Buğdayda verim ve ekim sıklığı etkileri


Konu üzerine hepimizin bir takım fikir ve görüşleri vardır. Bunların içerisinde en yaygın olanı da "buğdayda ideal ekim sıklığı, m2'ye 500 adet tohumun düştüğü ekim sıklığıdır".

Peki gerçekten öyle mi?

57cb93832ff385e478d62da32ddbb998.jpg

Resmin Orjinal Boyutu Icin Tiklayiniz

Pehlivan cinsi buğday ile Trakya şartlarında yapılan bir araştırma gözüme ilişti. Araştırmada

15 Ekim
01 Kasım
15 Kasım ve
01 Aralık olmak üzere, 15 gün ara ile 4 farklı ekim tarihi ve


m2'ye 350 tohum (dekara yaklaşık 14 kg)
m2'ye 450 tohum (dekara yaklaşık 18 kg)
m2'ye 550 tohum (dekara yaklaşık 22 kg)
m2'ye 650 tohum (dekara yaklaşık 26 kg) ve
m2'ye 750 tohum (dekara yaklaşık 30 kg) gelecek şekilde 5 farkı ekim sıklığı denenmiş.


Sonuçlar nasıl olmuş? Birlikte değerlendirelim:

1-) İlk olarak bitki boyu:

8b5795289ad34d854013217481cbb6cf.jpg

Resmin Orjinal Boyutu Icin Tiklayiniz

Tabloya baktığımızda 2 nokta net.

I-) Ekim tarihi geç kaldıkça bitki boyu kısalıyor. (Bu sonuca göre ota biçmek için yapılacak ekimlerde geç kalmamakta fayda var)

II-) Ekim sıklığının bitki boyu üzerinde etkisi yok. Yani dekara 14 kg ile 30 kilogram tohum atmak arasında boy olarak 1 cm fark var/yok.


***

2-) Başakta tane sayısı

27e3e19de19fc4800cfed6af4119240b.jpg

Resmin Orjinal Boyutu Icin Tiklayiniz

Sonuç-1: Ekim tarihi geciktikçe başaktaki tane azalıyor.
Sonuç-2: Tohum miktarı arttıkça başaktaki tane azalıyor.


***

3-) 1000 tane ağırlığı

ed9618564e548fe21d43d7ddce5e2868.jpg

Resmin Orjinal Boyutu Icin Tiklayiniz

Sonuç-1: Sıklık arttıkça 1000 tane ağırlığı azalıyor (buğday küçülüyor çünkü)
Sonuç-2: Ekim tarihi geciktikçe bin tane ağırlığı artıyor!..

Not: Yalnız burada "Sonuç-2" ile ilgili bir noktaya değinmek lazım. Bilindiği üzere yukarıdaki denemede buğdaylar 15 gün ara ile ekiliyor. Hali ile ilk ile son ekim arasında 45 günlük fark oluşuyor.

Ancak hasat yapılırken hepsi aynı anda hasat ediliyor. Hali ile ilk ekilen buğdaylar olgunlaşmışken son ekilenlerin hala yaş olma ihtimali var. Yani 1 aralıkta ekilenlerin hala yaş olma ihtimali var. Araştırmada bu değişken göz arşı edilmiş ve doğrudan "ekim tarihi geciktikçe 1000 tane ağırlığı artar" gibi bir sonuca ulaşılmış. Ancak hasat edilen buğdayların nem içerikleri ayrı ayrı ölçülmedikçe bu sonucun geçerliliği (bence) tartışılır.


***

Ve geldik en önemli yere:

4-) Tane Verimi:

f26be4a822adc1e8e688ddb25ffa1555.jpg

Resmin Orjinal Boyutu Icin Tiklayiniz

İşte bu noktada üzerinde düşünülmesi gereken 2 önemli sonuç ortaya çıkıyor:

Sonuç-1: Buğdayınızı ne kadar erken ekerseniz, verim o kadar artıyor.

Bu noktada, "gelişim süresi arttıkça, ürün verimi artar" önermesinin doğruluğu tekrar kanıtlanmış oldu. Hatta araştırmanın bu kısmını okurken aklıma geçen yıl kırılan dünya verim rekoru geldi.

