Tarım emtiasında olağanüstü fiyat hareketlerinin görüldüğü, arz-talep-stok-fiyat dengesinin alt üst olduğu bir yılı geride bırakıyoruz.
Peki 2021 yılında bizi neler bekliyor?
Aynı dalgalı seyir devam edecek mi? Yoksa sular biraz daha durulacak mı?
Tarım emtiasında hangi ürün ve ülkelerin ismi ön plana çıkacak?
Rabobank Araştırma Birimi, tarım ve gıda sektörü açısından 2021 yılı görünümünü ve öngörülerini kapsayan son raporunu yayınladı.
“Tarım Emtiası Genel Görünümü: 2021” başlıklı raporda öne çıkan noktaları sizlerle de paylaşmak istedik.
Tarımsal emtiada 2020’nin tam bir boğa piyasasına sahne olduğu ifade edilen raporda, tarım piyasasının Covid-19’un ekonomik ve sosyal sonuçlarına da bağışık kazandığının altı çiziliyor.
Kahve ve kakao gibi ürünlerde aşağı yönlü fiyat hareketlerine karşın tahıl grubu ve yağlı tohumlar tarafında birkaç yılın zirvesine ulaşıldığına dikkat çekilen raporda, palm yağı ve şekerin de oldukça iyi bir performans gösterdiğine vurgu yapılıyor.
Rabobank Araştırma Birimi, 2020 dönemi ve 2021 yılı için şu gelişmelerin altını çiziyor:
*** Spekülatörler, 2020'de rekor miktarda tarımsal emtia vadeli işlem sözleşmeleri (future contract) satın alarak fiyatları yükseltti. Mali ve parasal teşvik, devlet tahvillerinden para akışı yarattığı için çok sayıda yatırımcı, tarımsal emtiaya yatırım varlıkları olarak bakmaya başladı.
*** Mısır ve soya fasulyesi stoklarının 2020/21 sezonunda azalması beklendiğinden özellikle Çin'den çok güçlü bir talep geldi. Bu arada buğday stoklarında az da olsa küresel fazla görülüyor.
*** La Nina, çeşitli tarımsal ürünlerin bulunabilirliğini zorlaştırarak, dünyanın dört bir yanındaki çiftçiler için zorlu bir sürece işaret ediyor. La Nina, rekolteden verimliliğe kadar çiftçilere zorluk yaşatmaya devam edecek.
*** Pek çok ülke, özellikle buğday başta olmak üzere tarımsal emtia için yeterli iç tedarikini garanti altına almaya çalışıyor ve bu da mevcut stoklar üzerinde baskı yaratıyor ve fiyat artışlarını tetikliyor.
SPEKÜLASYON: PARA DUVARI TARIM EMTİASINI VURUYOR
Rabobank Araştırma Birimi, Haziran 2020'den Ekim ayına kadar, spekülatörlerin haftalık net uzun pozisyonlarını tarım ürünleri genelinde 22 hafta boyunca artırdığının altını çiziyor.
Tarım emtiasına yönelen söz konusu para akışının, ekonomik teşvik sürdükçe devam etmesi beklenirken, söz konusu teşvik sürecinin 2021 yılının ilk çeyreğinden önce sona ermesine çok olası gözle bakılmıyor.
LA NİNA YENİDEN SAHNEDE
Raporda, La Nina’nın dünyanın farklı bölgelerinde bazı olumsuz sonuçlarının çok daha görünür ve hissedilir olduğu kaydedilirken, tarım ürünleri fiyatlarındaki dalgalı ve yüksek seyri 2021 yılına taşımasına da yüksek olasılık olarak bakılıyor.
Zira Brezilya'nın güneyinde ve Arjantin'in bazı bölgelerindeki yaşanan kuraklık, şeker kamışı ve buğday gibi mahsulleri olumsuz etkilerken, soya fasulyesi ekimlerinde de zorluklar yarattı. Dolayısıyla Güney Amerika’da temel tarım mahsullerinde yüksek riskler devam ediyor.
Rapora göre, ABD’nin orta batı kesimi de yine kuraklıktan muzdarip ancak ABD’li çiftçiler yine de kışlık buğday ekimlerine devam etti. Bununla birlikte La Nina nedeniyle bu kış, kar yağışlarının yetersiz kalması ve kar örtüsü eksikliği, mahsulleri olumsuz etkileyebilir.
