Organik madde arttırımı

[Ziya 64]

Merhaba değerli çiftçi dostlarım sizlere danışmak istediğim bir konu var uşak ilinde yıllık yağışın 450-550 mm arası olduğu bir lokasyonda arpa buğday ve nohut yetiştiriciliği yapmaktayım.
Sulama imkanımız olmadığı için aldığımız verimler düşük ve suyu toprakta tutmamız gerekli bu konuda elimizden gelecek en büyük faktör topraktaki organik madde miktarını arttırmak ve drenajı sağlamak olacaktır.
Organik madde miktarını arttırma yolları hayvansal gübreleme ve yeşil gübreleme seçenekleri olarak 2 'ye ayrılmakta hayvansal gübreleme imkanımız zayıf
Yeşil gübrelemese ise sulama yapamadığımız için tarlanın 1 sene boşta durması gerekecek bunlara alternatif olarak şuanda düşündüğüm ise :Büyükbaş hayvan gübresindeki organik madde miktarı %8-18 dolayları arasında bu da aslında gübrenin içindeki kuru madde oranına tekabül ediyor peki bu çıkarımdan organik madde miktarı=kuru madde miktarı diyebilir miyiz?
Eğer organik maddeyi arttıran şey kuru madde ise şuanda ekonomik bir getirisi olmayan samanı hasattan sonra tarladan kaldırmayıp diskaro gibi aletlerle toprağa karıştırmamız organik madde miktarını arttırır mı?
Değerli düşünce ve yorumlarınızı bekliyorum saygilar.

 

[Endaz]

Boşuna organik maddeye takılma. Belki 20 yıldan fazladır ciguli çekiyoruz. Biçtirirken sap kıyıcıyı açtırıyoruz. Organik madde gene düşük çıkıyor. Ciguli mazot ve işçilikten felaket kurtarıcı oluyor. 150-200 dönüm arası ayçiçeği tırmıkla toplayıp yakmak 5-6 günümüzü alırdı diye hatırlıyorum şimdi 1 günde bitiyor. Sapı iyi parçalamak için bıçakları biletip üzerine ağırlık koymak gerekir.

Forumda bir konuda böyle bir yoruma denk gelmiştim. Başkaca tecrübesi olanlar paylaşırsa bilgilenmiş oluruz.

 

[Ziya 64]

Tarım ve orman bakanlığının böyle bir yazısını buldum eğer kuru madde ve organik madde birbiriyle bağlantılıysa samanı hasattan sonra toprağa gömerek senelik toprağa 400-500 kilogram civarı organik madde kazandırabiliriz oransal olarak senelik %0.5 miktarda organik madde kazandırabilirsek 5-10 sene arasında topraklarımızı organim maddece zengin verimli hale getirebiliriz diye düşünüyorum.

 

[beyfendi01]

Bitki sağlıklı olursa tam kapasite fotosentez yaparsa toprağı sürüp karbonu havaya uçurmaz isen yıllık %0.4 kadar organik madde artışı sağlanır

 

[Ziya 64]

Bitki sağlıklı olursa tam kapasite fotosentez yaparsa toprağı sürüp karbonu havaya uçurmaz isen yıllık %0.4 kadar organik madde artışı sağlanır

Yani karbon=kuru madde=organik madde diyebilir miyiz hocam

 

[beyfendi01]

Yani karbon=kuru madde=organik madde diyebilir miyiz hocam

Bitkinin ürettikleri karbonhidratlar yağlar proteinler asitler savunma mekanizması için ürettigi salgılar vs organik madde olarak adlandirilir

 

[Mmurat(mecidiyeli)]

Artık buğday sapı çok para etmiyor
Kıyıcılı biçer denk getirirseniz sapınızı tarlanıza gübre olarak püskürtün

 

[Ziya 64]

Artık buğday sapı çok para etmiyor
Kıyıcılı biçer denk getirirseniz sapınızı tarlanıza gübre olarak püskürtün

