Ynt: Pioneer PR64G46
azoxystrobin link=topic=83727.msg1001265#msg1001265 date=1431553303' Alıntı:
Çiftçilerin çogu triflularin,oxyfluorfen vs gibi tehlikeli ilaclar kullaniyorlar.Zaten triflularin yasak ve bulundurmuyorum.Yasak dememize rağmen her 3 kisiden 2 si bu ilaci soruyor.Daha bircok ilac var bilerek burada da soylemiyorum.Ögrenmesinler,kullanmasinlar diye.
Bu sene daha da riskli.Çünkü kurak gidecek gibi görünüyor.Hayırlısı artik
Keske herkes sizin kadar hassas olsa bu konuda.
Bu konuda çiftiler bilinçli değil. Bı ilaç otu öldurmede ne kadar ekili ise o kadar iyidir mantığı hakim. Bu isin yarını, öbür gunü ne olur diye bir düşünce yok ki bu çok tehlikeli bir fikir yapısı. 3 kuruş daha fazla kazanmak için topragın gelecegini yok ediyorlar. Bir DDT örnegi var önümüzde. 15-25 yil suren bir kalicilik ile ekosisteme verdigi zararlar yüzlerce kez kanıtlandı ama hic bir ders çıkartılmadı.
Özetle bu tip ilaçların satış ve kullanımının sadece yasaklanması ile bir yere varmak zor. Alıcı potansiyeli olduğu sürece 'satıcı' (ki ilaç firmaları oluyor) bir sekilde üretmeye ve satmaya devam ediyor. Bunun önüne gecilenilmesi için yapılması gereken tek ve en önemli şey, 'bilinç' oluşturmak. Bu bilinç ile talebi yok etmek.
Konu hakkında daha önce çokça düşündüm. Sosyal bir bilinclendirme hareketi şart.
'Topraktan geldik' yahut 'toprak ana' deyimleri malum.
'ananızı öldurmeyin' sloganı ile, isin ciddiyetinin detaylica anlatıldığı biliclendime calışması sonuc verir gibi geliyor. Ama devlet koordinatörlüğünde yapılması da şart.
Tarim konusunda çok geri kaldık. 600hp Jaguarlar alıp Mısır bicmeyi, 150 hp traktorler ile tarla surmeyi 'avrapa standartlarında bilinçli tarim' sanan bir nesil yetisti.
Gelismis ulkeler aramızdaki tarimsal bilinç farkı artık o denli acıkdı ki, inanin bazen bundan sonra hic kapanmayacak gibi geliyor.