İneklerde Klinik Mastitis ' in Tedavisinde
Amoxycillin Klavulanik Asit
Kombinasyonunun Etkinliğinin Araştırılması
Ayhan Baştan*, Mehmet Akan**, Taner Öncel***
* Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Doğum ve Jinekoloji Anabilim Dalı, Ankara
** Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Ankara
*** Pfizer ilaçları A.Ş., İstanbul
Özet
Bu çalışmanın amacı klinik mastitisin tedavisinde amoxycillin -ı- klavulanik asit ve prednisolone kombinasyonunun meme içi ve synulox+klavulonik asitin sistemik ve Synulox + klavulanik asitin sistemik yol ile uygulandığı klinik mastitis olgularında bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranına etkinliğini araştırmaktı.
Çalışmanın materyalini klinik mastitisli 25 meme lobu ve bu loblardan tedavi öncesi ve tedaviden 21 gün sonra alınan süt örnekleri oluşturdu. Bakteriyolojik iyileşme oranı tedavi bitiminden 21 gün sonra alınan süt örneklerinde bakteri üremesine bakılarak, klinik iyileşme oranının saptanmasında ise tedavi bitiminden 21 gün sonra yapılan meme dokusu ve süt muayenesinde süt ve meme dokusunun normale dönmesi göz önünde tutuldu.
Bakteriyel izolasyon ve antibiyogram amacıyla alınan örneklerin 9 ' unda E. coli, 6 ' sında Streptococcus spp., 4 ' ünde Streptococcus spp ile birlikte Staphylococcus spp., 2 ' sinde A. pyogenes ve 4 ' ünde Staphylococcus spp. üredi. Çalışmada bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranı sırasıyla %84 ve %88 olarak belirlendi.
Sonuç olarak ineklerde akut mastitislerin tedavisi amacıyla kullanılan amoxycilline klavulonik asit ve prednisolone kombinasyonu klinik ve bakteriyolojik iyileşme üzerine oldukça etkin bulunmuştur.
Anahtar Kelimeler: inek, mastitis, tedavi
Summary
Investigation of Efficacy of Amoxycillin Klavulanic Acid
Combination in Treatment of Clinical Mastitis in Dairy Cows
The aim of the present study was to investigate clinical and bacteriological cure rate of combination therapy of Synu-lox L.C (Potantiated amoxycillin formulation
63
contained 200 mg amoxycillin, 50 mg clavulanic acid and 10 mg predniso-lone) infused in infected quarters and Synulox (Potantiated amoxycillin formulation contained 140 mg amoxycillin and 35 mg clavulanic acid per ml) injected intramuscularly in clinical mastitis cases in lactating dairy cows. Cows with mastitis were treated with Synulox L.C administered 3 times at 12 hours intervals and Synulox given at the dose rate of 1 ml/20 kg for 3 consecutive days concurrently.
The study involved 25 quarters with clinical mastitis and milk samples from affected quarters taken before and 21 days after treatment. Bacteriological cure rate was defined if pathogen isolated before treatment was not present in samples taken 21 days after treatment. Clinical cure rate was dependent on absence of the clinical signs in udder and milk secretion assessed 21 days after treatment.
Of milk samples taken for isolation and disc sensitivity testing purposes, E. coli was identified in 9 samples, Streptococcus spp. was identified in 6.samples, Streptococcus spp. together with Staphylococcus spp. were identified in 4 samples, A. pyogenes was identified in 2 samples and Staphylococcus aureus was identified in 4 samples. Overall clinical and bacteriological cure rates for combination therapy of Synulox L.C and Synulox were 84% and 88% respectively.
As a result, treatment of clinical mastitis cases in lactating dairy cows with concurrent administration of Synulox L.C and Synulox was found to be highly effective.
Key Words: Cow, mastitis, therapy
Giriş
Klinik mastitis, süt inekçiliği işletmelerinde önemli derecede ekonomik kayba yol açan bir hastalıktır. Olgular süt ve meme dokusunda hafif yangısel reaksiyonlardan, şiddetli lokal ve sistemik bozukluklar ile karakterize ve bazen ölümlere sebep olan bir tabloya kadar değişkenlikler gösterebilmektedir (2,6,9).
Mastitis polimikrobiyolojik etkenlere bağlı olarak şekillenmekle beraber mastitis olgularında en sık izole edilen etkenler Staphylococcus spp., Streptococcus spp. ve Gram negatif mikroorganizmalardan E. coli ' dir (5,6,12). Bu etkenlere ilave olarak Actinomyces pyogenes, Klebsiella pneunoniae, Enterobacter aerogenes, Enterococcus faecalis, Mycoplasma spp. ve Pasteurella multocida sayılabilir (13).
