Traktör sektörünü radikal düzeyde etkileyecek emisyon değişimi şekillenmeye başladı.
Bildiğiniz üzere AB normları çerçevesinde üretim yapan ve bu normlara bağlı olan ülkemizin tarım sektörünün lokomotifi sayılan traktör sektöründe 3A üretiminin ne zaman son bulacağı merak konusuydu.
Avrupa’da üretim yapan traktör firmaları 3B ve Euro 4 olarak nitelendirilen Common Rail sistemlerine sahip traktör üretimini dört yıldır gerçekleştiriyorken şu anda Euro 5 emisyon seviyesine geçmiş durumda.
Gümrük Birliği üyesi ülkemizin de mevzuatları yerine getirmesi açısından emisyon değişimlerine adapte olması kaçınılmaz bir mecburiyetti.
Bakanlık ve sektör temsilcilerinin yaptığı istişare toplantılarında üç kez ertelenmiş olan emisyon değişiminin 2021 yılının altıncı ayı itibariyle yürürlüğe girmesine kesin gözüyle bakılıyordu.
Geçtiğimiz günlerde Sanayi ve Teknoloji Bakanı ve yetkililerinin de katıldığı sektör temsilcileriyle yapılan istişare toplantısında mevcut durum değerlendirilerek emisyon
geçişiyle ilgili bazı kararlar alındığı bilgisi ortaya çıktı.
Pandemi’den kaynaklı olarak sektörlerde yaşanan tedarik zincirinde ki aksaklıklar traktör üreticileri açısından da tüm olumsuzluklarıyla devam etmekte.
Üreticinin, paranın değer kaybetmesi kaygısı ile ürün alımına yönelmesi ya da mevcut traktörünü değiştirme isteği arz ve talep dengesini bozduğu gibi tedarikten kaynaklı sıkıntılarla boğuşan sektörün arz’a gerekli cevap verememesine sebep oldu.
Üstüne üstlük pazar payı açısından lider firmaların sözleşmelerden kaynaklı haklarını gerekçe göstererek, tedarikçi firmalara cezai müeydileri hatırlatması ise adil bir üretimi ortadan kaldıran başka bir etken oldu.
Asıl konumuza gelecek olursak...
Traktör sektörü şuan 3A diye nitelendirilen emisyon değerlerine sahip motorlarla üretim yapmakta.
2021’in altıncı ayından sonra Euro 3B ve Euro 4 olarak nitelendirilen motorlara sahip traktör üretimi yapılacaktı ancak 2023 yılının ocak ayına ertelenen bir karar alındı.
Toplantı, pandeminin etkisi ile tedarik zincirinde yaşanan aksamalar ve üretimde ki sapmalar ile uğraşan yerli üretim yapan sektör temsilcilerinin pozitif yönlü desteklenmesi ile sonuçlandı diyebiliriz.
Üç kez ertelen ve 2021 yılı içinde Euro 4’e geçilmesine kesin gözüyle bakılan traktör sektöründe bu alınan karar ile ülkemizde faaliyet gösteren ithal üreticiler zor durumda kalacak gibi gözüküyor.
Maliyetler açısından ortalama %20 değer artışına yol açacak olan emisyon değişimi Euro 4 üretim planlaması ile üretim yapan ithal markaların yerli markalara göre Türkiye pazarında daha pahalı kalmasına yol açacak.
Üretim planlamasını 2019 yılında yapan ithal markalar için sürpriz olarak nitelendirilebilecek bu karar sonrası yaklaşık 1,5 yıllık süre içinde nasıl bir satış politikası uygulayacakları da ayrı bir konu.
Ancak yerli üretim belgesine sahip olan firmaların 3A üretiminin önünde 2023 yılana kadar şimdilik bir engel görünmüyor gibi.
2023 yılından sonra ki emisyon değişimine paralel olarak traktör üretimindeki emisyon değerleri de şimdiden netleşmiş gibi görünüyor.
37 KW (50 HP) ile 56 KW (76 HP) arası traktörler 3B olarak üretime devam edileceği gibi 56 KW (76 HP) ve üzeri traktör üretimlerinde ise Euro 4 olarak üretime devam edileceğe benziyor.
Elbette 2023 yılına kadar nelerin değişip değişmeyeceğinin netleşmesi için önümüzde bir takvim de söz konusu.
Tüm bunlarla beraber sektör temsilcileri Avrupa’ya ihracatın önünü açmak için direkt Euro-5 üretimine de geçmeyi planlıyorlar.
Sektörde radikal değişimlere sebep olacak bu erteleme ile traktör maliyetlerinin şimdilik frenlenecek olması ise Türk çiftçisi için ise en güzel haber.