Tarla şartlarında ve bir çiftçi tarafından alınmış en yüksek buğday verimi olan 1650 kg/dekar'ı elde eden İngiliz çiftçi, gelişim süresi 11 ay olan bir buğday cinsi ekmişti.

15 Ağustosta ekimi yapmış, bir sonraki yıl temmuz 15'te biçmişti.

Nihayetinde bu araştırmadan çıkan sonuç da bu görüşü destekliyor. En yüksek verim (büyük fark ile) (15 ekim tarihinde, yani) ilk ekilen buğdaydan elde ediliyor.

Ancak bu noktada erken ekimin getireceği

- Yetersiz mevsim yağışları nedeni ile oluşacak alatav ve çimlenme sorunları
- Erken ilk bahar don hasarı
- Gelişimin önde olmasından kaynaklı artacak (pas ve kökboğazı gibi) mantarlı hastalıklar
- Artan süne zararı (merada ilk sizin buğdayınız olgunlaşacağımdan süneler ilk size saldırır)

olumsuzlukları unutmamak gerekli.


Sonuç-2: Dekara 18 kg ile 30 kg arasında verim açısından kayda değer bir farkın oluşmaması.

İşte bu kısımda da "minimumum yasası" ve "alınacak verimin bitki tarafından programlanması" sonuçlarına ulaşıyoruz.

Neden?

Çünkü buğday, yeryüzünde bulunduğu ortama en iyi uyum sağlayan birkaç canlıdan biri. Bu denemede de bu özelliğini gösteriyor ve:

- sıklığına
- topraktaki besin durumuna,
- su rejimine ve yeterliğine,
- sıcaklığa / soğuğa
- rekabete giren yabancı ot popülasyonuna,

Özetle çevrede bulunan tüm değişkenlere bakarak, kuraktan yanmadan, ya da israfa gitmeden, elindeki kaynaklarla kazasız belasız üretilebilecek maksimum sayıda evlat (nihayetinde her tane bitkinin soyunu devam ettirecek bir evladıdır) yetiştiriyor.

Ve eğer popülasyon sıklığı tolerans dahilinde ise sonuç değişmiyor.

Siz dekara 18 kilogram ya da yaklaşık iki katı 30 kg tohum atsanız da, buğday kendisini ortam şartlarına göre ayarlayacaktır.

Yeri gelecek kardeşlenmeyi artıracak / azaltacak, yeri gelecek başaktaki buğday sayısını artıracak/azaltacak ama bir şekilde dengeyi kuracaktır.

Not: kullanılan tohum miktarı değişse de değişmeyen şey genel olarak "ortalama verim miktarı" diyebiliriz. Bunun dışında başta kalite ve dekardan elde edilecek gelir gibi bir çok şey değişir.

Peki şimdi hayati soruyu soralım,

Buğday'ı dekara kaç kilogram atmak lazım?

Eğer bu soruyu soruyorsanız, üzülerek söylüyorum ya yukarıdaki ilk iletiyi hiç okunmamış, ya da okunup anlaşılmamış. Çünkü hemen her buğday cinsinin 1000 tane ağırlığı değişir.

Doğru soru:

"Ekim sırasında buğdayda metrekareye kaç adet tohum düşmeli?" olmalı.

Araştırmaya göre 350 ile 750 arasında önemli bir fark yok. Yani dekara 14 kilogram da atsanız, 30 kilogram da atsanız netice birbirine yakın olacak.

Aslında bu ekim normu arasında iki önemli fark var:

1-) israf.

Dekara 20 kg ile istediğiniz sonucu alırken 30 kg tohum kullanırsanız, tam tamına %50 tohumu israf etmiş olursunuz ki büyük rakam.


2-) Kalite

Bir koyunun 1 kuzu büyütmesi ile 3 kuzu büyütmesi arasındaki fark burada da görülür.

1 damızlık kuzu yerine 3 çelimsiz kuzu sahibi olursunuz. Tarttığınızda kilogram olarak belki aynı gelirler. Hatta 3 kuzu daha ağır bile gelebilir ama kalite her zaman tek yetişen kuzudadır.

Özetle tohum miktarı belirlenirken,

Verimi riske etmeyecek kadar sık, ancak kaliteyi riske etmeyecek ve israfa neden olmayacak kadar seyrek bir rakam seçmekte fayda var.