İneklerde mastitis mikroorganizmanın tipi ve virulensine bağlı olarak farklı tablo izlemekte, süt veriminde azalma gibi hafif seyrettiği gibi, bazen de öldürücü olabilmektedir. Şekillenen bozukluğun derecesine göre klinik olarak perakut, akut, subakut ve kronik mastitis olarak kategorize edilmektedir. Özellikle etkenin virulensinin şiddetli olduğu durumlarda kısa sürede meme dokusunda reversibl veya irreversibl değişikliklere neden olmaktadır. Perakut ve akut mastitislerde sağaltıma erken başlanması meme bezindeki yıkımın önlenmesi ve sonuçta normal süt verimine kısa sürede dönülmesi açısından önemlidir. Mastitislerin tedavisi amacıyla antibiyotikler kullanılmaktadır. Özellikle Gram negatif ve Gram pozitif bazı bakteriler p- laktamaz enzimi üreterek laktam halkasına sahip antibiyotikleri etkisiz kılmaktadır (2,5,10,11). Bu nedenlerden dolayı son yıllarda p laktamaz üreten bakterilere karşı etkili geniş spektrumlu antibiyotikler üretilmiştir. Bu antibiyotiklere önemli oranda
64
laktamazlara dirençli potasyum klavulanate eklenmiş ve böylece mastitis tedavisinde güvenle kullanılmaları sağlanmıştır. Laktasyondaki ineklerin tedavisi amacıyla amoxycillin, klavulanate ve prednisolone içeren preparatlar geliştirilmiştir. Prednisolone anti-enflamatuar etkisi nedeniyle klinik mastitislerin tedavisinde etkili bir ilaçtır (2,5,11). Yapılan çalışmalarda memedeki yangısel reaksiyonların azaltılmasında anti-enflamatuar ile beraber antibiyotiklerin kullanılması yalnız başına antibiyotik kullanılmasından daha etkili bulunmuştur (2,3,4, 10,11).
Mastitis tedavisi amacıyla kullanılan ilacın uygulanması çoğunlukla meme içi yol ile olmaktadır. Bu yöntem lokal ödem ve meme kanal sisteminin tıkalı olmadığı olgularda tedavi amacıyla iyi bir seçenek olma özelliğini korumaktadır. Meme içi uygulamaların sistemik yol ile karşılaştırıldığında önemli avantajı, enfeksiyon bölgesinde yeterli ilaç konsantrasyonu sağlamak için daha düşük miktarda etken maddeye ihtiyaç duyulmasıdır. Bu avantajlara rağmen meme içi uygulamaları sonucu elde edilen bakteriyolojik iyileşme oranı genelde düşük çıkmaktadır. Bu nedenle klinik açıdan iyileşen meme lobları sürü içinde bakteri kaynağı olmaya devam etmektedir. Meme içindeki enfeksiyon kaynağının eliminasyonunda sistemik kullanılan antibiyotikler, özellikle meme dokusunun derin bölgelerine yerleşen kronik enfeksiyonlarda etkili olmaktadır, in vitro koşullarda herhangi bir etkene karşı başarılı sonuç veren bir an-tibiyotik meme içi uygulandığında aynı etkinliği gösterememesi antibiyotiğin patojenle yeterli konsantrasyonda ve sürede temas etmediğini düşündürmektedir. Bu nedenlerden dolayı meme içi ve sistemik antibiyotik uygulamasının mastitis tedavisinde birlikte kullanımları önerilmektedir (4, 8,11,12,14).
Crackneli ve Flogdell (2) yaptıkları bir çalışmada klinik mastitisli meme lobuna amoxycillin + klavulanik asit kombinasyonu uygulamış ve bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranını sırasıyla %72 ve %85 saptamışlardır. Wilson ve ark (15), antibiyotikle tedavi edilen mastitis olgularda iyileşmeyi, tedavi edilmeyenlere göre daha yüksek oranda bulmuş, kullanılan antibiyotiklerden amoksisilinle %85, eritromisinle %76, cloksasilinle %73 ve pirlimisinle %44 iyileşme sağlamışlardır. Pyorala ve ark (9), p-laktamaz pozitif suşlarla oluşan mastitislerde amoksisilin+ klavulanik asit kombinasyonunu meme içi ve parenteral olarak veya parenteral olarak spiramisin kullandıkları çalışmada, parenteral amoksisilin+klavulanik asit kombinasyonu ile %29.2 ve spiramisin kullanılanlarda %33.3 oranında bakteriyolojik iyileşme saptamışlardır.
Bu çalışmada, klinik mastitisin tedavisinde amoxycillin H- klavulanik asit ve prednisolon kombinasyonunun meme içi ve amoxycillin + klavulanik asitin kas içi yol ile uygulandığı klinik mastitis olgularında bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranının belirlenmesi amaçlanmıştır,
Gereç ve Yöntem
Çalışmanın materyalini klinik mastitisli 25 meme tabu ve bu loblardan tedavi öncesi ve tedaviden 21 gün sonra alınan süt örnekleri oluşturdu. Bakteriyolojik iyileşme oranı tedavi bitiminden 21 gün sonra alınan süt örneklerinde bakteri üremesine bakılarak, klinik iyileşme oranının saptanmasında ise tedavi bitiminden 21 gün sonra yapılan meme dokusu ve süt muayenesinde süt ve meme dokusunun normale dönmesi göz önünde tutuldu.
65
Süt Örneklerinin Alınması: Süt örnekleri alınmadan önce meme başlan etil alkol (%70 ' lik) ile silindi ve ilk alınan süt atıldı. Yaklaşık 10 mi süt, steril koşullarda steril tüplere alındı ve soğuk zincirde 2-3 saat içinde laboratuvara ulaştırıldı.
Besiyerleri : izolasyon besiyeri olarak kanlı agar (%5-7 koyun kanlı), MacConkey agar ve Edward ' s medium kullanıldı, izole edilen mikro-organizmaların identifikasyonunda Nutrient agar, Nutrient broth, O/F medium, serumlu buyyon, sodyum hippurat besiyeri ve tavşan plazmasından yararlanıldı. Ayrıca antibiyotik duyarlılık testlerinde kanlı ve kansız Mueller Hinton agar kullanıldı.