Maalesef bulundugum yörede kıyıcılı biçer yok ekim sonrası diskaro ile toprağa karıştırmayı düşünüyorum temmuz ayından kasıma kadar anızın çürüyebilmesi için hasattan sonra tırmıkla tarlaya olabildiğince eşit dağıtıp kasım aralık aylarında toprağa karıştırmam gerekecek galiba

 

[Ziya 64]

Peki sizce kıraç alanlarda arpa veya buğday hasadından sonra yeşil gübrelemeye uygun herhangi bir yem bitkisi , baklagil veya tahıl ekip şubat aylarında yeterince vejatatif üreme elde edilebilir mi eğer elde edilebilirse bunu tarlaya karıştırıp mart nisan ayında nohut ekilebilir mi fikriniz nedir?

 

[Mehmet-42]

Peki sizce kıraç alanlarda arpa veya buğday hasadından sonra yeşil gübrelemeye uygun herhangi bir yem bitkisi , baklagil veya tahıl ekip şubat aylarında yeterince vejatatif üreme elde edilebilir mi eğer elde edilebilirse bunu tarlaya karıştırıp mart nisan ayında nohut ekilebilir mi fikriniz nedir?

 

[Ziya 64]

Mehmet bey açıkçası anıza ekimi ben doğru bulmuyorum işcilikten kaçarken verim kaybı yabancı ot hastalıklar ve zararlılar için konakçı olarak düşünüyorum toprak yüzeyinde kalan anız artıklarını.
Daha önceki senelerde nohut samanını tarlaların kenarına yığardık ekonomik bir getirisi yok yakmak yasak toprağa karıştırmak zor diye fare ve böcek yuvası olurdu ama paylaştığınız konunun en güzel tarafı aşırı kurak bölgeleremizde topraktaki buharlaşmayı engellemek için mantıklı olduğunu düşünüyorum.

 

[Mehmet-42]

Mehmet bey açıkçası anıza ekimi ben doğru bulmuyorum işcilikten kaçarken verim kaybı yabancı ot hastalıklar ve zararlılar için konakçı olarak düşünüyorum toprak yüzeyinde kalan anız artıklarını.
Daha önceki senelerde nohut samanını tarlaların kenarına yığardık ekonomik bir getirisi yok yakmak yasak toprağa karıştırmak zor diye fare ve böcek yuvası olurdu ama paylaştığınız konunun en güzel tarafı aşırı kurak bölgeleremizde topraktaki buharlaşmayı engellemek için mantıklı olduğunu düşünüyorum.

Bende sizin gibi düşünüyordum.Ama uzun yıllar boyu denenen ve iklimsel olarak benzer durumda olduğumuz için oradaki başarının buradada olması için bir engel görünmüyor.

 

[Ziya 64]

Bende sizin gibi düşünüyordum.Ama uzun yıllar boyu denenen ve iklimsel olarak benzer durumda olduğumuz için oradaki başarının buradada olması için bir engel görünmüyor.

Hangi bölgede yaşıyorsunuz acaba yıllık kaç mm yağış oluyor tahminen bölgenizde
Zaten en kötü ihtimalle metrekareye 250 litre yağış bile düşse 1000 metrekarede 250 ton su yapar bu kadar suyla aldığımız mahsül ne 200-300 kg yani 1 kilo buğday alabilmemiz için 1 ton yağmur yağması gerekiyor peki susuz tarımda bu oran nedir muhtemelen 1 kilo buğday eşittir 1 kilo su gibi bir orana sahiptir
Peki biz su tutma kapasitesini arttırabilseydik acaba hiç sulanmadan mahsüller yetiştirmemiz mümkün olabilir miydi?