Eğer her şey mükemmel ise, şahsen seçtiğim tohum miktarı çoğunlukla 500 tane/m2'dir.

Ancak bu rakam "her şey mükemmel ise" geçerli.
- Toprak analizi yapılmış, besin elementleri ve pH dengeli ise,
- Kullanılan ekim makinası ve ekim derinliği düzgün ise,
- tohumda süne yeniği, embriyo kararması, kırık, kusurlu tane yoksa,
- tohum yatağı iyi hazırlanmışsa,
- tav iyi ise
- ...

Yukarıdaki miktarlara herhangi bir olumsuzluk söz konusu ise miktarı (%10-20) artırmanızı tavsiye ederim.

Bu şartlar da çoğunlukla sağlanamadığından, dekara 550 tanelik bir tohum kullanımı genel şartlar için uygun görünüyor.

Özetle ideal ekim sıklığı İçin:

I-) Elinizdeki tohumdan rast gele bir avuç alın.
II-) İçinden 550 adet tane sayın
III-) Hassas terazide tartın.

Ekranda göreceğiniz rakam, dekara kullanmanız gereken tohum miktarıdır.

"Dekara ne kaç kg tohum yada m² kaç adet tohum atılacak?" yerine sorulacak doğru soru, m² de kaç adet tohum çimlendirme durumu mevcut olmalı.

Verimi riske etmeyecek ile kaliteyi riske etmeyecek miktar bandı galiba konuyu özetleyen cümle olmuş

( Yazı alıntıdır emeği geçen herkesin emeğine sağlık. faydalı olması dileğiyle )
 
Konu üzerine hepimizin bir takım fikir ve görüşleri vardır. Bunların içerisinde en yaygın olanı da "buğdayda ideal ekim sıklığı, m2'ye 500 adet tohumun düştüğü ekim sıklığıdır".

Peki gerçekten öyle mi?

57cb93832ff385e478d62da32ddbb998.jpg

Resmin Orjinal Boyutu Icin Tiklayiniz

Pehlivan cinsi buğday ile Trakya şartlarında yapılan bir araştırma gözüme ilişti. Araştırmada

15 Ekim
01 Kasım
15 Kasım ve
01 Aralık olmak üzere, 15 gün ara ile 4 farklı ekim tarihi ve


m2'ye 350 tohum (dekara yaklaşık 14 kg)
m2'ye 450 tohum (dekara yaklaşık 18 kg)
m2'ye 550 tohum (dekara yaklaşık 22 kg)
m2'ye 650 tohum (dekara yaklaşık 26 kg) ve
m2'ye 750 tohum (dekara yaklaşık 30 kg) gelecek şekilde 5 farkı ekim sıklığı denenmiş.


Sonuçlar nasıl olmuş? Birlikte değerlendirelim:

1-) İlk olarak bitki boyu:

8b5795289ad34d854013217481cbb6cf.jpg

Resmin Orjinal Boyutu Icin Tiklayiniz

Tabloya baktığımızda 2 nokta net.

I-) Ekim tarihi geç kaldıkça bitki boyu kısalıyor. (Bu sonuca göre ota biçmek için yapılacak ekimlerde geç kalmamakta fayda var)

II-) Ekim sıklığının bitki boyu üzerinde etkisi yok. Yani dekara 14 kg ile 30 kilogram tohum atmak arasında boy olarak 1 cm fark var/yok.


***

2-) Başakta tane sayısı

27e3e19de19fc4800cfed6af4119240b.jpg

Resmin Orjinal Boyutu Icin Tiklayiniz

Sonuç-1: Ekim tarihi geciktikçe başaktaki tane azalıyor.
Sonuç-2: Tohum miktarı arttıkça başaktaki tane azalıyor.


***

3-) 1000 tane ağırlığı

ed9618564e548fe21d43d7ddce5e2868.jpg

Resmin Orjinal Boyutu Icin Tiklayiniz

Sonuç-1: Sıklık arttıkça 1000 tane ağırlığı azalıyor (buğday küçülüyor çünkü)
Sonuç-2: Ekim tarihi geciktikçe bin tane ağırlığı artıyor!..