Mastitisli meme loblarına 12 saat ara ile 3 kez meme içi yolla 200 mg amoxycillin, 50 mg klavulanik asit, 10 mg prednisolone (Synulox L.C., Pfizer) ve 24 saat ara ile kas içi yolla 140 mg/ml amoxycil-lin, 35 mg/ml klavulanik asit (Synulox, Pfizer) uygulandı. Tedavi Öncesi ve tedaviden 21 gün sonra meme lobları ve bu loblardan alınan süt örnekleri klinik ve bakteriyolojik iyileşme oranlarının ortaya konması amacıyla kontrol edildi.
İzolasyon ve Identifikasyon: Laboratuvara getirilen süt örneklerinden kanlı agar, MacConkey agar ve Edward ' s mediuma ekim yapıldı. Kültürler aerobik koşullarda 37 °C ' de inkubasyona bırakıldı. Inkubas-yon süresince her gün besiyerleri, üreyen koloniler yönünden değerlendirildi. Üreme olmayan besiyerleri 5 gün süreyle inkubasyonda tutuldu. Besiyerlerinde üreyen koloniler makroskopik ve mikroskopik morfolojileri incelendi ve biyokimyasal özelliklerine göre identifiye edildi (13). izole edilen suşların amoksisilin+klavulanik asit duyarlılıkları Kirby-Bauer disk difüzyon tekniğine göre Bauer ve ark. (1) belirttiği gibi yapıldı
Bulgular
Bakteriyel izolasyon ve antibiyogram saptanması amacıyla alıftan örneklerin 9 ' unda E. coli, 6 ' sında Streptococcus spp., 4 ' ünde Streptococcus spp ile birlikte Staphylococcus spp., 2 ' sinde A. pyogenes ve 4 ' ünde Staphylococcus aureus üredi. Çalışmada bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranı sırasıyla %84 ve %88 olarak bulundu. Çalışmaya ilişkin bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranlan Tablo 1 ' de belirtilmiştir.
Tablo 1. Çalışmada elde edilen bakteriyolojik ve klinik iyileşme bulguları
Mikroorganizma N Bakteriyolijik% kılinik %(%)
E. coli 9 88 100
Streptococcus spp 6 83 100
Strep. + Staph 4 100 100
A. pyogenes 2 0 50
S. aureus 4 75 75
Toplam 25 84 88
Bakteriyolojik iyileşme oranları sırasıyla E. coli ' de %88, Streptococcus spp.de %83, Streptococcus spp.+ Staphylococcus spp. ' de %100 ve S. aureus ' da %75 olarak bulundu. Actinomyces pyogenes ile infekte. olguda bakteriyolojik iyileşme saptanamadı. Klinik iyileşme oranlar ise, E. coli ' de %100, Streptococcus spp.de %100, Streptococcus spp.+ Staphylococcus spp. ' de %100, S. aureus ' da %75 ve A. pyogenes ' te %50 olarak bulundu.
Tartışma ve Sonuç
Klinik mastitis, süt inekçiliği işletmelerinde gerek süt veriminde düşme gerekse tedavi masrafları nedeniyle önemli derecede ekonomik kayba yol açan bir hastalıktır. Tüm dünyada yaygın olan mastitis olgularında, sadece ABD ' de yıllık kayıp 2 milyar dolar olarak bildirilmektedir.
Mastitis polimikrobiyolojik etkenlere bağlı olarak şekillenmektedir, inek mastitislerinden 135 ' in üzerinde farklı mikroorganizma izole edilmesine karşın, en sık izole edilen etkenler Staphylococcus spp, Streptococcus spp ve Gram negatif mikroorganizmalardan E. coli ’dir. Bu çalışmada, incelenen örneklerden 9 ' unda E. coli, 6 ' sında Streptococcus spp.; 4 ' ünde Streptococcus spp ile birlikte Staphylococcus spp., 2 ' sinde A. pyogenes ve 4 ' ünde Staphylococcus aureus üredi. Mastitislerden izole edilen etkenlerin dağılımı, bölgesel ve klinik olarak farklıklar göstermektedir. Bu nedenle çalışmada elde edilen izolasyon bulguları, diğer araştırıcıların bulguları ile tartışılmamıştır.
İneklerde mastitis etkenin tipi ve virulensine bağlı olarak farklı klinik tablo izlemektedir. Bu tabloda en belirgin klinik semptom, süt veriminde azalmadır. Perakut ve akut mastitislerde sağaltıma erken başlanması, meme bezindeki yıkımın önlenmesi ve sonuçta normal süt verimine kısa sürede dönülmesi açısından önemlidir. Mastitislerin tedavisi amacıyla kullanılan antibiyotikler, meme içi ve parenteral olarak kullanılmaktadır. Kullanılan antibiyotikler, izole edilen etkenin özelliklerine göre bazen yeterli iyileşme sağlayamamaktadır. Bunda en önemli faktör bazı bakterilerin salgıladığı p-laktamaz gibi enzimlerdir. Bu amaçla, p-laktamaz aktivitesine dirençli antibiyotikler yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmada izole edilen etkene bakılmaksızın hem parenteral olarak amoxycillin + klavulanik asit kombinasyonu ve meme içi olarak amoksisilin+klavulonik asitin prednisolon ile kombinasyonu tedavi amacıyla aynı hayvana uygulanmıştır. Tedavi sonrasında, bakteriyolojik iyileşme oranlan sırasıyla E. coli ' de %88, Streptococcus spp.de %83, Streptococcus spp.+ Staphylococcus spp. ' de %100 ve S. aureus ' da %75; klinik iyileşme oranlan ise, E. coli ' de %100, Streptococcus spp.de %100, Streptococcus spp.+ Staphylococcus spp. ' de %100, S. aureus ' da %75 ve A. pyogenes ' te %50 olarak bulundu. Actinomyces pyogenes ile infekte olguda bakteriyolojik iyileşme saptanamadı.