Yine Rus buğdayı için de benzer bir risk söz konusu. Rusya’da yetersiz kar yağışı senaryosu ve potansiyel bir kar örtüsü eksikliği önümüzdeki sezon düşük üretim ve dolayısıyla ihracat iştahında azalmaya neden olabilir.
HÜKÜMETLERİN 'GIDA ENFLASYONU' KAYGISI ARTIYOR
Artan gıda fiyatları birçok ülkenin endişe kaynağı ve dolayısıyla gıda enflasyonu birçok hükümetin ekonomik açıdan ana gündem maddelerinin başında yer almaya başlıyor.
Kuraklık başta olmak üzere olumsuz iklim koşulları ve pandemi sürecindeki spekülasyonların da etkisiyle tarım emtiasında fiyatlar 2020’de rekor seviyeleri test etti.
Dokuz ürün fiyatına dayalı olarak oluşturulan Bloomberg Tarım Spot Endeksi Nisan sonundan bu yana yaklaşık yüzde 30 arttı. Buğday, mısır, soya fasulyesi ve şekerdeki artışlarla birlikte endekste son dört yılın en yüksek seviyeleri görüldü.
Salgının zirve yaptığı ilk dalgada bireysel manada tüketicilerin gıda ürünlerini stoklamaya yönelmesinin 2021’de beklenmemesine karşın, ülkeler bazında tarım ve gıdayı “milli güvenlik meselesi” olarak gören devletlerin stok refleksinin hala oldukça güçlü olduğuna ve trendin devam ettiğine vurgu yapılıyor.
Örneğin Çin’in 2018-2019 sezonunun tamamında ithal ettiği toplam buğdaydan daha fazlasını sadece bu yılın Ağustos-Ekim dönemindeki 3 aylık süre zarfında ithal ettiğine dikkat çekiliyor.
Bu konuda elini çabuk tutan ülkelerden bir tanesi de Ukrayna. Tahıl ihracatında kota kararı alan Ukrayna’nın bu hamlesi de fiyatların seyrinde önemli bir etki yarattı.
Konuya Türkiye özelinde bakarsak, yılsonuna kadar buğday, arpa ve mısır ithalatında gümrük vergilerinin indirilmesi ve benzer hamleyi ayçiçeği tarafında yaptığını da hatırlatmak lazım.
Tabi her ülkenin mutfak kültüne göre öncelikleri değişiyor.
Mesela Hindistan da Hint mutfağının olmazsa olmazı olarak nitelenen kuru soğan stoklarını artırma yoluna gitti.
JEOPOLİTİK RİSKLERİN FİYATLARA OLASI ETKİLERİ
Raporda, tarımsal tedarik zincirlerinin, belirli limanlarda kısa süreli gecikmeler ve çok az sayıdaki yerel sorunlar dışında 2020'de oldukça başarılı bir performans gösterdiğinin altı çiziliyor. Bu da tarım sektörünü, çoğunlukla uluslararası ticaretteki küresel düşüşün dışında tuttu.
Rapora göre, Trump döneminde iyice gerilen ABD-Çin ilişkileri muhtemelen Biden döneminde de gergin olmaya devam edeceği için 2021'e bakış “çok belirsiz” olarak niteleniyor. 2021’in ilk çeyreğinde Brezilya’da başlayacak olan soya fasulyesi hasadı da Çin’in ABD ile ilişkileri ve soya talebine paralel olarak fiyat tarafında belirsizlik öngörülebilirliği azaltıyor.
Öte yandan Rabobank, ABD Dolarında bir iyileşme bekliyor ve bu da ABD tarım ürünleri için fiyatların düşmesine neden olabilir. Ancak aynı senaryo Brezilya için geçerli değil, Brezilya Realinin 2020’deki zayıf seviyelerine geri dönmesi beklenmiyor.
ENERJİ PİYASASINDAKİ DENGELER
Rapora göre, COVID-19 salgınının devam eden ve uzun vadeli etkileri göz önüne alındığında, 2021’de petrol piyasalarının görünümünün 2020’den çok da farklı olmayacağı görüşü hakim.