Not: Yalnız burada "Sonuç-2" ile ilgili bir noktaya değinmek lazım. Bilindiği üzere yukarıdaki denemede buğdaylar 15 gün ara ile ekiliyor. Hali ile ilk ile son ekim arasında 45 günlük fark oluşuyor.

Ancak hasat yapılırken hepsi aynı anda hasat ediliyor. Hali ile ilk ekilen buğdaylar olgunlaşmışken son ekilenlerin hala yaş olma ihtimali var. Yani 1 aralıkta ekilenlerin hala yaş olma ihtimali var. Araştırmada bu değişken göz arşı edilmiş ve doğrudan "ekim tarihi geciktikçe 1000 tane ağırlığı artar" gibi bir sonuca ulaşılmış. Ancak hasat edilen buğdayların nem içerikleri ayrı ayrı ölçülmedikçe bu sonucun geçerliliği (bence) tartışılır.


***

Ve geldik en önemli yere:

4-) Tane Verimi:

f26be4a822adc1e8e688ddb25ffa1555.jpg

Resmin Orjinal Boyutu Icin Tiklayiniz

İşte bu noktada üzerinde düşünülmesi gereken 2 önemli sonuç ortaya çıkıyor:

Sonuç-1: Buğdayınızı ne kadar erken ekerseniz, verim o kadar artıyor.

Bu noktada, "gelişim süresi arttıkça, ürün verimi artar" önermesinin doğruluğu tekrar kanıtlanmış oldu. Hatta araştırmanın bu kısmını okurken aklıma geçen yıl kırılan dünya verim rekoru geldi.

Tarla şartlarında ve bir çiftçi tarafından alınmış en yüksek buğday verimi olan 1650 kg/dekar'ı elde eden İngiliz çiftçi, gelişim süresi 11 ay olan bir buğday cinsi ekmişti.

15 Ağustosta ekimi yapmış, bir sonraki yıl temmuz 15'te biçmişti.

Nihayetinde bu araştırmadan çıkan sonuç da bu görüşü destekliyor. En yüksek verim (büyük fark ile) (15 ekim tarihinde, yani) ilk ekilen buğdaydan elde ediliyor.

Ancak bu noktada erken ekimin getireceği

- Yetersiz mevsim yağışları nedeni ile oluşacak alatav ve çimlenme sorunları
- Erken ilk bahar don hasarı
- Gelişimin önde olmasından kaynaklı artacak (pas ve kökboğazı gibi) mantarlı hastalıklar
- Artan süne zararı (merada ilk sizin buğdayınız olgunlaşacağımdan süneler ilk size saldırır)

olumsuzlukları unutmamak gerekli.


Sonuç-2: Dekara 18 kg ile 30 kg arasında verim açısından kayda değer bir farkın oluşmaması.

İşte bu kısımda da "minimumum yasası" ve "alınacak verimin bitki tarafından programlanması" sonuçlarına ulaşıyoruz.

Neden?

Çünkü buğday, yeryüzünde bulunduğu ortama en iyi uyum sağlayan birkaç canlıdan biri. Bu denemede de bu özelliğini gösteriyor ve:

- sıklığına
- topraktaki besin durumuna,
- su rejimine ve yeterliğine,
- sıcaklığa / soğuğa
- rekabete giren yabancı ot popülasyonuna,

Özetle çevrede bulunan tüm değişkenlere bakarak, kuraktan yanmadan, ya da israfa gitmeden, elindeki kaynaklarla kazasız belasız üretilebilecek maksimum sayıda evlat (nihayetinde her tane bitkinin soyunu devam ettirecek bir evladıdır) yetiştiriyor.

Ve eğer popülasyon sıklığı tolerans dahilinde ise sonuç değişmiyor.

Siz dekara 18 kilogram ya da yaklaşık iki katı 30 kg tohum atsanız da, buğday kendisini ortam şartlarına göre ayarlayacaktır.

Yeri gelecek kardeşlenmeyi artıracak / azaltacak, yeri gelecek başaktaki buğday sayısını artıracak/azaltacak ama bir şekilde dengeyi kuracaktır.

