapılmaması gerektiği bile dile getiriliyor.
Buna karşı olanlar ise, hayvancılığın bilinçli olarak hedefe konulduğu ve yapay et üretimi için bir sektörün gözden çıkarılmak istendiğini ifade ediyor.

“Eskisi kadar et yemiyorum”​

Microsoft’un Kurucusu Bill Gates, çizburgeri çok sevmesine rağmen sığır eti ve diğer etlerin iklim değişikliği üzerindeki etkisini öğrendiğinden beri eskisi kadar yemediğini belirtiyor.
Bill Gates, “İklim Felaketini Nasıl Önleriz” kitabında hayvancılıkla ilgili şu değerlendirmeleri yapıyor:
“Besi hayvancılığı sera gazına önemli bir katkıda bulunuyor. Uzmanların, “tarım, ormancılık ve diğer arazi kullanımı” olarak tanımladığı, hayvan ve mahsul yetiştirmekten meyve hasadına kadar çok çeşitli insan faaliyetlerini kapsayan sektörün içerisinde sera gazı salımına en çok etkide bulunan kolu. Aynı birçok zararlı gaz emisyonunun da sorumlusu. Tarımda baş suçlu karbondioksit değil, metan(tek bir molekülüyle karbondioksitten 28 kat daha fazla ısınmaya neden oluyor) ve 265 kat daha fazla ısınmaya neden olan azot oksit.
Net sıfır emisyona yaklaşmak istiyorsak, tarım ve hayvancılık faaliyeti yaparken salınan sera gazlarını azaltıp sonunda bertaraf etmenin yollarını bulmak zorundayız.
Başa çıkmamız gereken tek şey çiftçilik değil. Ormanların tahrip edilmesi ve diğer arazi kullanımı konusunda da bir şeyler yapmamız gerekir ki bu ikisi birlikte atmosfere net 1.6 milyar ton karbondioksit eklerken, doğal yaşam alanlarını da yok ediyor.”

Zenginlik arttıkça et ve süt tüketimi artıyor​

Küresel nüfusun 2100 yılına kadar yüzde 40 artarak 10 milyara ulaşacağını ancak gıda ihtiyacının yüzde 40 nüfus artışına göre daha fazla artacağına dikkat çeken Bill Gates, görüşlerini şöyle sürdürüyor:
” İnsanlar zenginleştikçe daha fazla kalori tüketiyor, özellikle daha fazla et ve süt ürünü yiyorlar. Et ve süt ürünlerinin üretimi, daha fazla yem yetiştirmemizi gerektirecek. Örneğin bir tavuk bize bir kalorilik tavuk eti vermek için iki kalori tahıl yemek zorunda; bu, tavuğu, yediğimizde alacağımız kalorinin iki kat daha fazla kaloriyle beslemeniz gerektiği anlamına geliyor. Bir domuz, onu yediğimizde aldığımız kalori miktarının üç katı kalori tüketiyor. İnekler için bu oran en yüksek: Sığır etinin her bir kalorisi için altı kalori yem. Bir başka deyişle bu et kaynaklarından ne kadar çok kalori alırsak, et için o kadar çok bitki yetiştirmemiz gerekiyor.
İşte bilmece: Bugüne kıyasla çok daha fazla yiyecek üretmemiz gerekiyor, ama şu anda kullandığımız yöntemle üretmeye devam edersek, bu, iklim için bir felaket olacak. Mera veya ekilebilir araziden dönüm başına aldığımız yiyecek miktarında herhangi bir iyileştirme yapmadığımızı varsaydığımızda, 10 milyar insanı besleyecek kadar yiyecek yetiştirmek,gıda üretimiyle ilgili emisyonu üçte iki oranında artıracak.
Dünya çapında, eti ve sütü için yetiştirilen yaklaşık 1 milyar büyükbaş hayvan var. Bu hayvanların her yıl geviş getirip osurdukları metan, tüm küresel emisyonun yaklaşık yüzde 4’ünün sorumlusu olan 2 milyar ton karbondioksit ile aynı ısınma etkisine sahip.”

