Koç, Harranova'da üretimi bırakıyor


Koç, Harranova ' da domates ve salça üretimini de bırakıyor
Eren GÜLER
18 Ekim 2013

Koç, Harranova ' da üretimi bırakıyor

Koç Holding, 2000 yılında Şanlıurfa ' da kurduğu Harranova çiftliğini kapatmaya hazırlanıyor. Çiftlikteki sığır besiciliğine yönelik birimlerini bu yılın başında Namet Gıda ' ya satan Koç, şimdi de 12 bin dekarlık alandaki domates ve salça üretim faaliyetlerini durduruyor. Böylece, Harranova Çiftliği ' nde herhangi bir üretim kalmayacak.

Koç Grubu, Harranova Çiftliği ' nde domates ve salça üretimini durdurma yönündeki kararını Kamuoyunu Aydınlatma Platformu ' na (KAP) yaptığı bir açıklama ile duyurdu.

Açıklamada, Harranova Besi ve Tarım Ürünleri şirketinin mevcut faaliyetlerinin kârlılık durumunun beklentilere cevap vermediğine dikkat çekildi. Açıklamada, domates ve salça üretim faaliyetlerinin durdurularak stratejik opsiyonların değerlendirilmesi çalışmalarına başlanmasına karar verildiği kaydedildi. Bu opsiyonlar arasında Harraova hisselerinin veya maddi duran varlıkların satışı, önemli miktarda şirket varlığının toptan satışı ve faaliyetlerin yeniden yapılandırılması gibi seçenekler bulunuyor.

Harranova Çiftliği ' nde yapılacak çalışmalardan elde edilecek sonuçlar Olağanüstü Genel Kurul ' da pay sahiplerine sunulacak. Çiftliğin kaderi 26 Aralık ' ta yapılacak Olağanüstü Genel Kurul toplantısında belli olacak.

KOÇ HOLDİNG BESİCİLİKTEN ÇIKTI

'DAHA İYİ BİR SÜVARİ LAZIM'

Şanlıurfa Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Sabri Ertekin, Koç ' un kararının bölge ekonomisine olumsuz bir etkisinin olmayacağını ve salça fabrikasının diğer yatırımcılar tarafından satın alınabileceğini söyledi. Koç ' un kiraladığı arazilerde domates ekimi ve kendi fabrikasında da salça üretimi yaptığını anlatan Ertekin, 'Onlara buraya yatırım yaptıkları teşekkür ederiz ama konuyla daha yakından ilgili yatırımcıların gelmesini isteriz. Birebir işin içinde olunması gerekiyor. At binenin kılıç kuşananın. Buraya daha iyi bir süvari gelirse daha iyi olur' dedi.

Ertekin, yurtdışında son teknoloji ile dekar başına 12-13 ton üretim yapılırken burada o rakamın 6-7 tonda kaldığına dikkat çekerek, 'Rekabet şartları da grubu zorlamış olabilir. Muhtemelen onlar kendi açılarından daha kârlı işlere yönelecekler' diye konuştu.

BESİCİLİKTEN DE ÇIKMIŞTI

Koç Holding Harranova Çiftliği ' ndeki besicilik faaliyetlerini de bu yılın başında sonlandırmıştı. Şirket, Namet Gıda ile anlaşmaya varıp sektörden tamamen çekilmiş ve çiftliklte sadece domates ve salça üretimi kalmıştı.

2000 YILINDA KURULDU

Proje kararı 1998 yılında verilen Harranova çiftliğinin temeli Koç-Ata ortaklığı ile 1999 yılında atıldı. Almanya ' dan ithal edilen 300 baş Holstein Friesian Cinsi hamile düvenin 28 Eylül 2000 tarihinde tesise gelmesi ile 11 Ekim 2000 tarihinde Besi Çiftliği resmen faaliyete geçti.

2003 yılında ortaklığa Sancak grubunun da katılması ile şirketin ünvanı Koç Ata Sancak Besi Tarım Ürünleri olarak değişti. 2006 yılında ise Ata ve Sancak grupları hisselerin tamamını Koç Topluluğu ' na devretti.

Harranova A.Ş. 2006 yılında mevcut et ve besi faaliyetine ilave olarak salça Üretim faaliyetine de girmeyi karar verdi ve Tat Konserve ile koordinasyon içerisine girerek 35 dekarlık bir alanda deneme amaçlı sınai domates ekimi gerçekleştirdi. Üretimin başarı ile sonuçlanması üzerine 2007 yılında 3 bin 500 dekarlık bir alanda domates üretimi gerçekleştirildi.

