Selamün aleyküm arkadaşlar nohut tecrübesi olan arkadaşlara bi sorum olucak bu sene ektigim nohut tarlasında gecen yıldan kalan ayçiceklerde bitmiş bu ayçiçekler hasatta sıkıntı çıkarırmı biçerdöverle biçerken yada ilacı varmı bunları öldürmek için bilgisi olan arkadaşlardan yardım bekliyorum

Ukon (Ulusal Kırmızı Et Konseyi) Konseyi Haftalık Periyotlar halinde Kombinalar ve Kesimhanelerden Alınan Yağsız Dana Kesim ve Yağsız Kuzu Karkas Fiyatları almaktadır. Fiyatlar bölgelere göre verilmekte olup Et ve Süt Kurumu Fiyatları Hariç ve Dahil olmak üzere iki ana başlık altında sunulmaktadır.


Bu haftanın fiyat listesi ise şöyle;


Bir önce ki fiyat listesine buradan erişebilirsiniz.

DJI, Agras T50 ve Agras T25 Tarım Drone'larını Tanıttı
Drone teknolojisinin tarım sektöründeki önemi giderek artıyor. DJI, bu alandaki lider konumunu güçlendirmek için Agras serisine yeni modeller ekledi. Agras T50 ve Agras T25, çiftçilere daha yüksek verimlilik, hassasiyet ve taşınabilirlik sunarak tarımsal faaliyetlerin daha etkili bir şekilde yürütülmesini sağlıyor.

Agras T50: Büyük Ölçekli Tarımın Gücü
Agras T50, büyük çiftlikler ve tarım operasyonları için özel olarak tasarlanmış bir drone. 40 kg'a kadar sıvı veya 50 kg'a kadar granül taşıma kapasitesi sayesinde geniş alanlarda hızlı ve verimli bir şekilde ilaçlama, gübreleme veya sulama yapabiliyor. İkili atomizasyon sistemi, ayarlanabilir sprey damlacıkları ve çift aktif faz dizisi radarları ile engelleri algılayarak otomatik olarak rotasını değiştirme yeteneğine sahip. Bu özellikler, tarım operasyonlarını daha güvenli, daha verimli ve daha etkili hale getiriyor.

Agras T25: Taşınabilirlik ve Hassasiyet
Agras T25 ise daha küçük çiftlikler ve dar alanlar için ideal bir çözüm sunuyor. 20 kg'a kadar sıvı veya 25 kg'a kadar granül taşıma kapasitesi ile hafif ve kompakt bir tasarıma sahip. Çift aktif faz dizisi radarları, dar alanlarda dahi engelleri algılayarak otomatik rotayı ayarlama özelliği sunuyor. Bu sayede çiftçiler, küçük tarım arazilerinde de drone teknolojisinden yararlanarak verimliliği artırabiliyor.


Drone Teknolojisi ve Tarımın Geleceği
DJI'nin Agras T50 ve T25 modelleri, tarım sektöründe dijital dönüşümün ve teknolojinin gücünü gösteriyor. Bu drone'lar sayesinde çiftçiler, tarımsal faaliyetlerini daha hassas, daha verimli ve daha çevreci bir şekilde gerçekleştirebiliyor. Veri toplama, mahsul sağlığı analizi, tarım faaliyetlerinin otomatikleştirilmesi gibi özellikler, çiftçilere büyük bir kolaylık sağlıyor.

DJI SmartFarm Uygulaması ile Entegre Çözümler
Agras T50 ve T25, DJI'nin SmartFarm uygulaması ile entegre çalışarak çiftçilere kapsamlı bir tarım yönetimi imkanı sunuyor. Bu uygulama sayesinde çiftçiler, drone verilerini gerçek zamanlı olarak takip edebilir, tarımsal operasyonları planlayabilir ve verimliliği artırıcı adımlar atabilirler. Ayrıca, kullanıcıların verilerini güvenli bir şekilde saklamalarını sağlayan güvenlik önlemleri de bulunuyor.

Verimlilik, Hassasiyet ve Çevrecilik
DJI'nin Agras T50 ve T25 tarım drone'ları, tarım sektöründe önemli bir dönüşümü temsil ediyor. Bu drone'lar sayesinde çiftçiler, tarımsal faaliyetlerini daha akıllıca yönetebilir, verimliliği artırabilir ve çevresel etkiyi en aza indirebilirler. Tarımın geleceği, teknolojinin gücüyle şekilleniyor ve DJI bu alanda öncü bir rol oynuyor.

