Konya lı arkadaşların dikkatine!!!


Kanola felaketi, ‘kurtuluş’ diye sunuluyor!

Konya Ovası’nda Kanola ekimi projesini değerlendiren Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi Genel Başkanı Kemal Özer; “Çiftçimiz toprağını kaybetmek istemiyor ve yakın bir zamanda aç kalmak istemiyorsa ilaç, gübre ve tohum pazarlamacılarının vahşi pazarlama yöntemlerine aldanmamalı ve asla GDO’lu tohumlar ve Kanola ekimi yapmamalı” dedi.
Özer açıklamasında şu görüşleri dile getirdi: “Kolza, papiska ve rapitsa isimleriyle bilinen Kanola; eskiden yağı zehirli olduğu için sanayinin farklı alanlarında kullanılırdı. Kanola, gerçek bir bitki olmayan, genetik modifikasyonlar sonucu zehirli madde oranı düşürülmüş ya da dönüştürülmüş laboratuar bitkisi Kolzanın ticari ismi olan ‘Kanada yağı’ (Canadian Oil Low Acid) cümlesinin kısaltmasıdır.

VERİMLİ OVALARI ÇÖLLEŞTİRECEKLER

Zahmeti az, kazancı büyük gibi gösterilen üretim yalanları ve zahmetsiz rahmetin olmayacağını, yine en iyi çiftçilerimiz bilir. Edirne Ziraat Odası Başkanı Cengiz Yorulmaz 'yeniden ekilen kanola tohumunun kanserojen madde içermesine yol açtığını' belirttiği, susuz ve zahmetsiz olduğu iddia edilen kanserojen kanolanın Konya Ovası’na ekilmesi durumunda; Ovalar çöle dönüşecektir. Çiftçinin kazanacağı üç beş kuruş ise GDO’cuların üreteceği birçok gerekçe ile yeniden elinden alınacaktır.

GDO’lu bitki Kanolanın yağı, -diğer GDO’lu ürünler gibi- sinir sistemi hasarı, körlük, kanser gibi hastalıklara sebep olmasına rağmen birçok fastfood ve lokanta zinciri tarafından kullanılıyor. Bunun yanı sıra ayçiçeği yağı gibi yağlara karıştırılarak, kanola yağı adıyla tüketime sunuluyor.

EKİMİ YASAKLANMIŞTI

Ekimi ülkemizde 1979 yılından bu yana yasak olan Kolza bitkisi, şimdilerde böceklerin bu bitkiyi yememesi ve üretim maliyetinin düşüklüğü gerekçeleriyle, çiftçilerimize yeniden ektirilmeye çalışılıyor.

Genetiği değiştirilen kolzanın yağından yararlanılmak üzere Türkiye’de yakın zamanda deneme üretimleri yapılmış, yağ ihtiyacı için yeniden üretime alınması sağlanmıştır. Şirketler, yararlı olduğu iddiasıyla Türkiye ' deki bitkisel yağ açığını kapatmak ve bio-dizel elde etmek için ekimini şiddetle tavsiye etmektedirler.

YEMEK TARİFLERİNDEKİ SİNSİ DEĞİŞİM

Önce sinsice yemek tariflerinde yer alan zeytinyağı ve tereyağı önerileri bazı karanlık ellerce margarin olarak değiştirilmişti. Aynı karanlık eller, şimdi tariflerdeki yağ adlarını kanola yapmaktalar. Hâlbuki Amerika’da kanolayı övücü bir içerikle kitap yazan Andrew Weil isimli şahsın, “kanola pazarlamacısı” olduğu deşifre edilmiştir. Uzman kılıklı aynı pazarlamacılar, şimdi de ülkemizi istila ederek çiftçinin beynini yıkayıp, “afeti”, “kurtuluş” diye sunuluyorlar. Özetle çiftçi bazı çıkar çevreleri, satılık bilim adamları ve GDO’cu tohum şirketlerinin ağına düşürülüyor.

DÜŞMAN ASKERİNİN İSTİLA EDEMEDİĞİ ANADOLU ' yu GDO ' cular İSTİLA EDİYOR!