Özellikle son kullanıcı tarafındaki zayıf talebin, pandeminin başlangıcından bu yana görülen çok düşük rafinaj marjlarına yansıdığı kaydedilen raporda, 2021'de Brent petrolün ılımlı bir artışla 40 doların ortalarında seyretmesi bekleniyor. Ilımlı artışa gerekçe olarak da küresel ekonomide beklenen toparlanma sinyalleri ve yatırımcıların emtiaya olan olası ilgisi gösteriliyor.
ÇEYREKSEL BAZDA TARIM EMTİASINDA FİYAT TAHMİN TRENDLERİ
Rabobank’ın 2021 yılı için çeyreksel bazda tarım emtia ortalama fiyat tahminlerine bakıldığında buğdayda özellikle ikinci çeyrekten sonra kısmi bir gevşeme olması tahmin ediliyor.
Mısırda 2021 ilk çeyreğine kadar yükseliş trendi öngörülürken, ikinci çeyrek ve sonrasında yataya yakın kısmi bir düşüş beklentisi hakim.
Soyada ise 2021 ilk çeyreğine kadar yükselişin devam etmesi beklenirken, ikinci çeyrek ve sonrasında yine yataya yakın kısmi bir düşüş beklentisi hakim. 2021 son çeyreğinde yeniden, bu yılın son çeyreğindekine yakın bir performans bekleniyor.
Palm yağında ise 2020 son çeyreğinde en yüksek seviyelerin görülmesinin ardından 2021 ilk çeyrekten sonra kısmi bir gerileme trendi öngörülüyor.
Şekerde 2020 son çeyreğinde yüksek seviyelerin görülmesinin ardından 2021 ilk çeyrekten üçüncü çeyreğe kadar bir gerileme ve 2021 son çeyrekte yukarı yönlü bir hareket beklentisi hakim.
Tabii bu tahminler bugünün mevcut koşulları ışığında oluşturulmuş. Bugünlerde oldukça öngörülemez bir süreç ve oynak bir piyasa söz konusu. Bu da mevcut tahminlerin kısa sürede değişmesi için yeterli bir sebep.
Biz sadece 43 sayfalık güncel bir rapor üzerinden tablonun anlık görünümünü sizlerle özet halinde paylaşmak istedik.
Gelişmeleri hep birlikte takip edip, analiz edeceğiz.
İrfan Donat – Bloomberg HT Tarım Editörü
Peki 2021 yılında bizi neler bekliyor?
Aynı dalgalı seyir devam edecek mi? Yoksa sular biraz daha durulacak mı?
Tarım emtiasında hangi ürün ve ülkelerin ismi ön plana çıkacak?
Rabobank Araştırma Birimi, tarım ve gıda sektörü açısından 2021 yılı görünümünü ve öngörülerini kapsayan son raporunu yayınladı.
“Tarım Emtiası Genel Görünümü: 2021” başlıklı raporda öne çıkan noktaları sizlerle de paylaşmak istedik.
Tarımsal emtiada 2020’nin tam bir boğa piyasasına sahne olduğu ifade edilen raporda, tarım piyasasının Covid-19’un ekonomik ve sosyal sonuçlarına da bağışık kazandığının altı çiziliyor.
Kahve ve kakao gibi ürünlerde aşağı yönlü fiyat hareketlerine karşın tahıl grubu ve yağlı tohumlar tarafında birkaç yılın zirvesine ulaşıldığına dikkat çekilen raporda, palm yağı ve şekerin de oldukça iyi bir performans gösterdiğine vurgu yapılıyor.
Rabobank Araştırma Birimi, 2020 dönemi ve 2021 yılı için şu gelişmelerin altını çiziyor:
*** Spekülatörler, 2020'de rekor miktarda tarımsal emtia vadeli işlem sözleşmeleri (future contract) satın alarak fiyatları yükseltti. Mali ve parasal teşvik, devlet tahvillerinden para akışı yarattığı için çok sayıda yatırımcı, tarımsal emtiaya yatırım varlıkları olarak bakmaya başladı.
*** Mısır ve soya fasulyesi stoklarının 2020/21 sezonunda azalması beklendiğinden özellikle Çin'den çok güçlü bir talep geldi. Bu arada buğday stoklarında az da olsa küresel fazla görülüyor.
*** La Nina, çeşitli tarımsal ürünlerin bulunabilirliğini zorlaştırarak, dünyanın dört bir yanındaki çiftçiler için zorlu bir sürece işaret ediyor. La Nina, rekolteden verimliliğe kadar çiftçilere zorluk yaşatmaya devam edecek.