Not: kullanılan tohum miktarı değişse de değişmeyen şey genel olarak "ortalama verim miktarı" diyebiliriz. Bunun dışında başta kalite ve dekardan elde edilecek gelir gibi bir çok şey değişir.

Peki şimdi hayati soruyu soralım,

Buğday'ı dekara kaç kilogram atmak lazım?

Eğer bu soruyu soruyorsanız, üzülerek söylüyorum ya yukarıdaki ilk iletiyi hiç okunmamış, ya da okunup anlaşılmamış. Çünkü hemen her buğday cinsinin 1000 tane ağırlığı değişir.

Doğru soru:

"Ekim sırasında buğdayda metrekareye kaç adet tohum düşmeli?" olmalı.

Araştırmaya göre 350 ile 750 arasında önemli bir fark yok. Yani dekara 14 kilogram da atsanız, 30 kilogram da atsanız netice birbirine yakın olacak.

Aslında bu ekim normu arasında iki önemli fark var:

1-) israf.

Dekara 20 kg ile istediğiniz sonucu alırken 30 kg tohum kullanırsanız, tam tamına %50 tohumu israf etmiş olursunuz ki büyük rakam.


2-) Kalite

Bir koyunun 1 kuzu büyütmesi ile 3 kuzu büyütmesi arasındaki fark burada da görülür.

1 damızlık kuzu yerine 3 çelimsiz kuzu sahibi olursunuz. Tarttığınızda kilogram olarak belki aynı gelirler. Hatta 3 kuzu daha ağır bile gelebilir ama kalite her zaman tek yetişen kuzudadır.

Özetle tohum miktarı belirlenirken,

Verimi riske etmeyecek kadar sık, ancak kaliteyi riske etmeyecek ve israfa neden olmayacak kadar seyrek bir rakam seçmekte fayda var.

Eğer her şey mükemmel ise, şahsen seçtiğim tohum miktarı çoğunlukla 500 tane/m2'dir.

Ancak bu rakam "her şey mükemmel ise" geçerli.
- Toprak analizi yapılmış, besin elementleri ve pH dengeli ise,
- Kullanılan ekim makinası ve ekim derinliği düzgün ise,
- tohumda süne yeniği, embriyo kararması, kırık, kusurlu tane yoksa,
- tohum yatağı iyi hazırlanmışsa,
- tav iyi ise
- ...

Yukarıdaki miktarlara herhangi bir olumsuzluk söz konusu ise miktarı (%10-20) artırmanızı tavsiye ederim.

Bu şartlar da çoğunlukla sağlanamadığından, dekara 550 tanelik bir tohum kullanımı genel şartlar için uygun görünüyor.

Özetle ideal ekim sıklığı İçin:

I-) Elinizdeki tohumdan rast gele bir avuç alın.
II-) İçinden 550 adet tane sayın
III-) Hassas terazide tartın.

Ekranda göreceğiniz rakam, dekara kullanmanız gereken tohum miktarıdır.

"Dekara ne kaç kg tohum yada m² kaç adet tohum atılacak?" yerine sorulacak doğru soru, m² de kaç adet tohum çimlendirme durumu mevcut olmalı.

Verimi riske etmeyecek ile kaliteyi riske etmeyecek miktar bandı galiba konuyu özetleyen cümle olmuş

( Yazı alıntıdır emeği geçen herkesin emeğine sağlık. faydalı olması dileğiyle )
Hocam çok teşekkür ederim hem ben hem de forum bir nebze daha aydınlandı. Aklıma yine Yılmaz abi geldi... 🚬🚬🚬
 
Genel olarak; kardeşlenmesi az olan buğday çeşitleri ve iki sıralı arpalar daha "sık", çok olan buğday çeşitleri ve altı sıralı arpalar daha "seyrek" ekilmelidir.

Ayrıca ıslahcı / tohum üreticisine bu konularda danışmak faydalı olacaktır. MARO TARIM`ın 2 sıralı IDRA arpasını ıslahcı tavsiyesi (kardeşlenmesi yüksek) doğrultusunda 22 kg/dekar ektim (normalde Iki sıralı EMMON veya CLARICA çeşitlerini 25-27 kg/dekar olarak ekiyorum).
 
  • Beğen
Tepkiler: özgür

Benzer Konular