Buğdayda hasada sayılı günler kaldı.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, buğday üretiminde hasat döneminin yaklaşmasını ve buğday üreticilerimizin sorunlarını yaptığı görüntülü basın açıklamasıyla değerlendirdi.

“Ülkemizin hemen hemen her ilinde üretimi yapılan, tarımsal üretimin ve gıda sanayinin vazgeçilmez ham maddesi buğdayda hasada sayılı günler kaldı. Her yıl olduğu gibi bu yıl da çiftçilerimiz artan maliyet karşısında ürettiği üründen hak ettiği geliri elde etmeyi bekliyor” diyen Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü;

“2024 yılı 1 kilogram buğday üretim maliyeti 10 lira 87 kuruş”

“Buğdayda kültürel işlemlerin yoğun olduğu Ekim-Mart döneminde mazot fiyatı ortalama 23 lira iken bu yıl aynı dönemde yüzde 76 artışla ortalama 40 liranın üzerine çıktı. Mazot fiyatı son bir yılda ise yüzde 105 oranında artış gösterdi.

Taban gübresinin yoğun olarak kullanıldığı Ekim-Kasım-Aralık aylarında ise DAP gübresinin ortalama fiyatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16, 20.20.0 gübresinin fiyat ise yüzde 22 oranında artış gösterdi. Şubat ve Mart ayında kullanılan ÜRE gübresinin fiyatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 36 oranında arttı.

Ziraat Odalarımızdan aldığımız bilgilere göre; bölgesel bazlı değişmekle birlikte, Türkiye genelinde geçen yıla göre arazi kira ücretlerinde yüzde 64, işçilik ücretlerinde ise yüzde 75’e varan oranlarda artışlar yaşandı.

Bu yıl iklim değişikliğinin etkisiyle kış uykusundan erken uyanan tarla farelerinin popülasyonları arttı, fareler birçok ilde ekili hububat alanlarını istila etti. Bu durum zirai ilaç maliyetini geçtiğimiz yıla göre yüzde 52 oranında artırdı.

Çiftçilerimizin buğday tohumunu attığı günden hasada kadar yapacağı harcamalar dikkate alınarak yapılan maliyet hesabında, kuru şartlarda üretimi yapılan buğdayın ortalama maliyeti geçen yıla göre yüzde 62 oranında artarak kilogramı 10 lira 87 kuruş olarak tespit edildi.”

“Üreticilerimiz TMO’dan buğday fiyatı bekliyor. TMO’nun sorumluluğu bu yıl daha fazla”

“Geçtiğimiz yıl Toprak Mahsulleri Ofisi üzerine düşen görevi yaparak çoğunluğu buğday olmak üzere 12 milyon tonun üzerinde hububat alımı gerçekleştirdi. Haliyle Toprak Mahsulleri Ofisi’nin depoları doldu. Son günlerde Toprak Mahsulleri Ofisi depolarının doluluğuna ve dünya buğday fiyatlarının düştüğüne yönelik açıklamalar çiftçilerimizi tedirgin ediyor. Bu doğrultuda Toprak Mahsulleri Ofisi’nin sorumluluğu geçmiş yıllara nazaran bu yıl daha da arttı.

Çiftçilerimiz gereğini yaptı bu ülkemiz için stratejik öneme sahip buğdayını üretti. Toprak Mahsulleri Ofisi hasat başlamadan 10 lira 87 kuruş olan üretim maliyetini dikkate alan buğday fiyatını açıklayarak çiftçilerimizi bir an önce rahatlatmalıdır.

Toprak Mahsulleri Ofisi hasat başlamadan alım merkezlerini hazır hale getirmeli, gerekirse geçen yıl olduğu gibi yığma alım yaparak, gelen buğdayın tamamını alacağını açıklamalıdır. Geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da Tarım Kredi Kooperatifleri ve TÜRKŞEKER de buğday alımı yapmalıdır.”

“Değişen iklim koşulları buğday üreticisini bu yıl da zorladı”

“Buğday üretiminin yüzde 27,1’inin gerçekleştirildiği 15 ilde kuraklık riski bulunuyor”

“Değişen iklim koşulları tarımsal üretimi her geçen yıl zorlaştırıyor. Çiftçilerimiz her üretim döneminde önceden tahmin edemediği risklerle karşılaşıyor. Bu yıl üretim döneminin başladığı Ekim ayından itibaren toplam yağışlar ülke genelinde normalin üzerinde gerçekleşirken, artan sıcaklıklar farklı sorunları beraberinde getirdi. Bazı bölgelerde yağış ve beraberinde gerçekleşen aşırı sıcak hava artan nemle beraber buğdayda pas hastalığını artırırken, yine kış aylarının sıcak geçmesiyle artan fare popülasyonu çiftçilerimizi zora soktu.