 

[cihan51]

Bizim bölgede de organik madde düşük yükseltmek için tarlalara yıllardır hayvan gübresi veriyoruz her yıl hümik asit kullanıyoruz yaptırdığım toprak analizinde yıllardır hayvan gübresi uyguladığım parselde organik madde 1.55 çıktı
Kiraladığım parsel ise yıllardır münavebe yapılmadan fasülye ekiliyor vede hiç hayvan gübresi çekilmediği halde organik maddesi 1.80 çıktı ya analizlerde bir problem var yada organik maddeyi yükseltmek imkansız gibi düşünüyorum.

 

[Akifİnanç68]

Bizim bölgede de organik madde düşük yükseltmek için tarlalara yıllardır hayvan gübresi veriyoruz her yıl hümik asit kullanıyoruz yaptırdığım toprak analizinde yıllardır hayvan gübresi uyguladığım parselde organik madde 1.55 çıktı
Kiraladığım parsel ise yıllardır münavebe yapılmadan fasülye ekiliyor vede hiç hayvan gübresi çekilmediği halde organik maddesi 1.80 çıktı ya analizlerde bir problem var yada organik maddeyi yükseltmek imkansız gibi düşünüyorum.

Merhaba. Organik madde tayininde genellikle Smith-Weldon yöntemi kullanılır. Diğer analizlere göre hata payına oldukça açık bir yöntemdir. Laboratuvar görevlisinin her aşamayı dikkatle takip etmesi gerekir, bu şekilde hata payı kabul edilebilir sınır olan %5'in altına düşürülebilir. Yani analiz hatası konusunda haklılık payınız olabilir.

Organik madde yönetimimizde çok basit sorunlar var. Organik madde üretimi fotosentez ile bitkiler tarafından gerçekleşir. Temelde havadaki sınırsız ve bedava olan Karbon, Oksijen ve Hidrojeni; toprakta sınırlı ve ücretli olan elementlerin bulunduğu kadarıyla bağlamaktır.

Bitkileri sap, dane veya kök olarak tarla dışına çıkartıp, hayvan gübresi ile %50 sindirilmiş şekilde geri getirmek bir çözüm yolu gibi bize gözükebilir. Ancak organik maddeyi dekarında 300 ton etkili toprak bulunan bir toprakta saf 3 ton organik madde vererek (veya kabaca 6 ton kuru ve olgunlaşmış hayvan gübresi) sadece %1 arttırabileceğimizi hatırlamamız ve dozumu buna göre ayarlamamız lazım. Ya da buğday hasadı, mısır, ayçiçeği, kabak hasadından sonra dane harici kalan organik maddeyi tarla dışına çıkarmadan - balyacılara satmadan - koyunculara bedava vermeden değerlendirmemiz de bir seçenek olabilir. Ayrıca topraklardan organik madde kaybı ile potasyum kayıpları arasında bağlantı var. Potasyumca zengin sapı tarladan uzaklaştırıyoruz ve yerine koymuyoruz. Zaten genellikle topraklarımızda kalsiyum/magnezyum/potasyum oranları potasyumun alımı lehine bozuk, biz her sene bakiyeyi eriterek daha da bozuyoruz.

Hasat artıklarını sadece hayvan yemi veya dışarıya satılacak balya olarak düşünmemeli, başta potasyumlu, manganlı gübre (en öne çıkan elementler) ve OM kaynagı olarak değerlendirmeliyiz. Kendi hayvanımiz için mecburiyetten çıkarıyorsak, geri aynı hayvandan çıkan hayvan gübresini tarlaya vermeliyiz.

Fasulye özelinde değerlendirirsek, düşük C/N oranına sahip (tercih edilen birşey) ve bildiğim kadarıyla genellikle dane hariç kalan kısmı tarlaya kalıyor. Bu da hiç hayvan gübresi verilmese bile OM artışını bize açıklayabilir.