Düşmanın istilasına müsaade edilmeyen Gelibolu’dan başlayan Kanola İstilası, Trakya’dan sonra şimdi ‘Konya Şeker’ eliyle Konya’da... Kanola hakkında çiftçiye aktarılan bilgilerin ise gerçekliği söz konusu değil...

Türkiye tarımına ve doğal tohumuna göz dikmiş ve bunun için pusuda bekleyen GDO’cular, Kanola aracılığıyla hardal ailesi bitkilerinden başlayarak, bol miktarda ekilmesini sağlayacakları diğer doğal bitkilerin tozlanmasını ve döllenmesini sağlayacaklar. Bu sayede on yıl geçmeden Konya Ovası’nda organik tohum ekilemeyecek, kanola dâhil birçok bitkinin yetişmesi engellenecek ve doğal tarım yapılamaz hale gelecektir. Bunun için Meksika, Arjantin, Bangladeş, Etiyopya gibi sayısı otuzlara yaklaşan ülke, örnek olması bakımından yeterlidir.

ÇİFTÇİYE ÇAĞRI

Anadolu çiftçisine ve özellikle Konya çiftçisine çağrımız şudur: Şayet toprağını kaybetmek istemiyor ve yakın bir zamanda aç kalmak istemiyorsan ilaç, gübre ve tohum pazarlamacılarının vahşi pazarlama yöntemlerine aldanmamalısın. Unutmamalı ki: Çiftçiye GDO’lu tohum ektirenler, acılı gününde yanında olmayacaklar.

KANOLA KANSERE YOL AÇIYOR

Zahmeti az, kazancı büyük gibi gösterilen üretim yalanları ve zahmetsiz rahmetin olmayacağını, yine en iyi çiftçilerimiz bilir. Edirne Ziraat Odası Başkanı Cengiz Yorulmaz 'yeniden ekilen kanola tohumunun kanserojen madde içermesine yol açtığını' belirttiği, susuz ve zahmetsiz olduğu iddia edilen kanserojen kanolanın Konya Ovası’na ekilmesi durumunda; Ovalar çöle dönüşecektir. Çiftçinin kazanacağı üç beş kuruş ise GDO’cuların üreteceği birçok gerekçe ile yeniden elinden alınacaktır.

KONYA ŞEKER, VARLIK SEBEBİNİ ORTADAN KALDIRIYOR!

Konya Şeker’in “hiç bir menfaatimiz yok” diyerek ve gerekli araştırmaları yapmadan çiftçiye kanola ekimi konusunda verdiği maddi manevi desteğin ardında, bir takım kirli ilişkiler ve kişisel çıkar aramak istemiyoruz. Konya ekonomisine büyük katkıları olan Recep Konuk ' un danışmanlarının ve bu konuda kendisine bilgi verenlerin, kendisini yanlış bilgilendirdikleri ya da bilerek yanılttıkları açıkça ortadadır.

Konya Şeker Holding’in Konya’ya yapabileceği en büyük kötülüğün GDO’lu Kanola olacağını hatırlatırken; Konya Şeker’e bu ürkütücü, riskli kararını gözden geçirme çağrısı yapıyoruz. Aksi halde bu durumun Konya Şeker’in varlık sebebinin sonu olacağı unutulmamalıdır.”
 
Ynt: Konya lı arkadaşların dikkatine!!!

cok ektirdiler iyide sonuc alıp masrafı düşük getirisi yüksek verimler aldılar tarla komşularım konya şekere ekmişlerdi ektigimiz şeker pancarı mısır gibi ürünlerde gdo lu paylaşım icin tşk
 
Ynt: Konya lı arkadaşların dikkatine!!!

Kırşehirde deneme ekimi yapıldı o köyde hrdal otu kalmadı yaklaşık 20 yıldır kanola ile melezleşmiş bir bitki çıkıyor.
 