Ziraat Odalarımızdan aldığımız verilere göre; buğday üretiminin yüzde 27,1’ini Afyonkarahisar, Çorum, Çankırı, Yozgat, Kırıkkale, Konya, Karaman, Samsun, Kastamonu, Karabük, Isparta, Uşak, Bilecik, Aydın ve Antalya oluşturuyor. 15 ilde yağışların yetersiz olması ve Nisan ayında 30 dereceyi geçen hava sıcaklıkları zarar riskini artırıyor. Bahar yağışlarının oldukça önemli olduğu buğdayda özellikle bu 15 ilde beklenen yağışların gerçekleşmemesi durumunda kuraklık bekleniyor.”

“Halen geçen yılın prim desteğini alamayan çiftçilerimiz var”

“2024 yılı prim destekleri enflasyon oranları dikkate alınarak bir an önce açıklanmalıdır”

“Tarımsal üretim tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de destekleniyor. Bu çerçevede buğday üreticisine de gübre mazot ve prim desteği başta olmak üzere destekleme ödemeleri yapılıyor. Ancak, ülkemizde destekler zamanında açıklanmıyor ve genel olarak çiftçilerimizin yoğun masraf yaptığı dönemde ödenmiyor.

Buğday hasadına sayılı günler kalmasına rağmen halen bu yılın destek miktarları açıklanmadığı gibi, geçen yılın prim desteğini alamayan çiftçilerimiz de var.

Geçtiğimiz yıl Eylül ayında ürününü teslim eden bir çiftçimiz o günün şartlarında alacağı ton başına bin liralık prim ile 43 litre mazot alabilecekken bugün 23 buçuk litre mazot alabiliyor. Verilen desteklerin amacına ulaşabilmesi için zamanında ödenmesi önemlidir. Hasat başlamadan 2024 yılı prim destekleri enflasyon oranları da dikkate alınarak bir an önce açıklanmalıdır.”

İzmir'in Bayındır İlçesi 25. Uluslararası Çiçek Festivali'ne Ev Sahipliği Yapıyor

İzmir'in renkli ve çiçeklerle süslü ilçesi Bayındır, bu yıl 25. kez düzenlenen Uluslararası Çiçek Festivali'ne ev sahipliği yapıyor. Festival, 25 Nisan'da başladı ve 28 Nisan'a kadar devam edecek.

Festival kapsamında, ilçenin merkezi noktalarından biri olan Atatürk Caddesi'nde 450 stant kuruldu. Çiçek üreticileri, sanatçılar, el sanatları ustaları ve birçok sektörden firma ve kurum, renkli ve çeşitli ürünleriyle ziyaretçilere görsel bir şölen sunuyor.

Bayındır İlçe Stadı'nda gerçekleştirilen açılış törenine, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve Bayındır Kaymakamı Emin Kaymak da katıldı. Törende konuşan yetkililer, festivalin ilçenin tanıtımına katkı sağladığını ve bölge ekonomisine olumlu etkileri olduğunu vurguladılar.

Festival boyunca çeşitli etkinlikler düzenlenecek. Konserler, halk dansları gösterileri, çocuk etkinlikleri ve sergiler, ziyaretçilere keyifli anlar yaşatacak. Ayrıca, çiçek yetiştiriciliği, tarım ve doğa konularında seminerler ve atölye çalışmaları da yapılacak.

Bayındır Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin destekleriyle düzenlenen festival, her yıl binlerce yerli ve yabancı ziyaretçiyi ilçeye çekiyor. Festivalin son günü olan 28 Nisan'da yapılacak kapanış etkinliğiyle renkli ve neşeli günler son bulacak.

Festival, Bayındır'ın doğal güzelliklerini ve çiçeklerle dolu atmosferini ziyaretçilere gösterirken, aynı zamanda ilçenin ekonomisine ve turizmine de katkı sağlıyor.