 

[cihan51]

Cevabınız için teşekkürler fasülye de tarlaya kalan hiç birşey olmuyor sapı saman olarak değerlendiriliyor

 

[Ziya 64]

Cevabınız için teşekkürler fasülye de tarlaya kalan hiç birşey olmuyor sapı saman olarak değerlendiriliyor

Bu konuda laboratuvar tahlillerinin yanlış olduğunu belirlemenin en mantıklı yolu gözlemdir kanaatimce.
Toprağın verimi, tava gelme durumu ,drenaj yapısı eğer bunlar diğer tarlalara göre gözle görülebilir şekilde farklıysa toprağınızda yeterince organik madde vardır ; eğer bu saydıklarım mevcut değilse kullandığınız toprak işleme şekillerini kontrol etmek gerekir derin sürüm yapmak, anız yakmak ,toprağı gereğinden fazla işleyerek azot kaybına sebep olmak ,çamurlu veya çok kuru durumlarda toprak işlemesi yapmak toprağınızı çorak bir çöle çevirir bir diğer ihtimal topraktaki bakteri ,mikro organizmal canlılar ve diğer canlıların sayısındaki yetersizlik olabilir uygun koşullarda fermente edilmemiş hayvan gübreleri topraktaki tuzluluk miktarı vs vs saymakla bitmeyecek sebep olabilir bunu en iyi tespit edebilecek sizsiniz.

 

[Ziya 64]

Merhaba. Organik madde tayininde genellikle Smith-Weldon yöntemi kullanılır. Diğer analizlere göre hata payına oldukça açık bir yöntemdir. Laboratuvar görevlisinin her aşamayı dikkatle takip etmesi gerekir, bu şekilde hata payı kabul edilebilir sınır olan %5'in altına düşürülebilir. Yani analiz hatası konusunda haklılık payınız olabilir.

Organik madde yönetimimizde çok basit sorunlar var. Organik madde üretimi fotosentez ile bitkiler tarafından gerçekleşir. Temelde havadaki sınırsız ve bedava olan Karbon, Oksijen ve Hidrojeni; toprakta sınırlı ve ücretli olan elementlerin bulunduğu kadarıyla bağlamaktır.

Bitkileri sap, dane veya kök olarak tarla dışına çıkartıp, hayvan gübresi ile %50 sindirilmiş şekilde geri getirmek bir çözüm yolu gibi bize gözükebilir. Ancak organik maddeyi dekarında 300 ton etkili toprak bulunan bir toprakta saf 3 ton organik madde vererek (veya kabaca 6 ton kuru ve olgunlaşmış hayvan gübresi) sadece %1 arttırabileceğimizi hatırlamamız ve dozumu buna göre ayarlamamız lazım. Ya da buğday hasadı, mısır, ayçiçeği, kabak hasadından sonra dane harici kalan organik maddeyi tarla dışına çıkarmadan - balyacılara satmadan - koyunculara bedava vermeden değerlendirmemiz de bir seçenek olabilir. Ayrıca topraklardan organik madde kaybı ile potasyum kayıpları arasında bağlantı var. Potasyumca zengin sapı tarladan uzaklaştırıyoruz ve yerine koymuyoruz. Zaten genellikle topraklarımızda kalsiyum/magnezyum/potasyum oranları potasyumun alımı lehine bozuk, biz her sene bakiyeyi eriterek daha da bozuyoruz.

Hasat artıklarını sadece hayvan yemi veya dışarıya satılacak balya olarak düşünmemeli, başta potasyumlu, manganlı gübre (en öne çıkan elementler) ve OM kaynagı olarak değerlendirmeliyiz. Kendi hayvanımiz için mecburiyetten çıkarıyorsak, geri aynı hayvandan çıkan hayvan gübresini tarlaya vermeliyiz.

Fasulye özelinde değerlendirirsek, düşük C/N oranına sahip (tercih edilen birşey) ve bildiğim kadarıyla genellikle dane hariç kalan kısmı tarlaya kalıyor. Bu da hiç hayvan gübresi verilmese bile OM artışını bize açıklayabilir.