Crackneli ve Flogdell (2) yaptıkları bir çalışmada klinik mastitisli meme lobuna amoxycilline + klavulanik asit kombinasyonu uygulamış ve bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranını sırasıyla %72 ve %85 saptamışlardır. Wilson ve ark (15), amoksisilin tedavisi uyguladıkları mastitis olgularında %82 bakteriyolojik iyileşme saptamışlardır. Bu çalışmada ise bakteriyolojik ve klinik iyileşme oram sırasıyla %84 ve %88 olarak bulundu. Toplam iyileşme dikkate alındığında bu çalışmada elde edilen bulgular, 67
Wilson ve ark (15) bulgularına benzer bulunurken, Crackneli ve Flogdell (2) ' in bulgularına benzerlik göstermesine karşın bakteriyolojik iyileşme oranı yüksektir. Bu farklılık, izole edilen suşlar arasındaki bölgesel duyarlılığın değişmesi ile açıklanabilir.
Pyorala ve ark. (9), p-laktamaz pozitif suşların neden olduğu mastitislerde amoksisilin+klavulanik asit kombinasyonunun meme içi ve parenteral kullanılması sonrasında, %29.2 bakteriyolojik iyileşme saptamışlardır. Bu oran çalışma bulgularında oldukça düşüktür. Bunun nedeni, araştırıcıların bulgularının sadece p-laktamaz pozitif suşlarda elde edilmesi ve izole edilen suşlarını antibiyotiklere bölgesel dirençliliklerin farklı olabileceği ile açıklanabilir.
Sonuç olarak ineklerde akut mastitislerin tedavisi amacıyla amoxyciline+ klavulonik asit ve prednisolone kombinasyonunun meme içi ve amoxycillin + klavulanik asit kombinasyonunun sistemik uygulamasının klinik ve bakteriyolojik iyileşme üzerine ol-dukça etkin olduğu görülmüştür. Benzer çalışmaların Türkiye ' de farklı bölgelerde araştırılması, bu antibiyotikle tedavinin mastitislerde etkinliği konusunda daha yararlı bilgiler sağlayacaktır.
Kaynaklar
1. Bauer, A.V., Kirby, W.M.M., Sherris, J.C., Türe, M. (1966): Antibiotic susceptibilitiy testing by a standardized single disc method. J.Clîn. Pathol, 45:493-494.
2. Cracknell, V.C. and Flogdell,C. (1988): Clavulanate-potantiated amoxydllin with prednisolone in the intra-mammary treatment of clinical mastitis. 15 th World Buiatrics Congress. 145-150.
3. Cunningham, F.M. and Lees, P. (1994): Advanced in anti- inflamatory therapy. British Veterinaıy Journal 150,2,115-134.
4. Erksine, R.J., Kirk, J.H., Tyler, J.W. and DeGraves FJ.(1993): Advances in the therapy for mastitis. Food Animal Practice 8, 3, 499-517.
5. Gideon, Z. (1992): Treament of peracute and acute mastitis. Food Animal Practice. 8: 1-14.
6. Jones, G.F. and Ward, G.E. (1989): Cause, occurrence, and dinical signs of mastitis and anorexia in cows in a Wisconsin study. JAVMA, 195,8, 1108-1113.
7. Leigh, J.A. (1999): Streptococcus uberis: A permanent barrier to the control ofbovine mastitis. The Mastitis: Veterinary Journal, 157, 225-238.
8. Philpot, W.N. and Nickerson S.C. (1991) Mastitis-How to treatit.: Ed: Philpot, W.N. and Nickerson S.C. Mastitis: Counter Attack. Babson Bros. Co. pg 92-102
9. Pylörala, S., Joussimies-Somer, H. and Mero, M.(1992): Clinical, bacteriological and therapeutic aspects ofbovine mastitis caused by aerobic and anaero-bic pathogens. Br. Vet. J. 148-154.
10.Pyrörala, S. (1995): therapy of dinical mastitis. The bovine udder and mastitis. Ed: Kaartinen, L. and Pyrö-rala, S. pg. 201.
11. Owens, W.EM Ray, J.L, Watt and Yancey, RJ. (1997): Comparison of success of antibiotic therapy during lactation and results of antimicrobial susceptibility tesis for bovine mastitis. J Dairy Sci 80: 313-317.
12. Owens, W.E., Watts, J.L, Boddie, RX. and Nickerson, S.C. (1988): Antibiotic treatment of mastitis: Comparison of intramammary and intramammary plus intramuscular therapies. J Dairy Sci 71: 3143-3137.