Bitki bazlı ve laboratuvarda et üretimi​

Etin insan kültüründe çok önemli bir rol oynadığını bu nedenle hayvan yetiştiriciliğini tamamen bırakmanın gerçekçi olmadığını dile getiren Bill Gates yapay et konusundaki çalışmaları kitabında şöyle anlatıyor: “Ama et yemeyi azaltıp yine de etin tadını çıkarmamız mümkün. Bir seçenek bitki bazlı et, yani etin tadını taklit etmek üzere çeşitli şekillerde işlenmiş bitki ürünleri. Halihazırda piyasada bitki bazlı et üreten iki şirkete yatırım yapmış durumdayım: Beyond Meat ve Impossible Foods, yani bu konuda taraf olduğum açık, ama yapay etin oldukça iyi olduğunu söylemeliyim. Doğru hazırlandığında, kıyma için ikna edici bir alternatif. Ve bu alandaki tüm alternatifler çevre için daha iyi, çünkü çok daha az toprak ve su kullanıyor, daha az emisyona neden oluyorlar. Dahası bunları üretmek için daha az tahıl gerekiyor, besin ürünleri üzerindeki baskıyı ve gübre kullanımını da azaltıyor. Üstelik dar alanlarda tutulan hayvanların sayısının azalması, hayvan refahı için büyük bir umut.
Ne var ki, yapay etler yüksek Yeşil Fiyat Farkıyla birlikte geliyor. Sığır kıymasının yerine geçen bir ürün, gerçek kıymaya kıyasla yüzde 86 daha maliyetli. Ancak bu alternatif ürünlerin satışı arttıkça ve pazara daha fazla ürün girdikçe, sonunda hayvan etinden daha ucuz olacakları konusunda iyimserim.

Yapay ette sorun para değil tat​

Ancak yapay et konusundaki en büyük soru işareti tatla ilgili, parayla değil. Bir hamburgerin dokusunu bitkilerle taklit etmek nispeten kolay olmasına rağmen, insanları biftek ya da tavuk yediklerine ikna etmek çok daha zor. İnsanlar yapay eti gerçek etten vazgeçecek kadar sevecekler mi, önemli bir fark yaratacak sayıda insan bu ürünlere geçiş yapacak mı?
Yapacaklarına dair bazı kanıtları şimdiden görüyoruz. İtiraf etmeliyim ki Beyond Meat ve Impossible Foods’un işlerinin bu kadar iyi olmasına ben bile şaşırıyorum, özellikle de başta yaşadıkları başarısızlıkları göz önüne aldığımda.
Belki zaman alabilir, ama ben bu ürünlerin daha iyi ve daha ucuz hale geleceğine, iklim değişikliği ve çevreyle ilgili endişeler yaşayan insanların onları destekleyeceklerine inanıyorum.
Bu alandaki başka bir yaklaşım da bitki bazlı ete benziyor, ancak burada bitkileri büyütmek ve daha sonra sığır eti tadı verecek şekilde işlemek yerine, eti bir laboratuvarda yetiştiriyorsunuz. Yöntemin “hücre bazlı et”, “kültürlenmiş et” ve “temiz et” gibi pek de çekici olmayan isimleri var. Pazara girmeye çalışan yaklaşık iki düzine kadar yeni şirket söz konusu, ancak ürünleri muhtemelen 2020’li yılların ortalarına kadar raflarda olmayacak.
Bunun sahte et olmadığını unutmayın. Kültürlenmiş et, dört bacaklı herhangi bir hayvan gibi aynı yağ, kas ve sinirlere sahip. Ama bir çiftlikte yetiştirilmek yerine bir laboratuvarda yaratıldı. Bilim insanları işe canlı bir hayvandan alınan bir kaç hücreyle başlıyorlar, bu hücreleri çoğaltıyor ve sonra onları yemeye alışkın olduğumuz dokular haline getiriyorlar. Bütün bunlar işlemin gerçekleştiği laboratuvar için gerekli elektrik haricinde, çok az veya sıfır sera gazıyla yapılabiliyor. Bu yaklaşımın zorluğu çok pahalı olması ve maliyetlerin ne kadar aşağıya çekilebileceğinin belli olmamasıdır.

