Ynt: Zekat veriyormusunuz?
Hocam bize sunulan soruyu size yansıtıyorum.' Ben Trabzon'un bir köyünde kendime ait tarlada (tarla, 6,5 dönüm olup ben 3,5 dönümünü satın aldım. 3 dönümü de rahmetli babamdan miras kalmıştır. Tapusu yoktur, vergiye tabi değildir. 1986'dan beri benim tarafımdan kullanılmakta ve işlenmektedir) hem fındık hem de çay üretmekteyim.
Tarlamdan 2002 yılında aldığım fındık 420 kg. çay ise 400 kg. dır. Gerek fındık gerekse de çay mahsulü yağmur suyuyla sulanmakta, fakat ilaç, gübre, budama, gündelikçi, toplatılma gibi masrafları vardır. Çay mahsulünü yarıya (bir arkadaş çay topluyor toplam paranın yarısını kendine yarısını da bana veriyor) verdim.
Tarım ürünlerinin zekatı olduğunu okudum ve duydum okuduğum kitaplardan birinde 'Tarım ürünlerinin zekatının verilebilmesi için o ürünün 5(beş) vesk olması gerekir ve 1 vesk =250kg' diye yazıyor. Bu bilgiler doğrultusunda;
1. Tarladan 2002 yılında aldığım 420 kg fındık ve 400 kg çay mahsulünden Tarım ürünleri zekat vermem gerekiyor mu miktar nedir? (Gerekiyorsa)
2. 1986/2002 yılları arasında ürünümü toplayıp sattığım fındık ve çayın geriye dönük tarım ürünleri zekatı var mıdır?
3. Tarım ürünü zekatını veren bir kişi, yılda bir verilen ve 40'ta bire (%2,5) tekabül eden zekatı hesaplarken tarım ürünü zekatını hesaptan çıkartmalı mı yoksa nasıl değerlendirmeye almalıdır?
Köy ve yöremizde fındık ve çay'dan tarım ürünleri zekatı vereni duymadım. Ve yine köyümüzde ve yöremizde bu konularla ilgili müracaat ettiğim kişilerden net bir cevap alamadım.
Net cevabın sizlerden gelebileceğini ve benim gibi bir çok kişiyi aydınlatacağınızı umuyorum. Allah sizden razı olsun (amin) diyor ve diliyorum...
Cevap:
Sorunuza kısaca cevap vereceğim, daha detaylı bilgi için 'İslam'ın Işığında Günün Meseleleri' isimli kitabımın 1. cildindeki 'zekat' bahsini okumanızı tavsiye ederim.
Buğdaya göre bir vesk -250 kg. değil- yaklaşık 130 kg. dır. Beş vesk de 652 kg. eder.
Bir kimseye ait olan yerden, zirai mahsul olarak her ne çıkarsa, nisabı (zekat yükümlüsü olabilmek için gerekli görülen miktarı) doldurunca ondan zekat vermek gerekir.
Tarlanızın tapulu, vergiye tabi olup olmaması hükmü değiştirmez.
Hz. Peygamber (s.a.) zamanında, onun yaşadığı bölgede bulunmayan ve bu sebeple ismi zikredilmeyen zirai ürünlerden de zekat verilecektir. Bu ürünlerde nisap şöyle hesap edilir: Buğdaydan nisap miktarı olan 652 kilonun para olarak karşılığı bulunur. Çay, fındık gibi ürünün de çıkan miktarının para olarak karşılığı bulunur. Eğer bu iki karşılık eşit ise veya çıkan ürünün para olarak değeri, buğday nisabının değerinden fazla ise bu üründen zekat verilir.
Çıkan ürünün kendinden veya bedelinden, gübreleme, işçilik, zirai mücadele gibi girdiler düşülür, bundan sonra kalan meblağın nisaba ulaşıp ulaşmadığına bakılır.
Ürün yağmur suyu ile sulanıyorsa onda biri, su taşınarak, tutularak, motorla çıkarılarak...sulanıyorsa yirmide biri zekat olarak verilecektir.
Geçmiş yıllarda verilmemiş zekatlar sonradan verilebilir, verilmelidir.
İki ürünün para olarak toplamı, buğdayın nisap miktarının para olarak değerine ulaşırsa her birinden, yukarıdaki ölçü ve kurallara göre zekat ödenecektir. Her ürünün teker teker misaba ulaşması şart değildir.
Tarım ürününün zekatını verdikten sonra kalanı satar, paraya çevirirseniz, o yıl paradan ve ticari eşyadan ödeyeceğiniz zekat matrahına bu parayı (ürün parasını) katmazsınız; yani bir maldan, bir yılda iki kere zekat ödenmez. Sonraki yıllarda o para yine elinizde duruyorsa veya diğer paralara katılarak elinizde kalmışsa o zaman (sonraki yıllarda) kırkta bir olarak zekat verilecektir.
Alıntı:
http://www.hayrettinkaraman.net/sc/00065.htm