68
Amoxycillin Klavulanik Asit
Kombinasyonunun Etkinliğinin Araştırılması
Ayhan Baştan*, Mehmet Akan**, Taner Öncel***
* Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Doğum ve Jinekoloji Anabilim Dalı, Ankara
** Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Ankara
*** Pfizer ilaçları A.Ş., İstanbul
Özet
Bu çalışmanın amacı klinik mastitisin tedavisinde amoxycillin -ı- klavulanik asit ve prednisolone kombinasyonunun meme içi ve synulox+klavulonik asitin sistemik ve Synulox + klavulanik asitin sistemik yol ile uygulandığı klinik mastitis olgularında bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranına etkinliğini araştırmaktı.
Çalışmanın materyalini klinik mastitisli 25 meme lobu ve bu loblardan tedavi öncesi ve tedaviden 21 gün sonra alınan süt örnekleri oluşturdu. Bakteriyolojik iyileşme oranı tedavi bitiminden 21 gün sonra alınan süt örneklerinde bakteri üremesine bakılarak, klinik iyileşme oranının saptanmasında ise tedavi bitiminden 21 gün sonra yapılan meme dokusu ve süt muayenesinde süt ve meme dokusunun normale dönmesi göz önünde tutuldu.
Bakteriyel izolasyon ve antibiyogram amacıyla alınan örneklerin 9 ' unda E. coli, 6 ' sında Streptococcus spp., 4 ' ünde Streptococcus spp ile birlikte Staphylococcus spp., 2 ' sinde A. pyogenes ve 4 ' ünde Staphylococcus spp. üredi. Çalışmada bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranı sırasıyla %84 ve %88 olarak belirlendi.
Sonuç olarak ineklerde akut mastitislerin tedavisi amacıyla kullanılan amoxycilline klavulonik asit ve prednisolone kombinasyonu klinik ve bakteriyolojik iyileşme üzerine oldukça etkin bulunmuştur.
Anahtar Kelimeler: inek, mastitis, tedavi
Summary
Investigation of Efficacy of Amoxycillin Klavulanic Acid
Combination in Treatment of Clinical Mastitis in Dairy Cows
The aim of the present study was to investigate clinical and bacteriological cure rate of combination therapy of Synu-lox L.C (Potantiated amoxycillin formulation
63
contained 200 mg amoxycillin, 50 mg clavulanic acid and 10 mg predniso-lone) infused in infected quarters and Synulox (Potantiated amoxycillin formulation contained 140 mg amoxycillin and 35 mg clavulanic acid per ml) injected intramuscularly in clinical mastitis cases in lactating dairy cows. Cows with mastitis were treated with Synulox L.C administered 3 times at 12 hours intervals and Synulox given at the dose rate of 1 ml/20 kg for 3 consecutive days concurrently.
The study involved 25 quarters with clinical mastitis and milk samples from affected quarters taken before and 21 days after treatment. Bacteriological cure rate was defined if pathogen isolated before treatment was not present in samples taken 21 days after treatment. Clinical cure rate was dependent on absence of the clinical signs in udder and milk secretion assessed 21 days after treatment.
Of milk samples taken for isolation and disc sensitivity testing purposes, E. coli was identified in 9 samples, Streptococcus spp. was identified in 6.samples, Streptococcus spp. together with Staphylococcus spp. were identified in 4 samples, A. pyogenes was identified in 2 samples and Staphylococcus aureus was identified in 4 samples. Overall clinical and bacteriological cure rates for combination therapy of Synulox L.C and Synulox were 84% and 88% respectively.
As a result, treatment of clinical mastitis cases in lactating dairy cows with concurrent administration of Synulox L.C and Synulox was found to be highly effective.
Key Words: Cow, mastitis, therapy
Giriş
Klinik mastitis, süt inekçiliği işletmelerinde önemli derecede ekonomik kayba yol açan bir hastalıktır. Olgular süt ve meme dokusunda hafif yangısel reaksiyonlardan, şiddetli lokal ve sistemik bozukluklar ile karakterize ve bazen ölümlere sebep olan bir tabloya kadar değişkenlikler gösterebilmektedir (2,6,9).
Mastitis polimikrobiyolojik etkenlere bağlı olarak şekillenmekle beraber mastitis olgularında en sık izole edilen etkenler Staphylococcus spp., Streptococcus spp. ve Gram negatif mikroorganizmalardan E. coli ' dir (5,6,12). Bu etkenlere ilave olarak Actinomyces pyogenes, Klebsiella pneunoniae, Enterobacter aerogenes, Enterococcus faecalis, Mycoplasma spp. ve Pasteurella multocida sayılabilir (13).