TKDK Eskişehir İl Koordinatörlüğü'nden IPARD 3 Programı Tanıtımı

Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Eskişehir İl Koordinatörlüğü, IPARD 3 Programı ve 1. Başvuru Çağrı Dönemi Tanıtım ve Bilgilendirme Toplantısı düzenledi. Toplantıda, Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) tarafından ortak finanse edilen IPARD Programı hakkında detaylı bilgilendirme yapıldı.

Eskişehir Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı Toplantı Salonu'nda gerçekleştirilen toplantıya, Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürü Ender Muhammed Gümüş, TKDK Afyonkarahisar İl Koordinatörü Zülgari Özdemir, KOSGEB İl Müdürü Tarık Yılmaz, Beylikova Besi Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi Müdürü Yurdal Çetinkaya ve diğer ilgililer katıldı.

Toplantıda IPARD Programı'nın temel hedefleri ve kapsamlı yatırım destekleri üzerinde duruldu. Programın tarım ve kırsal alanlarda sürdürülebilir kalkınmayı teşvik ettiği, modernizasyonu sağladığı ve çiftçilerin rekabet gücünü artırmayı hedeflediği vurgulandı. Katılımcılara IPARD 3 Programı'nın detayları, başvuru süreci ve desteklenecek projeler hakkında bilgi verildi.

TKDK Eskişehir İl Koordinatörü, toplantının amacının çiftçilere ve işletmelere IPARD Programı'nın sağladığı fırsatları aktarmak olduğunu belirtti. Programın tarımsal üretimde verimliliği artıracağı, işletmelerin rekabet gücünü artıracak ve kırsal alanlarda istihdamı destekleyeceği vurgulandı.

Toplantıda ayrıca, katılımcıların sorularını yanıtlamak ve IPARD Programı'na ilişkin detaylı bilgi almak için birebir görüşmelerin yapıldığı bildirildi. Katılımcıların büyük ilgi gösterdiği toplantı, tarım ve kırsal kalkınma alanında önemli adımların atılmasına vesile oldu.

DJI, Agras T50 ve Agras T25 Tarım Drone'larını Tanıttı
Drone teknolojisinin tarım sektöründeki önemi giderek artıyor. DJI, bu alandaki lider konumunu güçlendirmek için Agras serisine yeni modeller ekledi. Agras T50 ve Agras T25, çiftçilere daha yüksek verimlilik, hassasiyet ve taşınabilirlik sunarak tarımsal faaliyetlerin daha etkili bir şekilde yürütülmesini sağlıyor.

Agras T50: Büyük Ölçekli Tarımın Gücü
Agras T50, büyük çiftlikler ve tarım operasyonları için özel olarak tasarlanmış bir drone. 40 kg'a kadar sıvı veya 50 kg'a kadar granül taşıma kapasitesi sayesinde geniş alanlarda hızlı ve verimli bir şekilde ilaçlama, gübreleme veya sulama yapabiliyor. İkili atomizasyon sistemi, ayarlanabilir sprey damlacıkları ve çift aktif faz dizisi radarları ile engelleri algılayarak otomatik olarak rotasını değiştirme yeteneğine sahip. Bu özellikler, tarım operasyonlarını daha güvenli, daha verimli ve daha etkili hale getiriyor.

Agras T25: Taşınabilirlik ve Hassasiyet
Agras T25 ise daha küçük çiftlikler ve dar alanlar için ideal bir çözüm sunuyor. 20 kg'a kadar sıvı veya 25 kg'a kadar granül taşıma kapasitesi ile hafif ve kompakt bir tasarıma sahip. Çift aktif faz dizisi radarları, dar alanlarda dahi engelleri algılayarak otomatik rotayı ayarlama özelliği sunuyor. Bu sayede çiftçiler, küçük tarım arazilerinde de drone teknolojisinden yararlanarak verimliliği artırabiliyor.


Drone Teknolojisi ve Tarımın Geleceği
DJI'nin Agras T50 ve T25 modelleri, tarım sektöründe dijital dönüşümün ve teknolojinin gücünü gösteriyor. Bu drone'lar sayesinde çiftçiler, tarımsal faaliyetlerini daha hassas, daha verimli ve daha çevreci bir şekilde gerçekleştirebiliyor. Veri toplama, mahsul sağlığı analizi, tarım faaliyetlerinin otomatikleştirilmesi gibi özellikler, çiftçilere büyük bir kolaylık sağlıyor.