Ynt: Konya lı arkadaşların dikkatine!!!

birileri bagıyorsa çagırıyorsa kulak vermek gerekir.evet ben de ekmek istemiştim konla aspiri ama ilk araştırdım ek fikri ön plana çıktı.birazdaha araştırdım ekenlerden ve biraz daha bilgili olanlardan vaz geçtim.
ozaman bende hadi be demiştim.demekki haklılık var.

bir nohutum var %100 dogal ve unutulmaz lezzeti var.ben bunu yayla-reis gıda gibi firmalara önerdim bir örnek gönderyim inceleyin pişirin görün farkı ve tadı dedim.aldıgım cevab biz kalitesi düşük mal almayız satmayız.
halbuki paketleyip sattıkları nohut %100 kimsallarla aykata duruyor.bir çogu ithal.birçok nohutlar özellikle 8,5 mm üzerindeki kalburi-koç başı yani iri olanlar aşılam ve oynanmış nohutlar.
ama zihniyet bu.
bugün saat 16 da nohutum birçok firmadan kalite ve tat onayını aldı.(yemeklik olarak)

eger birileri anlatıyorsa birşey dikkate almada fayda var.her yer hastalık heryer dökülüyor.
 
Ynt: Konya lı arkadaşların dikkatine!!!

gdo su oynanmış butür olaylara herzaman karşıyım ama..gel gelelim ambarımda 2011 yılının buğdayı hala duruyor
55 krş a zor alıcı buluyorum, kimse buğdayıma kalitesiz demesin 2 çeşit ve değerleri iyi,
yağlık ayçiçeklerimde hala duruyor ağustoz ayında yani harmanda 1,20 tlydi şuan 1,15 tl.
gelelim 3. ürünümüze yani kanolaya 2011 yılında ekmedim ekmememin sebebi kanolayı hep
zayıf topraklara ekiyorum ve zayıf topraklardan gayette güzel verim aldım yani dekara 280-300 kg
kanola arkası buğday ertesi yılda arpa ekiyorum ve kanola yerinde çok iyi buğday verimi aldım.
kanolanın 2011 sezonu satış fiyatı 1,30 tl, desteği kg 40 krş yani dekara 300 kg verim aldığımızda 120 tl getirisi var
buğdayın satılamadığı bir yılda, ayçiçeğinin harman fiyatının altına düştüğü bir yılda 10 yıldır kota uygulaması sebebinden pancarın şeklini ve şemasını unutmuş
bir çiftçi olarak en iyi karın kanolada olduğu bir dönemde bana kanolada GDO var
ekme diyenin yiyeyim gdo sunu... eğer 2012 yılındada en iyi getiriyi kanola sağlarsa 2013 te tarlalarımın yarısı KANOLA olacak...
 
Ynt: Konya lı arkadaşların dikkatine!!!

atila link=topic=50638.msg509503#msg509503 date=1326305269' Alıntı:
Hangi mısır, şeker pancarı tohum çeşitleri GDO`lu ???
Lütfen bilenler isimlerini yazsın!!!
hibrit mısır tohumları ne anlama geliyor hocam tatlı mısır hayvan mısırı patlak mısırı bunlar nasıl oluşuyor?
 
Ynt: Konya lı arkadaşların dikkatine!!!

Çeşidin ana ve baba hatları aynı tarlaya belirli miktarlarda (örneğin 4 sıra ana, 2 sıra baba) olarak ekilir. Belli bir dönemde ana hatların tepe püskülü çekilir (kendini döllemesin diye). Baba hatlarda çıkan püskül ve polen ana bitkilerindeki koçanları döller. Tozlanmadan sonra baba bitkiler imha edilir ve sadece ana bitkilerdeki koçanlar hasat edilir. F1 olarak da (yani birinci nesil) tanımlanan bu daneler temizleme-ilaçlama vs sonrasında tohum olarak satılır.
Hibrit mısır tohumu belirli bir anneden ve bir babadan olan çocuklar olarak da tanımlanabilir. Bu çerçevede anne ve baba hatları kendilenmiş saf hatlardır. Hibrit tohumun hiçbir şekilde GDO ile alakası yoktur.

Mısırda birkaç ' ' tip ' ' vardır. Örneğin; At dişi (dent), Sert mısır (flint). Tatlı mısır ve cin mısır bildiğim kadarı ile flint tiplerinden oluşuyor. Burada normal klasik ıslah ile yeni çeşitler (daha iyi patlayan gibi) oluşturuluyor.
 

Benzer Konular