İneklerde mastitis mikroorganizmanın tipi ve virulensine bağlı olarak farklı tablo izlemekte, süt veriminde azalma gibi hafif seyrettiği gibi, bazen de öldürücü olabilmektedir. Şekillenen bozukluğun derecesine göre klinik olarak perakut, akut, subakut ve kronik mastitis olarak kategorize edilmektedir. Özellikle etkenin virulensinin şiddetli olduğu durumlarda kısa sürede meme dokusunda reversibl veya irreversibl değişikliklere neden olmaktadır. Perakut ve akut mastitislerde sağaltıma erken başlanması meme bezindeki yıkımın önlenmesi ve sonuçta normal süt verimine kısa sürede dönülmesi açısından önemlidir. Mastitislerin tedavisi amacıyla antibiyotikler kullanılmaktadır. Özellikle Gram negatif ve Gram pozitif bazı bakteriler p- laktamaz enzimi üreterek laktam halkasına sahip antibiyotikleri etkisiz kılmaktadır (2,5,10,11). Bu nedenlerden dolayı son yıllarda p laktamaz üreten bakterilere karşı etkili geniş spektrumlu antibiyotikler üretilmiştir. Bu antibiyotiklere önemli oranda
64
laktamazlara dirençli potasyum klavulanate eklenmiş ve böylece mastitis tedavisinde güvenle kullanılmaları sağlanmıştır. Laktasyondaki ineklerin tedavisi amacıyla amoxycillin, klavulanate ve prednisolone içeren preparatlar geliştirilmiştir. Prednisolone anti-enflamatuar etkisi nedeniyle klinik mastitislerin tedavisinde etkili bir ilaçtır (2,5,11). Yapılan çalışmalarda memedeki yangısel reaksiyonların azaltılmasında anti-enflamatuar ile beraber antibiyotiklerin kullanılması yalnız başına antibiyotik kullanılmasından daha etkili bulunmuştur (2,3,4, 10,11).
Mastitis tedavisi amacıyla kullanılan ilacın uygulanması çoğunlukla meme içi yol ile olmaktadır. Bu yöntem lokal ödem ve meme kanal sisteminin tıkalı olmadığı olgularda tedavi amacıyla iyi bir seçenek olma özelliğini korumaktadır. Meme içi uygulamaların sistemik yol ile karşılaştırıldığında önemli avantajı, enfeksiyon bölgesinde yeterli ilaç konsantrasyonu sağlamak için daha düşük miktarda etken maddeye ihtiyaç duyulmasıdır. Bu avantajlara rağmen meme içi uygulamaları sonucu elde edilen bakteriyolojik iyileşme oranı genelde düşük çıkmaktadır. Bu nedenle klinik açıdan iyileşen meme lobları sürü içinde bakteri kaynağı olmaya devam etmektedir. Meme içindeki enfeksiyon kaynağının eliminasyonunda sistemik kullanılan antibiyotikler, özellikle meme dokusunun derin bölgelerine yerleşen kronik enfeksiyonlarda etkili olmaktadır, in vitro koşullarda herhangi bir etkene karşı başarılı sonuç veren bir an-tibiyotik meme içi uygulandığında aynı etkinliği gösterememesi antibiyotiğin patojenle yeterli konsantrasyonda ve sürede temas etmediğini düşündürmektedir. Bu nedenlerden dolayı meme içi ve sistemik antibiyotik uygulamasının mastitis tedavisinde birlikte kullanımları önerilmektedir (4, 8,11,12,14).
Crackneli ve Flogdell (2) yaptıkları bir çalışmada klinik mastitisli meme lobuna amoxycillin + klavulanik asit kombinasyonu uygulamış ve bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranını sırasıyla %72 ve %85 saptamışlardır. Wilson ve ark (15), antibiyotikle tedavi edilen mastitis olgularda iyileşmeyi, tedavi edilmeyenlere göre daha yüksek oranda bulmuş, kullanılan antibiyotiklerden amoksisilinle %85, eritromisinle %76, cloksasilinle %73 ve pirlimisinle %44 iyileşme sağlamışlardır. Pyorala ve ark (9), p-laktamaz pozitif suşlarla oluşan mastitislerde amoksisilin+ klavulanik asit kombinasyonunu meme içi ve parenteral olarak veya parenteral olarak spiramisin kullandıkları çalışmada, parenteral amoksisilin+klavulanik asit kombinasyonu ile %29.2 ve spiramisin kullanılanlarda %33.3 oranında bakteriyolojik iyileşme saptamışlardır.
Bu çalışmada, klinik mastitisin tedavisinde amoxycillin H- klavulanik asit ve prednisolon kombinasyonunun meme içi ve amoxycillin + klavulanik asitin kas içi yol ile uygulandığı klinik mastitis olgularında bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranının belirlenmesi amaçlanmıştır,
Gereç ve Yöntem
Çalışmanın materyalini klinik mastitisli 25 meme tabu ve bu loblardan tedavi öncesi ve tedaviden 21 gün sonra alınan süt örnekleri oluşturdu. Bakteriyolojik iyileşme oranı tedavi bitiminden 21 gün sonra alınan süt örneklerinde bakteri üremesine bakılarak, klinik iyileşme oranının saptanmasında ise tedavi bitiminden 21 gün sonra yapılan meme dokusu ve süt muayenesinde süt ve meme dokusunun normale dönmesi göz önünde tutuldu.
65
Süt Örneklerinin Alınması: Süt örnekleri alınmadan önce meme başlan etil alkol (%70 ' lik) ile silindi ve ilk alınan süt atıldı. Yaklaşık 10 mi süt, steril koşullarda steril tüplere alındı ve soğuk zincirde 2-3 saat içinde laboratuvara ulaştırıldı.
Besiyerleri : izolasyon besiyeri olarak kanlı agar (%5-7 koyun kanlı), MacConkey agar ve Edward ' s medium kullanıldı, izole edilen mikro-organizmaların identifikasyonunda Nutrient agar, Nutrient broth, O/F medium, serumlu buyyon, sodyum hippurat besiyeri ve tavşan plazmasından yararlanıldı. Ayrıca antibiyotik duyarlılık testlerinde kanlı ve kansız Mueller Hinton agar kullanıldı.