DJI SmartFarm Uygulaması ile Entegre Çözümler
Agras T50 ve T25, DJI'nin SmartFarm uygulaması ile entegre çalışarak çiftçilere kapsamlı bir tarım yönetimi imkanı sunuyor. Bu uygulama sayesinde çiftçiler, drone verilerini gerçek zamanlı olarak takip edebilir, tarımsal operasyonları planlayabilir ve verimliliği artırıcı adımlar atabilirler. Ayrıca, kullanıcıların verilerini güvenli bir şekilde saklamalarını sağlayan güvenlik önlemleri de bulunuyor.

Verimlilik, Hassasiyet ve Çevrecilik
DJI'nin Agras T50 ve T25 tarım drone'ları, tarım sektöründe önemli bir dönüşümü temsil ediyor. Bu drone'lar sayesinde çiftçiler, tarımsal faaliyetlerini daha akıllıca yönetebilir, verimliliği artırabilir ve çevresel etkiyi en aza indirebilirler. Tarımın geleceği, teknolojinin gücüyle şekilleniyor ve DJI bu alanda öncü bir rol oynuyor.

Tırmığın ortasında kırık vardık kaynak tutar. Merdanenin ise yayı kırıktır ufak birşey değiştirilir tırmık 1 senedir kullanılmıyor merdane 6 yıldan uzun süredir kullanılmıyor kapalı garajda muhafaza ediliyor.

8 nisanda ektigim ayçiçek son durumu bu şekilde sizlerde durum nedir? Kırklareli ekim tarihi 8 Nisan tohum 130 şuan 4 yaprak.

Aydın'da Tarım ve Hayvancılık Fuarı: Doğa Koruma ve Milli Parklar Standı Büyük İlgi Gördü

Aydın, tarım ve hayvancılık sektörünün önemli aktörlerini bir araya getiren 11. Uluslararası Tarım Gıda ve Hayvancılık Fuarı'na ev sahipliği yaptı. Fuar, özel firmaların ürün tanıtımlarına ev sahipliği yapmanın yanı sıra resmi kurumların da doğa korunması ve çevre bilincinin artırılması adına önemli bir platform sağladı.

Bu yıl 18-21 Nisan tarihleri arasında düzenlenen fuarda, Aydın Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Şube Müdürlüğü'nün açtığı stand büyük ilgi gördü. Stand, nesli tükenme tehlikesi altında olan birçok hayvanın tahnit sergisine ev sahipliği yaparak ziyaretçilerin dikkatini çekti.

Fuar kapsamında, Aydın'ın biyoçeşitliliği, korunan alanlar ve yaban hayatı hakkında bilgilendirici sunumlar yapıldı. Dilek Yarımadası Milli Parkı'nın zenginlikleri ve doğanın korunması konusundaki önemi vurgulandı. Standı ziyaret edenler, Aydın'ın sahip olduğu doğal mirasın yanı sıra tarımın sürdürülebilirliği ve çevrenin korunması konularında bilgilendirildi.

Aydın'ın özellikle Dilek Yarımadası Milli Parkı'nda bulunan 250'den fazla kuş türüne ve binlerce bitki türüne ev sahipliği yaptığı belirtildi. Parkın ekosistemi ve barındırdığı türlerin önemi vurgulanarak, gelecek nesillere aktarılması gereken doğal zenginliklerin korunması gerekliliği vurgulandı.

Fuarın son günlerinde özellikle çocuklara yönelik etkinlikler ve bilgilendirme çalışmaları yoğunlaştı. Doğa koruma ve milli parklar konusunda farkındalık oluşturulması ve genç nesillerin doğaya duyarlılık kazanması hedeflendi.

Aydın Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Şube Müdürlüğü yetkilileri, fuara gösterilen ilgiden memnuniyet duyduklarını belirtirken, doğal yaşamın korunması ve gelecek nesillere sağlıklı bir çevre bırakılması adına bu tür etkinliklerin önemine vurgu yaptılar.

Van Doğu Anadolu Tarım Hayvancılık ve Gıda Fuarı 14. Kez Ziyaretçilerini Bekliyor

İpekyolu Expo Fuar A.Ş. tarafından organize edilen ve bu yıl 14. kez düzenlenecek olan 'Van Doğu Anadolu Tarım Hayvancılık ve Gıda Fuarı', tarım sektörünün önemli bir buluşma noktası olarak öne çıkıyor. Fuar, 25-28 Nisan tarihleri arasında Van Expo Fuar ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilecek.