*** Pek çok ülke, özellikle buğday başta olmak üzere tarımsal emtia için yeterli iç tedarikini garanti altına almaya çalışıyor ve bu da mevcut stoklar üzerinde baskı yaratıyor ve fiyat artışlarını tetikliyor.
SPEKÜLASYON: PARA DUVARI TARIM EMTİASINI VURUYOR
Rabobank Araştırma Birimi, Haziran 2020'den Ekim ayına kadar, spekülatörlerin haftalık net uzun pozisyonlarını tarım ürünleri genelinde 22 hafta boyunca artırdığının altını çiziyor.
Tarım emtiasına yönelen söz konusu para akışının, ekonomik teşvik sürdükçe devam etmesi beklenirken, söz konusu teşvik sürecinin 2021 yılının ilk çeyreğinden önce sona ermesine çok olası gözle bakılmıyor.
LA NİNA YENİDEN SAHNEDE
Raporda, La Nina’nın dünyanın farklı bölgelerinde bazı olumsuz sonuçlarının çok daha görünür ve hissedilir olduğu kaydedilirken, tarım ürünleri fiyatlarındaki dalgalı ve yüksek seyri 2021 yılına taşımasına da yüksek olasılık olarak bakılıyor.
Zira Brezilya'nın güneyinde ve Arjantin'in bazı bölgelerindeki yaşanan kuraklık, şeker kamışı ve buğday gibi mahsulleri olumsuz etkilerken, soya fasulyesi ekimlerinde de zorluklar yarattı. Dolayısıyla Güney Amerika’da temel tarım mahsullerinde yüksek riskler devam ediyor.
Rapora göre, ABD’nin orta batı kesimi de yine kuraklıktan muzdarip ancak ABD’li çiftçiler yine de kışlık buğday ekimlerine devam etti. Bununla birlikte La Nina nedeniyle bu kış, kar yağışlarının yetersiz kalması ve kar örtüsü eksikliği, mahsulleri olumsuz etkileyebilir.
Yine Rus buğdayı için de benzer bir risk söz konusu. Rusya’da yetersiz kar yağışı senaryosu ve potansiyel bir kar örtüsü eksikliği önümüzdeki sezon düşük üretim ve dolayısıyla ihracat iştahında azalmaya neden olabilir.
HÜKÜMETLERİN 'GIDA ENFLASYONU' KAYGISI ARTIYOR
Artan gıda fiyatları birçok ülkenin endişe kaynağı ve dolayısıyla gıda enflasyonu birçok hükümetin ekonomik açıdan ana gündem maddelerinin başında yer almaya başlıyor.
Kuraklık başta olmak üzere olumsuz iklim koşulları ve pandemi sürecindeki spekülasyonların da etkisiyle tarım emtiasında fiyatlar 2020’de rekor seviyeleri test etti.
Dokuz ürün fiyatına dayalı olarak oluşturulan Bloomberg Tarım Spot Endeksi Nisan sonundan bu yana yaklaşık yüzde 30 arttı. Buğday, mısır, soya fasulyesi ve şekerdeki artışlarla birlikte endekste son dört yılın en yüksek seviyeleri görüldü.
Salgının zirve yaptığı ilk dalgada bireysel manada tüketicilerin gıda ürünlerini stoklamaya yönelmesinin 2021’de beklenmemesine karşın, ülkeler bazında tarım ve gıdayı “milli güvenlik meselesi” olarak gören devletlerin stok refleksinin hala oldukça güçlü olduğuna ve trendin devam ettiğine vurgu yapılıyor.
Örneğin Çin’in 2018-2019 sezonunun tamamında ithal ettiği toplam buğdaydan daha fazlasını sadece bu yılın Ağustos-Ekim dönemindeki 3 aylık süre zarfında ithal ettiğine dikkat çekiliyor.
Bu konuda elini çabuk tutan ülkelerden bir tanesi de Ukrayna. Tahıl ihracatında kota kararı alan Ukrayna’nın bu hamlesi de fiyatların seyrinde önemli bir etki yarattı.
Konuya Türkiye özelinde bakarsak, yılsonuna kadar buğday, arpa ve mısır ithalatında gümrük vergilerinin indirilmesi ve benzer hamleyi ayçiçeği tarafında yaptığını da hatırlatmak lazım.