2008 yılında dünya salça sektörünün lider salça üreticisi The Morning Star firması Harranova ' ya yüzde 10 ' luk bir hisse ile ortak oldu.

Koç, Tat Konserve aracılığı ile 12 bin dekarlık bir alanda üretim gerçekleştiriyordu.
 
Ynt: Koç, Harranova'da üretimi bırakıyor

Koç ' tan şok karar!
Koç Holding, 2000 yılında Şanlıurfa ' da kurduğu Harranova çiftliğini kapatmaya hazırlanıyor.

http://finans.mynet.com/haber/detay/ekonomi/koctan-sok-karar/89816


İşte yukarda haberin linki, basın şok karar diyerek yazıyor.

Devlet teşvik etseydi, dışardan gelen ete vergi koysaydı, mazot pahalı olmasa, efenim birde çalışacak kalifiye eleman olsa ve bunlarrı çalıştırdığın için vergiden düşülseydi oh oh o zaman harranovayı satın alırlardı amma maalesef at binenin kılıç kuşananın hakkatende, duydular davulun sesini arkalarına bakmadan kaçarlar tabiii, kapasana tüpraşı, kapasana tofaşı, niye nooldu?

Buda gösteriyorki Türk çiftçisi üreticisi zor piyasa şartları ve üretim şartlarında gerçektende Cumhuriyetin kurulduğu günden itibaren, yani 90 yıldır ve hala çok ama çok zor şartlarda ayakta kalma mücadelesi vererek, Atatürk ün nutukta bahsettiği gibi fakr-ı zaruret içinde kalmaya mahkum edilmiştir.

Bugün Türk çiftçisi üreticisi elinde sermayesi olmadan üretim yaparak memleketin hizmetkarlığına devam etmektedir, elindeki avucundakini traktörüne makinasına yatırsa üretime yatıramamakta, bol bol makine ekipman ve diğer girdileri sağlayamamakta, görüldüğü üzere her türlü imkana kolayca ulaşıp üretim çiftliği kuranlar dahi gerekli kar marjını yakalayamayıp havlu atmakta, tabiri caiz ise Türk çiftçisi dişinden tırnağından artırdığını işine yatırarak üretim yapıp memlekete katma değer üretmekte, hizmet etmekte.

Tabiki bu şartlarda herkes bırakıp kaçmayı düşünüyor, kaça kaça zaten köyler boşaldı, gençler bu işleri tercih etmiyor, şimdide çıkmışlar 15-40 yaş arası çiftçilere eğitim vereceklermiş, siz önce kazançtan haber verin, onlar kazanç oldumu öyle bir üretim yaparlarki aklınız durur, lakin hala belirli bir kesimin bu toprağın insanına gerizekalı muamelesi yapması hiç hoş değildir, esas gerizekalı kim? onca sermaye ile bu işlerin ülkemiz şartlarında yapılabileceğini sananlar çokmu akıllı şimdi?, yatırdığın sermayeye göre kazanç olmadığını gözgöre göre üreticiliğe soyunanlara sesleniyorum, konuşunda bilelim bakalım bu işler neymiş?

Şokmuş, 90 yıldır Türk çiftçisi şokta neden hiç basında haber olmadı? Cumhuriyet kuruldu kurulalı bir tarım politikası olmadı, şu sektörün insanları şok tan çıksın tarım politikası üretelim diyen olmadı, Cumhuriyet olduğumuzun ne anlamı kaldı?
 
Ynt: Koç, Harranova'da üretimi bırakıyor

Arkadaşlar koç 2000 yılında bu işe girdiğinde üretimden çok devletten alacağı desteği düşünüyordu. Koç bu çiftliği kurarken ne kadar hibe aldı, ne kadar kredi kullandı, kredini faizi neydi bunlar önemli. Yine orada büyük ihtimalle yörüğün sırtından kurban kestiler. Ama işler istedikleri gibi gitmedi dişli bir hükümet karşılarına çıktı. Bundan birkaç sene önce imf den kredi alınması için tüsiad hükümete çok baskı yaptı. 2009 da kriz var diye ötv indirildi işçilerin sigorta primlerinin bir kısmı fakir fukaranın sırtına yıkıldı. Koç bundan 4 5 sene öce migrosu sattı para kazanmıyor muydu? Malı %25 kar marjı almadan satıyordu, rafları santim santim kiralıyordu. bugün aldığı ürünün parasını 3 ay sonra ödüyordu. Ama kaz geleceği için tavuğu (Migros) sattı.
 
