Ödemese ödemesin, ödeyen öder, çiftçinin durumunu zaten biliyorlar yeterki az bi fişekleme gazlamayla bişeyler üretsin ekebildiği kadar eksin kaldırsın modundalar, ama zamanı gelince ödeyenide ödemeyenide bişekilde emekli yapar geçeriz diyorlar, taktik bu, suyu bulandırmadan icraata devam ediliyor, olay bundan ibaret.
Kırsaldaki hayatı düzenleme işi çalışma ister, kazan kazan formülüne uymaz, o yüzden hiçbir soruna çözüm getirilmez, bu şekilde ne şiş yansın ne kebap stratejisiyle yıllar geçiyor.
2016 da yapılan araştırmada çiftçinin yüzde 37 si yıllık 225 günden fazla günlük çalışma kaydediyor, bu rakam bir işçinin memurun yıllık çalışmasından fazla, fakat kazancı çok düşük, devletin bunları bilmemesi diye bişey yok, sadece 25 yılı koyalım ödese öder ödemese ya af ya bişey çıkar zamanı gelince emekli ederiz modundalar, nasılsa kazandığıyla traktör alıcak mazot alıcak gübre alıcak üretime kaydıracak, kazancı tezgahı çevirmeye yetemiycek biliyorlar, üretsin yeter diyorlar.
bu durumda 25 yılı indirseler neye yarar, 20 yılda emekli ederler misal, ne var eski tas eski hamam 5 yıl önce emekli etmesi zarar değilki, önemli olan %37 üretici gereğinden fazla günlük çalışma kaydederek üretibildiği kadar ürettimiydi, baskıla fiyatı kap elinden işlerine geliyor, düzenleme 25 yılı 20 yıla indirmek değil kırsaldaki sorunları çözmekle olmalı, bunuda yapamazlar işlerine gelmez, çiftçinin sahibide yok, eski tas eski hamam devam, birtek ziraat odası başkanı dedi diye 25 yılıda 20 yıla indirmezler ama olduki indirdiler bu çiftçinin büyük bir kazancı olmaz aslında belki seçim yatırımı olur, zararı ise üretirken yapıyor çalışırken yapıyor üretici kesimi.