Fuarla ilgili bilgi veren İpekyolu Expo Fuar A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi ve Fuar Koordinatörü Veysi Uygun, fuarın bölgenin en büyük çiftçi buluşması haline geldiğini belirterek, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Ortadoğu ekseninde tarım sektörünün önde gelen temsilcilerini bir araya getirdiğini söyledi. Fuarın Tarım ve Orman Bakanlığı, Van Valiliği, Van Ticaret Borsası, Van Ticaret ve Sanayi Odası, Van Büyükşehir Belediyesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ve ziraat odaları tarafından desteklendiğini de vurguladı.

Fuarın içeriği oldukça geniş kapsamlı. Tarım ve hayvancılık aletleri, son teknoloji traktör modelleri, tohum çeşitleri, sulama sistemleri, organik tarım ürünleri, gıda sektörünün yenilikçi ürünleri ve birçok farklı alanda ürün ve hizmetler sergilenecek. Özellikle tarım teknolojileri ve makine ekipmanlarına ilgi gösteren çiftçiler için önemli bir platform olacak.

Fuara yönelik beklentilerini de paylaşan Uygun, bu yıl 100 firma ve 150'den fazla markanın katılımını beklediklerini ve 50 binin üzerinde ziyaretçiyi ağırlamayı hedeflediklerini ifade etti. Fuarın sadece ticari bir platform olmadığını, aynı zamanda tarım sektöründeki yenilikleri ve gelişmeleri takip etmek isteyen herkes için önemli bir bilgi kaynağı olduğunu belirtti.

Fuar kapsamında düzenlenecek etkinlikler de oldukça çeşitli. Van Tarım ve Orman İl Müdürlüğü iş birliğiyle gerçekleştirilecek olan 'en güzel kuzu' yarışması, hayvan yetiştiriciliği alanında uzmanları bir araya getirecek. Ayrıca, fuar boyunca ücretsiz fidan dağıtımı ve yöresel lezzetlerin sergileneceği bir alan da oluşturulacak. Ücretsiz servis hizmetleri ise ziyaretçilerin fuara rahatça ulaşımını sağlayacak.

Son olarak, Uygun fuarın çiftçilerin ve tarım sektörü profesyonellerinin ihtiyaçlarına yönelik bir platform olacağını ve tarımın geleceği üzerine önemli tartışma ve bilgi paylaşımı fırsatları sunacağını belirtti. Bu yılki fuarın tarım ve hayvancılık sektörüne büyük katkı sağlamasını temenni etti.

Merhaba arkadaşlar.
Geçen yıl ekim yaptığım agira sp1 patates ürünüm tarlanın sert yapısı nedeni ile iyi verim alamamıştım. Bu sene agira sp1 patates tohumun kg fiyatın 32 TL olduğu için artık nasipse olur diyerek gecen yıl hasat ettiğim pateleri bu sene ektik. bakalım verim farklı tarlada ne olacak. ben ufak çiftci olduğum içn 2,5 dönüm arazimiz vardı oraya ektik. şimdiden ekinleriniz bereketli olsun.

Medyayı görebilmek için giriş yapınız

Aysan-tiller kullananlar pancar, mısır, çekirdek, ekiminde yer hazırlığı için kullanmayı düşünüyoruz. Traktörümüz 90 beygir yer Ankara hangi marka kaç ayak önerirsiniz kullanan ve tavsiye verebilecek olan arkadaşlara şimdiden teşekkür ederiz.

Ordu Tarım ve Orman Müdürü: Fındık Üreticileri Kozalak Akarıyla Mücadele Etmeli

Ordu Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, fındık üreticilerini bahçelerinde ortaya çıkan kozalak akarıyla mücadele etmeleri konusunda uyardı. Yılmaz, kozalak akarının fındık için özel bir zararlı olduğunu belirtti ve üreticileri önlem almaya çağırdı.

Kozalak akarının fındık bitkisine ciddi zararlar verebilecek bir zararlı olduğunu vurgulayan Yılmaz, özellikle meyve, yaprak ve sürgünlerde tomurcukların tahrip edilmesiyle ürün kaybına neden olabileceğini açıkladı. Bu zararlıların gözle görülemeyecek kadar küçük olduğunu da ekledi.

Yılmaz, kozalak akarıyla mücadelenin zamanının geldiğine dikkat çekerek üreticilere bahçelerini düzenli olarak kontrol etme çağrısında bulundu. Ayrıca, mücadele çalışmalarına başlamaları gerektiğini vurguladı ve bu süreçte ilaçlama yapılmasının önemine değindi.