Mastitisli meme loblarına 12 saat ara ile 3 kez meme içi yolla 200 mg amoxycillin, 50 mg klavulanik asit, 10 mg prednisolone (Synulox L.C., Pfizer) ve 24 saat ara ile kas içi yolla 140 mg/ml amoxycil-lin, 35 mg/ml klavulanik asit (Synulox, Pfizer) uygulandı. Tedavi Öncesi ve tedaviden 21 gün sonra meme lobları ve bu loblardan alınan süt örnekleri klinik ve bakteriyolojik iyileşme oranlarının ortaya konması amacıyla kontrol edildi.
İzolasyon ve Identifikasyon: Laboratuvara getirilen süt örneklerinden kanlı agar, MacConkey agar ve Edward ' s mediuma ekim yapıldı. Kültürler aerobik koşullarda 37 °C ' de inkubasyona bırakıldı. Inkubas-yon süresince her gün besiyerleri, üreyen koloniler yönünden değerlendirildi. Üreme olmayan besiyerleri 5 gün süreyle inkubasyonda tutuldu. Besiyerlerinde üreyen koloniler makroskopik ve mikroskopik morfolojileri incelendi ve biyokimyasal özelliklerine göre identifiye edildi (13). izole edilen suşların amoksisilin+klavulanik asit duyarlılıkları Kirby-Bauer disk difüzyon tekniğine göre Bauer ve ark. (1) belirttiği gibi yapıldı
Bulgular
Bakteriyel izolasyon ve antibiyogram saptanması amacıyla alıftan örneklerin 9 ' unda E. coli, 6 ' sında Streptococcus spp., 4 ' ünde Streptococcus spp ile birlikte Staphylococcus spp., 2 ' sinde A. pyogenes ve 4 ' ünde Staphylococcus aureus üredi. Çalışmada bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranı sırasıyla %84 ve %88 olarak bulundu. Çalışmaya ilişkin bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranlan Tablo 1 ' de belirtilmiştir.
Tablo 1. Çalışmada elde edilen bakteriyolojik ve klinik iyileşme bulguları
Mikroorganizma N Bakteriyolijik% kılinik %(%)
E. coli 9 88 100
Streptococcus spp 6 83 100
Strep. + Staph 4 100 100
A. pyogenes 2 0 50
S. aureus 4 75 75
Toplam 25 84 88
Bakteriyolojik iyileşme oranları sırasıyla E. coli ' de %88, Streptococcus spp.de %83, Streptococcus spp.+ Staphylococcus spp. ' de %100 ve S. aureus ' da %75 olarak bulundu. Actinomyces pyogenes ile infekte. olguda bakteriyolojik iyileşme saptanamadı. Klinik iyileşme oranlar ise, E. coli ' de %100, Streptococcus spp.de %100, Streptococcus spp.+ Staphylococcus spp. ' de %100, S. aureus ' da %75 ve A. pyogenes ' te %50 olarak bulundu.
Tartışma ve Sonuç
Klinik mastitis, süt inekçiliği işletmelerinde gerek süt veriminde düşme gerekse tedavi masrafları nedeniyle önemli derecede ekonomik kayba yol açan bir hastalıktır. Tüm dünyada yaygın olan mastitis olgularında, sadece ABD ' de yıllık kayıp 2 milyar dolar olarak bildirilmektedir.
Mastitis polimikrobiyolojik etkenlere bağlı olarak şekillenmektedir, inek mastitislerinden 135 ' in üzerinde farklı mikroorganizma izole edilmesine karşın, en sık izole edilen etkenler Staphylococcus spp, Streptococcus spp ve Gram negatif mikroorganizmalardan E. coli ’dir. Bu çalışmada, incelenen örneklerden 9 ' unda E. coli, 6 ' sında Streptococcus spp.; 4 ' ünde Streptococcus spp ile birlikte Staphylococcus spp., 2 ' sinde A. pyogenes ve 4 ' ünde Staphylococcus aureus üredi. Mastitislerden izole edilen etkenlerin dağılımı, bölgesel ve klinik olarak farklıklar göstermektedir. Bu nedenle çalışmada elde edilen izolasyon bulguları, diğer araştırıcıların bulguları ile tartışılmamıştır.
İneklerde mastitis etkenin tipi ve virulensine bağlı olarak farklı klinik tablo izlemektedir. Bu tabloda en belirgin klinik semptom, süt veriminde azalmadır. Perakut ve akut mastitislerde sağaltıma erken başlanması, meme bezindeki yıkımın önlenmesi ve sonuçta normal süt verimine kısa sürede dönülmesi açısından önemlidir. Mastitislerin tedavisi amacıyla kullanılan antibiyotikler, meme içi ve parenteral olarak kullanılmaktadır. Kullanılan antibiyotikler, izole edilen etkenin özelliklerine göre bazen yeterli iyileşme sağlayamamaktadır. Bunda en önemli faktör bazı bakterilerin salgıladığı p-laktamaz gibi enzimlerdir. Bu amaçla, p-laktamaz aktivitesine dirençli antibiyotikler yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmada izole edilen etkene bakılmaksızın hem parenteral olarak amoxycillin + klavulanik asit kombinasyonu ve meme içi olarak amoksisilin+klavulonik asitin prednisolon ile kombinasyonu tedavi amacıyla aynı hayvana uygulanmıştır. Tedavi sonrasında, bakteriyolojik iyileşme oranlan sırasıyla E. coli ' de %88, Streptococcus spp.de %83, Streptococcus spp.+ Staphylococcus spp. ' de %100 ve S. aureus ' da %75; klinik iyileşme oranlan ise, E. coli ' de %100, Streptococcus spp.de %100, Streptococcus spp.+ Staphylococcus spp. ' de %100, S. aureus ' da %75 ve A. pyogenes ' te %50 olarak bulundu. Actinomyces pyogenes ile infekte olguda bakteriyolojik iyileşme saptanamadı.