Ynt: Koç, Harranova'da üretimi bırakıyor

stulu link=topic=69008.msg786085#msg786085 date=1382099704' Alıntı:
Arkadaşlar koç 2000 yılında bu işe girdiğinde üretimden çok devletten alacağı desteği düşünüyordu. Koç bu çiftliği kurarken ne kadar hibe aldı, ne kadar kredi kullandı, kredini faizi neydi bunlar önemli. Yine orada büyük ihtimalle yörüğün sırtından kurban kestiler. Ama işler istedikleri gibi gitmedi dişli bir hükümet karşılarına çıktı. Bundan birkaç sene önce imf den kredi alınması için tüsiad hükümete çok baskı yaptı. 2009 da kriz var diye ötv indirildi işçilerin sigorta primlerinin bir kısmı fakir fukaranın sırtına yıkıldı. Koç bundan 4 5 sene öce migrosu sattı para kazanmıyor muydu? Malı %25 kar marjı almadan satıyordu, rafları santim santim kiralıyordu. bugün aldığı ürünün parasını 3 ay sonra ödüyordu. Ama kaz geleceği için tavuğu (Migros) sattı.

2015 ' te tarım ve hayvancılık ile ilgili (%50 hibeli ekipman, gübre, mazot desteklemeleri, küçük yada büyük başta hayvan başına yapılan desteklemeler ve ürüne göre yapılan mahsul desteklemeleri gibi) desteklemelerin önemli bir kısmı son buluyor. Devam kararı alınır mı bilmiyorum ama bu destekleme ve teşviklerin kesilecek olması da tarım ve hayvancılıktan ellerini, ayaklarını çekmelerine neden olabilir. Bunlar gebel olarak küçük görünebilir ama ipart projesi kapsamında verilenler (AB kaynaklı ve işletme tutarının %65 ' ine kadar karşılıksız hibe gibi teşvikler) ciddi rakamlara ulaşıyor.
 
Ynt: Koç, Harranova'da üretimi bırakıyor

Bu tür büyük şirketler elin taşı ile , elin kuşunu vurmayı çok severler.
Yani kendi cebinden para çıkmasın , ama yatırım olsun , devlet teşvik versin , hibe versin , ama parayı o kazansın , karı o götürsün tarzı iş yapmaya çalışırlar.
Bu yatırımdada böyle olmuş mudur? Tabiki bilemeyiz , ama genel yaklaşım budur. Malum son dönemde hükümet ile zıtlaşmaları artık iyice gün yüzüne çıktı , bu sebeple bir süre önce arpaları kesilmiş , teşviklerden istedikleri gibi faydalanamamış olabilirler , bunlar tabi varsayım. Gerçeği ancak işin içindekiler bilir.
Bu tarz büyük şirketlere , büyük çiftçilk kuracak , kanunları iyi bilen , siyasi bağlantıları olan şirketler her zaman büyük kredilerden faydalandılar.
Krediler bir türlü tabandaki insanlara yeterince ulaşmadı , ancak dönem dönem ağzımıza bir parmak bal çalındı. Büyüklerimiz böyle büyük işletmeleri çok severler , tür tarımının modern ve çağdaş yüzü olarak görürler , bu tür işletmeler kuruldukça , küçük çiftçinin elindeki topraklar , hayvanlar bunlara geçtikçe çok sevinirler. Ama maalesef bu tarz yapılar , en ufak bir silkelenmede kaçıp gidiyorlar , sektörden çıkıyorlar.
Bölgemizde yzlerce büyük çiftlik kuruluyor veya kuruldu , maalesef onlarında sonları böyle olacak gibi duruyor.
Afedersiniz gübre ve pislik içinde , takım elbiseli patronlar uğraşmazlar bizler gibi , hayvanı bizim gibi sevmezler , onları profosyonel iş arkadaşı gibi görürler , ama işin sonu maalesef hayal ettikleri gibi olmuyor. Her yıl bir buzağı , bir inek günde 40 kg süt verir , yılda şu kadar ton hesapları , şu kadar para yapan hesapları maalesef tutmuyor ve gelecektede tutmayacak.
Tarımın ve hayvancılığın kurtuluşunu bizlerin yapacağını , ancak bizlerin kurtaracağını gördükleri gün , Türkiyemiz kalkınacak , rafahımız artacak , ama bu rüyadan ne zaman uyanacaklar merakla bekliyoruz.
 