İlaçlama sürecinde dikkat edilmesi gerekenleri de sıralayan Yılmaz, ilaçlama sırasında hiçbir şekilde ilaçlı ürünlerin tüketilmemesi, koruyucu giysilerin kullanılması, ilaçlama sonrası temizlik ve ilaç atıklarının doğru bir şekilde bertaraf edilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, ilaçlamanın yapıldığı alanlarda hayvanların 10 gün boyunca otlatılmaması gerektiğini de hatırlattı.

Yılmaz, özellikle kimyasal ilaçların arıların yaşam alanlarına bulaşmasının önlenmesi gerektiğini vurgulayarak çevre ve doğa dostu ilaçlama yöntemlerinin kullanılmasının önemini vurguladı.

Nallıhan'da Hayvan Üreticileriyle İstişare Toplantısı Gerçekleştirildi

Ankara'nın Nallıhan ilçesinde, Belediye Başkanı Ertunç Güngör önderliğinde hayvan üreticileriyle önemli bir istişare toplantısı düzenlendi. Ayhan Sümer Kültür Merkezi'nde gerçekleşen toplantıya ilçe Tarım ve Orman Müdürlüğü, Ziraat Odası, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, muhtarlar ve hayvan üreticileri katıldı.

Toplantının ana gündem maddesi, ilçede faaliyet gösteren hayvan pazarı ve mezbahanın verimliliği ile hayvanların pazarlanması konularıydı. Belediye Başkanı Ertunç Güngör, toplantının açılış konuşmasında, seçim çalışmalarında belirttiği gibi Nallıhan'ın yönetiminde istişareyi önemsediklerini vurguladı. Güngör, hayvan üretimi yapan çiftçilerin karşılaştığı sorunları dinlemek ve çözüm yolları üretmek amacıyla toplantının düzenlendiğini ifade etti.

Toplantıda hayvan üreticileriyle yapılan fikir alışverişinde, hayvanların pazarlanması ve mezbahanın verimli kullanımı konularında çeşitli öneriler ve talepler dile getirildi. Katılımcılar, ilçedeki hayvancılığın daha da gelişmesi ve çiftçilere destek verilmesi yönünde görüşlerini paylaştılar.

Belediye Başkanı Güngör, toplantının sonunda katılımcılara teşekkür ederek, yapılan istişarelerin ilçedeki hayvancılığın daha da güçlenmesi adına önemli bir adım olduğunu belirtti. Toplantı sonuçlarının değerlendirilerek ilerleyen dönemde atılacak adımların belirleneceği bildirildi.

Değerli grup arkadaşlarım resmini paylaştığım holderi kullanan varmı tavsiyelerinizi beklerim.

Merhaba değerli kullanıcılar başak 2060 2014 model 4*2 traktörüm var bugün sürüm yaparken birden traktör bulunduğun yerden hareket etmeyeye başladı , traktör viteslerde olmasına rağmen debroyajdan ayağımı cekmeme rağmen ileri veya geri hareket etmedi sizce baskmı bitti veya başka bir konumu , bu olay başına gelen oldumu? teşekkürler şimdiden ?
Traktör 935 saatte,Başak 2060 plus 12 ileri 12 geri 2014 model

Herkese merhaba. Elimizde yukarıda ebatları yazılı sıfır hiç kullanılmamış 1 adet lastik mevcut. Farklı marka lastik temin edildiği için bu lastiği takmamıza gerek kalmadı. İhtiyacı olanlar varsa iletişime geçebilir.

İlk defa esperia buğday ektim Nisan çok kurak gittiği için buğdaylar başak çıkarmaya başladı buğdayın boyu çok kısa 2 karış ve başak çıkarmaya başladı geçen hafta çok güzel yağmur oldu önümüzdeki hafta tekrar yağmur gösteriyor hafta sonu 12 kg 26 can gübre atacağım.
Esperia buğdayın boyu kısa olduğunu biliyordum ama bu kadar da kısa boy ile başak çıkarması normal mi yoksa biraz daha uzar mı böyle kalırsa biçim çok sıkıntı olacak
kıraç arazi tohum 22 kg dap gübre 20 kg
Mart başı 12,5 kg üre atıldı hafta sonu 12 kg 26 can atacağım.

Arkadaşlar kastamonu daday selalmaz bölgesinde çiftçilikle uğraşıyorum rakım 1100 taban gübresi 20 20 de kullandım dapta kullandım ama buğdayımda kardeşlenme olmuyor yani köyümüzde herkeste var bu problem çevre ilçe merkezlerinde ve köylerinde böyle bi durum yok sadece bizim olduğumuz bölgede böyle bir problem var bunu nasıl aşabiliriz. Analiz yaptırdık killi tınılı toprak ne kullanmamız gerekiyor ne tavsiye edersiniz bu durumla karşılaşan oldu mu?