Tabi her ülkenin mutfak kültüne göre öncelikleri değişiyor.
Mesela Hindistan da Hint mutfağının olmazsa olmazı olarak nitelenen kuru soğan stoklarını artırma yoluna gitti.
JEOPOLİTİK RİSKLERİN FİYATLARA OLASI ETKİLERİ
Raporda, tarımsal tedarik zincirlerinin, belirli limanlarda kısa süreli gecikmeler ve çok az sayıdaki yerel sorunlar dışında 2020'de oldukça başarılı bir performans gösterdiğinin altı çiziliyor. Bu da tarım sektörünü, çoğunlukla uluslararası ticaretteki küresel düşüşün dışında tuttu.
Rapora göre, Trump döneminde iyice gerilen ABD-Çin ilişkileri muhtemelen Biden döneminde de gergin olmaya devam edeceği için 2021'e bakış “çok belirsiz” olarak niteleniyor. 2021’in ilk çeyreğinde Brezilya’da başlayacak olan soya fasulyesi hasadı da Çin’in ABD ile ilişkileri ve soya talebine paralel olarak fiyat tarafında belirsizlik öngörülebilirliği azaltıyor.
Öte yandan Rabobank, ABD Dolarında bir iyileşme bekliyor ve bu da ABD tarım ürünleri için fiyatların düşmesine neden olabilir. Ancak aynı senaryo Brezilya için geçerli değil, Brezilya Realinin 2020’deki zayıf seviyelerine geri dönmesi beklenmiyor.
ENERJİ PİYASASINDAKİ DENGELER
Rapora göre, COVID-19 salgınının devam eden ve uzun vadeli etkileri göz önüne alındığında, 2021’de petrol piyasalarının görünümünün 2020’den çok da farklı olmayacağı görüşü hakim.
Özellikle son kullanıcı tarafındaki zayıf talebin, pandeminin başlangıcından bu yana görülen çok düşük rafinaj marjlarına yansıdığı kaydedilen raporda, 2021'de Brent petrolün ılımlı bir artışla 40 doların ortalarında seyretmesi bekleniyor. Ilımlı artışa gerekçe olarak da küresel ekonomide beklenen toparlanma sinyalleri ve yatırımcıların emtiaya olan olası ilgisi gösteriliyor.
ÇEYREKSEL BAZDA TARIM EMTİASINDA FİYAT TAHMİN TRENDLERİ
Rabobank’ın 2021 yılı için çeyreksel bazda tarım emtia ortalama fiyat tahminlerine bakıldığında buğdayda özellikle ikinci çeyrekten sonra kısmi bir gevşeme olması tahmin ediliyor.
Mısırda 2021 ilk çeyreğine kadar yükseliş trendi öngörülürken, ikinci çeyrek ve sonrasında yataya yakın kısmi bir düşüş beklentisi hakim.
Soyada ise 2021 ilk çeyreğine kadar yükselişin devam etmesi beklenirken, ikinci çeyrek ve sonrasında yine yataya yakın kısmi bir düşüş beklentisi hakim. 2021 son çeyreğinde yeniden, bu yılın son çeyreğindekine yakın bir performans bekleniyor.
Palm yağında ise 2020 son çeyreğinde en yüksek seviyelerin görülmesinin ardından 2021 ilk çeyrekten sonra kısmi bir gerileme trendi öngörülüyor.
Şekerde 2020 son çeyreğinde yüksek seviyelerin görülmesinin ardından 2021 ilk çeyrekten üçüncü çeyreğe kadar bir gerileme ve 2021 son çeyrekte yukarı yönlü bir hareket beklentisi hakim.
Tabii bu tahminler bugünün mevcut koşulları ışığında oluşturulmuş. Bugünlerde oldukça öngörülemez bir süreç ve oynak bir piyasa söz konusu. Bu da mevcut tahminlerin kısa sürede değişmesi için yeterli bir sebep.
Biz sadece 43 sayfalık güncel bir rapor üzerinden tablonun anlık görünümünü sizlerle özet halinde paylaşmak istedik.
Gelişmeleri hep birlikte takip edip, analiz edeceğiz.
İrfan Donat – Bloomberg HT Tarım Editörü