Ynt: Koç, Harranova'da üretimi bırakıyor

21 Ekim 2013 - 02:30

Güngör Uras

Koç hayvancılıktan sonra tarımdan da çıkma kararı aldı

Koç Grubu, Şanlıurfa Harranova Çiftliği’nde domates ve salça üretimini durduruyor. Açıklamada, Harranova Besi ve Tarım Ürünleri şirketinin mevcut faaliyetlerinin kârlılık durumunun beklentilere cevap vermediğine dikkat çekildi.

Şanlıurfa’da sanayi tipi domates ve salça üretim faaliyeti Tat şemsiyesi altında yürütülüyordu. Türkiye genelinde 1.5 -2.5 milyon ton sanayi tipi domates ve bu domateslerden de 250 - 300 bin ton salça üretilir.

Salçanın 130-150 bin tonu ihraç edilir. İhracattan 150 - 200 milyon dolar döviz gelir. Bursa, İzmir ve Şanlıurfa’daki tesisleri ile Tat bu sektörde yüzde 20 paya sahiptir. Şirketin 2012 yılında domates salçası ve konserve faaliyetlerinin cirosu 250 milyon TL dolayındadır. Tat 45 yıllık bir kuruluştur. Vehbi Koç’un “göz bebeği”dir. 1968 Mart ayında Tat fabrikasının açılışında Vehbi Koç şunları söylemişti:

“Portekiz’den getirilen tohumlarla 2 sene boyunca yaptığımız denemeler başarı ile sonuçlanınca Tat Konserve’yi kurduk.

Köylülerle 1968 mahsülü domates için kontratlar imzaladık. Şimdiye kadar hiç ihraç edilmemiş olan bir mahsulümüzden memlekete döviz temin edebilirsek kendimi bahtiyar addedeceğim ve bütün yorgunluklarımı unutacağım.

Biz bu işte muvaffak olursak, memlekette ihracata yönelecek birçok fabrikanın kurulacağına inanıyorum. Nitekim biz de yeni ürünlerle, kalkındırılmaya muhtaç olan Orta Anadolu Bölgesi’ne doğru yayılmayı tasarlıyoruz.

Bıkmadan, usanmadan 20 küsür seneden beri koştuğum bu işin tahakkukunda Allah’ın bize yardımcı olacağına güveniyorum.”

Sosyal sorumluluk
Koç Holding yönetimi, kurucuları Vehbi Koç’un tavsiyesi doğrultusunda “Sosyal Sorumluluk Projesi” diye adlandırılan bir girişim ile Şanlıurfa Harranova’da önce Ata sonra Sancak gruplarıyla besi hayvancılığına başladı. Daha sonra Şanlıurfa’daki tarımsal üretimi, Harran Besi ve Tarım Ürünleri AŞ şemsiyesi altında genişletme arayışına girerek Tat için büyük bir salça üretim tesisi yatırımı yaptı.

Dünya 5’incisi olacaktı
Tat Konserve’nin Şanlıurfa Harranova Salça Fabrikası’nın kuruluş aşamasında sorunluluk taşıyan Genel Müdürü Güçlü Toker, “Dünyada 1 milyon tonun üzerinde domates işleyen dört büyük salça fabrikası var ve hepsi Kaliforniya’da. Bunlardan 3’ü, Tat’ın yüzde 10 ortağı olan ABD’li The Morning Star’a ait. Bizim fabrikanın tüm aşamaları tamamlandığında bugünkü ölçeklere göre dünyanın 5’inci büyüğü olabilecek” diyordu.

Tat Konserve’nin Balıkesir’deki fabrikayı sökerek başlattığı, yeni ekipmanlarla geliştirdiği salça fabrikası, 150 bin ton domates işleyerek 2006 yılında üretime başladı. 2002 yılına kadar 5 yılda hedef 1 milyon ton domates üretimi idi. 100 bin hektar alan domates ekimi için değerlendirilecek. GAP’taki yatrımlar için 5 yılda 84 milyon dolar harcanacaktı.

Koç Grubu geçen yıl Şanlıurfa’daki besi çiftliğini de kapatma kararı almıştı. Şimdi domates ve salça faaliyetine son veriyor.

Türkiye’nin en büyük sermaye grubu hayvancılık ve tarımdan çıkıyor ise, bu sektörlerde bir sorun var demektir. Koç Grubu başaramadı denilemez. Başaramamasının nedenlerini tartışmalı, sorunlara çözüm aramalıyız. İlgisiz kalırsak bundan sonra büyük sermaye grupları “Koç bile beceremedi” diyerek hayvancılığa ve tarıma ilgi duymaz. Bu konuları sırasıyla tartışmaya açacağız...
 