Sarıgöl'de Ünlü Üzüm Bağları Örtü Altına Alınıyor

Manisa'nın Sarıgöl ilçesinde bulunan dünyaca ünlü Çekirdeksiz Sultaniye Üzüm Bağları, doğa olaylarına karşı korunmak üzere örtü altına alınıyor. Üzüm üreticileri, dolu ve iri yağmurların bağlara zarar vermesini önlemek amacıyla naylon tül kullanarak bağlarını örtme çalışmalarını sürdürüyor.

Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen, yaptığı açıklamada, değişen iklim koşulları nedeniyle üzüm bağlarının örtünmeye başladığını ve temmuz ayının 15'inden sonra bağların yüzde 80'den fazlasının örtü altında olacağını belirtti. Ülgen, özellikle nisan ayından itibaren dolu ve iri yağmur riskine karşı 2 bin dekarlık alanda örtüleme çalışmalarının yapıldığını vurguladı.

Üzüm üreticileri de bu önlemlerin önemine dikkat çekiyor. Sarıgöllü üzüm üreticisi Emin Çepel, geçen yıl banka kredisi kullanarak bağını naylon tülle örttüğünü ve bu sayede dolu ve iri yağmurlardan bağını koruduğunu ifade etti. Çepel, örtü sistemlerinin üzüm hasadının sonuna kadar bağlarda kalabildiğini ve geçen yılın deneyimleriyle fayda sağladığını belirtti.

Örtüleme çalışmalarının, üzüm üretiminde yaşanan iklim değişikliklerine karşı bir tedbir olarak önem kazandığı vurgulanıyor. Sarıgöl'deki üzüm bağları, örtü altına alınarak üreticilerin mevsimsel risklere karşı daha güvende olmaları hedefleniyor.

büğün, milli eğemenlik bayramı...
kutlu olsun...

Büyük Menderes Nehri'nde Kuraklık ve Çevre Kirliliği Endişesi

Aydın Ovası'nın sulamada önemli bir rol oynayan Büyük Menderes Nehri, son dönemde yaşanan kuraklık ve çevre kirliliğiyle mücadele ediyor. Sarıkemer mevkisindeki tarihi taş köprü noktasında, nehrin su seviyesindeki düşüş ve çevre kirliliği gözle görülür hale geldi.

Nehrin sulama için vital bir kaynak olduğunu belirten Sarıkemer Mahalle Muhtarı İhsan Kalmaz, mevcut kuraklık nedeniyle su seviyesinin dramatik bir şekilde azaldığını ifade etti. Kalmaz, "Bu sene çok kurak geçiyor. Özellikle çiftçilerimiz endişeli. Su olmazsa hayat olmaz. Hepimiz bu suya bakıyoruz. Menderes'in şimdiki hali içler acısı. Ne kadar çöp varsa burada toplanmış. Hayvan leşleri de var. Çocukluğumuzda bu suda yüzüyorduk. Hatta su içiyorduk. Şimdi suyun haline bakın. Aslında bunu yine insan yapıyor." dedi.

Çevre kirliliği ise bölgede büyük bir endişe kaynağı haline gelmiş durumda. Nehrin çekilmesiyle birlikte çöp, çalı ve atıkların biriktiği noktaların artması, çevre sağlığını tehdit eden bir durum oluşturuyor.

Büyük Menderes Nehri'nin sularının çekilmesi ve çevre kirliliğinin artması, bölgedeki tarımsal faaliyetleri de olumsuz etkiliyor. Özellikle çiftçiler, su kaynaklarının azalmasıyla mücadele etmek zorunda kalıyorlar. Bu durumun çözümü için yerel yönetimler ve çevre kuruluşları üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalışıyorlar.

Söz konusu durum, bölgedeki doğal yaşamı ve tarımsal üretimi tehdit eden bir faktör olarak öne çıkıyor. Yetkililerin ve ilgili kurumların bu konuya daha fazla dikkat göstermesi ve çözüm odaklı adımlar atması bekleniyor.

Arpalara 15 gün önce axial ve ultramix attık bayramda iyi yağmur yağmasına rağmen sararmalar oluştu. Ne yapabiliriz teşekkürler.