Amerika yapay eti et olarak tanımıyor​

Ve her iki yapay et türü de bir başka zorlu savaşla karşı karşıya. Amerika Birleşik Devletleri’nde en az 17 eyaletin yasama organı bu ürünlerin mağazalarda “et” olarak etiketlenmesine engel olmaya çalıştı. Bir eyalet satışlarını tamamen yasaklamayı önerdi. Bu yüzden teknoloji geliştikçe ve ürünler ucuzladıkça, ürünlerin düzenleme, paketleme ve satışı hakkında sağlıklı bir kamuoyu tartışmasına ihtiyacımız olacak.”
Özetle, iklim değişikliği, hayvancılık sektörünün geleceği ekseninde Bill Gates’in bu görüşleri çok tartışılacak. Öyle görünüyor ki yapay et, bitki bazlı et daha çok yaşamımıza girecek. Hayvancılıkta bu kadar sorun varken sadece yem fiyatları üzerinden değil, sektörün geleceğini ilgilendiren bu konuları da daha fazla konuşmakta yarar var.


Kaynak: https://www.tarimdunyasi.net/2021/09/21/iklim-degisikligi-bill-gates-ve-hayvanciligin-gelecegi/
 
FJTTjZXXIAA2ymc.jpeg



Bakan Yardımcısı Işıkgece: İnekler fazla karbon salıyor, beslemeyeceğiz​


İneklerin dünya için zararlı olduğunu iddia eden uçuk akıllı Bill Gates'e Türkiye'den destek geldi. Üstelik desteği veren de bir bakan yardımcısı. Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ayşe Ayşin Işıkgece, karbon salınımı nedeniyle büyükbaş yerine koyun üretimine geçileceğini söyledi.​

09.03.2021 09:53

Karbon salınımı nedeniyle büyükbaş yerine koyun üretimine geçileceğini söyleyen Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ayşe Ayşin Işıkgece, “2023’te kişi başına bir koyun düşecek” dedi. Işıkgece, “Kadınlar ellerinin değdiği konulara bereket veriyorlar. Detaylara önem veriyorlar. Bu nedenle, bizim de kadınlara pozitif ayrımcılık yapan projelerimiz var” diye konuştu.
Belirlediğimiz ana projelerimiz var. Örneğin koyunculuk. 2023 yılına kadar kişi başı bir koyun olması için çalışma yapıyoruz. Şu anda 55 milyon koyun var. Koyun, Türkiye’nin hem coğrafi yapısına, hem yem yapısına çok uygun. Bugün koyun eti bir çok eve ‘kokuyor diye’ girmez. Özellikle şehirlerde. Büyükbaşta tek bir doğum var. Ama küçük başta ikili doğumlar, üçlü doğumlar da olabiliyor. Yönümüzü küçükbaş hayvancılığa çevirdiğimizde, tüketim tarafının da desteklemesi şart.

Bill Gates: İnekler zararlı, yapay et tüketilmeli Bill Gates: İnekler zararlı, yapay et tüketilmeliDÜNYA


KARBON SALINIMINI ARTTIRIYOR
Protein kaynakları olarak çok zengin bir ülkeyiz ama çok fazla kırmızı et (büyükbaş ve küçükbaş hayvan) tüketme eğilimindeyiz. Ülkedeki büyükbaş sayısını artırmayalım. Çünkü, kesilme aşamasına kadar ciddi vakit harcanıyor. Yem masrafı yüksek. Kullanılan tonlarca su var. Karbon salınımı çok fazla. Küçük baş sayımızı artıralım. Destekleri bu yönde verelim istiyoruz.
Alternatif tüketimi olarak tavuk ve balıkçok önemli. Ama balık kültürümüz çok zayıf. Pişirme tekniklerini bilmiyoruz. Çoğu zaman evlerimizde balık pişirdiğimizde lezzetsiz bir şey ortaya çıkıyor ya da koku bizi rahatsız ediyor. Oysa denizlerdeki stoğa dikkat etmek gerekiyor. Avrupa’da büyük bir oyuncuyuz. Çiftlik balığına kötü bakan bir bakış açımız var. Oysa çiftlik balığı denizlerdeki stokları korumak adına çok önemli.

Kaynak: https://www.istiklal.com.tr/haber/b...er-fazla-karbon-saliyor-beslemeyecegiz/611829
 

Benzer Konular