Ynt: Koç, Harranova'da üretimi bırakıyor

28 Ekim 2013 - 16:55

‘Koç Holding dayanamadı, çiftçi nasıl dayansın?’
Bursa ' nın Karacabey Ziraat Odası Meclis Başkanı Nuri Karaca, 'Koç Holding ' in en fazla 10 yıl dayanabildiği bu stratejik sektörde biz dededen kalma gerçek çiftçiler sonsuza kadar dayanırız. Yalnız borçsuz, çoluk çocuğumuzu doyurabilecek bir standart istiyoruz.' dedi

Karacabey Ziraat Odası Meclis Başkanı Nuri Karaca, Türkiye ' nin en büyük, dünyanın ise sayılı büyüklerinden Koç Holding, 2000 yılında Şanlıurfa ' da kurduğu Harranova çiftliğini kapatmaya hazırlanması dolayısıyla yaptığı açıklamada, 'Harranova çiftliği Türk tarım ve hayvancılığında son yıllarda yaşanan güçlüklere daha fazla dayanamadı. Herkes aklını başına toplamalıdır, bu böyle devam edemez. Bu sektörde çalışan insanların mesleği terk etmesi, Koç Holding ' in çekilmesine benzemez.' ifadesini kullandı.

Nuri Karaca açıklamasında şunları söyledi, 'Koç Holding 2000 yılında Koç-Ata adı altında önce besi çiftliğini faaliyete geçirdi. Daha sonra 2006 yılında Tat konserve ile salçalık domates üretimine başladı ve bu üretimi 12-13 bin dekarlık bir alana yaydı. Koç Holding dünyanın en yüksek girdi fiyatlarına (ürün maliyeti) ve en düşük ürün fiyatlarına ancak 12 yıl dayanabildi ve sektörden çıkma kararı aldı. Koç Holding, Kamuoyunu Aydınlatma Platformuna (KAP) 14 Ekim ' de yaptığı duyuru ile tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin karlılık durumunun beklentilere cevap vermediği gerekçesi ile durdurma kararını bildirdi. Daha önce durum medya ve yetkililerin dikkatini çekmemişti. Oysa son 10 yılda 2.2 milyon çiftçi, çiftini, çubuğunu satarak köyünü terk etmektedir. Türk tarım ve hayvancılığının bu duruma düşmesinin en önemli nedeni ürün ithalatıdır.

Türkiye son yıllarda ne bulursa ithal etmiş, gümrük vergileri ile kendi çiftçisini hiç koruyamamıştır. Türkiye günümüzde daha önceki yıllarda önemli ihraç ürünleri olan mercimek, fasulye, pirinç, buğday, susam, ceviz, pamuk gibi ürünleri ithal etmektedir. Son yıllarda üretim patlaması yapan ve 2013 ' de rekoltesi 5.5 milyon tona ulaşan (Türkiye ' nin yıllık ihtiyacı 4.5 milyon ton) mısırı bile ithal etmekte olup, bu da Türk çiftçisinin mısırını, girdi fiyatları büyük bir artış göstermesine rağmen (Mazot 4.5 TL) geçen yıldan daha düşük bir fiyata satmasına yol açmıştır. Herkes aklını başına toplamalıdır, bu böyle devam edemez. Bu sektörde çalışan insanların mesleği terk etmesi, Koç Holding ' in çekilmesine benzemez.

Çiftçiler bu ülkenin çimentosudur. Vatansever, özverili, çalışkan insanlardır. Böyle bir durum ülkede çok büyük bir sosyal çalkantı yaratır ki hiçbir açılım, saçılım bu sosyal kaosu gideremez. En kısa zamanda tarım ve hayvancılığa verilen destekler artırılmalı, bu destekler büyük ve orta ölçekli işletmelerden daha küçük işletmelere yayılmalı, bu suretle bu insanların sektörü terk etmemeleri sağlanmalıdır. Bu insanlar bir giderse dönmezler. İşletme büyüklükleri çıkacak olan veraset kanununa dayalı olarak 10-15 yıl içerisinde rasyonel seviyelere getirilebilir.

Tarım ürünlerinin ithalatı derhal zapt-ı rapta alınmalı, sektör düzelenine kadar vergi ve fonlar yüksek tutulmalıdır. Koç Holding ' in en fazla 10 yıl dayanabildiği bu stratejik sektörde biz dededen kalma gerçek çiftçiler sonsuza kadar dayanırız. Yalnız borçsuz, çoluk çocuğumuzu doyurabilecek bir standart istiyoruz.'