Topraklarımız en çok sahip çıkmamız, geliştirmemiz ve gelecek nesile aktarmamız gereken en önemli mirastır bilinçli , araştırmacı ve kendini geliştirmek için çabalayan çiftçileri görmek beni mutlu ediyor ilginizden dolayı sizi takdir ediyorum.
Elimizdeki imkanlar dahilinde her sene toprağa dekarda 500 kg organik madde kazandırabilmemiz 6 yıllık bir süreçte bizlere %1 organik madde miktarını %2 ye çıkarmamızı sağlayabilir.
Kaba bir düşünceyle metrekarede 30 litre su tutma kapasitesinden 60 litreye çıkmak gibi değerlendirebiliriz yetiştirme koşullarının ve ekonomik koşulların her geçen gün zorlaştığı bir sektörde yüzde 10 luk bir verim artışı yakalayabilmemiz bizlere ilaç gibi gelecektir.

 

[Akifİnanç68]

Sizin için bir referans olması için henüz üzerinde çalıştığımız bitirme ödevimle alakalı bir grafiği paylaşayım. Bitirme ödev konum çok fazla kireçli ve bazik reaksiyonlu, tın tekstürlü Aksaray/Eskil Merkez mahallesi topraklarının, toprak analiz parametreleri ile verimlerinin ilişkilendirilmesiyle alakalı. Aşağıdaki grafikte 46 farklı tarlanın organik madde ve faydalı su kapasitesi grafiğini görüyoruz.

Burada "faydalı su kapasitesi" diye adlandırdığımız parametreyi şu şekilde hesaplıyoruz:
Faydalı su kapasitesi = Tarla Kapasitesi nemi - Solma Noktası nemi
- Tarla kapasitesi: Toprak örneklerini 0.33 atm (bitkilerin topraktan min. su çekme negatif basıncı) basınçta suya doygun şartlarda 2 gün bekleterek nem tayini yapıyoruz.
- Solma noktası: Toprak örneklerini 15 atm (bitkilerin topraktan max. su çekme negatif basıncı) basınçta suya doygun şartlarda 2 gün bekleterek nem tayini yapıyoruz.

Yani herkesin su tutma kapasitesi olarak bildiği kavramla birebir aynı. Grafiğin altındaki de herkesin bildiği organik madde.

 

[Ziya 64]

Sizin için bir referans olması için henüz üzerinde çalıştığımız bitirme ödevimle alakalı bir grafiği paylaşayım. Bitirme ödev konum çok fazla kireçli ve bazik reaksiyonlu, tın tekstürlü Aksaray/Eskil Merkez mahallesi topraklarının, toprak analiz parametreleri ile verimlerinin ilişkilendirilmesiyle alakalı. Aşağıdaki grafikte 46 farklı tarlanın organik madde ve faydalı su kapasitesi grafiğini görüyoruz.

Burada "faydalı su kapasitesi" diye adlandırdığımız parametreyi şu şekilde hesaplıyoruz:
Faydalı su kapasitesi = Tarla Kapasitesi nemi - Solma Noktası nemi
- Tarla kapasitesi: Toprak örneklerini 0.33 atm (bitkilerin topraktan min. su çekme negatif basıncı) basınçta suya doygun şartlarda 2 gün bekleterek nem tayini yapıyoruz.
- Solma noktası: Toprak örneklerini 15 atm (bitkilerin topraktan max. su çekme negatif basıncı) basınçta suya doygun şartlarda 2 gün bekleterek nem tayini yapıyoruz.

Yani herkesin su tutma kapasitesi olarak bildiği kavramla birebir aynı. Grafiğin altındaki de herkesin bildiği organik madde.

Ekli dosyayı görüntüle 84121

Su tutma kapasitesinin organik maddeyle alakalı olduğunu gösteren bir grafik olmuş ama muhtemelen grafikteki farklılıkların sebebi toprak yapısının killi tınlı olmasina göre değişiyor olabilir