Bildiğiniz üzere AB normları çerçevesinde üretim yapan ve bu normlara bağlı olan ülkemizin tarım sektörünün lokomotifi sayılan traktör sektöründe 3A üretiminin ne zaman son bulacağı merak konusuydu.
Avrupa’da üretim yapan traktör firmaları 3B ve Euro 4 olarak nitelendirilen Common Rail sistemlerine sahip traktör üretimini dört yıldır gerçekleştiriyorken şu anda Euro 5 emisyon seviyesine geçmiş durumda.
Gümrük Birliği üyesi ülkemizin de mevzuatları yerine getirmesi açısından emisyon değişimlerine adapte olması kaçınılmaz bir mecburiyetti.
Bakanlık ve sektör temsilcilerinin yaptığı istişare toplantılarında üç kez ertelenmiş olan emisyon değişiminin 2021 yılının altıncı ayı itibariyle yürürlüğe girmesine kesin gözüyle bakılıyordu.
Geçtiğimiz günlerde Sanayi ve Teknoloji Bakanı ve yetkililerinin de katıldığı sektör temsilcileriyle yapılan istişare toplantısında mevcut durum değerlendirilerek emisyon
geçişiyle ilgili bazı kararlar alındığı bilgisi ortaya çıktı.
Pandemi’den kaynaklı olarak sektörlerde yaşanan tedarik zincirinde ki aksaklıklar traktör üreticileri açısından da tüm olumsuzluklarıyla devam etmekte.
Üreticinin, paranın değer kaybetmesi kaygısı ile ürün alımına yönelmesi ya da mevcut traktörünü değiştirme isteği arz ve talep dengesini bozduğu gibi tedarikten kaynaklı sıkıntılarla boğuşan sektörün arz’a gerekli cevap verememesine sebep oldu.
Üstüne üstlük pazar payı açısından lider firmaların sözleşmelerden kaynaklı haklarını gerekçe göstererek, tedarikçi firmalara cezai müeydileri hatırlatması ise adil bir üretimi ortadan kaldıran başka bir etken oldu.
Asıl konumuza gelecek olursak...
Traktör sektörü şuan 3A diye nitelendirilen emisyon değerlerine sahip motorlarla üretim yapmakta.
2021’in altıncı ayından sonra Euro 3B ve Euro 4 olarak nitelendirilen motorlara sahip traktör üretimi yapılacaktı ancak 2023 yılının ocak ayına ertelenen bir karar alındı.
Toplantı, pandeminin etkisi ile tedarik zincirinde yaşanan aksamalar ve üretimde ki sapmalar ile uğraşan yerli üretim yapan sektör temsilcilerinin pozitif yönlü desteklenmesi ile sonuçlandı diyebiliriz.
Üç kez ertelen ve 2021 yılı içinde Euro 4’e geçilmesine kesin gözüyle bakılan traktör sektöründe bu alınan karar ile ülkemizde faaliyet gösteren ithal üreticiler zor durumda kalacak gibi gözüküyor.
Maliyetler açısından ortalama %20 değer artışına yol açacak olan emisyon değişimi Euro 4 üretim planlaması ile üretim yapan ithal markaların yerli markalara göre Türkiye pazarında daha pahalı kalmasına yol açacak.
Üretim planlamasını 2019 yılında yapan ithal markalar için sürpriz olarak nitelendirilebilecek bu karar sonrası yaklaşık 1,5 yıllık süre içinde nasıl bir satış politikası uygulayacakları da ayrı bir konu.
Ancak yerli üretim belgesine sahip olan firmaların 3A üretiminin önünde 2023 yılana kadar şimdilik bir engel görünmüyor gibi.
2023 yılından sonra ki emisyon değişimine paralel olarak traktör üretimindeki emisyon değerleri de şimdiden netleşmiş gibi görünüyor.
37 KW (50 HP) ile 56 KW (76 HP) arası traktörler 3B olarak üretime devam edileceği gibi 56 KW (76 HP) ve üzeri traktör üretimlerinde ise Euro 4 olarak üretime devam edileceğe benziyor.
Elbette 2023 yılına kadar nelerin değişip değişmeyeceğinin netleşmesi için önümüzde bir takvim de söz konusu.
Tüm bunlarla beraber sektör temsilcileri Avrupa’ya ihracatın önünü açmak için direkt Euro-5 üretimine de geçmeyi planlıyorlar.
Sektörde radikal değişimlere sebep olacak bu erteleme ile traktör maliyetlerinin şimdilik frenlenecek olması ise Türk çiftçisi için ise en güzel haber.