Crackneli ve Flogdell (2) yaptıkları bir çalışmada klinik mastitisli meme lobuna amoxycilline + klavulanik asit kombinasyonu uygulamış ve bakteriyolojik ve klinik iyileşme oranını sırasıyla %72 ve %85 saptamışlardır. Wilson ve ark (15), amoksisilin tedavisi uyguladıkları mastitis olgularında %82 bakteriyolojik iyileşme saptamışlardır. Bu çalışmada ise bakteriyolojik ve klinik iyileşme oram sırasıyla %84 ve %88 olarak bulundu. Toplam iyileşme dikkate alındığında bu çalışmada elde edilen bulgular, 67
Wilson ve ark (15) bulgularına benzer bulunurken, Crackneli ve Flogdell (2) ' in bulgularına benzerlik göstermesine karşın bakteriyolojik iyileşme oranı yüksektir. Bu farklılık, izole edilen suşlar arasındaki bölgesel duyarlılığın değişmesi ile açıklanabilir.
Pyorala ve ark. (9), p-laktamaz pozitif suşların neden olduğu mastitislerde amoksisilin+klavulanik asit kombinasyonunun meme içi ve parenteral kullanılması sonrasında, %29.2 bakteriyolojik iyileşme saptamışlardır. Bu oran çalışma bulgularında oldukça düşüktür. Bunun nedeni, araştırıcıların bulgularının sadece p-laktamaz pozitif suşlarda elde edilmesi ve izole edilen suşlarını antibiyotiklere bölgesel dirençliliklerin farklı olabileceği ile açıklanabilir.
Sonuç olarak ineklerde akut mastitislerin tedavisi amacıyla amoxyciline+ klavulonik asit ve prednisolone kombinasyonunun meme içi ve amoxycillin + klavulanik asit kombinasyonunun sistemik uygulamasının klinik ve bakteriyolojik iyileşme üzerine ol-dukça etkin olduğu görülmüştür. Benzer çalışmaların Türkiye ' de farklı bölgelerde araştırılması, bu antibiyotikle tedavinin mastitislerde etkinliği konusunda daha yararlı bilgiler sağlayacaktır.
Kaynaklar
1. Bauer, A.V., Kirby, W.M.M., Sherris, J.C., Türe, M. (1966): Antibiotic susceptibilitiy testing by a standardized single disc method. J.Clîn. Pathol, 45:493-494.
2. Cracknell, V.C. and Flogdell,C. (1988): Clavulanate-potantiated amoxydllin with prednisolone in the intra-mammary treatment of clinical mastitis. 15 th World Buiatrics Congress. 145-150.
3. Cunningham, F.M. and Lees, P. (1994): Advanced in anti- inflamatory therapy. British Veterinaıy Journal 150,2,115-134.
4. Erksine, R.J., Kirk, J.H., Tyler, J.W. and DeGraves FJ.(1993): Advances in the therapy for mastitis. Food Animal Practice 8, 3, 499-517.
5. Gideon, Z. (1992): Treament of peracute and acute mastitis. Food Animal Practice. 8: 1-14.
6. Jones, G.F. and Ward, G.E. (1989): Cause, occurrence, and dinical signs of mastitis and anorexia in cows in a Wisconsin study. JAVMA, 195,8, 1108-1113.
7. Leigh, J.A. (1999): Streptococcus uberis: A permanent barrier to the control ofbovine mastitis. The Mastitis: Veterinary Journal, 157, 225-238.
8. Philpot, W.N. and Nickerson S.C. (1991) Mastitis-How to treatit.: Ed: Philpot, W.N. and Nickerson S.C. Mastitis: Counter Attack. Babson Bros. Co. pg 92-102
9. Pylörala, S., Joussimies-Somer, H. and Mero, M.(1992): Clinical, bacteriological and therapeutic aspects ofbovine mastitis caused by aerobic and anaero-bic pathogens. Br. Vet. J. 148-154.
10.Pyrörala, S. (1995): therapy of dinical mastitis. The bovine udder and mastitis. Ed: Kaartinen, L. and Pyrö-rala, S. pg. 201.
11. Owens, W.EM Ray, J.L, Watt and Yancey, RJ. (1997): Comparison of success of antibiotic therapy during lactation and results of antimicrobial susceptibility tesis for bovine mastitis. J Dairy Sci 80: 313-317.
12. Owens, W.E., Watts, J.L, Boddie, RX. and Nickerson, S.C. (1988): Antibiotic treatment of mastitis: Comparison of intramammary and intramammary plus intramuscular therapies. J Dairy Sci 71: 3143-3137.
68